Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/64 E. 2022/123 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/64
KARAR NO : 2022/123

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 2- … – … …

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2014
KARAR TARİHİ : 25/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mülkiyetinin müvekkiline ait olan … plakalı Rand Rover 2012 model araca davalılardan …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 22/06/2013 tarihinde 8/8 oranında kusurlu olarak çarptığını, aracın uğradığı zararın 1.250 Euro olduğunu, araçta değer kaybı da meydana geldiğini, bilirkişi marifetiyle tespit yapılarak bulunacak değerin sigortadan poliçe sınırları dahilinde diğer davalıdan tamamının müştereken ve müteselsilen faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında talep arttırım dilekçesi vererek dava değerini 19.912,50-TL ya çıkarmıştır.
Davalı … Sigorta vekili verdiği cevap dilekçesinde özetle; aracın tamiri süresince oluşabilecek kazanç kaybı veya ikame araç giderinin trafik sigortası teminatı dışında olduğunu, poliçe teminatının tamamı olan 25.000,00 TL’nın davacı şirkete ait aracın kasko sigortacısına tamamen ödenmiş olması nedeniyle davalının mezkur kaza neticesinde meydana gelen hasara ilişkin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını belirterek davanın davalı yönünden reddini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği gibi davalının 8/8 kusurlu olmadığını, davalının kendi şeridinde ilerlemekteyken sağ arkada hızla gelen bir araçtan kaçmak isterken şerit değiştirmek zorunda kaldığını ve kazanın meydana geldiğini, ancak çok hızla giden diğer aracın plakasını almanın mümkün olmadığını, açıklanan nedenlerle ortak kusurdan kaynaklanan kazada doğan zararın davalıdan talebinin mümkün olmadığını, savcılık tarafından yapılan tahkikatta müşterek kusur tespit edildiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.

H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Dosyanın önce …Asliye Hukuk Mahkemesine açıldığı ve Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/601 E. 2013/700 K.sayılı dosyası ile birleştikten sonra Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/429 E. 2014/288 K. Sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememizin 2014/1128 esasına kaydedildiği, mahkememizin 2014/1128 E. 2019/319 K. Sayılı ilamı ile asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararın Ankara BAM …Hukuk Dairesinin 2019/1881 E. 2021/2446 K. Sayılı ilamı ile birleşen davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine, asıl davada ise davalı … şirketi lehine vekalet ücretine karar verilmesi nedeniyle kaldırıldığı, mahkememize gelen dosyanın 2022/64 Esasına kaydedildikten sonra birleşen davanın tefrikine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, 26/12/2013 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalı …’ın sevk idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sebebi ile kusurun kimde olduğu, davacıya ait aracın değer kaybına uğrayıp uğramadığı noktalarında toplanmaktadır.

2918 sayılı yasanın 85. Maddesine göre sigorta şirketi, araç maliki ve sürücü tazminattan müteselsilen sorumludur. Davalı … şirketi davalı tarafa ait aracın ZMSS şirketi olup, azami poliçe limitine kadar meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Ancak davalı … şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzeri sorumlu olup poliçenin incelenmesinde, poliçedeki limitin araç başına 25.000,00 TL olduğu, bu kapsamda davalı şirketin bu kaza nedeniyle davacının aracının kasko sigortacısı olan dava dışı Anadolu Sigorta hesabına 27/06/2014 tarihinde 25.000,00 TL ödemesi nedeniyle poliçe kapsamındaki sorumluluğunun sona erdiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili tarafından, davacı aracının kazada hasarlanması ve bu hasarın onarımı için geçecek süre içinde davacının aracını kullanamaması nedeniyle oluşan araç mahrumiyet zararının tazmini de talep olunmuştur. Borçlar Kanununa göre eşyanın kısmen hasar görmesi halinde kullanılamamasından doğan zarar sorumlu kişiden talep edilebilir. Somut olayda motorlu araç hasara uğradığına göre araç mahrumiyeti zararı da talep edilebilir. Davacı aracının onarımı süresince, ikame araç temin etmek, zorunlu olarak toplu taşıma araçlarından yararlanmak gibi külfetlere katlanacak olup, katlanılan bu külfetlerin tamamı da dava konusu trafik kazası sonucu davacı aracının hasarlanması sebebinden doğmaktadır.
Makina Mühendisi bilirkişi kusur raporunda; “… plakalı araç sürücüsü …’ın olayda %75 asli kusurlu olduğu, davacı şirkete ait … plakalı araç sürücüsü Atilla Işık’ın %25 tali kusurlu olduğu” bildirilmiş, kusur raporuna itiraz üzerine, Ankara Adli Tıp Kurumundan alınan 19/10/2016 tarihli kusur raporunda; “sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü Atilla Işık’ın kusursuz olduğu kanaatinde oldukları” bildirilmiştir.
Makina Mühendisi bilirkişiden alınan kusur raporu ile ATK’dan aldırılan kusur raporu arasındaki mevcut çelişkiyi gidermek için bilirkişiler Suzan Küçükkılavuz, Gülay Nuray Ateş ve Halil Dalak tarafından 18/07/2017 tarihinde hazırlanan 3 kişilik Karayolları Fen Heyeti bilirkişi raporunda; “davalı sürücü …’ın meydana gelen olayda %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, dava dışı sürücü Atilla Işık’ın olayda kusursuz bulunduğu görüş ve kanaatine varıldığı” bildirilmiştir.

Tarafların sundukları deliller ve dosyaya getirtilen deliller üzerinde HMK nın 266. Maddesi gereğince makine mühendisi bilirkişiden, aracın hasarlı kısımları, değiştirilen parçalar, yapılan işçiliklerde gözönünde bulundurularak davacının aracında değer kaybı zararı oluşup oluşmadığı hususunda rapor alınmıştır.
Bilirkişi M. Elçin Demir Şengül’e rapor düzenlenmek üzere dosya tevdi edilmiş, 22/01/2016 tarihli raporunda; “… plakalı araçta iş bu davaya konu trafik kazası nedeniyle davacı yanın sürücülerin kusuru nispetinde talep edebileceği değer kaybı bedelinin 19.912,50 TL olduğu” bildirilmiştir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, kaza tutanağı, davalı … şirketi tarafından düzenlenen trafik sigorta poliçesi, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı aracında oluşan değer kaybının yukarıda belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi kararı sonrası oluşan yeni durum gözetilerek piyasa rayici şartlarına göre hesap edilmesi gerektiği, bilirkişi tarafından kazaya karışan tarafların kusur durumu, talep konusu edildiği üzere aracın değer kaybından dolayı davalının sorumlu olduğu, açılan dava öncesi ödenmeyen kısım nedeniyle davalı tarafa yapılan başvuru bulunmadığından davalının dava tarihinde temerrüde düşürüldüğü, dava dilekçesi ve taleple bağlılık ilkesi dikkate alınarak davalı … şirketinin yargılama sırasında poliçe limiti ile sorumlu olduğu miktarı davacı tarafa ödemesi nedeniyle sigorta şirketi yönünden davanın reddine davalı sürücüsü yönünden davanın kabulü ile kabul edilen miktara dava tarihi itibarıyla sigortalı aracın hususi olması nedeniyle yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dosyada Davacının davalı … şirketi yönünden açtığı davanın REDDİNE,
Davalı … yönünden davanın KABULÜ ile;
19.912,50TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2) Dava açılışında alınan 85,40 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 255,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 340,40 TL harcın alınması gereken 1.360,22 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 1.019,82 TL harcın DAVALI … UMAR’dan ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) (a) Dava açılışında alınan 85,40 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 255,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 340,40 TL harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALI … UMAR’dan ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 24,30 TL başvurma harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 485,10 TL posta gideri, 210,00 TL ATK gideri olmak üzere toplam 2.519,40 TL yargılama giderinin DAVALI … UMAR’dan ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(c) Davalı … şirketi tarafından yapılan 44,00TL posta masrafının KENDİ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
(d) Davalı … UMAR tarafından yapılan 113,90TL posta masrafının KENDİ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALI … UMAR’dan ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2022

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”