Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/121 E. 2022/749 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/121
KARAR NO : 2022/749

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)

BİRLEŞEN … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2021/140 ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … …

DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 26/02/2021
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ın … Konut Yapı Kooperatifi’nin üyesi ve kooperatif bünyesinde tamamlanan … ili … numaralı dairenin sahibi olduğunu, kooperatif genel kurul toplantılarında site içerisinde yer alan daire sahiplerinden alınacak aidat miktarlarının kararlaştırıldığını, bu kapsamda genel kurul toplantısında karara bağlanan işlere ilişkin giderler, genel giderler ve inşaat giderlerde kullanılmak üzere 2018 yılı için aylık 500 TL, 2019 yılının Haziran ayı da dahil olmak üzere aynı şekilde 500 TL, 2019 yılının Temmuz ayından itibaren ise 100 TL olarak belirlendiğini, 2020 yılında da 100 TL olarak devam ettiğini, aidat ödeme yükümlülüğünde olan davalı …’ın 2018 yılı Kasım ayından 2020 yılı Kasım ayına kadar (her iki yılın Kasım ayı da dahil olmak üzere) olan aidat borçlarının hiçbirini ödemediğini, bu nedenle … 3. İcra Müdürlüğü’nün 2020/10677 Esas numaralı dosyası üzerinden davalı hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe konu borca, faizine ve fer’ilerine itiraz ederek takibin durmasını sağladığını, ayrıca derdestlik itirazında da bulunduğunu, icra takibinin durması akabinde arabuluculuğa başvurduklarını, ancak herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, davalının söz konusu borca, faize ve tüm fer’ilerine ilişkin itirazının, haksız ve hukuki mesnetten yoksun olup icra takibini durdurma amacıyla gerçekleştirildiğini, davalının söz konusu aidat borcunu 2018 yılının Kasım ayından 2020 yılının Kasım ayına kadar ödemediğini, aidat borcunu ödememesi nedeniyle de yasal olarak belirlenen aylar için ayrı ayrı gecikme faizi uygulandığını, zaten işbu yargılamaya konu icra takibinin de belirtilen aylara göre hazırlandığını ve davalıya da bu miktarlara ilişkin ödeme emri gönderildiğini, dolayısıyla davalı hakkında başlatılan icra takibine itiraz edilmesinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalının borcunu yerine getirirken TMK. Md.2’de belirtilen dürüst davranma borcuna aykırı hareket ettiğini, davalının, kooperatife üye olmak isteği ile vermiş olduğu dilekçede “Kooperatifiniz inşaatında A Blok 4 Nolu daireyi kabul ediyor ve kooperatifinize üye olmak istiyorum. Kooperatifinizle ilgili tüm yükümlülükleri yerine getireceğimi kabul eder, ortaklığımın kabulünü arz ederim.” şeklinde beyanda bulunduğunu, ödemesi gereken aidatların bir kısmını ödeyip daha sonra ödeme yapmayı bıraktığını, yükümlülüklerini yerine getireceğini yazılı şekilde beyan eden davalının bazı aidatları ödediği ancak daha sonraki aidat borçlarını ödemediğini, davalının derdestlik itirazı da yerinde olmayıp, takibe konu alacaklara dair daha önce açılmış herhangi bir takip bulunmadığını, derdestlik itirazını kanıtlayacak bir dosya numarası da gösterilmediğini ileri sürerek davalı- borçlunun haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle borca ilişkin tüm itirazlarının iptaline, … 3. İcra Müdürlüğü’nün 2020/10677 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibinin devamına, haksız olarak itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine, olası bir satış işleminin önlenmesi bakımından HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca … ili Sincan ilçesi Alcı Mahallesi 365 Ada | parselde yer alan A Blok 4 numaralı dairenin üzerine ivedilikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili asıl davaya cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin haksız olarak başlatılan takip konusu ile ilgili bir borcunun bulunmadığını, davacı