Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/569 E. 2023/187 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/569 Esas – 2023/187
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
ESAS NO : 2022/569 Esas
KARAR NO : 2023/187

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI …
DAVALI : …
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/08/2022
KARAR TARİHİ : 30/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ : 04/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 06 GB 9207 plakalı aracın sahibi olduğunu, 09/03/2022 tarihinde davalı …’nun kullandığı aracın karıştığı bir kazada müvekkilinin aracının hasar aldığını, müvekkilinin aracının hasarını kendi kasko poliçesini kullanmak suretiyle yaptırdığını, ekte sundukları faturalara göre müvekkilinin aracında meydana gelen hasar toplamın 26.739,32 TL tutarında işçilik ve malzeme masrafına sebep olduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hasarın tamir edilmiş olmakla birlikte bu hasar kaydının sigorta kayıtlarına işlendiğini, müvekkilinin hasarsızlık geçmişi bozulduğu gibi, aracında değer kaybının da söz konusu olduğunu, aracın karıştığı kaza sonucunda tamir görmesi, birçok parçasının değişmesi sonucunda şu anda aracını kazasız bir aracın piyasa değeri üzerinden satamayacağının bir gerçek olduğunu, bu durumun araçta meydana gelen başka bir maddi zarar biçimi olduğunu, bu zararın tazmini için 05/05/2022 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunularak müvekkilinin zararının giderilmesinin talep edildiğini, başvuruda istenilen tüm evrak, dilekçe, fotoğrafların gönderildiğini, ancak davalı sigorta şirketinden başvurularına olumlu ya da olumsuz bir cevap verilmediğini, akabinde ise her iki davalı aleyhine arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu, ekte sundukları son tutanaktan da anlaşılacağı üzere anlaşma sağlanamadığını, bu sebeple de işbu davanın açılması zaruretinin doğduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hahları kalmak ve ileride talep sonucunu artırmak üzere belirsiz alacak davası olarak müvekkilinin 06 GB 9207 plakalı aracında meydana gelen değer kaybı zararının giderimi için 100.00’TL tazminatın kazanın gerçekleştiği 09/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müşterek ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun çıkarılan tebligata rağmen davaya cevap dilekçesi sunmadıkları görülmüştür.
Mahkememizce Makine Mühendisi Bilirkişi Bülent Aras’tan 02/01/2023 tarihinde bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Davacı vekilinin talep arttırım dilekçesi sunduğu ve dilekçenin davalılara usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
… … … … … … … … .’ye müzekkere yazıldığı görülmüştür.
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen değer azalması tazminatının, davalılardan tahsili istemine ilişkindir (2918 sayılı KTK m. 85, 91; T.B.K m. 49).
Trafik kazası tespit tutanağı örneği, araç ve sigorta bilgilerini gösterir belgeler, ZMMS sigorta poliçesi örneği, hasar dosyası, eksper dosyası, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Trafik sigortası kural olarak üçüncü kişilere verilen gerçek zararı sigorta limiti dahilinde ve sigortalının kusuru oranında teminat altına alır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, davacıya ait aracın tamir süresince çalışamaması nedeni ile oluşan kazanç kaybı, trafik sigortası teminatı dışında kalır. Ancak meydana gelen kaza nedeni ile araçta değişen parçalar veya yapılan onarım nedeni ile meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında sayılır.
Yargıtay yerleşik uygulamasına göre, araçta meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında bulunmakta olup, trafik sigortacısı meydana gelen değer azalmasından sorumludur (Bkz. Yargıtay 17. HD 01/04/2010, 2009/9892 E, 2010/3124 K; 17 HD 05/04/2010, 2009/9892 E, 2010/3124 K,).
Bilindiği üzere Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihli ve 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir. Söz konusu karar dikkate alındığında araçta meydana gelen değer kaybının genel şartlar ekinde yer alan esaslara göre yapılması artık mümkün olmadığından, genel şartlar yürürlüğe girmeden önceki Yargıtay uygulamasına dayanılarak ve aracın piyasa rayici gözetilerek belirlenmesi yerinde olacaktır.
Davalı sigorta şirketi tarafından, davalı …’nun maliki bulunduğu davacı aracına çarparak hasarlanmasına sebebiyet veren … plakalı araç için ZMMS poliçesi düzenlenmiştir. Poliçenin 03/06/2021-2022 tarihleri arasını kapsadığı, kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği ve poliçenin araç başına 43.000,00-TL maddi teminat sağladığı anlaşılmaktadır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi raporuna göre özetle; … plakalı araç sürücüsü davalı …’nun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/c-d ve 57/b maddelerinde belirtilen kurallar ile 84. maddesinin (h) bendinde yer alan “kavşaklarda geçiş önceliğine uymama” asli kuralını ihlal etmesi nedeniyle olayda %75 (Yüzde Yetmişbeş) oranında kusurlu olduğunu, 06 GB 9207 plakalı araç sürücüsü davacı Hakan Rebiş’in 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/d, 52/a ve 57/b maddelerinde belirtilen kuralları ihlal etmesi nedeniyle olayda % 25 (Yüzde Yirmibeş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’in olayda kusursuz olduğunu, olaya asli kusuru ile neden olan davalı sürücü … ‘nun sevk ve idaresindeki … plakalı araç diğer davalıya Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğundan dolayı davalıların 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85/1 maddesi uyarınca kusur oranında (sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde) meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunabileceği bulunabileceğinin değerlendirildiğini, davacıya ait 06 GB 9207 plakalı, 2014 model, Renault marka, Fluence Touch 1.5 DCİ 110 EDC tip araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa şartlarına göre olay tarihi 09/03/2022 tarihi itibarıyla 10.000,00 TL olacağını, kusur durumuna göre talep edilebilir miktarın 7.500,00 TL olacağını rapor etmiştir.
Yukarıda belirtilen Anayasa Mahkemesi kararı sonucu oluşan mevcut durum itibarıyla davacı arasındaki değer kaybına ilişkin hesaplama ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir. Bu hususlar nazara alınarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre kazada yüzde 25 oranında kusurlu bulunan davacı aracında kaza sonucu oluşan değer kaybının 7.500,00-TL olarak belirlendiği, davacı yana araç hasarına ilişkin ödemede bulunulsa da değer kaybı nedeniyle bir ödemede bulunulmadığı, dava öncesi davalı şirkete 27/04/2022 tarihli dilekçe ile başvuru yapılsa da tebliğ evrakına rastlanmadığından davalı sigorta şirketinin dava tarihi, diğer davalının kaza tarihi itibarıyla sigortalı aracın cinsi ve kullanım amacı sebebiyle yasal faizden sorumlu olacağı anlaşılmakla dava ve talep arttırım dilekçesi dikkate alınarak davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davacının davasının Kabulü ile;
1-7.500,00-TL’nin davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 512,33-TL harçtan peşin 80,70-TL ve ıslahla alınan 127,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 304,63-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden AÜT gereğince 7.500,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 80,70-TL başvurma harcı, 80,70-TL peşin harç, 127,00-TL ıslah harcı ve 11,50-TL vekalet harcı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 243,00-TL posta masraf gideri olmak üzere toplam 1.742,90-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.600,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-6100 sayılı HMK. 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda verilen karar davanın miktarı itibariyle istinaf kanun yolu kapalı ve kesin olmak üzere verildi. 30/03/2023

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır