Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/655 E. 2022/355 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/655 Esas – 2022/355
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/655 Esas
KARAR NO : 2022/355

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : …
KATİP :…
DAVACI : …

DAVALI : ….

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 24/07/2006 tarihinde işletme hakkı devir sözleşmesinin imzalandığını, dağıtım faaliyetinin davalı tarafından yürütüldüğü yıllarda, dava dışı…’ in maliki olduğu, … parsel numaralı taşınmazı …’ ın kamulaştırmasız el atması sebebiyle, davacı şirkete karşı … Asliye Hukuk Mahkemesinde kamulaştırmasız el atmadan dolayı tazminat davasının açıldığını, kararın kesinleştiğini, icra takibi sonucunda davacının 333.152,92 TL ödeme yaptığını, İHDS gereğince bu ödemeden davalının sorumlu olduğunu belirterek yapılan ödemenin davalıdan, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili istemiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa dair itirazlarında, tescil hususunun araştırılmasını istemiş, kamulaştırma bedelinden davalının sorumlu olmadığını, tazminat davasının kesinleşmesinin 17/06/2016 tarihinden sonra olması gerektiğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava; davacı tarafından ilama dayalı olarak icraen ödenen 333.152,92 TL ödemenin işletme hakkı devir sözleşmesi uyarınca davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davalı zaman aşımı savunmasında bulunmuş ise de; taraflar arasında sözleşme ilişkisi olduğu TBK nun 146. Maddesindeki 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, 10 yıllık zaman aşımı süresi dolmadığından zamanaşımı itirazı reddedilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi 2013/28 E. 2013/279 K. sayılı kararında: 233.667,50 TL tazminatın dava tarinren itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, “Dava konusu … parsel sayılı taşınmazın 01.03.2010 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 1.750 m2’lik kısmının mevcut tapu kaydının iptali ile kullanım hakkı …’a ait olmak üzere … lehine tapuya tesciline” karar verilmiş karar Yargıtaydan geçerek 26.05.2014 tarihinde kesinleşmiştir.
… İcra Dairesinin 2013/289 sayılı dosyasında gönderilen icra emrinde 328.242,00 TL nin ödenmesi talep edilmiş, davacı 17.01.2014 tarihinde icra dosyasına 333.152.92 TL ödeme yapmıştır.
Davalı … ile davacı…şirketi arasında 24/07/2016 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi imzalandığı, Davalı … ile davacı…arasında imzalanan 24.07.2006 tarihli işletme devir hakkı sözleşmesinin tanımlar ve kısaltmalar başlıklı 2.1. maddesinde bu sözleşmede geçen “…”ın … Anonim Şirketini, “Şirketin” ise…Elektrik Dağıtım Anonim Şirketini ifade ettiği, 7.4 maddesinde “Dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir. … tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilecek her türlü talebin muhatabı …’dır.”, 7.5. maddesinde “Dağıtım Faaliyeti’nin Şirket tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyet kapsamında gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu Şirket’e aittir. Şirket tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı Şirket’tir. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar Şirket tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük Şirket tarafından karşılanır.”, 7.6. maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden önce Dağıtım tesisleri ile Dağıtım Tesisleri’nin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı …’tır. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.”, 7.7 maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden sonra dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk şirkete aittir.”, 18.6. maddesinde ise “Şirket… bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulamayacağını, (…) …’tan masraf, zarar veya herhangi bir isim altında hiçbir talepte bulunmayacağını gayrikabili rücu ve kayıtsız şartsız olarak beyan, kabul ve taahhüt eder.” hükümleri ver almaktadır.
Tescile ilişkin olarak Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinin 2. fıkrası “Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır…”
Kamulaştırma yetkisine ilişkin olarak 6446 sayılı kanunun 19/6 maddesi; “Özel hukuk tüzel kişileri tarafından faaliyette bulunma hakkı edinilen dağıtım bölgelerinde özelleştirme tarihi itibarıyla mevcut olan dağıtım tesislerinin bulunduğu ve bu tarih itibarıyla kamulaştırma kararları alınmamış veya kamulaştırma kararı alınmakla birlikte kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış taşınmazların kamulaştırması … tarafından yapılır ve kamulaştırma bedelleri ile ilgili diğer giderler … tarafından ödenerek tapuda … adına tescil edilir.” hükmü amirdir. Kamulaştırmasız el atmanın varlığının kabul edilmesi için öncelikle taşınmaza kamulaştırma yetkisine sahip bir idare tarafından el konulması gerekmektedir
Emsal mahiyetteki davada Yargıtay … Hukuk Dairesi 2020/635 E. 2021/531 K. sayılı ilamında; “Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; …Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kesinleşmesi ile birlikte kamulaştırmasız el atılan yerin mülkiyeti davanın tarafı olan …’a tescil öncesinde geçmiş olduğundan, davacının, tarafların imzaladıkları 24.07.2006 tarihinin İHDS sözleşmesinin 7/2.maddesi kapsamında ödediği bedeli talep edebileceği,” diyerek Yerel Mahkeme kararının kesinleşmesiyle birlikte tescilden önce mülkiyetin …’a geçtiğini, dağıtım şirketi tarafından ödenen bedelin İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi kapsamında …’tan talep edebileceği yönünde karar vermiştir. (EK-1)
Somut olayda da … Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kesinleştiği ve davacı tarafından karara istinaden ödeme yapıldığı, … Asliye Hukuk Mahkemesi kararında tapunun davalı … adına tesciline ve davalı … adına irtifak hakkı kurulmasına karar verildiği, karar henüz infaz edilmemişse de her zaman infaz edilebileceği, davacının rücu şartları oluştuğu kabul edilmiştir.
Davalı tarafın önceki davanın ihbar edilmediğinden bahisle ödenen faizden davalının sorumlu olmayacağına ilişkin savunmasının değerlendirilmesinde; Yargıtay … Hukuk Dairesi 2015/9186E. 2015/11557K. sayılı kararı ve Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2017/1070E., 2018/7210K. sayılı ilamları emsal alınarak dağıtım faaliyetlerinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğunun …’a ait olduğu , el atmanın haksız fiil olduğu davalının haksız fiil tarihi itibariyle mütemerrit olduğu gerekçesiyle yapılan 333.152,92 TL ödemenin ( rücu hakkının başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin malvarlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde bir talep hakkı olduğu davacının malvarlığındaki eksilme, ödeme tarihinde gerçekleştiğinden) ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Açılan davanın KABULÜNE,
333.152,92 TL alacağın ödeme tarihi olan 17/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 22.757,68 TL harçtan, dava açılışında alınan 5.689,42 TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 17.068,26 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 5.689,42 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 162,95 TL posta gideri, olmak üzere toplam 5.911,67 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 31.770,70 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair karar DavacıVekili Av. … , Davalı Vekili Av. … un yüzüne karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/05/2022

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”