Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/514 E. 2021/601 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/514 Esas – 2021/601
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/514 Esas
KARAR NO : 2021/601

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM :
KATİP : ….
DAVACI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI :….
DAVA : Menfi Tespit (KiraİlişkisindenKaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/09/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kira) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın 11/06/2018 tarihinde davacı şirket aleyhine Ankara … İcra Dairesi 2018/20547 Esas sayılı dosyasından icra takibinin başlatıldığını, icra dosyası içerisinde herhangi bir takip dayanağı belgenin olmadığını, icra dosyasından çıkarılan tebligatın davacı ile alakası olmayan bir kişiye “şirketin daimi çalışanı” ibaresiyle teslim edilerek icra takibinin kesinleştiğini, yapılan araştırmada tebligatı teslim alan kişinin davacı şirkette çalışmadığını, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, icra takibinden 20/05/2021 tarihinden banka hesaplarına haciz konulması ile haberdar olduklarını, takip dayanağı kira sözleşmesi altında yer alan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının görüldüğünü, takibe konu kira sözleşmesindeki imzanın kendilerine ait olmadığını, sözleşmede bulunan imza davacı şirket yetkilisine ait olmadığından kira sözleşmesinin geçersiz olduğunu, sözleşmeden kaynaklı hiçbir hukuki sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davacı şirketin davalıya herhangi bir borcunun olmadığın tespitine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı kira alacağının tahsili isteği ile başlatılan ve kesinleşen icra takibi nedeniyle davalıya karşı borçlu olmadığının tespiti isteğine ilişkindir.
HMK’nın 1. maddesi görevi düzenlemiştir. Buna göre; “Mahkemelerin görevi, ancak kanun ile düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.”
HMK’nın 4. maddesi sulh hukuk mahkemesinin görevini belirlemiştir. Buna göre, “Sulh hukuk mahkemeleri dava konusunun değer ve tutarkına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra İflas Kanunana göre ilamısız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alcak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları… görürler.”
HMK’nın 114. maddesi c bendinde “mahkemenin görevli olması dava şartlarından sayılmıştır”.
HMK’ınn 115. maddesi dava şartlarının incelenmesini düzenlemiştir. Buna göre, “(1)Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir… (3) Dava şartı noksanlığı mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmiş ise dava başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü dava usulden red edilemez.”
HMK’nın düzenlemeleri ışığında, mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olduğu, yargılamanın her aşamasında mahkemenin re’sen dikkate alması gerektiği anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davası olduğu, davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği ( Yargıtay … HD, 2017/2437 Esas – 2017/16629 Karar ), bu nedenle HMK’nın 114/c, 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddi gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının görev alanımız dışında olduğu anlaşılmakla HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nın 20. Maddesi uyarınca görevsizlik kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurması halinde bu başvurunun reddin kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süresi içinde mahkememizden gönderilmesi talep edildiğinde dosyanın görevli ve yetkili ANKARA NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine,
İlişkin, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/09/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim ….
✍e-imzalıdır