Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/37 E. 2021/161 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2020/37 Esas
KARAR NO : 2021/161

Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2020
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :22/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı banka ile dava dışı borçlu müflis…Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereğince dava dışı borçlu şirkete ticari kredi kullandırıldığını, davalı borçlu…, dava dışı borçlu …ve dava dışı …’in 5454 yevmiye numaralı ve 05.05.2009 tarihli ipotek senedi ile müvekkili Banka lehine, Ankara ili Sincan İlçesi … Mahallesi Plan … , Pafta no.lu … Ada no.lu … parsel no.lu tarla vasfındaki taşınmazı 1.000.000 TL bedelle ipotek verdiklerini, borçluların mezkur borcu ödememesi üzerine ihtarname keşide edilerek hesabın kat edildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmaması nedeniyle ipotek borçlusu ve dava dışı ipotek borçluları hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, ödeme emrini tebellüğ eden borçlulardan davalı borçlu … Av. İbrahim Bülbül tarafından icra takibini semeresiz bırakmak amacıyla borca itiraz edildiğini ve itiraz üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, davalı borçlunun itirazının kaldırılması için arabuluculuğa başvuruda bulunulmuş olmasına karşın sonuç alınamadığını belirterek, davalı borçlunun Ankara… Müdürlüğünün 2019/4843 takip sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine % 20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve kanuni avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Borçlu müteveffa…’in mirası en yakın mirasçılarının tamamı tarafından reddedildiğinden terekesinin Bodrum … Hukuk Mahkemesinin 2015/37 tereke sayılı dosyasında T.M.K.’nun 612’nci maddesi uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiye edilmekte olup, tereke mahkemesinin 12.05.2016 tarihli kararı ile müvekkili Av.İbrahim Bülbül’ün tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğini, davalı alacaklı tarafından Ankara… Müdürlüğünün 2019/4843 esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinin, takip dosyasına sunulan 22.04.2019 tarihli itiraz dilekçesinde de belirtildiği üzere, hukuka uygun bir icra takibi olmayıp icra dosyasında yapılan işlemlerin de usulüne uygun olarak yapılmadığını, şöyle ki, İİK. nun 148’inci maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde takip talebi İİK. nun 58’inci maddesi gereğince düzenlenmesi gerektiğini, ipotek edilen taşınmazın üçüncü kişiye ait olması durumunda üçüncü kişinin isim ve adresinin de takip talebine yazılması, alacaklının takip talebine ipotek akit tablosunun tapu dairesince verilmiş resmi örneğini ve bunun yapında ipotek, cari hesap veya kredi açma sözleşmesi gibi belgelerin eklenmek zorunda olduğunu, bu hususun IlK.nun 150’nci maddesinde açık bir şekilde düzenlendiğini, bu halde, ancak bahsedilen hususların varlığı halinnde yapılacak olan takibin hukuki olarak geçerli bir takip olarak kabul edilebileceğini, davacı tarafından başlatılan takibe konu edilen ipotek alacağının ise teminat ipoteği olup İİK. nun 193’üncü maddesi uyarınca iflas masası konumundaki Tereke Tasfiye Memurluğuna karşı yürütülmekte olmasına rağmen ne dava dilekçesi ekinde ne de takip talebi ekinde iflas masası konumunda olan müvekkiline ve dahi tereke dosyasına söz konusu takibe ve huzurdaki davaya dayanak tutulan, ipotekle teminat altına alınan alacağa ilişkin kredi sözleşmeleri ve kredili hesaba ait cari hesap ekstrelerinin ibraz edilmediğini, bu nedenle iflas dairesi konumundaki müvekkili tarafından ipoteğin limitinin, borcun varlığının, miktarının, ne kadarının nakdi ve ne kadarının gayri nakdi olduğunun, ne kadarının ödenip ne kadarının ödenmediğinin incelenmesi ve tespit edilmesi için olanak sağlanmadığını, söz konusu belgeler sunulmamış olmasına karşın davalı alacaklı tarafından kötü niyetli olarak, iflas masası konumunda olan ve Tereke Tasfiye Memurluğu görevini yürüten müvekkilinin vekaleten, takibi semeresiz bırakmak amacıyla itiraz edildiğinden bahisle icra inkar tazminatına mahkum edilmesi yolunun açılmaya çalışıldığını, ancak icra inkar tazminatının alacağın tahsilini haksız yere geciktirmek amacıyla yapılan itirazlara yönelik olarak hükmedilebilen bir tazminat türü olduğu için, müvekkilinin tasfiye memurluğu görevi gereği ve bu görevin niteliği itibariyle alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla irca takibine itiraz ettiği yönündeki iddianın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, alacaklı tarafından alacağına dayanak tutulan belgelerin ne icra takip aşamasında ödeme emri ekinde veya tereke dosyasına ne de huzurdaki davada dava dilekçesi ekinde tasfiye memurluğu görevini yürüten müvekkiline ve dahi tereke dosyasına ibraz etmediği ve müvekkili tarafından alacağın incelenmesine imkan tanınmadığı için söz konusu alacağın varlığının yargılamaya muhtaç olduğunu, her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinde “fazlaya ilişkin haklarımız saklı tutulmak kaydıyla 1.000.000 TL ibaresi kullanılmışsa da, dava dilekçesinden alacağın kısmi bir alacak davası mı yoksa itirazın iptali davasını olduğunun açık bir şekilde anlaşılamadığını, davacı yan tarafından talep sonucunun açıklanması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların dayandığı deliller toplanmış, dava konusu Ankara… Müdürlüğünün 2019/4843 takip sayılı dosyası celbedilmiş, Bodrum … Hukuk Mahkemesinin 2015/37 esas sayılı dosyasında verilen ilam dosyaya taraflarca ibraz edilmiş, tapu kayıtları Uyap ortamında getirtilmiş, TCMB’den davacı bankanın fiilen uyguladığı faiz oranı bildirimleri araştırılmış, dosya bilirkişiye tevdi edilerek rapor tanzim edilmiştir.
Bodrum … Hukuk Mahkemesinin 2015/37 esas sayılı dosyasında müteveffa… mirası reddedildiğinden terekesine Av. İbrahim Bülbül tasfiye memuru olarak atanmıştır. TMK 612. Maddesinde ” En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir.” düzenlemesi ile, İİK 180. Maddesinde ” Reddolunan mirasların tasfiyesi sekizinci bap hükümlerine göre ait olduğu mahkemece yapılır. Terekenin resmen tasfiyesine dair Kanunu Medeni hükümleri mahfuzdur.” ve İİK 220. Maddesinde ” Reddedilen bir mirasın tasfiyesi lazım geldikte miras hükümleri mucibince evvelce alacaklılar davet edilmiş ise yukarıdaki maddeye göre kayıt müddeti on güne indirilir. Evvelce alacaklarını kayıt ettirenler için yeniden müracaata lüzum yoktur” düzenlemeleri bulunmaktadır. Tasfiye memurunun hukuki statüsü Tüzüğün 53. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; “Resmi tasfiyede bu bölümde hüküm bulunmayan hallerde, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 272 inci ve devamı maddelerinde yer alan iflastan başka hallerde bir kollektif şirketin tasfiyesindeki tasfiye memurunun görev, yetki ve sorumlulukları ile tasfiyeye ilişkin hükümleri uygulanır” denilmek suretiyle kollektif şirketin tasfiyesindeki tasfiye memuruna atıf yapılmıştır. Sorumluluğun kapsamı TTK’nun 285. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre ; “Madde 285- (1) Kanuna, şirket sözleşmesine veya iş görme şartlarını gösteren diğer hükümlere aykırı hareket ederek, üçüncü kişileri veya ortakları zarara uğratan tasfiye memurları, kusursuz olduklarını ispat etmedikçe, müteselsil olarak sorumlu tutulurlar. (2) Tasfiye memurları, atadıkları ve hizmete aldıkları kimselerin kanuna, şirket sözleşmesine veya diğer iş görme şartlarını gösteren hükümlere aykırı hareketlerinden dolayı da Türk Borçlar Kanununun 116 ncı maddesi hükmünce, gerek üçüncü kişilere gerek ortaklara karşı müteselsil olarak sorumludurlar.” Tasfiye memuru atandıktan ve bu görevi kesinleştikten sonra, resmi tasfiyeye terekenin resmi defterinin tutulması ile başlanır (MK. m. 634/II). MK. m. 634/II hükmü gereğince, miras bırakanın terekesinin değerini hesaplanabilmesi için ilan yapılarak mirasbırakanın alacaklıları ve borçluları davet edilip, belirtilen süre içerisinde alacaklarını ve borçlarını bildirmeleri istenir.Üçüncü kişilerin terekeden olan alacaklarını söz konusu ilan süreleri içerisinde deftere yazdırmamaları, onların bir hak kaybına uğramaları sonucunu doğurmaz. Bu nedenle sonradan ortaya çıkan alacaklıların da zamanaşımı süresi doluncaya kadar alacaklarını talep etme haklarının varlığı kabul edilmektedir. Terekenin aktifinin pasifleri karşılamada yetersiz olduğu, terekenin borca batık olduğu anlaşılırsa, tasfiye memuru Sulh Hukuk Hâkimine durumu bildirir ve artık bundan sonra MK. m. 636’da öngörülen iflas usulü ile tasfiyeye ilişkin işlemler yapılır ( Mehmet Kılıç, Türk Hukukunda Mirasın Resmi Tasfiyesi, AÜHFD 62 (3) sayı, 2013, sayfa 761-817)
Toplanan deliller ışığında Davacı Banka ile dava dışı…Tekstil Sanayi Ticaret Limited Şirketi arasında kredi sözleşmeleri imzalandığı, buna göre;
a-03.03.2006 tarihli 1.500.000 USD limitli Genel Kredi Sözleşmesinde…Makine Sanayi ve Tic. Ltd. Şti., … San. ve Paz. Ltd. Şti., …ve Oğulları Koli. Şti., …in müteselsil kefaleti bulunduğu, …’in bu sözleşmeye olan kefalet limiti 1.500.000 USD olarak belirlendiği,
b-04.04.2007 tarihli 1.500.000 USD limitli Genel Kredi Sözleşmesinde…Makine Sanayi ve Tic. Ltd.Şti., A ve A Tesksitl San. ve Paz. Ltd. Şti, …ve Oğulları Koli. Şti., …in müteselsil kefaleti bulunduğu, …’in bu sözleşme kapsamında kefalet limitinin 1.500.000 USD olarak belirlendiği,
c-19.02.2008 tarihli 750.000 USD tutarlı Genel Kredi Sözleşmesinde…Makine Sanayi ve Tic. Ltd. Şti., … San. ve Paz. Ltd. Şti., …ve Oğulları Koli. Şti., …in müteselsil kefaleti bulunduğu, …’in bu sözleşmeye olan kefalet limiti 1.500.000 USD olarak belirlendiği,
d- 20.07.2012 tarihili 10.000.000 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinde … … , …ve Oğulları Koli.Şti. ile…Mak. San. Tic. Ltd. Şti.nin müteselsil kefaleti bulunduğu, sözleşmede…’in kefalet limiti 10.000.000 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
Davacı Banka ile dava dışı…Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti arasında 29.05.2015 tarihinde düzenlenen PROTOKOL ile 3.771.000 TL tutarında kredi kullandırılması hususunda mutabık kalındığı, kredi için 5 ay ödemesiz dönem tanındığı ve ilk taksit ödeme tarihi 14.10.2015 olarak belirlendiği, kat tarihi 22.10.2015 itibariyle kredinin 14.10.2015 tarihinde ödenmesi gereken 123.362,47 TL tutarındaki taksit borcu ödenmediği bildirilerek hesabın 22.10.2015 tarihinde kat edildiği anlaşılmıştır.
Dava dışı asıl borçlu şirket ile rehin verenler sıfatı ile …, …ve… Mirasçılarına keşide edilen 26.10.2015 tarih 19101 yevmiye nolu ihtarname ile; …, müteveffa… ve …adına kayıtlı Ankara İli … İlçesi, … Köyü, pafta no : … , parsel no: … ve ada no: … ’de kain gayrimenkul üzerinde 1. Derecede 1.000.000 TL tutarlı ipotek bulunduğu belirtilerek, … Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.nin 3.981.742,25 TL nakit borcunun ödenmesi ve 39.043,00 TL ile 3.198 USD tutarlarındaki gayrinakdi kredi tutarlarının depo edilmesi için 24 saat süre tanınmış, İhtarnamenin dava dışı asıl borçlu şirkete 28.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 30.10.2015 itibariyle borçlu şirketin temerrüdünün oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacı banka Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2019/4843 esas sayılı dosyası ile 09.04.2019 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle icra takibi başlatmış ve 1.000.000 TL tutarındaki ipotek bedelinin faizi ile tahsilde tekerrüre sebebiyet vermemek koşulu ile tahsilini talep etmiştir. Takibe … iitraz etmemiş bu borçlular yönünden takip kesinleşmiş, … ise süresinde takibe itiraz etmiş, 24/04/2019 tarihi itibariyle takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Dava tarihi itibariyle İİK 67 maddesi kapsamında davanın itirazı iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
İhtarname ve takip talebinin kefil borçlu… Tereke tasfiye memurluğuna karşı da yapıldığı göz önüne alınarak TMK 887. Madde kapsamında ipotekli taşınmaz maliki borçluları yanında alacaktan şahsen borçlu yönünden takibe girişildiği, bu bağlamda eksiklik bulunmadığı anlaşılmıştır ( emsal Y…. . H.D. 2015/16075 esas-2016/3140 karar)
Mahkememizce itibar olunan bilirkişi hesaplamalarına göre; davacının dava dışı asıl borçlu şirketten; 909.525,41 TL Asıl Alacak, 4.020.891,65 TL İşlemiş faiz, 201.044,59 TL BSMV, şeklinde olmak üzere toplam 5.131.461,65 TL tutarında nakdi alacağının bulunduğu, genel kredi sözleşmelerinin 20. Maddesinde kefalet hükümlerinin düzenlendiği, buna göre kefillerin gayrinakdi alacakların depo talebinden sorumluluğu bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacının ipotek limiti ile sınırlı talepte bulunduğu dikkate alındığında taşınmaz diğer malikleri gibi İİK 193 maddesi uyarınca … Terekesinin de nakdi borç miktarı çerçevesinde borçtan ipotek veren sıfatıyla sorumluluğu bulunduğu, bu nedenle yapılan itirazın haksız olduğu anlaşılmıştır.
Alacak likit olmakla, haksız itiraz nedeniyle davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği, İİK 67/3 maddesinin uygulanması talebinin… terekesinin tasfiye sürecinin, davacı tarafından dava konusu kredilerden kaynaklanan alacakları zikredilerek terekeye tasfiye memuru atanması talebiyle başladığı, ayrıca icra dosyasında dayanak tüm belgelerin ibraz edilip davalıya tebliğ edildiği yönündeki tebliğ şerhi ile bu tebligat yönünden şikayet yoluna giderek iptali yönünde icra dosyasında bilgi belge bulunmadığı dikkate alınarak tasfiye memurunun borç ve dayanaklarından haberdar olduğu anlaşılmakla yerinde görülmemiş icra inkar tazminatının kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
Ankara… Müdürlüğünün 2019/4843 Esas sayılı dosyada davalının 1.000.000,00TL’ye yönelik itirazının iptali ile takibin bu değer üzerinden takip şartları ile devamına,
Alacak likit olduğundan ve davalı takibatsız itiraz ettiğinden 200.000,00TL tutarında alacağın %20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 68.310,00 TL harçtan peşin alınan 12.077,50 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 56.232,50 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 67.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 54,40 TL Başvurma harcı, 12.077,50 TL Peşin harç, 7,80 TL Vekalet harcı, 90,8‬0 TL yargılama gideri, bir bilirkişi ücreti 750,00 TL olmak üzere toplam 12.980,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı oy birliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2021

Başkan …
E-imzalı.
Üye …
E-imzalı.
Üye …
E-imzalı.
Katip …
E-imzalı.