Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/205 E. 2022/554 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/205 Esas – 2022/554
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/205 Esas
KARAR NO : 2022/554

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI ….
VEKİLİ : Av. …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/03/2022
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının ……olduğunu, davalıya servis hizmeti verildiğini, davalıdan olan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının acenta olduğunu, dava açma ehliyeti bulunmadığını, ödeme emri tebliğinden önce fatura bedelinin ödendiğini, daha sonra borca itiraz edildiğini, davanın reddini ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, itirazın iptali davasıdır.
… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı aleyhine 30/12/2020 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 1.396,79 TL asıl alacak olmak üzere toplam 1.396,79 TL istendiği, takibin dayanağının …. Nolu fatura olduğu, ödeme emrinin davalıya 15/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 12/02/2021 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
….Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır (Fatura ve dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın m. 21/2.) Sekiz günlük süre, hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi değildir. Sadece ispat yükünün yer değiştirmesi açısından önem taşır. Sekiz günlük süre içinde itiraz edildiği taktirde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunu ispat külfeti faturayı veren tarafa ait iken, sekiz günlük sürenin geçmesinden sonra itiraz edilmesi halinde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığını ispat külfeti faturayı alan tarafa ait olur. Faturayı alan her türlü delille bu külfeti yerine getirebilir (…
Davacının davalıya servis hizmeti verdiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davalının takipten sonra, ödeme emrinin tebliğinden önce fatura bedelini ödemiş olmasının davalıyı faiz, takip masrafları bakımından borçtan kurtarıp kurtarmayacağı noktasındadır.
Nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişiden alınan rapora göre, takibin 01.01.2021 tarihinde başlatıldığı, ödemenin 04. 01.2021 tarihinde yapıldığı, ödeme emrinin 10.02.2021 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği takibin durduğu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı , dosya hesabının TBK nun 100. Maddesine göre takip masrafları ve vekalet ücreti masraflara sayılarak 81,20 TL başvuru harcı ve diğer masraflar, 201, 96 TL takip sonrası işlemiş faiz, 900 TL icra vekalet ücreti, olmak üzere toplam 2.579,95 TL borç hesaplandığı yapılan 1396,79 TL düşüldükten sonra 17/03/2022 dava tarihi itibariyle 1.183,16 TL bakiye borç hesabı yapılmıştır.
Daval vekili bilirkişi raporuna itiraz etmiş ise de …. Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nın 89’ncu maddesi gereğince, para borçları ödeme zamanındaki alacaklı yerleşim yerinde ifa edilir. Yani para borcu götürülecek borçlardan olduğundan, alacaklıya bizzat ya da bildirdiği yere götürülerek ödenerek sonlandırılabilir.
6098 sayılı TBK’nun 100. (Eski 818 sayılı BK 84. ) maddesinde, ”Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir” hükmü yer almaktadır.
Bu durumda, banka hesap numarasına yapılan ödemeden takipten sonra alacaklının yada vekilinin haberdar edildiği ispatlanamadığından ve alacaklının her gün ve saatte banka hesabını denetlemesi hayatın olağan akışı içinde mümkün bulunmadığından dolayı bu ödemenin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekir.
Takip günü yapılan ödeme dahi takipten önce yapılan ödeme olarak kabul edilemeyeceği ilgili Yargıtay kararında belirtilmiştir. Somut olayda takipten 3 gün sonra ve fakat takip ödeme emrinin tebliğinden önce davacının banka hesabına yapılan ödeme davalıyı borçtan kurtarmayacağından borçlunun icra vekalet ücreti ve takip masraflarından sorumlu olacağı kabul edilerek , bilirkişi raporunda TBK nun 100. Maddesi uygulanarak yapılan hesaplama da doğru olduğundan rapor hükme esas alınarak davanın kabulüne, alacağın ferileri için talep edilen icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Açılan davanın KABULÜNE,
Davalının Ankara 5. İcra Dairesinin 2020/12243 Esas sayılı dosyasında takibin ferileri olarak kabul edilen faiz ve diğer ferilere yapılan itirazın iptaline, takibin 02/06/2022 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak 81,20 TL başvurma harcı, vekalet suret harcı ve tebligat gideri, 900,00 TL icra vekalet ücreti, 201,96 TL takip sonrası işlenen faiz olmak üzere toplam 1.183,16 TL takip ferileri üzerinden devamına,
İtiraz alacağın ferilerine ilişkin olduğundan davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,82 TL harçtan, dava açılışında alınan 80,70 TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 0,12 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 36,00 TL posta gideri, olmak üzere toplam 697,40 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.183,16 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar istinafa başvuru sınırının altında kaldığından kesin olarak karar verildi. 28/06/2022

Katip…

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”