Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/657 E. 2021/278 K. 12.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/657 Esas
KARAR NO : 2021/278 Karar

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 09/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Pursaklar/Ankara adresindeki iş yerini Belediyeden kiralamak suretiyle Cafe olarak işlettiğini, müvekkili şirket ile … … Elektrik Perakende Satış Anonim Şirketi arasında … sözleşme hesabı numaralı, … müşteri numaralı, 08/05/2019 tarihli Perakende Satış Sözleşmesinin imzalandığını, 03/11/2020 tarihinde kesme İhbarnamesi gönderilmeksizin müvekkili iş yerindeki elektriğin davalı yanca kesildiğini, elektriğin kesilmesine sebep olan … DAiresinin … Esas ve … Dairesinin … Esas sayılı dosyalardaki borçları 04/11/2020 tarihinde ödediğini, her iki dosyada da baka bir iş yerinin elektrik borcu nedeniyle … Dairesinin … Esas sayılı dosyasında da 04/11/2020 ve 04/12/2020 tarihlerinde ödeme yaptığını, davalıya vadesi gelmiş herhangi bir borcunun bulunmadığını, tüm bu ödemelere rağmen söz konusu iş yerinde 2017-2018 tarihlerinde kiracı olarak bulunan eski kiracının borcu nedeniyle elektriği açmadıklarını, 3. Kişinin borcunun kendisinden istendiğini, 03/11/2020 tarihinde elektriğin kesilmesinden sonra 06/11/2020 tarihinde bu kez de CE000413934 nolu Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı ve bu tutanağın dayanağı… seri sıra numaralı 1.652,33 TL bedelli faturanın gönderildiğini, ilgili tutanak uyarınca THY’ nin 42/1-Ç bendinin ihlal edildiğinin belirtildiğini, davalının elektriği açmak için 43.818,88 TL’ nin ödenmesini istediği, elektriğin açılması için eşit taksit halinde ödemeyi kabul ettiklerini ve 10/11/2020 tarihinde de müvekkili şirketin 10.954,72 TL’ lik ilk taksiti ödemeye mecbur kaldıklarını, abonelik numarasının müvekkili şirkete ait abonelik numarası olmadığını, bir önceki kiracının abonelik numarası olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürüp müvekkili şirkete ait olmayan abonelik nedeniyle 43.818,88 TL borçlu olmadığının tespiti ile 10.954,72 TL’ lik ilk taksitini ödeme tarihinden(10/11/2020) itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdatına, bakiye 32.864,16 TL’ nin dava aşamasında ödenmek zorunda kalınması halinde ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdatını talep ve beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekiline usulüne uygun şekilde tebligat yapılmasına rağmen Mahkememize herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, Menfi Tespit ve İstirdat istemine ilişkindir.
… Dairesi, … Dairesi, … Dairesi, Ankara İcra Tevzi Bürosu’ na müzekkereler yazıldığı görülmüştür.
… Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı aleyhine 06/07/2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 9.262,62TL asıl alacak, 1.099,16TL işlenmiş faiz, 197,85 TL KDV olmak üzere toplam 10.559,63TL istendiği, takibin dayanağının 0210422399 Nolu müşteri hesabına ait kaçak bedeli olduğu anlaşılmıştır.
… Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı aleyhine 30/10/2020 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 1.817,14 TL asıl alacak, 22,68TL %18 KDV, 125,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.965,80TL istendiği, takibin dayanağının 0210422399 nolu müşteri hesabına ait kaçak bedel olduğu, ödeme emrinin davalıya 05/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 09/11/2020 tarihinde verdiği dilekçe ile, 10/11/2020 tarihinde haricen tahsil ile kapatıldığı anlaşılmıştır.

Davacı vekilinin mahkememize feragat ettiğini bildirir dilekçe verdiği ve 09/04/2021 tarihli duruşmada; taraflar arasında yapılan protokol gereği davadan feragat ettiklerini, karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığını imzalı beyanı ile bildirmiş, aynı oturumda davalı vekili de protokole bir diyeceği bulunmadığını bildirmiştir.
6100 S. HMK.’nın 307. maddesinde, “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. “ denilmiş,
Aynı sayılı yasanın 309. maddesinde ise, “(I)Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(II)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
(III)Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.
(IV)Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. “ hükmü yer almaktadır.
310. maddede , “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir” denilmiş olup, 311. madde ise, “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” denilmektedir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 23/12/2020 tarihli dava dilekçesi ile iş bu davayı açmış olsa da, davacı vekili 09/04/2021 tarihli oturumda imzalı beyanı ile açmış oldukları davalarından feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini bildirdiği anlaşılmakla HMK’nun 310. ve 311. maddelerine göre; feragatın hüküm kesinleşmeden her zaman yapılabileceği gibi feragat beyanının kesin hükmün hukuki neticelerini doğurduğu ve feragat beyanının işin niteliğine göre kamu düzenine aykırı olmadıkça geçerli bulunduğu, feragatın sonuç doğurması için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı bu sebeple feragat dilekçesinin karşı tarafa tebliği zorunluluğu bulunmadığı, yine feragatın gerçekleşmesi halinde oturum beklenmeden karar verilebileceği (Halil Kılıç- 6100 Sayılı HMK 2. Cilt 2472S.3. Paragraf), ayrıca dosya üzerinden karar verebilmenin yargılama sürecinin kısaltılması amacıyla düzenlenen 6100 sayılı HMK’nun özüne de uygun olacağı, vekaletnamenin incelenmesinden davacı vekilinin feraget yetkisi bulunduğu da anlaşıldığından feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Dava açılışında alınan 187,08 TL peşin harcın alınması gereken 59,30 TL harçtan düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 127,78 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde YATIRANA İADESİNE,
3- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVACIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davalı ve davacı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRAN TARAFA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.09/04/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır