Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/367 E. 2022/273 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2020/367
KARAR NO : 2022/273

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI :…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Tazminat (Distiribütörlak Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Distiribütörlak Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı şirket arasında 2000 yılından itibaren tek yetkili temsilcilik ilişkisi başladığı ve bu ilişkinin 2019 yılına kadar devam ettiğini, bu süre zarfında müvekkilinin Türkiye tek yetkili temsilcisi olarak kamu ve özel iştiraklerin düzenlemiş olduğu ihalelere katıldığını, kimi zaman doğrudan satışlar ile davalı ürünlerinin satışını ve satış sonrası servis hizmetleri gerçekleştirdiğini, taraflar arasındaki sözleşme kapsamındaki ilişkinin, davalı yandan ithal edilen ürünlerin doğrudan kurumlara veya özel şirketlere satılması yanında kablo arıza tespit ve yüksek gerilim test sistemlerinin davalıdan alınarak bu sistemlerin iç tefrişatının yurtiçinde temin edilen araçlarla montajı yapılarak, kurumlara veya özel şirketlere satışı şeklinde olduğunu , her iki yöntem ile satılan … ürünlerinden müvekkilinin kazancının ortalama %20 ve de üzerinde olduğunu , bu sözleşme ilişkisinin 31.12.2018 tarihine kadar uzatıldığını, daha sonra 18.04.2019 yılında müvekkiline verilen temsilcilik yazısı ile sözleşmenin uygulanmasına devam edildiğini, ancak davalının Şubat ve Mart 2019 tarihlerinde ayrı ayrı düzenlenmiş olan kamu ihalelerine müvekkilin yetkili temsilci olduğuna dair mektup verildiğini, müvekkilininde … firmasının 4 adet araca monte kablo arıza tespit sistemi ihalesine …’un Türkiye temsilcisi olarak katıldığını ve teklif verdiğini, ancak en avantajlı teklifi müvekkilinin verdiği halde 02.07.2019 tarihinde …’la gelen yazı ile ihalenin iptal edildiği, aynı kapsamda başka bir ihale düzenlenerek davalının yeni temsilcisi olduğunu tahmin ettikleri Yılteknik firmasının ihaleyi kazandığının öğrenildiğini, aynı şekilde Nisan 2019 tarihinde …’ın 1 adet araca monte kablo arıza tespit sistemi ihalesine … temsilcisi olarak katılarak teklif verildiğini, yine aynı şekilde 17.07.2019 tarihinde …firmasının üzerinde ihale kalan isteklinin (… Türkiye yetkilisinin) değişmesi nedeniyle ihalenin iptal edildiği ve yapılan başka ihale ile Yılteknik firmasına ihalenin verildiği, aynı şekilde …. firması ile ”… Marka Araca binilmiş yer altı kablo arıza yeri tespit ve test cihazlarının periodik bakım ve onarımı ile arıza gönderme işlerine ilişkin yüklenicilik hizmet sözleşmesinin de” 20.09.2019 tarihinde UEDAŞ tarafından temsilciliğin değişme sebebiyle iptal edildiğini, davalının TTK’nın 121/2. maddesi gereğince süresiz hale gelen tek satıcılık sözleşmesi ve bakım sözleşmesinin sona erdiğini müvekkiline bildirmediğini, tüm bu nedenlerle davalı tarafın haklı bir sebep ileri sürmeksizin ve müvekkiline haber vermeksizin temsilcilik şartlarına aykırı davrandığından TTK’nın 121/4. Maddesi kapsamında uğradığı zararları tazmin etmek zorunda olduğunu, bu kapsamda belirtildiği gibi davalının haksız davranışları nedeniyle … ihalelerinde toplam 71.251 Euroluk kar kaybına uğradığını, yine TTK’nın 122 maddesi kapsamında müvekkilini denkleştirme tazminatına da hak kazandığını, bu durumun mahkemece müvekkili defterleri üzerinde yapılacak inceleme ile ortaya çıkacağını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak (belirsiz alacak olarak) şimdilik 1.000 Euro denkleştirme tazminatı ile … ihalelerinden doğan toplam 71.251 Euro’luk kar kaybının, davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde ; taraflar arasında imzalanan ve yenilenmediği sürece 01.01.2015 – 31.12.2017 tarihine kadar geçerli olacağı kararlaştırılan dağıtım sözleşmesinin (distiribution Agreement) 23.7. Numaralı paragrafında, bu sözleşmeden kaynaklanan her türlü ihtilafın halinde tahkime başvurulacağı