Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/512 E. 2022/646 K. 25.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/512 Esas
KARAR NO : 2022/646 Karar

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …..
DAVALI :… – … …

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2022
KARAR TARİHİ : 25/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından sigortalı olan davacıya ait …plakalı araçta 15/10/2021 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, aracın eksper tarafından incelendiğini, davacının zararının 31.865,88 TL olarak belirlenmiş olup davalı … şirketinin sorumluluğunun bu tutar üzerinden devam ettiğini, davalı … nezdinde KASKO sigorta poliçesi bulunduğunu, müvekkilinin maddi hasarlı trafik kazasından doğan maddi hasarın onarım bedelinin ve 862,00TL ekspertiz ücretinin davalı … tarafından giderilmesi gerektiğini, yapılan arabuluculuk görüşmesinin olumsuz sonuçlandığını belirterek şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın avans faiziyle birlikte tahsilini, 826,00 TL ekspertiz ücretinin, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava; trafik kazası sonucu araçta meydana gelen hasarın kasko sigorta poliçesini tanzim eden davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı ile davalı…Sigorta Anonim Şirketi arasında kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan ilişki bulunmaktadır.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/k. maddesine göre; “Tüketici: ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi” ifade eder. Tüketici işlemi ise Kanunun m. 3/l.bendinde tanımlanmıştır. Buna göre; “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık, vb. sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” kapsar. Tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın veya sözleşmenin TTK’nun 4 ve 5. madde hükümleri kapsamında kalan kanunda özel olarak düzenlenen ve ticari dava sayılan bir sözleşmeden kaynaklanmasının herhangi bir önemi yoktur. Aynı Kanunun 83/2. maddesinde; taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer konularda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği, aynı Kanunun 73/1. maddesinde ise; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu, düzenlemesi yer almaktadır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 4/1-a maddesi uyarınca ise sigorta hukukundan kaynaklanan davalar mutlak ticari davalardır. Anılan Kanunun 5/2 maddesi uyarınca da tüm ticari davalara bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Kanun’un 5/3 bendinde ise asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı şeklinde düzenleme yapılmıştır. Mahkemenin görevli olması da, HMK’nun 114/1.c maddesi uyarınca dava şartlarından olup, anılan kanunun 115. maddesi uyarınca davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılır.
Yukarıda açıklanan kanun hükümleri karşısında somut olaya gelindiğinde, davalı…Sigorta A.Ş. tacirdir. Davacının tüketici sıfatına sahip olup olmadığı saptanarak görevli mahkemenin tespit edilmesi gerekir. Bir başka anlatımla davacının tüketici olması halinde uyuşmazlığın çözüm yeri tüketici mahkemesi iken davacının tüketici sıfatına sahip olmaması halinde uyuşmazlığın çözüm yeri ticaret mahkemesi olacaktır. Davaya dayanak yapılan kasko sigorta poliçesinden sigortalı aracın otomobil olduğu, kullanım tarzının hususi/özel olarak belirtildiği görülmüştür. Davacının tacir olduğuna ilişkin bir iddia ve delil ise dosyada yer almamaktadır. Kasko sigortalı olup hasara uğrayan araç hususidir. Bu durumda davacı tüketici sıfatına haizdir. Bu nedenle davacı ile davalı…Sigorta A.Ş. arasındaki ilişkinin sigorta ilişkisi olduğu, davacının ticari ve meslek amaçlı hareket etmediğinden tüketici sıfatına haiz bulunduğu, davacı ile davalı…Sigorta A.Ş. arasındaki iş bu tazminat davasının tüketici mahkemesinin görevi alanında kaldığı, belirtilen nedenlerle mahkememizin eldeki davaya bakmakla görevli olmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri uyarınca GÖREVE ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nın 20. Maddesi uyarınca yasal iki haftalık süre içinde başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara (Nöbetçi) Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 6100 sayılı HMK nın 345 maddesine göre gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde kararı veren mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilecek İstinaf dilekçesi ile, HMK nun 341 maddesi gereğince İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”