Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/336 E. 2021/750 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/336 Esas – 2021/750
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2020/336 Esas
KARAR NO : 2021/750 Karar

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI :….
VEKİLİ : Av…..

DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “…; 06.02.2015 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle iş gücü kaybı yaşadığı, aynı zamanda bu olay nedeniyle manevi zarar gördüğü iddiasıyla Antalya …. İş Mahkemesi 2013/190 E. Sayılı dava ile maddi manevi tazminat talep ettiği, mahkemece davanın kabulü ile 97.922,56 TL maddi tazminat ile 15.000TL manevi tazminatın 06.02.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlike davacıya ödenmesine karar verildiği, ilgili karar Yargıtay …. Hukuk Dairesi 30.04.2015 tarih 2014/26416 E. 2015/9513 K. Sayılı karar ile kesinleştiği, dava konusu olay tarihinin 06.02.2015 olduğu, … A.Ş’nin %65, davacının ise %35 kusur atfedilmesine itiraz edildiğini, davanın …’a ihbar edildiğini, … A.Ş’nin Ankara… Müdürlüğü 2015/9129 E. Sayılı icra dosyasına 272.786,06-TL ödediğini, yerel mahkemede görülen dava nedeniyle 6.760,65-TL bakiye harç, 1.796,40-TL temyiz harcı, 6.040,94 TL onama harcı ödemek zorunda kaldığını, davaya konu kazanın dağıtım sisteminin işletilmesi ile ilgili olduğunu, davalı yan ile akdedilmiş sözleşmenin 24.07.2006 tarihli olduğunu dolayısıyla İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHDS) uyarınca sorumluluğun …’a ait olduğunu, … A.Ş’nin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 02.04.2004 tarihli 2004/22 sayılı kararı ile özelleştirme kapsamına alındığını, Özelleştirme Kanunu 20. Maddesi uyarınca ayrı bir tüzel kişiliği ve sermayesi olan, tamamen özel hukuk hükümlerine tabi sermaye şirketi olan Akdeniz …’ın kurulduğunu, davacı ile davalı arasında 24.07.2006 tarihinde İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi imzalandığını, ancak Akdeniz …’ın tüm hisseleri devredilene kadar …’a ait olduğunu ve şirketin …’ın kontrolünde kaldığını, Akdeniz …’ın 946100 oranındaki hisseleri T.C Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca 28.05.2013 tarihli “Hisse Satış Sözleşmesi” ile “… Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş’ye satıldığını, bu tarihe kadar ilgili bölgedeki dağıtım faaliyetleri Akdeniz …’ın hisselerinin tamamının sahibi olan …’ın kontrolünde yürütüldüğünü, İHDS’nin taraflar arasında geçerli bir sözleşme olduğunu, üçüncü kişileri bağlamadığını, dolayısıyla üçüncü kişilerin taleplerini hisselerin tamamı …’a ait olmasına rağmen devir sözleşmesinden önceki tarihe ait olsa dahi, dağıtım sisteminin mevcut işleticisi davacıya yönelttiklerini, davacının ise bu bedelleri… gereği …’a rücu hakkının bulunduğunu, İHDS’nin idare tarafından hazırlandığını, dağıtım şirketlerinin müzakere etmesinin mümkün olmadığını, bu niteliğiyle sözleşmelerin genel işlem şartı niteliğinde olduğunu, İHDS’nin 7.4. maddesi uyarınca…’nin yapılmasından önceki dönemde dağıtım faaliyetinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemden doğan sorumluluğun …’a ait olduğunu, kaldı ki dava konusu olayın…’nin imzalandığı tarihten önceki dönemi kapsamakta olduğunu, sözleşmenin 7.64 ve 7.7b maddelerinde dağıtım tesisleri ve tesislerin işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun, sözleşme öncesi ve sonrası dönem olarak ikiye ayrılarak düzenlendiğini ve 8. Madde uyarınca sözleşme öncesi döneme ilişkin sorumluluğun …’a yüklendiğini, rücu konusu olayın henüz Akdeniz …’ın kurulmadığı bir dönemde gerçekleştiğini, Antalya 2. İş Mahkemesinin 23.09.2014 tarih ve 2013/190E. 2014/424 K. Sayılı dosyası nedeniyle ödenen 272.786,06 TL’nin ödeme tarihi olan 02.