kooperatifin üyesi olmadığından üyelik aidatından ve bu aidata ilişkin fer’ilerinden sorumlu tutulmasının da mümkün olmadığını, zira davacı kooperatif ile müvekkilinin ortağı olduğu dava dışı Neyka Nakliyat İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 24.08.2009 tarihinde davacı kooperatifin … ili, Yenimahalle ilçesinde bulunan inşaatının Blok PVC doğramalarının nakli ve imali işi için sözleşme akdedildiği ve iş bedelinin bir kısmına karşılık olarak … ili, Sincan ilçesi, … Blok 4 numaralı dairenin müvekkile tesliminin kararlaştırıldığını, söz konusu sözleşmenin “İşin Süresi, Bedeli ve Ödemler” başlıklı 5. Maddesinde, “ÖDEME; A Blok 4 nolu daire …’a (mutfak, kombi, petekler, banyo küveti, abonelikler, sayaçlar ile tapu masrafları hariç) tamamen bitirilmiş oturulabilir vaziyette teslim edilecektir.” denildiğini, söz konusu dairenin müvekkile devrinin sebebi, iş karşılığı ve anılan sözleşme hükmünün gereği olduğunu, ancak kooperatifin “tamamen bitirilmiş ve oturulabilir durumda” olacak şekilde daireyi teslim etmediğini, davacının inşa ettiği siteye alt yapı hizmeti getirilememiş olması nedeniyle sözleşme tarihinden 12 yıl geçmiş olmasına rağmen anılan sitede bir kişi bile oturmadığını, müvekkile devri gerçekleştirilen dairenin oturuma uygun durumda olmadığını, tapu devri olmasına rağmen müvekkiline anahtar teslimi de yapılmadığını, kullanılabilir durumda olmaması ve ayrıca boş olarak durmasına rağmen sorumlu olmadığı aidat ödenmesi talebinin hukuka uygun olmadığı gibi haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkile yaptığı iş karşılığı ayıplı mal vermesi nedeniyle alacağına hala kavuşamamış olmasına rağmen haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde aidat istenmesi ‘TMK madde 2’ye açıkça aykırı olduğunu, tarafların aralarındaki ilişkinin müvekkilinin ortağı olduğu şirket ile kooperatif arasında imzalanan sözleşme ve bu sözleşme bedeli olarak verilen dairenin sözleşmeye uygun olarak devrinden ibaret olduğunu, yani müvekkilin yalnızca kooperatife dahil dairelerden birini aldığını, bu durumun onu davacı kooperatifin üyesi yapmayacağı gibi aidat borçlarından da sorumlu hale getirmeyeceğini, kooperatife ait dairenin tapusunu almakla müvekkilin re’sen kooperatif üyesi olmayacağını ve kooperatif hizmetlerinden yararlanmadığından aidat borcunun da söz konusu olamayacağını, davacı tarafın üyelik beyanı olarak sunduğu belgenin müvekkil tarafından yazılmadığını, böyle bir talep ve beyanının olmadığını, aynı yazıda kooperatif imzasının da bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte ortaklığa alınmada yalnızca beyan yazısı yeterli olmayıp aynı zamanda yönetim kurulu kararının da gerektiğini, bu hususun Kooperatifler Kanunu md.5’de açıkça belirtildiği, ayrıca Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 20.02.2020 karar 2016/9804 esas 2020/1182 karar sayılı ilamında, kooperatif üyesi olunmaması ve yalnızca satın alınan daireden dolayı aidat borcu bulunamayacağının hüküm altına alındığını, davacının, “davalının ödemesi gereken aidatların bir kısmını ödediği, daha sonra ödeme yapmayı bıraktığı, 2012 yılında yaptığı ödemenin dilekçe ekinde mevcut olduğu ” şeklindeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının dilekçesi ekinde sunduğu makbuzda ödemenin aidat borcuna ilişkin yapıldığına dair bir ibare ve beyanın bulunmadığını, çünkü bu makbuza konu ödemenin aidat borcuna karşılık değil şerefiye bedeline karşılık yapıldığını, zira müvekkilinin 2012 yılında mükellefi olmadığı bir aidat borcunu ödemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin hukuki dayanaktan yoksun ve gerçekliği olmayan iddialarda bulunması nedeniyle bu taleplerinin reddini talep ettikleri belirtilerek davanın reddine, ihtiyati tedbir talebinin reddine, … 3. İcra Müdürlüğü’nün 2020/10677 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibinin sone erdirilmesine, haksız olarak takip başlatan davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine, karar verilmesini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle: Davalı …’ın davacı S.S. Bengü Konut Yapı Kooperatifinin üyesi olduğunu, … ili … numaralı dairenin sahibi olduğunu, genel kurul toplantılarında belirlenen aidat miktarları uyarınca ödeme yapması gereken davalı …’ın söz konusu icra takibine konu yapılan aylara ait aidat borçlarının hiçbirini ödemediğini, … 29. İcra Müdürlüğünün 2018/13317 Esas numaralı dosyası üzerinden davalı hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının iddialarının, haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu bildirerek davalının itirazının iptali ile … 29. İcra Müdürlüğünün 2018/13317 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibinin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin haksız olarak başlatılan takip konusu ile ilgili bir borcu bulunmadığını, davacı kooperatifin üyesi olmadığından üyelik aidatından ve bu aidata ilişkin ferilerinden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, bu nedenle haksız olarak başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, davacı tarafından üyelik beyanı olarak sunduğu belgenin müvekkil tarafından yazılmadığını, müvekkilinin böyle bir talep veya beyanının olmadığını, davacının davalının aylık ödemesi gereken aidatların bir kısmını ödemesine rağmen sonradan ödeme yapmayı bıraktığına yönelik iddianın gerçek dışını olduğunu, ilgili makbuzun aidat ödemesine ilişkin olmadığını bildirerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava ve birleşen dava, kooperatif aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan takiplerine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının aidat borcunun bulunup bulunmadığı ile varsa miktarı hususlarına ilişkindir.

… 3. İcra Müdürlüğünün 2020/10677 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 27/11/2020 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde toplam 8.705,37TL istendiği, takibin dayanağının 2018 yılı Kasım ayından 2020 yılı Kasım ayı dahil aidat alacağı ve faizleri olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalıya 05/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 06/01/2021 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.

… 29. İcra Dairesinin 2018/13317 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 14/11/2018 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde; 12.200,00-TL asıl alacak, 11.046,25-TL gecikme tazminatı ve 1.656,72-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.902,96-TL istendiği, takibin dayanağının 2013 yılı Ekim ayından 2018 yılı Kasım ayı dahil aidat alacağı ve faizleri olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalıya 29/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 30/11/2018 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Dosyada davalı tarafından davacı kooperatife hitaben yazıldığı ileri sürülen 24/08/2010 tarihli dilekçedeki ” Kooperatif inşaatından A Blok 4 nolu daireyi kabul ediyer ve kooperatifinize üye olmak istiyorum. Kooperatifinizle ilgili tüm yükümlülükleri yerine getireceğimi kabul eder, ortaklığımın kabulünü arz ederim” içerikli yazı ve imzaya davalının itiraz etmesi üzerine; 05/04/2022 tarihli Jandarma Kriminal Laboratuvar’dan aldırılan raporda; “EL YAZISI İNCELEMESİ:
İnceleme konusu belge üzerinde el yazıları (kurşun kalem ile yazılmış el yazıları hariç) ile …’ın mukayese el yazıları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada;
1. Yazıların genel şekli ve işleklik derecesi,
2. Ortak harf ve rakamlarintersimi,
3. Yuvarlak harf ve rakamlların başlangıç ve bitim noktası,
4. Noktalama ve sedil işaretlerinin yapılışı,
5. Kaligrafik ve karakteristik özellikler yönünden benzerlikler görülmüş olup, inceleme konusu belge üzerinde bulunan söz konusu el yazılarının … ELİ ÜRÜNÜ OLDUĞU kanaatine varılmıştır.
