Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/319 E. 2021/649 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/319 Esas
KARAR NO : 2021/649 Karar

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2021
KARAR TARİHİ : 23/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalı-borçluya teslim edilen mallar karşılığında 08.08.2018 Tarih Ve Seri A 310180 Sıra Nolu 77.792,68.-tl Bedelli Fatura, 05.07.2018 Tarih Ve Seri A 310123 Sıra Nolu 85.756,50.-tl Bedelli Fatura, 05.07.2018 Tarih Ve Seri A 310124 Sıra Nolu 21.664,80.-tl Bedelli Fatura, 08/08/2018 Tarihli Cari Hesap Ekstresinden kaynaklı 105.351,18-TL asıl alacak ve fer’ilerinin tahsili için Ankara …. İcra Müdürlüğü 2018/9719 sayılı dosyasından 29.08.2018 tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçluya gönderilen ödeme emrine borçlu tarafından 10.09.2018 tarihinde ödeme emrine, borca,yetkiye itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkil tarafından süresinde itirazın iptali davası açılamadığından eldeki alacak davasını açtıklarını, fatura konusu olan 105.351,18-TL’nin davalıdan tahsili ile birlikte vekalet ücreti ve yargılama masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, yetkili mahkemenin Van Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin yetkili olduğu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Ankara Ticaret Odasına, Ostim Vergi Dairesine, Van …. İcra Dairesine, Van Vergi Dairesine müzekkere yazıldığı görüldü.
Dava, davacı tarafından imal edilen fatura konusu mallardan kaynaklı düzenlenen alacağın tahsili isteminden ibarettir.
Mahkememizce öncelikle incelenmesi gerekli husus davalı vekilinin süresinde yapmış olduğu yetki itirazının yerinde olup olmadığı noktasındadır.
Taraflar arasında faturalara konu edilen ve duruşmada davacı tarafından da kabul edildiği üzere imali davacı tarafından yapılan malzemeler bulunması dikkate alındığında davacı tarafından verilen hizmetin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu şüpheden uzaktır. Bilindiği üzere eser sözleşmesinden kaynaklanan davalar davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yerinde (HMK m.6/1), sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde ( HMK m.10), sözleşmeyle yetkili kılınan yer mahkemesinde (HMK m.17) açılabilir. Bu türden sözleşmelerde para alacakları yönünden yetkili mahkemeyi alacaklının yerleşim yeri mahkemesi olarak belirleyen ve Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesinin uygulama imkânı yoktur. Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi hükümlerinin sadece karz akdinden doğan borçlarla sınırlı olduğunun kabulü gerekir. Aksi halde, bütün para borcu ilişkilerinden doğan ihtilâflarda yetkili mahkemenin bu maddeye göre tayini gerekeceğinden, para borçlarıyla ilgili tüm ihtilâfların davacının yerleşim yerinde takip ve davaya konu olması sonucunu doğurur ki bu da; Hukuk Muhakemesi Kanunu’nda yer alan yetkiyle ilgili kuralları adeta istisna haline getirmiş olur. Oysa, Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmeleri, niteliği itibariyle iki tarafa borç yükleyen sözleşmeler olup, karşılıklı edimleri içerir. Bu nedenle, eser sözleşmelerinden kaynaklanan bir alacakta yetkili mahkemenin tayininde Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. (Bkz. Yargıtay …. HD’nin 2019/2763 E, 2019/3958 K sayılı ilamı)
Somut olayda, davalı borçlunun yerleşim yerinin Van olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Dosya arasında bulunan faturalarda davalının adresi ile ifanın gerçekleştiği (hizmetin verileceği) yer de Van olup, ifa yeri de burası olduğu kabul edilecektir. Taraflar arasında ayrıca bir yetki sözleşmesi bulunmadığından davalı vekilinin süresinde mahkememizin yetkisine yapmış olduğu itiraz yerinde bulunarak davanın mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, dosyanın yetkili olduğu tespit olunan Van Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili VAN NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA ) MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-6100 sayılı yasanın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde taraflarca dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde, mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılacağına karar VERİLECEĞİNE,

İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır