Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/63 E. 2022/607 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/63
KARAR NO : 2022/607

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (TCNO:… )…

DAVA : Ortaklıktan Çıkmaya İzin / Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 29/01/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 13/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ortaklıktan Çıkmaya İzin/Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların iki kadın girişimci olarak ortak şirket kurup cafe açmaya karar verdiklerini, bu şirketin 04/09/2019’de kurulduğu , pandemi ve diğer aksaklıklara rağmen ekonomik faaliyetlerini sürdürdüğünü , davalının kötüniyetli olarak davacının haberi ve onayı olmadan şirketin adı olan “PİAF” ı kendi adına “…BAKERY” markası olarak tescil ettirdiğini , bu durumun müvekkilinden hayal kırıklığına neden olduğunu ve taraflar arasında tartışmaların başlamasına neden olduğunu , yine davalının 14/01/2021 tarihinde tarafların bildiği, şirket adına açılmış Instagram hesabının mail adresi ve şifresini değiştirerek , müvekkilinin Instagram hesabına girmesini engellediğini, bununda davalının kötüniyetinin açık kanıtı olduğunu, ayrıca davalının 15/01 / 2021 tarihinde davacının haberi olmadan cafeye gelerek , buradaki malzemelerden Mocca Master Kbg 741 pastel green marka kahve makinasını, V60 elektrikli değirmeni, kendine ait olduğunu söylediği kavanozları, bıçakları, tepsileri, bazı süz eşyalarını, tabak vs. götürdüğünü , tarafların aralarında uzlaşamadıklarını , şirketin faaliyete geçtiği cafenin mülkiyetinin müvekkili ve kardeşine ait olduğunu, bundan dolayı kira bedeli 2.000 TL iken 900 TL ye kiraladığını , kira başlangıç tarihi olan 04/09/2019 tarihinden itibaren toplamda 14.400 TL tutarın 12.000 TL sinin banka hesabına ödendiğini ve 2.400 TL kira borcu kaldığını, şirket kuruluşundan önce mekanın tekel bayi türü küçük bir market olduğunda müvekkili tarafından cafeye çevirmek için tamir ve tadilat yaptırıldığını , toplamda 110.730,00 TL harcandığını , davalının, şirketin demirbaşından aldığı malların toplam değerinin 52.221,08 TL olduğunu , bu durumun müvekkilini şirketin kurulması ve yürümesi için insan üstü bir çaba gösterdiğinin kanıtı olduğunu, şirketin bilinen toplam borcunun 48.584,00 TL ve şirketin alacaklarından Finansbank’ta şirket hesabında (ortak muvafakat ile çekilen) 30.827,00 TL nin bulunduğunu , bu paranın çekilip şirket borçlarının ödendiğinde şirketin 17.757 TL borcu olacağını , davacının gereksiz faiz vs. cezaya girmemek için kendi hissesine düşen bakiye borcu ödemeye hazır olduğunu, müvekilinin şirket için yaptığı tamirat ve tadilat için yapılan masraflardan dolayı zarar uğradığını ve davalının aldığı malzemeler dışındaki kalan malzemelerin de ,kullanmayarak ayrı depo tutarak ayırdığını ve davalının bu malzemeleri istediği zaman alabileceğini, almadığı takdirde gecikmeden doğan arızalardan müvekkilinin sorumlu olmadığını ayrıca depo kirasının davalıdan talep edileceğini, öncelikle şirketin gecikme cezası vs. zarara uğramaması için Finansbank’ta şirket hesabında bulunan 30.827 TL’yi çekip Mahkemece öncelik sırasına göre takdir edilecek şirket borçlarının ödenmesi konusunda müvekiline izin verilmesine, müvekkilinin iyi niyetli olduğundan ve daha fazla zarar görmesini istemediğinden TTK 636/3 uyarınca şirketten çıkarılmasına, davalıya ayrılan demirbaş malzemelerin aldıktan sonra müvekilinin davalıya veya şirkete herhangi bir borcu olmadığının tespitine, davalının bu iyiniyetli yaklaşımları olumlu bulmaz ise TTK 636/3 uyarınca haklı sebepler olduğundan şirketin feshine, tasfiye memuru olarak müvekilinin atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava açmadan önce zorunlu dava şartı arabuluculuk yoluna başvurmadan dava açtığından davanın usulden reddi gerektiği, davacı tarafın dava dilekçesinde öncelikle Limited Şirketin TTK madde 636’a dayanarak feshini istemiş ise de husumeti feshi istenen şirkete yöneltmediğinden “Pasif Husumet Yokluğu” sebebiyle davanın reddine, aksi halde ise , davacı tarafın iddiaları ve talepleri tümüyle asılsız olduğunu, taleplerinin karşılık bulması hukuken, ticari örf-adet ve ahlak açısından mümkün görünmediğini, davacının haksız fiilleri nedeniyle ortaklık ve şirketin sorun yaşadığını, tescil edilen “…BAKERY” markasının taraflar arasında daha önce sözlü olarak konuşulmuş olduğunu, davacının şifahen bilgisi olduğu üzere kendi bulduğu ve yarattığı markayı davalı kendi adına tescil ettirdiğini , davacı tarafın iddia ettiği üzere “Instagram” hesabında yapıldığı iddia edilen şifre değiştirme ve benzeri hiçbir işlem yapılmamış olduğunu , davacının mecurun maliki sıfatıyla davalı ortağa ve şirkete danışmadan, ortaklar kurulu kararı olmadan mecurda inşaata başlamış olduğunu, davacı tarafın talep ettiği şirketin borç kalemlerinden kira borcunda, kira sözleşmesinde akit taraf davalının olamayacağını husumet şirkete yönetilmesi gerektiğini, kaldı ki dava dışı şirket ile davacı ve kardeşinin paylı mülkiyette elinde bulundurdukları taşınmaz arasındaki kira sözleşmesi halen devam ettiğini, davacının hiçbir bildirimde bulunmadan kendi başına depo kiraladığı ve işletmedeki taşınırları buraya yerleştirdiğini , bundan dolayı doğan borcu davalıdan talep etmek hukuka aykırı olacağını ve bu borcun davacı taraf olarak belirlenmesi ve depo masraflarının davacıya yükletilmesini talep ettiklerini, davacı ortaklığı devam ederken müdürler kurulu kararı olmaksızın kendi başına ortak oldukları …Cafe Restoran Organizasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin şirket merkez adresinde, yasal olmayan bir şekilde “MUSE” adlı bir işletmeyi tek başına işlettiğini yayınladığını , şirketin tasfiye olmamış , isim değişikliği kararı verilmemiş , yeni bir mekan ismi için karar alınmamış olduğu ve dava dışı şirket ile mecurun malikleri arasında kira sözleşmesi de devam etmekte olduğu halde davacının mecurun maliki sıfatıyla, mecurdaki eşyaları davalıya sormadan başka bir depoya kaldırarak davalıyı saf dışı bıraktığı, sayın mahkemenin ivedi bir şekilde …Cafe Restoran Organizasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin faaliyetinin durdurması gerektiği, zira davacının ortaklar kurulu kararı olmaksızın kendi kendine çeşitli faaliyetlerde bulunduğu ve davalı tarafa zarara sokacak hareketler icra ettiğini, dava dışı …Cafe Restoran Organizasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin tüm faaliyetlerinin durdurulması/askıya alınmasına, Müdürler Kurulu görev yapamayacak hale geldiğinden ve davacının hem şirket merkezinde, hem de şirket adına yaptığı temsil faaliyetlerinin sınırlandırılması ve durdurulması için söz konusu Şirkete temsil kayyımı atanmasına, haksız ikame edilen davanın reddine, karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.

DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının ortağı olduğu davalı limited şirketten haklı nedenlerle çıkmasına izin verilmesi , aksi halde şirketin feshi ve tasfiyesi isteğine ilişkindir.
Davanın niteliği gereği, TTK 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığından dava şartı noksanlığı bulanmadığı anlaşılmıştır.
Getirtilen ticaret sicil kayıtlarına göre Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 436677 sicil numarasında kayıtlı …Cafe Restaurant Organizasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 04/09/2019 tarihinde kurulduğu, aktif olduğu, ortaklarının %50 payla davalı … ve davacı … İlhan Kurucu olduğu, şirketi her iki ortağın münferiden temsile yetkili olduğu görülmüştür.
Dava, şirketin feshi ve tasfiyesi davası olup, fesih ve tasfiye davasının şirket hasım gösterilerek açılması gerektiği, halde şirketin hasım gösterilmediği, ancak şirketini iki ortaklı ve her ortağın münferiden temsile yetkili oldukları görülmekle , münferit temsile yetkili diğer ortağın davalı gösterilmiş olması karşısında taraf teşkilinin sağlanmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacının temsil kayumu atanmasına ilişkin tedbir talebi , şirketin tek iştigal konusunu oluşturan …CAFE nin kapatıldığı ve fiilen işletilmediği , davacı ve davalının şirketi münferiden temsile yetkili olduğu ve şirkete mali yük oluşturmaması açısında kabul edilmemiştir.
Çekişme davacının haklı nedene dayalı şirketten çıkma talebinin yerinde olup olmadığı, yerinde ise talep edebileceği çıkma payı, çıkma talebi yerinde değil ise haklı nedene dayalı şirketin fesih ve tasfiyesinin mümkün olup olmadığı üzerinde toplanmaktadır.
Şirkete ait mal varlığı , alacak ve borçlarına ilişkin bilgiler ilgili yerlerden celp edilerek , şirket kayıt ve defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde , şirketin mali durumuna ilişkin kayıt alınmış, şirketin nakit ve varlıkları ile borç ve sermayesinin 31/01/2021 dava tarihi itibari ile belirlendiği , şirketin 42.806,25 TL kar olduğu , bankada mevcut parasının bulunduğu ve bankaya borcu olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların bildirdiği tanıklar dinlenmiş, tanık beyanlarından ortaklar arasında, her iki taraftan kaynaklanan nedenlerle anlaşmazlık doğduğu ve şirketin fili olarak faaliyetin sonlandığı anlaşılmıştır.
Davacının , davalı tarafından cafe için oluşturulan instegram hesabı şifresinin değiştirildiği ve kendisinin hesaba girmesinin engellendiğine dair iddiası karşısında, bilirkişiden alınan raporunda; hesabın ne zaman oluşturulduğunun tespit edilemediğini , hesaptaki ilk paylaşımın29.10.2019 ve son paylaşımın 14.11.2021 olduğu, ocak 2021- ekim 2021ayları arasında hiçbir paylaşımın olmadığını , paylaşımların şifreyi bilen herkesin yapabileceğinden kim tarafından yapıldığının tespitinin mümkün olmadığı , hesabın 14.01.2021 de değiştirildiğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
Dosya kapsamı nazara alındığında, iki ortaklı şirkette ortaklar arasında ortaklığı devam ettiremeyecek derecede husumetin bulunduğu, şirketin tek faaliyet konusunun oluşturan Cafe …nın fiilen işletilmediği , içindeki malzemelerin bir kısmının davalı tarafından alınıp götürüldüğü , faal olmadığı , bu yerde davacının eşine ait şirketin işlettiği bir başka isim altından Cafe nin faaliyete başladığı ve 30.09.2021 tarihi itibariyle terk nedeniyle vergi kaydını kapatıldığı anlaşılmıştır.
TTK’nın 638/2. Maddesinde, “Her ortak haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine dava süresince davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat alınması amacıyla diğer önlemlere karar verilebilir.” hükmü gereğince davacının şirketten çıkmasına izin verilebilmesi için haklı nedenlerin olması gerekir.
Yine TTK’nun 636/3. Maddesinde, “Haklı sebeplerin varlığından her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme istem yerine davacı ortağın payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.” hükmüne göre davacı haklı sebeplerin varlığı halinde şirketin fesih ve tasfiyesini isteyebilir.

Toplanan delilerden ve dinlenen taraf tanık anlatımlarından , davacını ileri sürdüğü ve dosya kapsamında anlaşılan ortaklar arasında çıkan uyuşmazlıklar ve güven ilişkisinin sarsılması olaylarında her iki ortağında kusurlu olduğu, bu uyuşmazlıklar nedeniyle şirketin fiilen faaliyetinin son bulduğu , vergi kaydının kapatıldığı görülmekle , davacı açısından çıkma sebebi olarak kabul görmemiştir.
Yukarıda yazılı yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı nazara alındığında, iki ortaklı şirkette ortaklar arasında ortaklığı devam ettiremeyecek derecede husumetin bulunduğu, şirketin tek faaliyet konusunun oluşturan Cafe …nın fiilen işletilmediği , içindeki malzemelerin bir kısmının davalı tarafından alınıp götürüldüğü , faal olmadığı , bu yerde davacının eşine ait şirketin işlettiği bir başka isim altından Cafe nin faaliyetine başladığı ve 30.09.2021 tarihi itibariyle terk nedeniyle vergi kaydını kapatıldığı , bu durumların şirketin feshi için haklı neden oluşturduğu , taraflar arasında ki husumet durumu ile şirketin mali durumu göz önünde bulundurulduğunda, şirketin feshinin uygun çözüm olacağı kanaatine varılmakla , çıkma isteminin reddine , şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Yine davacı vekilinin, davalıya ayrılan demirbaş malzemelerin aldıktan sonra müvekilinin davalıya veya şirkete herhangi bir borcu olmadığının tespitine ilişkin isteminin, tasfiye aşamasında tasfiye memurunca değerlendirileceğinden bu istemi yönünde bir karar verilmemiştir.
Ayrıca davacının kendisinin tasfiye memuru olarak atanması isteminin taraflar arasındaki husumet durumu nazara alınarak kabul görmemiş ve Mahkememizce tasfiye memuru resen atanmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile,
1-Davacının ortaklıktan çıkma talebinin yerinde bulunmadığından REDDİNE,
2-Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün 436677 sicil numarasında kayıtlı …CAFE RESTORAN ORGANİZASYON SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ.’NİN FESİH ve TASFİYESİNE, Tasfiye işlemlerini başlatıp sonuçlandırmak üzere TTK’nın 643. Maddesi hükmü yollamasıyla aynı kanunun 536/3. Maddesi uyarınca şirkete tasfiye memuru olarak …’nın atanmasına,
Tasfiye memuruna karar kesinleştiği tarihten itibaren, şirketin mali durumu ve yapılacak işin niteliğine göre gerekirse arttırıp eksiltme kaydıyla tasfiye süreci devam ettiği sürece aylık 1.000,00TL ücret takdirine, karar kesinleştiğinde ve tasfiye aşamasında şirket mal varlığından karşılanmak üzere tasfiye memurunun 6 aylık ücretinin (6.000,00-TL) davacı vekilince mahkeme veznesine depo edilmesine, tasfiye gerçekleştikten sonra tasfiye memurunun durumu bir rapor ile mahkememize bildirmesine,
Keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına, tescil ve ilan masraflarının ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına,
3-Alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harcının mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 59,30-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı toplamı 127,10-TL ile,
Davacı tarafından yapılan 227,80-TL posta masrafları, 3.500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.727,8‬0-TL’nin kabul/red oranına göre 1.863,9‬0-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 60,00-TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 30,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, geri kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı oy birliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2022
Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır