Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/519 E. 2021/633 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/519 Esas – 2021/633
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/519 Esas
KARAR NO : 2021/633

BAŞKAN :….
ÜYE :….
ÜYE : …
KATİP :….

DAVACI : …
DAVALI :….

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan Ankara …. Noterliğinin 14127 yevmiye nolu ve 18/04/2016 tarihli işlemi ile onaylanan “… ” sözleşmesine müteakip söz konusu sahanın 03/05/2016 tarihinde davalıya teslim edildiğini, şirketin iş bitirilmesi konusunda uzatım talebi üzerine 02/12/2017 tarih ve 2100393 sayılı emirleri ile bir yıl ek süre verildiğini, sonrasında yapılan yeni talep üzerine makamın 11/10/2018 tarih ve 2150639 sayılı emirleri ile mevcut süreye 1 yıl daha ek süre verildiği, 2019 yılında şirketin yeniden süre uzatılmasını talep ettiğini, 15/11/2019 tarih 2325428 sayılı olur ile 31/12/2019 tarihine kadar 67 gün ek süre verildiğini, 11/06/2020 tarihli yapım işleri geçici kabul tutanağı düzenlendiğini, davalı tarafından sözleşme gereği ödenmesi gereken 4.125.000,00 TL ilave ihale bedelinin 04/11/2019 tarihinde müdürlük hesabına yatırıldığını, idare tarafından tahsil edilecek bakiye bedelin 3.851.553,87 TL (KDV dahil) olduğunu, bu bedelin 27/07/2020 tarihine kadar ödenmesi konusunda 17/06/2020 tarihli 1210647 sayılı yazı yazıldığını, davalının 06/07/2020 tarihli beyanı ile yazıya itiraz ettiklerini ve bedeli ödemeyeceklerini bildirdiklerini, oysa ki sözleşmenin 11., 15., 46. ve 50. maddeleri çerçevesinde davalının 19/04/2019 tarihinden ödeme günü olan 04/11/2019 tarihine kadar davacıya ödemesi gereken gecikme zammının 6183 sayılı yasanan 51. Maddesi çerçevesinde 2.853.147,00 TL olduğu ve KDV’nin de hesaplanması dikkate alındığında, davacının yaptığı ödemenin öncelikle KDV ve ödeme tarihinden sonra hesaplanan gecikme zammına mahsubu yapılarak, kalan ana paranın 4.109.213,46 TL olduğu ve 05/11/2016 tarihinden itibaren 6183 sayılı yasanın 51. Maddesi uyarınca aylık uygulanacak %4 gecikme cezası ile davalıdan tahsili gerektiği bildirilmiş, alacağın tahsiline karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davalı ile davacı arasında yapılan “Kütahya Orman Bölge Müdürlüğü İdare Binası ve Çavdarhisar YADÜ İnşaatlarının Arsa Karşılığı İhalesi” işinden kaynaklanan trampa bedelinin süresinde ödenmediği iddiası ile bakiye alacağın tahsiline ilişkindir.
HMK’nın 1. maddesi görevi düzenlemiştir. Buna göre; “Mahkemelerin görevi, ancak kanun ile düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.”
TTK’nın 4. Maddesi ticari davaları düzenlemiştir. Buna göre; “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek: 6335 S.K.-26.06.2012/m.1) “ve çekişmesiz yargı işleri” ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek: 6335 S.K.-26.06.2012/m.1) “ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi” sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.”
Ticari davalara TTK’nın 5/1. Maddesinde asliye ticaret mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir. 5/3. Maddede asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı bildirilmiştir.
HMK’nın 114. maddesi c bendinde “mahkemenin görevli olması dava şartlarından sayılmıştır”.
HMK’ınn 115. maddesi dava şartlarının incelenmesini düzenlemiştir. Buna göre, “(1)Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir… (3) Dava şartı noksanlığı mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmiş ise dava başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü dava usulden red edilemez.”
HMK’nın düzenlemeleri ışığında, mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olduğu, yargılamanın her aşamasında mahkemenin re’sen dikkate alması gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı … olup, ihale usulüne göre davalı ile sözleşme yapmış ve sözleşme içinde trampa sözleşmesi düzenlenmiştir.
Trampa sözleşmesi Türk Borçlar Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davalının davacı … olup tacir olmadığı, davanın niteliği gereği mutlak ticari dava olmadığı dikkate alındığında davaya bakma görevinin mahkememizin görev alanına girmediği, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri uyarınca davaya bakmakta mahkememizin görevli olmaması nedeni ile USULEN REDDİNE,
2-HMK’nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kararın kesinleşmesi halinde, kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurması halinde dava dosyasının görevli ve yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nın 331/2. Maddesi uyarınca bu aşamada yargılama giderleri konusunda karar vermeye yer olmadığına
İlişkin tarafların yokluğundan dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 15/09/2021

Başkan ….
E-imzalı.
Üye ….
E-imzalı.
Üye ….
E-imzalı.
Katip….
E-imzalı.