Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/61 E. 2022/44 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/61 Esas – 2022/44
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/61
KARAR NO : 2022/44

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : ….
KATİP :…

DAVACI : ……..
DAVALI : ……..

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2021
KARAR TARİHİ : 28/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın kendisine ait … plakalı araç ile 03.10.2020 günü saat 10.47 sıralarında, Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, Serhat mahallesinde trafikte seyrederken, sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı araç ile 1296 caddeyi takiben seyir halinde iken, M. Zahit Kotku caddesi kavşak ortak alanına giriş yaptığında kontrolsüz geçiş yapması nedeniyle, M.Zahit Kotku caddesini takiben Ostim yönünde seyir halinde olan … plakalı aracın sağ ön kısmına sol ön kısmı ile çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı bir trafik kazası meydana geldiğini, kusurun tamamının karşı araç sürücüsünde olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin aracında 18.880,00-TL miktarında oluşan zararın davalı tarafından 4.000,00-TL’sının ödendiğini, kalan kısmın sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen ödenmediğini, müvekkilinin aracında oluşan değer kaybı ve kaza sonucu oluşan hasar bedelinin ödenmesi için 10/11/2020 tarihinde başvurulduğunu, değer kaybı ve kaza sonucu oluşan masrafların ödenmesi için davalıya 08/01/2021 de tekrar başvurulduğunu, davalının sadece 1.368,92TL ödeme yaptığını ileri sürerek müvekkiline ait … plakalı araçta oluşan hasar nedeniyle yapılan tamir, yedek parça, işçilik ücretleri vs. giderler dolayısıyla doğan zarar miktarının tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00-TL hasar bedeli ve 50,00-TL değer kaybı tazminatının resskont faiziyle birlikte davalıdan tahsili talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava tarihinden önce uyuşmazlık konusunun davacı tarafça açıkça belirlendiğinden, kısmi dava açmakta hukuki yarar bulunmadığını, kusur tespiti yapılması gerektiğini, davacı tarafın aracı tamir ettirirken iskontodan faydalandığını, davacı tarafından aracın servisten eksiksiz teslim alındığını, aracın onarımının anahtar teslim yapıldığını, bu aşamadan sonra yapılacak ödemelerin sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vereceğini, değer kaybı taleplerinin maddi teminat limitlerinin en fazla %15ine kadar olduğunu, ekspertiz ücretinin TTK 1426 mad. Kapsamında değerlendirilemeyeceğini, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin ve avans faizi talebinin reddi gerektiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı, ve onarım bedelinden kaynaklı zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir (2918 sayılı KTK m. 85, 91; TBK m. 49).
Trafik kazası tespit tutanağı örneği, tramer kaydı, araç ve sigorta bilgilerini gösterir belgeler, ZMMS sigorta poliçesi örneği, hasar dosyası, eksper dosyası, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Trafik sigortası kural olarak üçüncü kişilere verilen gerçek zararı sigorta limiti dahilinde ve sigortalının kusuru oranında teminat altına alır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, davacıya ait aracın tamir süresince çalışamaması nedeni ile oluşan kazanç kaybı, trafik sigortası teminatı dışında kalır. Ancak meydana gelen kaza nedeni ile araçta değişen parçalar veya yapılan onarım nedeni ile meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında sayılır.
Yargıtay yerleşik uygulamasına göre, araçta meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında bulunmakta olup, trafik sigortacısı meydana gelen değer azalmasından sorumludur (Bkz. Yargıtay ….. HD 01/04/2010, 2009/9892 E, 2010/3124 K; 17 HD 05/04/2010, 2009/9892 E, 2010/3124 K,).
Bilindiği üzere Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihli ve 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir. İptal kararı sonucu oluşan durumun 05.09.1960 tarihli, 21/9 sayılı YİBK’da da belirtildiği üzere derdest olan eldeki davaya da uygulanması zorunludur. Söz konusu karar dikkate alındığında araçta meydana gelen değer kaybının genel şartlar ekinde yer alan esaslara göre yapılması artık mümkün olmadığından, genel şartlar yürürlüğe girmeden önceki Yargıtay uygulamasına dayanılarak ve aracın piyasa rayici gözetilerek belirlenmesi yerinde olacaktır.
ZMMS poliçesinin incelenmesinde; davacının aracına çarparak hasarlanmasına sebebiyet veren dava dışı Hişam Muhammed Elyas Asuad adına kayıtlı … plaka sayılı otomobilin kaza tarihini de kapsar şekilde davalı sigorta şirketince ZMMS poliçesi düzenlendiği, poliçenin 24/06/2020*2021 tarihleri arasını kapsadığı, kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği ve poliçenin araç başına 41.000,00-TL maddi teminat sağladığı anlaşılmaktadır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
01/11/2021 tarihli kusur ve hesap bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda; “1-Davalı … Sigorta A.Ş.’ne ZMMS sigortası ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın olayda %100(yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,
2-Davacı, … plakalı araç sürücüsü …’ın olayda kusursuz olduğu,
Dava konusu … plakalı araçta 18.860.00 ₺ gerçek hasar hesaplanmıştır. Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından ödenen 4.000.00 ₺ ile 1.368.92 ₺ düşüldükten sonra, davacı tarafın geriye 13.491.08 ₺ alacağının kaldığı hesaplanmıştır.
Dava konusu aracın son kazada gördüğü hasarlar, daha önceki tarihlerde karıştığı kazada da meydana geldiği anlaşıldığından, son kazadan dolayı araçta değer kaybı meydana gelmeyeceği görüş ve kanaatini” rapor ve beyan edilmiştir.
07/12/2021 tarihli aynı bilirkişilerden aldırılan ek raporda; ” Sonuç olarak; dava konusu son kazadan dolayı hasarlanan ve değer kaybına neden olacak kaporta hasarları ile 12.10.2017 tarihinde gördüğü hasarlar birbiri ile örtüştüğünden son kazadan dolayı yenilenen parçalardan dolayı araçta değer kaybı meydana gelmeyeceği görüş ve kanaatine varılarak kök raporu değiştirecek bir husus görülmediği” rapor ve beyan edilmiştir.
Bilirkişi raporu somut olayın gelişimine uygun ve denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınmıştır.
Somut olayda; Davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi düzenlenen …. plakalı aracın sürücüsü ve maliki dava dışı …. …. ‘ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57/a-b ve 84/h maddeleri gereğince olay yerinde bulunan tali yoldan çıkarken kavşaklarda geçiş önceliğine uymaması, kavşakta hızını azaltmaması nedeniyle % 100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu, bunun aksine beyanda bulunan davalı vekilinin soyut itirazlarına itibar edilmediği, davacının maliki bulunduğu araç sürücünün ise kusursuz olduğu, davacı aracındaki maddi zarardan araç hakkında ZMMS poliçesi düzenleyen davalı şirketinin (poliçe limiti miktarı kadar) sorumlu olduğu sabittir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, kaza tutanağı, davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen trafik sigorta poliçesi, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan araç sürücüsünün %100 kusurlu olarak davacının aracına çarpmak sureti ile maddi hasara sebebiyet verdiği, davacı aracında oluşan değer kaybının yukarıda belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi kararı sonrası oluşan yeni durum gözetilerek piyasa rayici şartlarına göre hesap edilmesi gerektiği, bilirkişi tarafından buna göre yapılan hesaplama neticesinde daha önce 12/10/2017 tarihinde davacının aracının karıştığı trafik kazasında aracın aynı bölgeden hasarlandığı, aynı parçaların daha önceki kazada değişmiş olduğu anlaşıldığından davacıya ait araçta bir değer kaybından bahsedilemeyeceğinin tespit edildiği, diğer taraftan davacıya ait aracın kaza nedeniyle oluşan hasar, araçta değişen parça bedelleri, hasara ilişkin kayıt ve resimler dikkate alındığında aracın hasar onarım bedelinin işçilik dahil olmak üzere 18.860,00-TL olarak tespit edildiği, yargısal denetime elverişli ve somut hadiseye uygun düşen bilirkişi raporuna mahkememizce itibar edildiği, talep konusu edildiği üzere bilirkişi marifetiyle tespit edilen aracın hasar onarım bedelinden dolayı davalı sigorta şirketinin (poliçe limitiyle sınırlı olarak) sorumlu olduğu, bu nedenle onarım bedelinden kaynaklı davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava öncesi yapılan başvuru sonucu temerrüt tarihi olan 26/11/2020 tarihinden itibaren talep gibi işletilecek yasal faiziyle birlikte (davalı … Sigorta A.Ş.’nin kaza tarihi itibarıyla 41.000,00-TL olan poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olması kaydıyla) davalıdan tahsiline karar verileceği, değer kaybı yönündeki alacak isteminin yukarıda belirtilen nedenlerle yerinde bulunmayıp reddi gerektiği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Değer kaybı tazminatı yönünden davanın reddine,
Hasar bedeli talebinin kabulü ile 13.491,02TL hasar bedelinin 26/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
2) Dava açılışında alınan 59,30 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 229,54 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 288,84 TL harcın alınması gereken 921,57 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 632,73 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 4,87 TL’sinin DAVACIDAN ; 1.315,13 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) (a) Dava açılışında alınan 59,30 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 229,54 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 288,84 TL harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 419,90 TL keşif harcı, 178,53 TL posta gideri, 250,00 TL ATGV keşif araç ücreti giderleri olmak üzere toplam 2.307,73 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınmak suretiyle 2.299,21 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/01/2022

…….

Hakim….

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”