vede tahkim mahkemesi ve yeri belirtildiğini, davacının sözleşme maddesine aykırı bir biçimde davayı mahkememizde açmasının sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu belirterek, davanın yetkili yargı mercii tahkim mahkemesinde görülmesi gerektiğinden mahkememizin yetkisiz olduğundan davanın usulden reddine karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki distribütörlük sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararın tazmin ile TTK 122. Maddesi gereğince denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasında mevcudiyeti konusunda ihtilaf bulunmayan distribütörlük sözleşmesinin 23.7 bendinde; ”Bu dağıtım sözleşmesinden doğan veya bu sözleşmenin ihlali, feshi veya hükümsüzlüğü ile ilgili olan tüm anlaşmazlıklar nihai olarak Uluslararası Ticaret Odası Tahkim Kuralları uyarınca, bu kurallara göre atanan bir veya birkaç hakem tarafından çözülecektir. Tahkim yeri Shulz, Avusturya; Tahkim Yargılamasında kullanılacak dil ise ingilizce olacaktır. Avusturya Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun zorunlu hükümlerine uyulması şartıyla tahkim mahkemesinin kararına itiraz edilemez. Bununla birlikte …, söz konusu taleplerle ilgili olarak tahkim mahkemesine başvurulmadığı sürece distribütör için yargı yetkisine sahip başka bir mahkeme önünde distribütör aleyhinde iddialarda bulunabilir.” şeklinde tahkim şartının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davacı vekili, davalı vekilinin tahkim şartı itirazı üzerine verdiği cevapta, tahkim şartının geçerli olmadığı, bu şarta ilişkin sözleşmedeki iradenin açık ve kesin olmadığını, tahkim şartının geçersiz olduğunu ileri sürerek bu yöndeki itirazın reddini talep etmiştir.
Sözleşmenin tahkim şartına ilişkin yukarıda açıklanan maddesinde, iş bu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesine ilişkin irade açıklamasının açık ve kesin olduğu , yani uyuşmazlık halinde Uluslararası Ticaret Odası Tahkim Kurallarına göre atanacak hakem yada hakemler tarafından, Shulz/ Avusturya’da, Avusturya Hukuk Muhakemeleri Kanununun zorunlu hükümlerinin uygulanarak tahkim yargılaması yapılarak çözüleceği , yargılama dilinin ingilizce olacağı, tahkim mahkeme kararına itiraz edilemeyeceği hususu açık ve net olarak kararlaştırılmıştır.
Bu maddenin devamındaki, davalı … un, tahkim mahkemesine başvurulmadığı sürece sözleşmeden kaynaklı taleplerle ilgili olarak distribütör için yargı yetkisine sahip başka bir mahkeme önünde distribütör aleyhinde iddiada bulunabileceği yönündeki ifadenin ise, bu şartı geçersiz kılacak ve tereddüt oluşturacak ve iradeyi sakatlayacak nitelikte olmadığı anlaşılmakla, sözleşmede kararlaştırılan tahkim şartının geçerli olduğu kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, dava ve cevap ile davalının tahkim şartı itirazının kabulü ile 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunun 5. Maddesinde; tahkim anlaşmasına rağmen bir mahkemede dava açılması halinde, davalının ileri sürebileceği tahkim itirazının düzenlendiği, tahkim itirazının ileri sürülmesi ve neticelendirilmesinin HMK’nın 116. Maddesi gereğince ilk itiraz niteliğinde olduğu , davalının süresinde tahkim şartı ilk itirazını ileri sürdüğü görülmekle , davalının tahkim itirazının kabulü ile davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş , aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, taraflar arasındaki sözleşmede tahkim şartı getirildiğinden mahkememizin görevsizliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL.harcın başlangıçta peşin alınan 10.709,97-TL.harçtan mahsubu ile bakiye 10.629,27‬‬‬‬‬‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı 1.320,00-TL ticari arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,

Dair , taraf vekillerinin yüzlerine karşı , oy birliği ile verilen karar, tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2022

Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır