Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/204 E. 2022/539 K. 24.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/204 Esas – 2022/539
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/204
KARAR NO : 2022/539

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI …
VEKİLİ : Av….

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 16/03/2020
KARAR TARİHİ : 24/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı-borçlu firma ….nin açmış olduğu …. Esas sayılı konkordato davası neticesinde 17/01/2020 tarihinde konkordato projesinin onaylandığını, davalının müvekkili bankaya toplam 105.295,36-TL borcu bulunduğunu, borçlu firma tarafından banka alacağının 22.053,46-TL’sının reddedildiğini, 83.241,90-TL’sının kabul edildiğini, A…Mahkemesince müvekkili bankanın 88.698,37-TL adi alacak üzerinden oylamaya katılmasına karar verildiğini ileri sürerek çekişmeli hale gelen nakit 12.536,99 TL (muaccel hale geldiği kat ihtarname tarihi olan 11/02/2019 tarihinden başlamak üzere yıllık %33 temerrüt faizi ile birlikte) ve 4.060,00-TL gayrinakit alacağın mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılarak depo edilmesini olmazsa nakit alacağa ilave edilerek toplam 16.596,99-TL’nın İİK 308/b maddesi gereğince davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Konkordato herhangi bir sebepten dolayı işleri bozulan, ödeme gücünü belli ölçüde kaybedip mali durumu bozulmuş, iyi niyetli ve dürüst borçluları korumak amacını taşıyan hukuki bir müessese olduğunu, …. E. sayılı dosyası ile verilen konkordato kararı neticesinde, müvekkili şirket hakkında 17.01.2020 tarihinde kalan tüm borçların temmuz 2020 tarihinden itibaren ödeneceğinin kararlaştırıldığını, öncelikle müvekkili şirketin “borcum yoktur” seklinde bir beyanı bulunmadığını, müvekkili şirket ekonomik anlamda zor durumda bulunduğundan konkordato ilan etmek için kendisinin dava açtığını ve şirket alacaklılarını mağdur etmek istemediğini, dolayısıyla davacı banka tarafından kayıtlara geçmesi istenen borcun 83.241.90 TL’nın kabul edilmiş olduğunu, borcu bulunmayan 22.053,46 TL’nın ise kabul edilmemiş olduğunu, davalı şirketin borcu ne kadar ise o miktarı ödemek istediğinden fazla kısım için doğal olarak itiraz ettiğini, daha sonrasında davacı bankanın mahkemeye itiraz ettiğini, mahkeme kararıyla davacı tarafın 88.698,37 TL üzerinden oylamaya katılmasına karar verildiğini, …. E. sayılı dosyası ile İİK. 302/6 uyarınca “Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkemenin karar verir. Şu kadar ki mahkeme bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır” hükmüne dayanarak borcun 88.698,37 TL olduğuna karar vermiş olduğunu, bilindiği üzere, çekişmeli alacağın kayıt altına alınıp alınmayacağı veya kayıt altına alınacak alacak miktarını belirleme yetkisi mahkemenin takdirinde olduğunu, davalı şirketin davacı tarafın iddia ettiği miktarda borcu bulunmadığını, davalının mevcut borçtan çok daha fazlasına hükmedilmesini talep etmiş yerel mahkeme tarafından bu husus kabul edilmemiş ve 88.697,37 TL’ ye hükmedilmiş olduğunu, mevcut borç tutarı müvekkili şirket tarafından konkordato sürecinde 83.241,90 TL olarak mahkemeye bildirildiğini, davalı banka söz konusu borca hukuka aykırı olarak faiz işletmeye devam ettiğini, fakat bilindiği üzere, kabul edilen konkordato projesinde, kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesinin duracağını, Nitekim İİK. 294/3 maddesi; “Tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.” denmekte olduğunu, geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından, 26.10.2018 geçici mühlet kararından itibaren faiz işletilmesinin durdurulması gerekirken tam aksine faiz işletilmeye devam edildiğini beyan edip davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava; İİK madde 308/b uyarınca davacı bankanın davalı şirketten alacaklı olduğunun tespiti ve alacağın tahsili isteğine ilişkindir.
Davanın niteliği gereği arabuluculuğa başvurulması zorunlu bulunduğu, başvurunun yapıldığı, 02/03/2020 tarihinde tarafların katılımı ile anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın düzenlendiği anlaşılmakla yargılama sürdürülmüştür.
Mahkememizce 18/06/2021 tarih, 2020/167 esas …. kara sayılı karar ile; “Adi konkordatodan kaynaklanan talepler (İcra ve İflâs Kanunu 285 ilâ 308/h Maddeleri) için açılan davaların “İİK’ nun 285. maddesinden başlayıp 308/h maddesine kadar olan maddeleri kapsadığı, İİK’nun 308/b maddesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, aynı karar ile belirlenen ihtisas mahkemelerinde görülmesi gerektiği, İİK’nun 308/b maddesinin anılan karardan çıkarılmadığı, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin, iflâs ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin 03/04/2018 tarihli ve 538 sayılı kararı gereğince işlem yapılması gerektiği değerlendirilmektedir.” denildiği anlaşılmış olup, davanın İİK’nın 308/b uyarınca alacağın tespiti ve tahsili davası olup, uyuşmazlığın belirlenen ihtisas mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, karar 05/10/2021 tarihinde kesinleşmiş, yasal süresinde sunulan dilekçe ile gönderme talebinde bulunulmuş, gönderme kararı sonrası tevzi müdürlüğünce…. esasına kaydedilmiş, bu mahkemece 07/10/2021 tarih, 2… sayılı kararla görevli mahkemenin … olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmiş ve merci tayini için dosya….Dairesine gönderilmiş, …. sayılı kararı ile mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiş, dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizin 2022/204 esasına kayıtla yargılama sürdürülmüştür.
Taraflar arasındaki akdi ilişkinin incelenmesinde; Davacı banka ile davalı arasında 11.03.2011 Tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve 1.000.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmenin limitinin 20/10/2011 tarihinde 1.000.000,00 TL arttırılmak suretiyle 2.000.000.00 TL’ya yükseltildiği, sözleşmeyi ….müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, yine davacı banka ile davalı şirket arasında 04/01/2013 tarihli ve 3.500.000,00-TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi akdedildiği, sözleşmeyi 3.500.000,00-TL limitle Limon Med. Teks….Tic.Ltd.Şti.nin müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşme imzalanmadan önce 02/01/2013 tarihinde Genel Kredi ve Temihat Sözleşmesi ve Ön Bilgi Formunun müşteri ve kefile incelemeleri için verildiği, yine davacı banka ile davalı arasında 21/03/2014 tarihli ve 5.000.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeyi 5.000.000,00 TL limitle … nin müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşmeden önce 20/03/2014 tarihinde Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve Ön Bilgi Formunun müşteri ve kefile incelemeleri için verildiği, davacı tarafından ….. Noterliği vasıtasıyla davalıya gönderilen 14/02/2019 keşide tarihli ve… yevmiye nolu ihtarname ile Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden açılmış bulunan ve Business Kartlara ilişkin hesapların 11.02.2019 tarihi itibari ile kat edildiği, toplam 88.698,37 TL nakit alacak ile 2 adet çek yaprağı banka yasal sorumluluk bedeli olarak 4.060,00 TL’ nin 24 saat içerisinde ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin muhataplardan A…’ne 16.02.2019 tarihinde tebliğ edildiği, Limon …a16.02.2019 tarihinde tebliğ yapılamadan iade edildiği anlaşılmıştır.
…..E. sayılı dosyasındaki takip talebinde; davacı banka tarafından muhatapl…. Koza aleyhine 14.05.2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinin 88.698,37 TL asıl alacak, 7.398,92 TL muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık %33 temerrüt faizi, 369,94 TL BSMV, 261,48 TL masraf, 738,24 TL noter masrafı olmak üzere toplam 97.466,95 TL nakit alacak ve 4.060,00 TL gayri nakit alacak olmak üzere toplam 101.526,95 TL için düzenlendiği, ödeme emrine dayanak olarak sözleşmeler, ihtarname ve hesap özetinin gösterildiği görülmektedir.

…. Esas sayılı konkordato dosyasının incelenmesinde; Davalı şirket tarafından 24/10/2018 tarihinde konkordato talep edildiği, Mahkemece 26/10/2018 tarihli ara kararı ile 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği, 18/01/2019 tarihli ara karar ile geçici mühlet kararının 26/01/2019 tarihinden geçerli olmak üzere 2 ay süre ile uzatıldığı, daha sonra 26/03/2019 tarihli ara karar ile 1 yıllık kesin süre verilmesine karar verildiği, konkordato komiserleri tarafından 79.181,90 TL nakit alacak ile banka yükümlülüğü olan çeklerin güvence bedeli 4.060,00 TL olmak üzere 83.241,92 TL davacı alacağının kabul edildiği, davacı bankanın itirazı üzerine Mahkemece 13/11/2019 tarihli ara kararı ile İ.İ.K 302/6. Maddesi gereğince davacının davalıdan 88.698,37 TL adi alacak üzerinden oylamaya katılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
06/04/2021 tarihinde bankacı bilirkişi …’ den aldırılan rapora göre; “Davalı ….’nin, Mahkemeden konkordato talebi sonucunda,… tarafından talebin ugun bulunduğunu, … Mahkemesinin; davacı bankanın, …’den 14.02.2019 tarihli kat ihtarnamesindeki borç miktarı toplamı 88.698,37 TL adi alacak üzerinden (alacağının rehinle temin edilmediğinden) oylamaya katılmasına, ayrıca geçici mühlet öncesi nakde dönüşmeyen gayrinakdi alacak yönünden alacak bildiriminde bulunulamayacağı yönde kararı olduğunu, Sayın Mahkemenin, davacı talebi yönde karar vermesi halinde; Davacı bankanın, davalı……’den 14.06.2019 takip tarihi itibariyle 96.988,49 TL alacaklı olduğunun hesaplandığını, Bu duruma göre de, hesaplanan alacak tutarının 96.988,49 TL, Mahkemenin itibar ettiği alacak tutarının 88.698,37 TL, 8.290,12 TL bankanın nakit alacağının kaldığını, davacı bankanın 8.290,12 TL çekişmeli alacağa, 11/02/2019 kat tarihinden tahsiline kadar değişen oranlarda % 33 temerrüt faizi ve faizin % 5’i oranında BSMV’si ile birlikte talep hakkının bulunduğunu, gayrinakdi kredi iadesi yapılman 2 adet çek yaprağı banka yasal sorumluluk turarının 4.060,00 TL’sine depo talep, tazmini halinde ise tazmin tarihinden tahsiline kadar % 36,36 temerrüt faizi ve faizin % 5 BSMV’si ile birlikte talep hakkının bulunduğunu” rapor ve beyan etmiştir.

