Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/546 E. 2021/843 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2020/546 Esas
KARAR NO : 2021/843

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının büro, okul, ibadethane, otel, lokanta, sinema, tiyatro vb kapalı alanlar için mobilya imalatı işi yaptığını, davalının “… …” isimli işletmenin sahibi olduğunu, işletmesinin perakende ticareti, ikamet amaçlı binaların inşaatı vs işleri ile uğraştığını, davalı tarafın, davacıdan ticari amaçlı KDV dahil toplam 38.892,00 TL tutarlı 30 adet ahşap merdiven basamağı, 6 adet lake kapı, 1 adet mutfak dolabı, 1 adet gardrop, 1 adet vestiyer, 1 adet banyo dolabı, 1 adet karyola başlığı ve 1 adet makine dolabı aldığını, davalı tarafın bu faturaları ödemediğini, fatura bedel tahsili için Ankara … Dairesinin 2020/5411 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın icra takibine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, uyuşmazlığın çözümü için TTK m.5/A uyarınca arabulucuya başvurulduğu, ancak davalının mazeretsiz bir şekilde ilk toplantıya katılmadığını, bu sebeple arabulucuk faaliyetinin sona erdiğini, Ankara … Müdürlüğünün 2020/5411 E sayılı dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu bildirmiş, Ankara … Dairesinin 2020/5411 E sayılı dosyasıyla başlatılan itirazın iptaline, takibinin devamına, asıl alacağının takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilemesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davalı tarafın usule ilişkin yetki ve görev itirazlarının bulunduğunu, arabuluculuk tutanağının usulüne uygun olmadığını, davalıya arabulucu tarafından toplantıya davet mektubu gönderildiği, davalı tarafın yetki itirazında bulunduğunu, bu talebin reddi halinde davalı tarafın 60 yaşında olması sebebi ile pandemi sürecinde gözetilerek telekonferans üzerinden görüşme yapılmasını talep ettiklerini, davalının mazeretinin, 60 yaşında olması ve pandemi sürecinde olunması, arabulucunun telekonferans sistemini kabul etmemesi nedeni ile bu nedenlerle arabulucuya başvurulmamış gibi gösterildiğini, davacının icra takibine ve işbu davaya konu ettiği fatura ve içeriğindeki malzemelere lişkin, davalının daha önce davacı tarafından cari stoklu ekstra iletildiğini, toplam borcun 35.651,00 TL olarak belirtildiğini, ekstre davalı adına yapılan farklı tarihlerdeki ödemelerde mahsup edilen toplam 18.000,00 TL tutarlı bakiye alacağının 17.651,00 TL olduğunun kayıt altına alındığını, sonrasından davacı tarafa 2.000,00 TL senet verildiğini, bu senedin tahsil edildiğini, bu tutarın dikkate alınmadan 35.651,00 TL + KDV’ye eklenmek suretiyle 38.892,00 TL’lik fatura düzenlenerek icra takibine konu edildiği, bildirmiş, davanın reddine, itirazların kabulüne, davacının haksız davasının reddi ile haksız ve kötüniyetle açıla takibe dayanak yapılan alacak bedelinin %20’den az olmamak üzere tazminata mahkul edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça fatura ve senet protesto bedeli alacağına dayanan takibe davalının itirazı üzerine davacının açmış bulunduğu 2004 sayılı İİK’nda düzenlenen itirazın iptali davasına ilişkindir. (İİK md. 67)
Ankara … Müdürlüğünün 2020/5411 takip sayılı icra dosyası, müzekkere cevapları, ticari defter ve kayıtlar, ödeme belgeleri, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara … Dairesinin 2020/5411 Esas Sayılı icra dosyasının tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine 09.07.2020 tarihinde yapılan icra takibinde 38.892,00 TL asıl alacağın talep edildiği, ödeme emrinin davalı …’e 18/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı 23/07/2020 tarihinde yasal süre içine borca ve faize itiraz ettiği, takibin durduğu, davacının 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açtığı görülmüştür.
HMK.nun 222/1, 220/3 maddeleri gereğince taraflara dava konusu ticari defter ve kayıtlarını sunması süre verilmiş, mahkememizce davacı ve davalı tarafın ticari ve defter kayıtları incelenerek mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
26/02/2021 tarihli alınan kök bilirkişi raporuna göre,
Yapılan incelemeler sonucunda, taraflara ait ticari defter kayıtlarına göre; davacının 09.07.2020 takip tarihi itibariyle davalıdan 36.892,57 TL alacaklı olduğunu, davacının söz konusu tutarı 09.07.2020 takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede talepteki %10 avans faiz oranı üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep etme hakkına sahip olduğunu, davalının takibe yaptığı itirazın yerinde bulunmadığını, bu çerçevede takibin 36.892,57 TL üzerinden devamının gerektiğini bildirmiştir.
21/10/2021 tarihli alınan ek bilirkişi raporuna göre,
Sunulan delillerin ve davalıya ait ticari defter ve belgelerin incelenmesi ve değerlendirilmesi ve davalı tarafın dosyaya ek belge vermesi neticesinde, taraflara ait ticari defter kayıtlarına göre; davacının 09.07.2020 takip tarihi itibariyle davalıdan 30.863,57-TL alacaklı olduğunu, davacının söz konusu tutarı 09.07.2020 takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede talepteki %10 avans faiz oranı üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep etme hakkına sahip olduğunu, bu çerçevede takibin 30.863,57 TL üzerinden olması gerektiği bildirmiştir.
Bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve yargısal denetime elverişli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı tarafın yetki ve görev yönünden itirazı, TBK md. 89 uyarınca davaya bakmakla mahkememiz yetkili olduğundan ve ATO ile ilgili vergi dairesi yazı cevaplarına göre tarafların tacir olması sebebiyle mahkememiz davaya bakmakla görevli olduğundan, reddedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Somut olayda; taraflar arasında mal alım ve satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu, fatura konusu ürünlerin davalıya tesliminde ve davacının edimini yerine getirmesine yönelik davalı tarafın bir itirazının bulunmadığı, uyuşmazlığın taraflar arasındaki borca esas alacak ve ödeme miktarında toplandığı, davacı ve davalı tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde davacı tarafından davalı adına kesilen KDV dahil 38.892,00-TL olan fatura bedelinin her iki tarafta da kayıtlı bulunduğu gibi davacının davalıya ait senetli alacaklardan Mart 2020 vadeli olan 2.000,00-TL bedeli tahsil ettiğine dair kaydın yer aldığı, davalı taraf kayıtlarında ödeme olarak gözüken Nisan 2020 vadeli 8.000,00-TL tutarlı ve Mayıs 2020 vadeli 3.893,00-TL tutarlı senetlerin davacı tarafından tahsil edildiğine yönelik dosyada davalı yanca sunulmuş ödeme belgesi bulunmadığı, bunun aksinin ispatına yönelik davalının cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmadığı, diğer taraftan davalı adına işlem yapma yetkisi bulunduğu anlaşılan dava dışı… tarafından banka kanalıyla 31/10/2019 tarihinde davacıya 6.029,00-TL ödemede bulunulduğu, bu suretle dava konusu taraflar arasındaki fatura ve ticari ilişkiye esas olmak üzere davacının davalıdan 30.863,57-TL alacaklı bulunduğu, başkaca tespit olunan alacak miktarından tenzili gerektirir bir ödeme bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, ticari defter kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın, faturadan kaynaklanan ve bilirkişi raporu ile hesaplanan asıl alacak miktarı kadar icra takibi yapmakta haklı olduğu, davalının yapmış olduğu ödeme miktarı kadar takibe itirazının yerinde olduğu, yukarıda belirtilen olgular ve taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarı üzerinden itirazın kısmen iptali ile icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak likit olmadığından ve davacı başlattığı takibinde haksız ve kötüniyetli olarak görülemeyeceğinden tarafların icra inkar ve kötüniyet tazminat taleplerinin reddine, davalı arabuluculuk toplantısına mazeretsiz katılmadığından tüm yargılama giderinden sorumlu olacağı ve lehine vekalet ücreti takdir edilmeyeceğine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile,
Davalı hakkında başlatılan Ankara … Müdürlüğünün 2020/5411 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile 30.863,57 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Taraf vekillerinin talep konusu ettikleri icra inkar tazminatı ile kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
2-Alınması gereken 2.108,29 TL harçtan peşin alınan 469,72 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.638,57 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 4.629,54 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirse dahi 6325 sayılı yasanın 18/A-11 maddesi gereği davalı taraf arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 54,40 TL Başvurma harcı, 469,72 TL Peşin harç, 7,80 TL Vekalet harcı toplamı 531,92‬ TL ile;
72,7‬0 TL posta ve müzekkere gideri, bir bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 772,70 TL’nin 6325 sayılı yasanın 18/A-11 maddesi gereği davalı taraf arabuluculuk toplantısına mazeretsiz katılmaması nedeniyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalı tarafın arabuluculuk toplantısına mazeretsiz katılmaması sebebiyle davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.18/11/2021

Katip …
E-imzalı.

Hakim …
E-imzalı.