Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/646 E. 2022/217 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/646 Esas
KARAR NO : 2022/217 Karar

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/05/2016
KARAR TARİHİ : 28/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09.08.2015 günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın seyri sırasında direksiyon hakimiyietini kaybetmesi neticesinde ölümlü trafik kazasının meydana geldiğaini, bu kaza neticesinde araç içerisinde yolcu konumunda bulunan müvekkilinin desteği …’ın hayatını kaybettiğini, davalının … plakalı aracın kaza tarihini kapsayan ZMMS poliçesi nedeniyle limiti kadar sorumlu olduğunu, müteveffankın uzun yılar dekorasyon işi ile uğraşmakta olup 5.000,00 TL. – 6.000,00 TL.civarında geliri bulunduğunu beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, destekten yoksunluk nedeniyle ölenin annesi … için 100,00 TL.maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; KTK’nın 97 madesi gereğince müvekkili şirkete başvuru yapılmaksızın açılan işbu davöanın usulden reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte dkazaya karışan … plakalı saylı aracın müevekkili şirkete 0001-0210-10446457 numaralı ZMMS poliçesi ile sigorta olduğunu, poliçe limitini ölüm halinde kişi başına 268.000,00 TL.ile sınırlı olup, sigo rtal araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, davacının müteveffaanın ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğaini maddi olgularla ispat etmesi gerktiğini, müteveffanın gelri durumunun ispatının ise davacıya tüşdüğünü, davacı tarafın faiz talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının iddialarını kabul etmemekle birlite hükmedilmesi gereken faizin yasa faiz olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 10/12/2018 tarihli 2016/458 esas ve 2018/823 K. sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM … HD.’nin 2019/682 Esas ve 2021/1676 sayılı ilamı kararı ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş olup, dosya mahkememizin 2021/646 esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekilince 21/03/20202 tarihinde davadan feragat ettiklerine dair beyan dilekçesi sunulmuştur.
İş bu dava trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır.
6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesinde, “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. “ denilmiş,
Aynı sayılı yasanın 309. maddesinde ise, “(I)Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(II)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
(III)Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.
(IV)Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. “ hükmü yer almaktadır.
310. maddede , “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir” denilmiş olup, 311. madde ise, “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” denilmektedir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 17/05/2016 tarihli dava dilekçesi ile iş bu davayı açmış olsa da, feragate yetkisi bulunan davacı vekili 21/03/2022 tarihli dilekçesi ile açmış oldukları davalarından feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini bildirdikleri anlaşılmakla HMK’nun 310. ve 311. maddelerine göre; feragatın hüküm kesinleşmeden her zaman yapılabileceği gibi feragat beyanının kesin hükmün hukuki neticelerini doğurduğu ve feragat beyanının işin niteliğine göre kamu düzenine aykırı olmadıkça geçerli bulunduğu, feragatın sonuç doğurması için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı bu sebeple feragat dilekçesinin karşı tarafa tebliği zorunluluğu bulunmadığı, yine feragatın gerçekleşmesi halinde oturum beklenmeden karar verilebileceği (Bkz. Halil Kılıç- 6100 Sayılı HMK 2. Cilt 2472S.3. Paragraf), ayrıca dosya üzerinden karar verebilmenin yargılama sürecinin kısaltılması amacıyla düzenlenen 6100 sayılı HMK’nun özüne de uygun olacağı da anlaşıldığından feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL ve ıslahla alınan 429,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 377,5‬0-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Taraflarca yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
İlişkin, taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi 28/03/2022
Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır