Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/32 E. 2021/524 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/32
KARAR NO : 2021/524

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALI : … – … – …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/01/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Müvekkilinin davalıdan fatura ve cari hesaptan kaynaklanan alacağı bulunduğunu, alacağın tahsili için davalı hakkında Ankara … Müdürlüğünün 2020/10004 Esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığını, borçlunun haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Kısmi dava açılamayacağını, davanın usulden reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise cari hesap özetinin tebliğ edilmediğini, işlemiş faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava , fatura ve cari hesaptan doğan bakiye alacağın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. (İİK Madde 67)
2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince , Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
HMK 109. maddesinde ise, birinci fıkrasında; talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmının da dava yoluyla ileri sürülebileceği belirtilmiştir. Kısmi dava açılabilmesi için talep konusunun bölünebilir olması gerekli olup, açılan davanın kısmi dava olduğunun dava dilekçesinde açıkça yazılması gerekmez. Dava dilekçesindeki açıklamalardan davacının alacağının daha fazla olduğu ve istem bölümünde “fazlaya ilişkin haklarını saklı tutması” ya da “alacağın şimdilik şu kadarını dava ediyorum” demesi, kural olarak yeterlidir.
HMK’nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunu değiştirebilmesi imkânını sağlamaktadır.
Ankara … Müdürlüğünün 2020/10004 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde 10.409,65TL asıl alacak, 631,42TL takibe kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.041,07TL istendiği, davalının 25/11/2020 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde 7.000,00 TL dava değeri üzerinden itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Takip talebinde alacağın sebebi; “Cari hesap 10.409,65.-TL Takip tarihine kadar olan faiz 631,42.-TL” olarak açıklanmıştır.
İtirazın iptali davası icra takibinin devamını sağlamak için açılan bir dava olup takip talebindeki asıl alacak bölünebilir olup fazlaya dair haklar saklı tutularak bir kısmının dava konusu edilmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden davanın esastan incelenmesine karar verilmiştir.
HMk nın 266 ve 222. Maddeleri uyarınca tarafların ticari defterlerinin bilirkişi tarafından incelenmesine karar verilmiştir.
“6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. Maddesinin 2. fıkrasında belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, aynı kanunun 222. maddesinin 3. fıkrasındaki “diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükmüne uygun olmaları aranmaktadır.”

Davacı şirketin 2020 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin Türk Ticaret Kanunu Hükümlerine ve Vergi Usul Kanunu Elektronik Defter Genel Tebliğlerine uygun olarak yasal süreler içinde yapılmış olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporunda Taraflara ait ticari defter kayıtlarının birbirleri örtüştüğü tespit edilmiş takip tarihi (16.11.2020) itibariyle davacı şirketin, davalı şirketten 7.156,85.-TL bakiye alacağının bulunduğu tespit edilmiştir. Davacı vekili bilirkişi raporu alındıktan sonrasında talebini 156,85 TL ıslah ederek 7.156,85 TL ye çıkarmıştır. Davalı vekili ıslaha itiraz etmiş davalının davacıya borcu olmadığını, kısmi dava açılamayacağını savunmuştur.
Davalı davacıya borcu olmadığını savunmuş ise de davalının defterlerine göre de davacıya borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı defterlerindeki borcu ödediğini iddia ve ispat edemediğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının icra inkar talebi bakımından ise, İİK nun 67/2. Maddesi gereğince yapılan değerlendirmede alacak borçlu tarafından belirlenebilir (likit alacak) olduğu kabul edilerek hüküm altına alınan asıl alacak için davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜNE,
Davalının Ankara … dairesinin 2020/10004 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 7.156,85TL asıl alacak bakımından iptali ile,
Takibin bu miktar asıl alacağı takip tarihinden itibaren avans faizi işletilerek devamına,
Asıl alacak likit olduğundan 7.156,85TL üzerinden hesap edilecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
2) Dava açılışında alınan 64,34 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 3,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 67,34 TL harcın alınması gereken 488,88 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 421,54 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) (a) Dava açılışında alınan 64,34 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 3,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 67,34 TL harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 750,00 TL bilirkişi ücreti, 43,00 TL posta gideri, olmak üzere toplam 852,30 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2021

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”