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile beraber ödenmesini, Antalya ….. İş Mahkemesinin 23.09.2014 tarih ve 2013/190E. 2014/424 K. Sayılı dosyası nedeniyle ödenen 6.760,65 TL bakiye karar harcının ödeme tarihinden itibaren, 1.794,40 TL temyiz harçlarının ödeme tarihinden itibaren; 6.040,94 TL onama harcının ödeme tarihinden itibaren Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile beraber ödenmesini” talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Borçlar Kanunu 73. Madde uyarınca rücu davalarında zamanaşımının 2 yıllık süreye tabi olduğunu, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, İHDS’nin 3. Maddesi gereği…’nin akdedilme tarihi olan 24.07.2006 tarihinden önceki döneme ait bütün sorumluluğun …’a ait olduğu anlamına gelmediğini, davacının da dahil olduğu 20 adet elektrik dağıtım şirketi özelleştirmeye hazırlık kapsam ve programında davacının dağıtım lisansı alarak 01.03.2005 tarihi itibariyle davacının ayrı tüzel kişiliğe sahip bir anonim şirket olduğunu, Danıştay’dan alınan görüş doğrultusunda dağıtım tesisleri dışında kalan duran varlıkların da dağıtım şirketlerine devresilmesinin ve söz konusu şirket hisselerinin satışı suretiyle özelleştirmesinin yapılması amacıyla 24.07.2006 tarihli…’nin imzalandığını, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen ihale sonucunda … A.Ş’deki 100 oranındaki kamu hissesinin özelleştirilmesinin gerçekleştirildiğini ve blok satış yöntemiyle ilgili satışın gerçekleştiğini, bu kapsamda … A.Ş’nin tüzel kişiliğinde ve buna bağlı yan hak ve yükümlülüklerde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını, sadece hisselerin el değiştirdiğini, İHDS 18.6. maddesi uyarınca davacı yanın dava konusu ettiği alacaklara ilişkin olarak hiçbir talepte bulunamayacağını, İHDS 7. Maddesinde 3. Kişilerin hak iddialarının düzenlendiğini, dayanak davanın davacısı ile davacı arasında hizmet akdinin bulunduğunu, bu nedenle 3. Kişi olarak nitelendiremeyeceğini, … A.Ş’nin 6100 oranındaki hissesinin Blok Olarak Satış Yöntemi ile Özelleştirilmesine İlişkin İhale Şartnamesinde var olan düzenlemeler nedeniyle davacının …’tan talepte bulunamayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının dava talebinin dayanağı olan davada ödemeleri yasal faiz üzerinden yaptığını dolayısıyla aksi yöndeki taleplerinin davacının sebepsiz zenginleşmesine sebebiyet vereceğini, davanın reddini talep etmiştir.
Antalya Vergi Dairesine ve Ankara… Dairesine müzekkere yazıldığı görüldü.
Bilirkişi Pelin Adıgüzel’den 02/04/2021 tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Rapora göre;
İşbu dava kapsamında… 7.4 ve 7.6. maddelerinin dikkate alınması durumunda davaya konu iş kazasından kaynaklanan davada her türlü hukuki, cezai ve mali yükümlülüğün davalı yana ait olacağı,
Her iki tarafın da tacir olması nedeniyle faiz türünün avans faiz olarak istenebileceği,
Davacı yanın ancak ödediği tutarın tazminini talep edebileceği, bu kapsamda dosyada ödendiği iddia edilen bakiye karar harcı ve onama harcının ödendiğine ilişkin bir belge bulunmadığı, temyiz harçları konusunda ise talebin 1.794,40TL olduğu fakat dosya kapsamında yalnız 1.67 2,80TL tutarında tahsilat makbuzunun bulunduğunu rapor etmiştir.
Bilirkişi Pelin Adıgüzel’den 26/05/2021 tarihli bilirkişi ek raporu aldırılmıştır.
Ek bilirkişi rapora göre;
Davalı vekilinin itirazları neticesinde kök raporda bir değişikliğe gidilmediği,
Davacı vekilinin beyan dilekçesinin eki maiyetinde sunduğu belgeler neticesinde;
Temyiz harçları hususunda: Toplam 1.794,40 TL tutarında temyiz harcının 01.10.2014 tarihinde davacı yan tarafından ödendiğinin tespit edildiği, dolayısıyla kök raporda tespit edilen miktar açısından değişikliğe gidildiği,
Bakiye karar harcı ve onama harcı hususunda; yapılan ödemelerin hangi alacağa karşılık yapıldığı tespit edilemediğinden kök raporda tespit edilen hususlarda değişikliğe gidilmediğini rapor etmiştir.
Dava dilekçesi ve cevap dilekçesinin incelenmesinden; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, taraflar arasında akdedilen 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi kapsamında … uhdesinde bulunan elektrik dağıtım işinin davacıya devredilmesi hukuki ilişkisi içerisinde dava dışı alacaklı tarafından Antalya … İş Mahkemesinin 2013/190 esas sayılı dosyasında davacıya karşı açtığı davada takdir olunan alacağın Ankara… Müdürlüğünün 2015/9219 takip sayılı dosyasında takibe konulması üzerine davacının bu alacağı ödemesi sonrası söz konusu alacağın davalıdan tahsili gerekip gerekmediği, davacının davalıya rücu olanağının bulunup bulunmadığı, hisse satış sözleşmesi hükümlerinin dava konusunda uygulanıp uygulanamayacağı, dava dışı kişinin açtığı davanın davalıya ihbar edilip edilmediği, davalının faiz ve yargılama gideri masraflarından sorumlu tutulup tutulamayacağı, şayet sorumluluğu kabul edilir ise sorumluluk kapsamının ne kadar olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Dava, özel hukuk sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkin olup, 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi dayalı olarak davanın açıldığı dikkate alındığında (818 sayılı Borçlar Kanununun 125. Maddesi, 6098 sayılı yeni Borçlar Kanununun 146. Maddesi) gereği zamanaşımı süresi 10 yıl olduğundan, itirazının reddi gerektiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller ışığında, 4628 sayılı kanunun 14. Maddesine 5496 sayılı kanunun 4. Maddesi ile eklenen …’ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme ve varlıklar üzerinde, mülkiyet hakkı saklı kalmak kaydıyla, … ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir hükmüne istinaden … ile davacı arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 24/07/2006 tarihinde işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenen üçüncü kişilerin hak iddialarına ilişkin 7.4 maddesinde “dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde, bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğunun …’a ait olduğunun kabul edildiği, … tarafından yürütülmüş bulunan faaliyetler nedeni ile üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının … olduğu, bu talepleri konu alan icra takibi ve davaların … tarafından yürütülüp sonuçlandırılacağı ve bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülüğün … tarafından karşılanacağı” hususunun kabul edildiği sözleşme içeriğinden belirlenmiştir.
Davalı her ne kadar somut uyuşmazlıkta…’nin 7.4 maddesinin bu olayda uygulanamayacağını belirtse de…’nin 7.4 maddesinin “dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde, bu faaliyeti yürütmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir.” ve 7.6 maddesinin “sözleşmenin imza tarihinden önce dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinden işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluğun …’a ait olduğuna” ilişkin düzenlemeleri ışığında, sözleşmesel ilişkinin tarafları dışında kalanların tamamı üçüncü kişi kapsamında kabul edileceğinden…’nin tarafı olmayan dava dışı işçinin taraflar yönünden üçüncü kişi pozisyonunda olduğu, davanın… öncesi dönemde haksız eylem nedeni ile uğranılan zararın tazmini için açılan davadan kaynaklanan alacağın rücuna ilişkin olduğu dikkate alındığında… kapsamında sorumluluğun değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu bilgiler ışığında dava konusu uyuşmazlıkta Antalya …. İş Mahkemesinde açılan davada dava dışı …’ün geçirdiği 06/02/2005 tarihli iş kazası nedeniyle iş gücü kaybından kaynaklı zararının tahsili amacıyla davacıya karşı dava açıldığı, İHDS öncesi dönemde gerçekleşen iş kazasından daolyı mahkemesince maddi ve manevi tazminat talepli davanın kısmen kabulüne karar verilerek Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 2014/26416 esas ve 2015/9513 karar sayılı ve 320/04/2015 tarihli ilamı ile denetimden geçip kesinleştiği, kararın Ankara… Müdürlüğünün 2015/9129 takip sayılı dosyasında ilamlı takibe konulduğu, davacı tarafından 02/06/2015 tarihinde 272.786,06-TL ödeme yapıldığı, ayrıca mahkememizce yazılan müzekkere cevaplarından da anlaşılacağı üzere davacının 6.760,65-TL bakiye karar harcından dolayı 16/02/2015 tarihinde, onama harcı nedeniyle 30/09/2015 tarihinde 6.040,94-TL ve temyiz harcı nedeniyle 01/10/2014 tarihinde 1.796,40-TL ödemelerde bulunduğu, icra dosyasına yapılan ödeme ile ödemeleri belgelendirilen harçlardan kaynaklı toplam ödemenin (287.384,05-TL) davalı …’a rücu edilebileceği kanaatine varılmıştır.
Davalı vekilinin açılan davada ödeme tarihinden itibaren avans faizi uygulanamayacağı savunmasına gelince, rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren her iki tarafta tacir olduğundan avans faizi talep edebileceği, (Bkz. Yargıtay … Hukuk Dairesinin 13/04/2016 tarih ve 2016/2239-2016/4044 E.-K. Sayılı emsal kararı), buna göre davacıya ödenecek miktarın aşağıda miktarı belirtilen her bir ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-287.384,05-TL’nin 272.786,06-TL’sinin ödeme tarihi olan 02/06/2015, 6.760,65-TL’sinin ödeme tarihi olan 16/02/2015, 6.040,94-TL’sinin ödeme tarihi olan 30/09/2015 ve 1.796,40-TL’sinin ödeme tarihi olan 01/10/2014 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gereken 19.631,20-TL harçtan peşin alınan 4.907,81-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.723,39-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 28.566,88-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 54,40-TL başvuru harcı, 4.907,81-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı, 87,50-TL posta masrafları, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.057,51‬‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021

Katip ….
✍e-imzalıdır

Hakim…..
✍e-imzalıdır