Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/531 E. 2022/29 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/531
KARAR NO : 2022/29

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı kooperatif vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, davacı kooperatifin üyesi olduğunu, davalının kooperatif genel kurulunda alınan kararlar doğrultusunda Mart 2012- Nisan 2019 aylarına ait aidat borcu olarak 22.600,00 TL ile faiz borcu olarak 13.680,50 TL şifahi- yazılı ikazlara rağmen ödemediğini, akabinde davalı aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2019/8897 E. Sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının borca ve fer’ilerine haksız olarak itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, oysa her ortağın genel kurulda belirlenmiş olan ve kooperatifin amacının gerçekleşmesini sağlayacak aidatları ve gecikme bedellerini ödemekle yükümlü olduğunu, davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazının haksız ve kötü niyetli olup iptalinin gerektiğini, 1163 sayılı kanununun 10. ve 13. maddelerine göre ortaklıktan çıkılabileceği, yerleşmiş içtihatlara göre konutunu aldıktan sonra istifa edenlerin kooperatiften edindikleri konutun tapusunu iade etmesi şartıyla istifasının geçerli olabileceği, davalının kooperatif aracılığıyla edindiği tapuyu müvekkile geri vermediğini, bu nedenle diğer üyeler gibi tüm hak ve aidat ödeme gibi yükümlülüklerinin devam ettiğini, iflas dairesine sunulan istifanın herhangi bir bağlayıcılığının bulunmadığını, hiçbir üyenin kooperatif yararlarını benimseyerek külfetini reddetme gibi bir tercihinin olamayacağını, hukuk düzeninin bu anlayışı koruyamayacağını, ayrıca davacının maddi gücünün yeterli olmaması nedeniyle müvekkili lehine adli müzaheret talep ettiklerini, 2020/27138 Arabuluculuk, 2020/3334 Büro no’lu arabuluculuk sürecinde taleplerinin kabul edilmemesi nedeniyle anlaşma sağlanamadığını belirtilerek Adli yardım taleplerinin kabulüne, davalının haksız ve kötü niyetli olarak yaptığı itirazın iptaline, mezkur icra takibinin işlemiş ve işleyecek olan faiz ve fer’ileri ile birlikte kaldığı yerden devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Kooperatiflerle ilgili uyuşmazlıkların Asliye Ticaret Mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, bu konuya ilişkin olarak kendileri tarafından 28.07.2015 tarihinde açılan 2015/371 E. 2016/307 K. no’lu İtirazın İptali davasının da Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldüğünü ve sonuçlandırıldığını, görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiğini, halihazırda dava ile ilgili olarak müvekkili aleyhinde, kooperatif üyesi sıfatıyla dava açıldığını, ancak müvekkilinin 16.10.2012 tarihinde davacılara gönderdiği ihtarnamede de belirtildiği üzere kooperatifteki payını Şehmuz Özdemir’e devrettiğini, bu nedenle kooperatifteki aidat borçlarından bu kişinin sorumlu olduğunu, kooperatif ortağı konumunda olan Şehmuz Özdemir’in davaya fer’i müdahil olarak katılımını teminen davanın kendisine ihbar edilmesini, davanın zamanaşımına uğradığını, takibe yapılan itirazın haklı olduğunu, davacının aidatlarının faiz başlangıç tarihlerini ve oranlarını belirtmemesi sebebiyle takibe yapılan itirazın haklı sebep içerdiğini, alacağın likit olmadığını bildirip davanın reddini savunmuş, alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.

H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava kooperatif aidat alacağının tahsili için yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Ankara … Dairesinin 2019/8897 takip sayılı icra dosyası, müzekkere cevapları, kooperatif kayıtları, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.

Ankara … Müdürlüğünün 2020/8897 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı aleyhine 01/07/2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 22.600,00TL asıl alacak, 679,86TL işlemiş faiz, 13.680,50TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 36.960,36TL istendiği, takibin dayanağının Kasım 2017-Nisan 2019 Kooperatif aidat borcu ve işlemiş faiz olarak gösterildiği, ödeme emrinin davalıya 03/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 09/09/2019 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Dosya üzerinden davalının kooperatife üye olup olmadığı, üye ise üyeliğinin niteliği, kooperatif ana sözleşmesi incelenerek kooperatife konu davalı tarafın itirazında belirtilen taşınmazın dava dışı bir kimseye satılması ile davalının kooperatif üyeliğinin sonlanıp sonlanmayacağı, davacının aidat alacağının olup olmadığı varsa aidat alacağının hangi döneme ait olduğu konularında bilirkişi raporu aldırılmıştır.
12/03/2021 tarihli kooperatifçi bilirkişi Öztürk Kayapınar’dan aldırılan bilirkişi raporunda; “Davacı kooperatifin üyesi olan davalının 16.10.2012 tarihinde Sincan 5 Noterliği aracılığı ile kooperatife çektiği ihtarnamede, dairesini tapuda Şehmuz Özdemir’e sattığından bahisle kooperatif üyeliğini de aynı kişiye devrettiğini bildirdiği, ancak Şehmuz Özdemir’in kooperatif üyeliğini devralmak istediğine dair kooperatife yaptığı herhangi bir başvurunun mevcut olmaması nedeniyle, davalının kooperatif üyeliğinin devam ettiği, davalının; davacı kooperatifteki üyeliği nedeniyle Mart 2012 — Nisan 2019 dönemine ait olmak üzere, takip tarihi itibariyle 22.600,00 TL aidat borcu, TBK’nun 88. ve 120.maddeleri dikkate alınarak tarafımızdan yapılan hesaplamaya göre 10.759,50 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 33.,359,50 TL borçlu olduğu” rapor ve beyan edilmiştir.
11/11/2021 tarihli kooperatifçi bilirkişi Öztürk Kayapınar’dan aldırılan ek bilirkişi raporunda; “Davalının, Sincan 5.Noterliği’nin 16.10.2012 tarih 18369 yevmiye numaralı işlemi ile davacı kooperatifi muhatap alarak gönderdiği ihtarnamede; Kooperatifteki E Btok 32 Numaralı dairesini tapuda Şehmuz Özdemir’e sattığını, dairedeki üyelik hakkını da Şehmuz Özdemir’e devrettiğini, üyelik hakkının odun adına kaydedilmesini istediğini bildirmiş olsa da, Şehmuz Özdemir’in kooperatif üyeliğini devralmak istediğine dair kooperatife yaptığı herhangi bir başvurunun bulunmaması nedeniyle, davalının kooperatifteki üyeliğinin devam ettiği,
Davalının noter aracılığı ile kooperatife gönderdiği söz konusu ihtarnamenin, üyelikten istifa anlamına geldiği hususu Sayın Mahkeme tarafından kabul edifecek olursa; davalının, 16.10.2012 tarihli ihtarnamesinin tebliğ edildiği 18.10.2012 tarihi itibariye kooperatif üyeliğinden çıkmış bulunduğu, ancak konu ile Kanun ve Yargıtay kararları dikkate alındığında; istifanm, ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi ile hüküm ifade edeceği, aksi halde ortağın, ortaklıktan kaynaklanan tüm hak ve yükümlülükleri devam edeceğinden, konutunu tapuda üçüncü bir kişiye sattığını belirten davalının; 18.10.2012 ihtarname tarihine kadar olan kooperatif aidatlarından sorumlu olduğu gibi, konut sahibi olamayan üyelerin mağduriyetinin giderilmesine yönelik olarak kooperatif inşaatının finansmanı kapsamında belirlendiği anlaşılan sonraki aidatlarından da sorumlu olması gerektiği,
Davalının, tapuda Şehmuz Özdemir’e satarak, üyelik hakkını da bu kişiye devrettiğini belirttiği Kooperatifteki E Blok 32 Numaralı dairenin bulunduğu E Blok’ta site yönetimine geçilmiş olması nedeniyle, söz konusu dairelerden yararlanan kişinin sorumluluğunun sadece Rüyakent Sitesi Yönetimi’ne karşı olduğu” rapor ve beyan edilmiştir.

