Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/238 E. 2022/713 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/238 Esas
KARAR NO : 2022/713

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – ….
DAVALI : … – …

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 28/03/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin faaliyeti ile ilgili olarak inşaat mühendisine ve iş deneyimi belgesine ihtiyaç duyulduğunu, yapılan sözleşme ile şirkete ortak edildiğini, ortaklar arasında yapılan sözleşme ile şirketten gelir ve kar payı almayacağının kararlaştırıldığını, iş deneyimi belgesinin 31.03.2005 tarihine kadar şirkete kiraya verildiğini aradan geçen sürede şirketin inşaat işi yapmadığını, şirketin faal olmadığını, adı geçen diğer ortaklar ve temsilcilerin kayıp ve aranan şahıslar olduğunu, şirketin vergi borçları için kendisine ödeme emirleri geldiğini, bu nedenlerle TTK nun 638/2 maddesi gereğince şirket ortaklığından haklı nedenlen çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkma istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ekindeki belgelere göre davacının davalı gösterilen … İnş.Ltd.Şti.nin %51 hisseli ortağı olduğu anlaşılmaktadır.
Dava dilekçesi dava şartları bakımından incelenmiş, davalı olarak gösterilen şirketin şirketin 2014 yılında … Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından geçici 7. Madde gereği sicilden terkin edildiği, 2019 yılında davalı şirket aleyhine icra takibi bulunması sebebi ile şirketten alacağı olan banka tarafından … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinde ihya davası açıldığı ve icra dosyasındaki işlerle sınırlı olarak ihya edildiği, bir mali müşavirin de icra dosyasındaki işlerle sınırlı geçici tasfiye memuru atandığı görülmüştür.
Uyuşmazlık; Dava şartlarının tamam olup olmadığı, davalı olarak gösterilen şirketin taraf ehliyetinin olup olmadığı, ihyası gerekip gerekmediği ,dava şartları tamam ise davacının şirket ortaklığından çıkmak için haklı sebebi olup olmadığı noktasındadır.
Ortaklıktan çıkma hasımlı olarak görülmesi gereken bir dava olup, husumet şirkete yöneltilmesi gerekir. Somut olayda husumet yöneltilecek hukuken faal bir şirket bulunmamaktadır. Şirketin sicildeki durumu tasfiye halinde olarak görünmekte iade de tasfiye ihya kararına konu icra dosyası ile sınırlı olarak devam etmektedir. Şirketin başka bir hukuki mesele için geçici ihya edilmesi bu davada şirkete husumet yöneltmek için yeterli değildir.
6102 sayılı kanunun geçici 7’nci maddesi ve 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı resmi gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicili kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğ” kapsamında sicilden terkin edilen şirket için davacıya ihya davası açmak için süre verilmesi de hukuken mümkün değildir.TTK’nın geçici 7. Maddesi ile 6102 sayılı TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 yıl içinde 1. Maddede öngörülen halleri tespit edilen anonim, limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiye ve ticaret sicilden kayıtlarının silinmesi esas ve usulleri belirlenmiştir. Maddenin 2. Fıkrasında ise geçici 7. Maddenin uygulanmayacağı hal düzenlenmiştir. Fıkraya göre davacı veya davalı olarak devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatif hakkında geçici 7. Madde uygulanamayacaktır. Davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmakla birlikte 6102 Sayılı TTK’nun geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplerle dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Eldeki dava şirketin sicilden re’sen terkin edildiği 23/01/2014 tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 2022 yılında açılmıştır. Somut olayda ihya davası açma şartları da bulunmadığından davacıya davalı şirketin ihyası için dava açmak üzere süre verilmesinde hukuki bir yarar görülmemiştir.
Ortaklıktan çıkma davası şirket sicile tescilli iken açılabilecek bir davadır. Davalı şirketin sicilden silinmesi ile tüzel kişiliği sona ermiştir. Ticaret sicilinden silinmek suretiyle hukuk alemindeki varlığı sona eren şirketin davanın tarafı olmak ehliyeti bulunmamaktadır.
“Dava ehliyeti, kişinin bizzat veya vekili aracılığıyla bir davayı davacı veya davalı olarak takip etme ve usuli işlemleri yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir; dolayısıyla, medeni hakları kullanma ehliyetine (fiil ehliyetine) sahip gerçek ve tüzel kişiler dava ehliyetine de sahiptirler. Taraf sıfatına gelince; bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bir hakkın sahibinin kim olduğu, dolayısıyla o hakkı dava etme yetkisinin kime ait olduğu, (o davada davacı sıfatının kime ait olacağı) tamamen maddi hukuk kurallarına göre belirlenir. Ancak, bir davanın davacısının o dava yönünden davacı sıfatına sahip bulunmadığının belirlenmesi halinde, mahkeme dava konusu hakkın mevcut olup olmadığını inceleyemeyeceği ve sıfat yokluğundan davanın reddine karar vermek zorunda olduğu için, taraf sıfatı usul hukukunun da düzenleme alanındadır.
Taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir (Baki Kuru-Ramazan Arslan-Ejder Yılmaz, Medeni Usul Hukuku, 7. Baskı, … 1995, s. 231). Bu nedenle, davanın tarafları, taraf ehliyetine sahip olmalıdır. Yani, bir davada taraf olabilmek için, ya, hakiki şahıs; ya da, hükmi şahıs olmak gerekir. Zira, taraf ehliyeti, medeni hukukun haklardan istifade ehliyetine tekabül eder (Saim Üstündağ, Medeni Yargılama Hukuku, C. I-II, 7.Baskı, İstanbul 2000, s.288).
Netice olarak davlı gösterilen şirketin taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Taraf ehliyeti kamu düzeni ile ilgili olup hakimin bu hususu resen de göz önünde bulundurması zorunludur. Şirkete yöneltilen davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı dava dilekçesinin açıklanması konulu dilekçesinde nihai talebini açıklarken Murat Öztürk’den kendisine devredilen hisselerin de tekrar Murat Öztürk adına tescil edilmesini, pay defterine işlenmesini, İş deneyimi belgesi kullanılmadığından Vergi ,SSK ve üçüncü şahıslara karşı borcu olmadığına karar verilmesini istemiştir. Hisse devrinin iptali talebi bakımından dava dilekçesinde talep olmayıp ayrıca Murat Öztürk’e de husumet yönetmeden iş bu davayı açmış olup netice olarak HMK nın 114. Maddesindeki husumet ve taraf sıfatı ile ilgili eksiklikler olduğundan, sicilden terkin edilen şirkete dava açılmayacağından açılan davanın dava şartı noksanlığından reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan ortaklıktan çıkma davasında yapılan yargılama sonunda davalı şirketin 23/01/2014 tarihinde sicilden silindiği, sicilden terkin edilen şirkete karşı ortaklıktan çıkma davası açılamayacağından, açılan davanın REDDİNE,
2) Dava açılışında alınan 80,70TL peşin harç, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harcı karşıladığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin KENDİ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
4) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, davacının yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2022

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”