İMZA İNCELEMESİ:
– İnceleme konusu belge üzerinde “İBRAHİM-YÜCEL-ÜNSAL” adına atfen atılı bulunan imza ile …’ın mukayese imzaları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada;
1. İmzaların genel şekli ve işleklik derecesi,
2. İmzaların başlangıç hareketinin yapılışı,
3. İmzalardaki dönüş hareketinin yapılışı,
4. İmzalardaki buklesel hareketlerin yapılışı,
5. İmzalardaki yatay çekiliş hareketlerinin yapılışı,
6 İmzalardaki el kaldırmaların yapılışı,
7 İmzalardaki noktalama işaretlerin yapılışı ve konumu,
8 İmzaların bitim hareketinin yapılışı,
9 Kaligrafik ve karakteristik özellikler yönünden benzerlikler görülmüş olup, inceleme konusu belge üzerinde atılı bulunan söz konusu imzanın… ELİ ÜRÜNÜ OLDUĞU kanaatine varıldığı” rapor edilmiştir.
Davacı kooperatif Yönetim Kurulunun 30/09/2010 tarih 2010/18 nolu kararında; …’ın A Blok 4 nolu daire için kooperatif üyeliği başvurusunun kabulüne karar verildiği, davacı kooperatif tarafından davalıya “kooperatif üyesi sıfatıyla” yazılan 10/10/2012 tarihli “genel kurulda alınan kararlar” konulu yazıyı, davalının “evrakın aslını elden aldım” yazarak imzaladığı, davacı kooperatifin 2011 yılından itibaren yapılan olağan genel kurul toplantılarına ait hazirun listelerinde, davalının kooperatif üyesi olarak kayıtlı olduğu, davacı kooperatifin Ortak Kayıt Defterinde davalınnı kooperatif üyesi olarak kayıtlı olduğu görülmüştür.
Dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde: …, … parsel üzerindeki A Blok zemin 4 nolu mesken davacı adına kayıtlı iken ferdileşme yoluyla 29/07/2011 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Takip ve dava konusu alacaklar kooperatif üye aidat alacağıdır. Takibe konu edilen aidat alacaklarının doğduğu tarih itibari ile belirlenen yasal faiz oranı % 9’dur. 6098 sayılı TBK’nin 120/2. maddesi uyarınca kooperatif genel kurul kararı ile belirlenebilecek gecikme faizi oranı % 18 olacaktır. Genel kurul kararları ile ise 6098 sayılı TBK’nin 120/2. maddesine aykırı olacak şekilde bazı yıllarda aylık % 3, bazı yıllarda aylık % 5 gecikme faizi belirlenmiştir. Davacı tarafından ise icra takibinde yasal faiz talebinde bulunulmuştur.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ana gayrimenkulün genel giderlerine katılma başlıklı 20. maddesi ile, kat mülkiyetine tabi olan taşınmazlar yönünden kat maliklerinin katılması gereken giderlerin neler olduğu ile belirlenen ve kat maliki tarafından ödenmeyen giderler yönünden aylık % 5 oranında gecikme tazminatı ödenmesi gerektiği belirlenmiştir.
09/08/2022 tarihli Kooperatifçi Bilirkişi Öztürk Kayapınar’dan aldırılan bilirkişi raporunda özetle; ” Dosya kapsamı ve ayrıca kooperatif kayıtları üzerinde yapılan incelemede, davalı …’ın A Blok 4 no’lu daire için 30.09.2010 tarihinden itibaren davacı kooperatifin üyesi olduğu,
Asıl davada, … 3.İcra Müdürlüğü’nün 2020/10677 Esas sayılı takip dosyasındaki davacı kooperatif alacağının, takip tarihi itibariyle; 5.700,00 TL asıl alacak (üyelik aidatı), 1.519,50 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 7.219,50 TL olduğu, 13.07.2020 dava tarihi itibariyle ise 641,25 TL gecikme faizi ile birlikte toplam alacağın 7.860,75 TL olduğu,
Birleşen davada, … 29.İcra Müdürlüğü’nün 2018/13317 Esas sayılı takip dosyasındaki davacı kooperatif alacağının, takip tarihi itibariyle; 12.200,00 TL asıl alacak (üyelik aidatı), 3.414,00 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 15.614,00 TL olduğu, 13.07.2020 dava tarihi itibariyle ise 6.008,50 TL gecikme faizi ile birlikte toplam alacağın 21.622,50 TL olduğu,
İcra inkar tazminatına karar verilip verilemeyeceği hususundaki hukuki değerlendirme ve nihai kararın mahkemeye ait olduğu” rapor edilmiştir.

Bilirkişi raporu dosya kapsamına, denetime, hüküm kurmaya uygun ve elverişli kabul edilerek hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde; davalının davacı kooperatif üyesi olduğu, kooperatif genel kurul kararları ile usulüne uygun olarak alınan, yok hükmünde olmayan ve iptal edilmeyen aidata ilişkin genel kurul kararları ile belirlenen aidatların davalı tarafından ödenmediği, dava ve takip konusu alacakların kooperatif üyelik aidatı alacağı olduğu, genel kurul kararları ile belirlenen gecikme faizi oranları TBK’nin 120/2. maddesine aykırı ise de, takipte talep edilen faizin yasal faiz olduğu ve bilirkişi tarafından takipte talep edilen faiz oranı dikkate alınmak suretiyle ödenmeyen aidatlara yönelik işlemiş faizin hesaplandığı, takip ve dava konusu alacağın kooperatif üyelik aidatı olması nedeniyle davacının 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi uyarınca gecikme tazminatı talep etmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
… 3. İcra Dairesinin 2020/10677 esas sayılı dosyada davalının yaptığı itirazın 5.700TL asıl alacak ve 1.519,50TL gecikme faizi olmak üzere toplam 7.219,50TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
1.443,90TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
BİRLEŞEN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
… 29. İcra Dairesinin 2018/13317 esas sayılı dosyada davalının yaptığı itirazın 12.200,00TL asıl alacak ve 3.414,00TL gecikme faizi olmak üzere 15.614,00TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
3.122,80TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalının kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
I -ASIL DAVADA HARÇLAR, VEKALET ÜCRETLERİ ve YARGILAMA GİDERLERİ
1) Dava açılışında alınan 148,67 TL peşin harcın alınması gereken 493,16 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 344,49 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
2)6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 225,30 TL’sinin DAVACIDAN ; 1.094,70 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) (a) Dava açılışında alınan 148,67 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 189,60 TL posta gideri, olmak üzere toplam 1.248,90 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınmak suretiyle 1.035,73
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 7.219,50 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.485,87 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
II-BİRLEŞEN DAVADA HARÇLAR, VEKALET ÜCRETLERİ VE YARGILAMA GİDERLERİ
1) Dava açılışında alınan 425,29 TL peşin harcın alınması gereken 1.066,59 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 641,30 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
2) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 492,37 TL’sinin DAVACIDAN ; 827,63 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3)(a) Dava açılışında alınan 425,29 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, olmak üzere toplam 59,30 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınmak suretiyle 37,18 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4)Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının yargılama sırasında yapmış olduğu 25,10 TL posta gideri, olmak üzere toplam 25,10 TL yargılama giderinden davanın ret oranı dikkate alınmak suretiyle 9,36 TL’sinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
III- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2022

Katip …

Hakim …