Bilirkişi raporu dosya kapsamı, davacı kayıtları ve delil durumuna uygun olup hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce davacı tarafın adli yardım talebi tensip zabtında belirtilen nedenler reddolunmuş, istenilen harç ve yargılama giderleri süresinde yatırıldığından yargılamaya devam olunmuştur.
Somut olayda; davacı kooperatif tarafından üyeliği nedeniyle ödenmeyen aidat alacakları için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğu, davalının başvurusu ve kooperatif yönetim kurulunun 01/11/2005 tarih ve 180 sayılı kararı ile davalının üyeliğe kabul edildiği, mülkiyeti davacıya ait olan Ankara ili Yenimahalle ilçesinde bulunan Susuz Mah. 44768 parsel E blok 32 no’lu dairenin davalı adına ferdileştirme işlemlerinin yapıldığı, aynı taşınmazın davalı tarafından Sincan 5. Noterliğinin 16/10/2012 tarih 18369 yevmiye numaralı işlem ile üyelik hakkının dava dışı Şehmuz Özdemir isimli kişiye devredildiğinin davacı kooperatife bildirildiği, kooperatif ana sözleşmesi incelendiğinde 11/2 maddesinde ortaklığa kabulün yönetim kurulu kararı ile gerçekleşeceği, maddenin son fıkrasında ise yedek üye ve benzeri şekilde ortak kaydı yapılamayacağı, bu amaçla para tahsil edilemeyeceğinin düzenlendiği, kooperatif üyesine isabet eden taşınmazın satılması ile kooperatif üyeliğinin sonlanacağına ilişkin ana sözleşmede bir hükme rastlanmadığı, istifanın, ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi ile hüküm ifade edeceği, aksi halde ortağın, ortaklıktan kaynaklanan tüm hak ve yükümlülükleri devam edeceğinden, konutunu tapuda üçüncü bir kişiye sattığını belirten davalının; 18.10.2012 ihtarname tarihine kadar olan kooperatif aidatlarından sorumlu olduğu gibi, konut sahibi olamayan üyelerin mağduriyetinin giderilmesine yönelik olarak kooperatif inşaatının finansmanı kapsamında belirlendiği anlaşılan sonraki aidatlarından da sorumlu olması gerektiği, davalının üyeliği devrettiği kişi olarak bildirdiği Şehmuz Özdemir’in kooperatif yönetim kuruluna üyeliğinin kabulü için başvurmadığı ve yönetim kurulunun bu yönde alınmış bir kararı bulunmadığı, dolayısıyla davacının üyelik ilişkisinin halen devam ettiği, salt taşınmaz devrinin ortaklığın devri anlamına gelmediği (bu konuda bkz Yargıtay 23. HD.’nin 2016/1786 esas ve 2018/4845 karar sayılı 22/10/2018 tarihli ilamı), takip konusu edildiği anlaşılan aidat alacağı dönemi ve icra takip tarihi dikkate alındığında davalının zamanaşımı itirazının reddi gerektiği, bilirkişi marifetiyle takipte istenilen ve asıl alacağa tekabül eden 2012/Mart-2019/Nisan aylarına ilişkin dönemler bakımından kooperatif genel kurulu toplantı tutanakları, ticari defter ve kayıtları incelendiğinde, takip tarihi itibarıyla davacının toplam 22.600,00-TL asıl aidat alacağı ile kooperatif genel kurullarında belirlenen gecikme faizleri ve TBK nun 88. ve 120. maddeleri dikkate alındığında 10.759,50-TL birikmiş faiz alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, davacı kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan ve bilirkişi raporu ile hesaplanan aidat alacakları için icra takibi yapmakta haklı olduğu anlaşıldığından taleple bağlılık ilkesi ile davanın dava dilekçesinde belirtilen ve talep konusu edilen miktar dikkate alınarak kısmen kabulüne, bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarı üzerinden itirazın iptaline icra takibinin devamına, asıl alacak likit olduğundan hesaplanan %20 icra inkar tazminatı ve davanın kabul edilen miktarı oranında yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Ankara … dairesinin 2019/8897 esas sayılı dosyada davalının yaptığı itirazın,
22.600,00TL asıl alacak,
10.759,50TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.359,50TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
6.671,90TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2) Dava açılışında alınan 54,40 TL peşin harcın alınması gereken 2.278,79 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 2.224,39 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 128,60 TL’sinin DAVACIDAN ; 1.191,40 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) (a) Dava açılışında alınan 54,40 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 950,00 TL bilirkişi ücreti, 59,60 TL posta gideri, olmak üzere toplam 1.064,00 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınmak suretiyle 960,34 TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.600,86 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2022

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”