2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 308/c-1 ve 2. maddesinde “Konkordato, tasdik kararıyla bağlayıcı hâle gelir. Tasdik edilen konkordato projesinde konkordatonun, tasdik kararının kesinleşmesiyle bağlayıcı hâle geleceği de kararlaştırılabilir; Bu takdirde mühletin etkileri, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hâle geldiği tarihe kadar devam eder.

Bağlayıcı hâle gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.” hükmü düzenlenmiştir.

Geçici mühlet talep tarihinden önce doğan ve kanunda konkordatoya tabi olmadığı açıkça düzenlenen borçlar dışındaki tüm borçların konkordatoya tabi olup geçici mühlet talebi üzerine mahkemece 26/10/2018 tarihli karar ile ….’ne 3 ay konkordato mühleti verildiği, konkordatoya tabi borçlarda İİK’nın 294.maddesi gereği mühlet tarihinden sonra faiz işlemeyeceğinden davacının çekişmeli hale gelen alacağının tespit edilebilmesi için geçici mühlet talep tarihindeki borcun tespiti gerekmektedir.

Mahkemece yapılan inceleme, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacı bankanın geçici mühlet tarihi olan 26/10/2018 tarihi itibariyle davalıdan 8.290,12 TL nakit ve 4.060,00-TL gayrinakit alacağının kaldığı, bilirkişi raporunda genel kredi sözleşmesine dayalı 2 adet ticari kredi kartından ve gayrinakit çek kredisinden kaynaklı alacaklar belirtilerek bunların ayrı ayrı raporda dökümlerinin yapıldığı, konkordato projesinde kabul edilen miktarın düşümü ile davalının davacıya 8.290,12-TL nakit, 4060,00-TL gayrinakit borcunun kaldığı gözetilerek bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H ÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
8.290,12TL nakit alacağın 11/02/2019 kat tarihinden tahsiline kadar geçen sürede %33 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV’si ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2 adet çek yaprağı için 4.060,00TL alacağın tazmin tarihinden tahsiline kadar %36,36 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’si ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Falaya ilişkin istemin REDDİNE,

2-Dava açılışında alınan 283,44 TL peşin harcın alınması gereken 843,64 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 560,20 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 337,76 TL’sinin DAVACIDAN ; 982,24 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-(a) Dava açılışında alınan 283,44 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,

(b Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 92,00 TL posta gideri, olmak üzere toplam 846,40 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınmak suretiyle 629,82 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.246,87 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,

İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde….Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.24/06/2022

Katip…. Hakim 36116

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”