Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/467 E. 2021/740 K. 15.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/467 Esas – 2021/740
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/467 Esas
KARAR NO : 2021/740

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : …..
KATİP :….

DAVACI : 1-….
DAVACILAR : 2-….
3- ….
DAVALI : ….
DAVA İHBAR OLUNAN : ….

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 23/09/2014 tarihinde davacı … ‘ın içinde bulunduğu davalı … …. Ltd Şti adına kayıtlı, diğer davalı … Turizm tarafından Servis işletmeciliği yapılan, davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı okul servisinin davacı evi önüne geldiğinde servis görevlisi … ın yardımı olmaksızın indiğini ve davalı şoför ….. ın geç işareti ile karşıdan karşıya geçmeye çalıştığını, davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olan … plakalı aracın çarpması sonucu davacının yaralandığını, olayda araç sürücüsü servis görevlisi, işleten ve servis işletmecisi ile diğer araç sürücüsünün kusurunun bulunduğunu bildirmiş, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 3.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davalılardan … …’e ödenmesine, ayrıca davacılar … …, … … ve… … için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesi dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı …. cevabında özetle, davacı …. ‘in bu davayı açmakta hukuki yararlarının bulunmadığı, bu nedenle dava şartı bulunmadığndan davanın usulden reddi gerektiğini, davacının ağır şekilde yaralanmadığını, basit tıbbi müdahele ile giderilebilcek zararı olduğunu, olay günü araçta görevli olmadığını, evine gitmek amacıyla aracına bindiğini, tazminat taleplerinin fahis olduğunu bildirmiş, haksız davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Turizm Ltd Ştİ vekili husumet itirazında bulunmuş, kazaya karışan araçlar ve sürücüleri ile davalının ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, asli kusurlunun dava dışı … plakalı araç sürücüsü olduğunu, bu kişinin davaya dahil edilmesi gerekitğini bildirmiş, haksız davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevabında özetle, görev itirazında bulunmuş, olayda kusuru olmadığını araçta görevli rehber personelin bulunduğu, yönetmeliğe uygun olarak sürüş yapıldığını bildirmiş, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Ltd Şti vekili cevabında özetle, … plakalı servisin sahibi olduklarını, olayın meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunmadığını, davacının kalıcı iş gücü kaybına uğramadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davalı aracının… sigorta Aş tarafından ZMMS poliçesi ile … Sigorta Aş tarafından manevi tazminat dahil sigortalı ve… Aş tarafından ferdi kaza sigorta poliçesi ile sigortlandığını, bu davalılara ve ayrıca kazaya sebebiyet veren … plakalı araç sürüçüsü …’a davanın ihbar edilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan… vekili cevabında …. plakalı aracın 07/09/2014-2015 tarihleri arasında personel ve okul servis araçları ferdi kaza sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluk limitinin 5.000,00 TL olduğunu, davacı taleplerini poliçe teminat kapsamı dışında oldueunu, araçtan indikten sonra kaza gerçekleştiğinden sorumlulukları bulunmadığını, sürekli maluliyetin sorumluluk kapsamında kusur ve limitle sınırlı sorumluluk olduğunu bildirmiş haksız davanın reddini talep etmiştir.
İhbar olunan … Sigorta vekili cevabında … plakalı aracın 09/09/2014-2015 tarihleri arasında tüm oto sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, manevi tazminat limitinin 10.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, genel şartlara göre maluliyetin tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca tüm oto sigorta poliçesi özel şartlarının dikkate alınması gerektiğini bildirmiş, davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davanın 12/11/2014 tarihinde Mahkememizde açılarak 2014/1108 Esas sayılı numarayı aldığı, Mahkememizin 09/07/2018 tarih, 2014/1108 Esas – 2018/393 Karar sayılı ilamıyla kısmen kabulüne karar verildiği, davalı … vekili Av. …. Yer Hiz. Turizm Seyahat Nakliyat Ltd. Şti. vekili Av. … tarafından istinaf edildiği, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2019/578 Esas – 2021/1240 Karar sayılı ilamıyla ” tüm davalılar yönünden Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği, Mahkememize 09/08/2021 tarihinde gelen dosyanın 2021/467 Esas numarayı aldığı görülmüştür.
HMK 115/1. maddeye göre, mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında dava şartlarının bulunup bulunmadığı konusunda inceleme yapılması esas olup, görev de HMK 114/c maddesine göre bu dava şartlarından biridir.
Tüketici Mahkemeleri’nin görev alanını belirleyen 6502 sayılı kanunun 73. Maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” düzenlemesi yer almakta olup, buna göre bir davanın tüketici mahkemesinin görev alanına girebilmesi için iki koşul vardır.
Birinci koşul, davanın taraflarından birinin mutlaka tüketici olmasıdır. Aynı yasanın 3/k maddesine göre;”…Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi…” olarak tanımlanmıştır. Buna göre tüketici mal alırken, hizmet alırken, kredi kullanırken vb. tüm işlemlerde mesleki ve ticari olarak hareket etmeyen kişidir.
Ancak bir davanın Tüketici Mahkemesi’nin görev alanına girebilmesi için bir tarafta tüketicinin olması yeterli olmayıp, ikinci koşul olarak; tüketicinin karşı tarafından bulunanın kişinin de, -satış, hizmet vb herhangi ne iş veya işlem olursa olsun- bunu yaparken TİCARİ veya MESLEKİ amaçla hareket eden durumunda olması gerekmektedir. Tüketicinin karşı tarafında bulunan gerçek ya da tüzel kişi tüketici ile girdiği ilişkide ticari veya mesleki amaç ile hareket etmiyor ise, ilişkinin 6502 sayılı kanun anlamında tüketici işlemi olması mümkün olmadığı gibi, davaya da Tüketici Mahkemesi tarafından bakması da mümkün değildir.
Dava konusu olay açısından; -uyuşmazlığın tüm davalılar yönünden taşıma sözleşmesi çerçevesinde değerlendirildiğinde 6502 sayılı yasanın 83/2maddesi karşısında davada tüm davalılar yönünden Tüketici Mahkemesi görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği ile dosyanın görevli Ankara Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ANKARA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-6100 sayılı yasanın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde taraflarca dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde, mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılacağına karar VERİLECEĞİNE,

İlişkin, DavacıVekili Av. …. , Davalı … Vekili Av…. Davalı sigorta vekili Av. … , davalı…. vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2021

Katip ….
✍e-imzalıdır

Hakim ….
✍e-imzalıdır