Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/316 E. 2021/384 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2021/316 Esas
KARAR NO : 2021/384 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/05/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşi …a 12.01.2021 tarihinde boşanma davası ikame ettiğini ve bu dava … … Aile Mahkemesinin …E. sy.lı dosyası ile devam ettiğini, davadan sonra başına gelmedik kalmadığını, bundan sonra hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi yapıldığı ve bu takibe yasal süresi içerisinde takip şekli ve borçsuzluk açısından itiraz edilmişse de bu itirazın reddedildiği ve iş bu karar istinaf edildiği, müvekkilinin takibe konu belgenin bedelini davalı eşi …a kızı vasıtasıyla aynı gün ödediği ve belgeyi ayrıca noter kanalı ile talep etmişse de, belge iade edilmediği gibi tahrif edilerek senet haline getirildiği ve arkadaşı olan diğer davalıyla birlikte muvazaalı bir şekilde hayali cirolarla 3. kişiye devredilmiş gibi gösterilerek icra takibine konu edildiği, her iki davalı da ödendiği sabit olan bir belgeyi,anlaşarak senet haline getirdikleri ve hayali cirolar ekledikleri, tarafların iradesi ödenmiş bir belgenin yeniden tahsili hususunda birleştiği ve yine belgenin eksik unsurları tahrifatı da göze alınmak suretiyle tamamlandığı, müvekkilinin eşinin bir iş insanı olmadığı gibi,belgeyi ciro ettiği şirketlerle de aralarında ticari bir ilişki söz konusu olmadığını, öncelikle … Müdürlüğünün … E. sayılı takipten dolayı icra veznesine yatan paranın teminat mukabili davalıya ödenmemesine karar verilmesini, belge bedelinin takipten önce ödendiği sabit olduğundan,devrin de muvazaalı olduğu sabit olduğundan,borca ve ferilerine yönelik olarak açtığımız menfi tespit davasının kabulüne,takibin iptaline, yargılama giderlerinin de taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacının davalıya icra takibine konu edilen senet nedeniyle borçlu olup olmadığının tespiti isteminden ibarettir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinden sonra gelmek üzere 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. ile 5/A maddesi eklenmiş olup bu maddeye göre Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6325 sayılı Kanunun 18/A maddesine göre, ”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Davacı vekili dava dilekçesi ile aleyhine başlatılan icra takibinde davalıya borçlu bulunmadığından bahisle eldeki davayı açmış ise de; dava dilekçesinden ve ekli belgelerden davacı vekili tarafından dava açılmadan önce arabulucuya başvuru yapılmadığı, arabulucuya başvuru yapıldığına yönelik herhangi bir bilgi-belge sunulmadığı, zorunlu arabuluculuk başvuru yoluna gidilmeksizin davanın ikame edildiği anlaşılmıştır.
6201 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5/A maddesinin 1. fıkrası ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk kanununa 7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile eklenen 18/A-2 maddesi gereğince bu husus mahkememiz açısından özel dava şartı olduğu ve menfi tespit davalarında da bu hususun arandığı (bkz. Ankara BAM 22. HD.nin 2020/1223 esas ve 2020/1354 karar sayılı 06/11/2020 tarihli; Ankara BAM 31. HD.’nin 2020/1111 esas ve 2020/147 karar sayılı 05/11/2020 tarihli; Ankara BAM. 22. HD.’nin 2020/1351 esas ve 2020/1666 karar sayılı 31/12/2020 tarihli ilamı), dava şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından HMK’nın 114 ve 115. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 870,07-TL’nin mahsubu ile bakiye 810,77‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, dosya üzerinden kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.31/05/2021
Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır