Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/268 E. 2022/150 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/268 Esas
KARAR NO : 2022/150

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ…

DAVALI : … – ….
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/07/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı ile Netsis adlı program ile server kurulumu, Microsoft ve Office kurulumları ve bilgisayar güvenliğinin sağlanması için sözlü olarak anlaştığını, taraflar arasında 03/01/2018 tarihinde sistem montajı ve ürün garanti sözleşmesini imzalandığını, davacının davalının teklif formunda yer alan ürünleri satın aldığını, ancak sözleşmenin akdedilmesinden kısa bir süre sonra, güvenlik kameralarının arızalandığı, yangın alarm sisteminin bozularak yangın tehlikesi olmamasına rağmen sık sık alarm vermeye başladığını, davacının birçok kez davalıdan bu ayıpları bildirerek giderilmesini talep etse de herhangi bir sonuç alamadığını, yangın sistemindeki sorunun giderilememesi üzerine davacının, …. adlı firmadan destek istediğini, yangın alarmındaki sorunun kaynağının yangın dedektör gözlerinin yangın tesisatına uygun olmadığını, altı bağlantı şeklinde kurulması gerekirken dört bağlantı şeklinde kurulması olduğunu, yanlış kablo kullanılmış olabileceğini, sorunun ancak bütün tesisatın değiştirilmesi ile giderilebileceğini, bunun ise maliyetli olacağı söylendiğini, davalının yangın alarmının hassasiyet ayarlarını dahi yapmadığını, davacının ihtarda bulunduğunu, ancak yanıt alamadığını, bunun üzerine yangın alarm sisteminin olası bir tehlike olmamasına rağmen sık sık aktifleşmesi nedeniyle ciddi bir mağduriyet yaşayan davacının, söz konusu arızanın giderilmesi için … Güvenlik isimli firma ile anlaşmak zorunda kaldığını, davalı ile davacı arasındaki sözleşme uyarınca müvekkilin işyerine 64 adet güvenlik kamerası takıldığını, ancak kameraların gereği gibi çalışmaması nedeniyle davacının beklediği verimi alamadığını, tarafların orijinal program kurulumu için anlaştıklarını, ancak davalının orijinal program kurmadıklarını kurmadıklarını, bu durumun Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2019/430 D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile belirlendiğini belirterek lisanslı Netsis programı destek hizmeti için ödenen 45.250,00 TL’ nin temerrüt tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren ticari faiziyle, davacının uğramış olduğu belirlenen 75.000,00 TL zararın temerrüt tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren ticari faiziyle, davacının 3 çalışanından dolayı uğramış olduğu 40.000,00 TL maddi zararın temerrüt tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle, davacının uğramış olduğu 20.000,00 TL manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte , Ankara … Ticaret Mahkemesi 2019/430 D.İş sayılı dosyasında toplam ödenen 3.027,90 TL’ nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsilini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının, taraflar arasındaki sözleşme ve diğer satımlar kapsamında edimlerini yerine getirdiğini, davacının TTK m.21(2) hükmü kapsamında herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davacının TTK m.23 hükmüne uygun hareket etmediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte ortaya çıktığı iddia edilen ayıpların gizli ayıp olduğu kabul edilse bile bu tür ayıbın varlığı halinde alıcının, TTK Madde 23’ün TBK Madde 223’ e yaptığı atıf gereğince, ayıp ortaya çıkar çıkmaz ayıbı hemen satıcıya ihbar etmesinin gerektiğini, ancak hiç ihbarda bulunulmadığını, taraflar arasındaki sözleşme ve sözleşme dışında müvekkil tarafından farklı tarihlerde davalıya satılan malzemeler kapsamında edimlerini yerine getirdiğini, ancak davalı bu sözleşme ve ticari satımlardan kaynaklı para ödeme borcunu yerine getirmediğini, bu kapsamda davalı tarafından 21.10.2019 tarihinde Ankara 10.İcra Dairesinin 2019/14166 E. sayılı icra takibi başlatıldığını, davacı tarafından borca itiraz edildiğini, Ankara … Ticaret Mahkemesinde 2019/719 E. sayılı itirazın iptali davası açıldığını ve davanın derdest olduğunu, davacı tarafından ayıp ihbarına ilişkin ihtarname ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 24.10.2019’dan hemen sonra 30.10.2019 tarihinde düzenlendiğini, bu ihtarnamenin ise davalıya tebliğ edilmediğini, davacının borçtan kurtulma amacıyla bu davayı açtığını, kendi sorumluluklarını yerine getirmeden davalıya sorumlu tutmanın iyi niyet ve dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri, vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat istemine ilişkindir.
Deliller, teklif formu, sistem montajı ve garanti sözleşmesi, servis formları, tamir faturası, siber güvenlik uzman raporu, Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2019/430 D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu, yazılım güncelleme ve eğitim fiyat teklifi, faturalar, ihtarname, ücret bordroları, ticari defterler, beyan dilekçeleri, Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamıdır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme, montaj ve kurulumu da içerdiğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir.
Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser yüklenicinin sermayesi, sanat ve becerisini kullanarak gerçekleştirdiği sonuçtur. İş sahibi ısmarladığı eserin belli nitelikler taşımasını, amacını karşılamasını arzu eder. Şayet ısmarlanan eser iş sahibinin beklentisini karşılamıyorsa sözleşmenin yararlar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bu bakımdan eser, fen ve sanat kurallarına uygun ve iş sahibinin amacını karşılar nitelikte imâl edilmelidir. Aksi halde eser ayıplıdır ve yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluğu ortaya çıkar. Bir tanımlama yapmak gerekirse; yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluk borcu, yüklenicinin eseri teslim borcunun tamamlayıcısı olarak, meydana getirdiği eserde ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcudur. Bu gibi durumlarda eserde dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken niteliklerin yokluğu söz konusudur.
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, TBK 474-478 maddeleri arasında düzenlenmiştir. İmâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içersinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir.
6098 sayılı TBK’nın 475. maddesinde ayıp halinde iş sahibine üç seçimlik hak tanınmıştır. Bunlar eserin kullanılamayacak ve kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aykırı olması halinde sözleşmeden dönme, ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde onarımı isteme ya da onarım bedellerini talep etme hakkıdır.
6098 sayılı TBK’nın 474. maddesi hükümlerine göre iş sahibi açık ayıplarda eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz (makul süre içerisinde) eseri muayene ve açık ayıpları ihbar etmek zorunda olduğu, TBK’nın 472/son maddesi hükümleri gereğince ayıbın gizli olup sonradan ortaya çıkması halinde gecikmeksizin (derhal) ayıbı yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi halde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükümleri getirilmiştir. Bu hükümler gereğince gerek açık gerek gizli ayıplarda iş sahibinin ihbar zorunluluğu bulunmakta ise de yüklenici eserdeki işçilik, malzeme ve yapımla ilgili açık ve gizli ayıplardan dolayı sorumluluğu garanti ettiği süre için önceden kabul ettiğinden yüklenici lehine olan iş sahibinin ihbar zorunluluğunu aramaktan vazgeçtiği ve garanti süresi içinde ortaya çıkan bu ayıpları ücretsiz olarak gidermeyi sözleşme tarihinde peşinen kabul ve taahhüt ettiği kabul edilmektedir. İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve iş bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir (Yargıtay 15. H.D. 19.06.2014 gün, 2013/4976 E. 2014/4282 K. sayılı ilamı ile benzer uygulama ve içtihatları).
Tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede, davacı şirket defter kayıtlarına göre dava tarihi itibariyle, davalı şirketin davacı şirketten 31.993,79 TL tutarında alacak bakiyesinin bulunduğu, davalı şirketin defter kayıtlarına göre, davacı şirketten 33.749,69 TL alacak bakiyesinin kayıtlı olduğu, aradaki farkın davacı şirket defterinde kayıtlı olmayan 08/05/2019 tarihli, 1.759,08 TL tutarındaki telefon santrali, kurulum açıklamalı faturadan kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/430 D. İş sayılı dosyasının tetkikinde, bilgisayar mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişiden alınan raporda, yüklenicinin yapılan işi tam ve eksiksiz olarak davacıya teslim edemediği gibi sistem güvenliği ile ilgili yükümlülüğün yerine getirilmediği, sistemin dışardan siber saldırılara maruz kalmasına neden olduğu, siber saldırı sonunda çalışamaz hale geldiği, satın alınan işletim sistemi, program ve yazılımlar için lisans anahtarına ulaşılamadığı, kamera sisteminin ayıplı olduğu, iki kameranın çalışmadığı, diğer kameraların ise aynı anda çalışmadığı, bilgisayar ve telefonda farklı kameralardan görüntü alındığı, kamera sisteminin kablolama dahil yeniden gözden geçirilmesinin gerektiği, sistemin amacına uygun olarak çalışabilmesi için tahmini 50.000,00-75.000,00 TL harcamanın gerekebileceği belirtilmiştir.
Bilirkişi Raporu: Delil Tespiti yoluyla alınan bilirkişi raporu yeterli görülmediğinden, tarafların dosyaya sunmuş oldukları deliller üzerinden yeni bir bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, elektrik elektronik mühendisi, bilgisayar mühendisi ve SMMM bilirkişiden alınan 09/06/2021 tarihli raporda,
” 03/01/2018 tarihli sözleşme kapsamında olan “CCTV Tesisat İşleri, Network Tesisat İşleri ( Patch panel, Poe switch, web yönetilebilir switch, access point ve bu ürünleri montajlanacağı kabinetler),Telefon Tesisatı, Hırsız alarm sistemi, Yüz Tanıma ve Kartlı Geçiş Sistemi,TV Sistemi, Paydos Zil Sistemi” malzeme ve kurulumu için, 08/03/2018 tarih ve 685085 Nolu fatura ile kesilen KDV dahil 49.000,00 TL bedelli faturanın düzenlendiği, bu faturanın ödendiği, garanti bitiş süresi 08/03/2020 tarihinde kadar bu sistemlerin arızasına ilişkin bir bildirimde bulunulmadığı, dava dışı şirketin düzenlediği bakım ve tamir faturasının rutin bakım bedeli olduğu, davalının bu borçtan sorumlu olmadığı, “64 Adet Kamera Güvenlik Sistemi” için Davalı firmanın 2 yıl ( iki yıl ) arızalara karşı servis garantisi olduğu , bu sürenin fatura kesim tarihi 26/09/2018 başladığı 26/09/2020 tarihinde sona erdiği, bu bu süre içerisinde davacı tarafından bildirilen eksik ve kusurların ( gizli ya da açık ayıp) davacı tarafından giderilmesi gerektiği, Davacının garanti süresi içerisinde Davalıya arıza bildiriminde bulunduğu, davalının arızaları gidermediği, davacının davalıdan 05.06.2021 tarihinde yerinde yapılan tespitte Davalının montajını yaptığı kameraların kullanılmaya devam ettiği, ilave kablolama, … Swich ile kameraların çalışır hale getirildiği, bu nedenle Davalının … Switch bedeli KDV dahil 6.021,54 TL ve işçilik ve kablolama bedeli olan KDV dahil 7.434,00 TL, toplamda KDV dahil 13.455,54 ‘den sorumlu olduğu, ayrıca dava dışı … Elektronik firması tarafından kameraların çalışır hale getirilmesi için harcanan bedel olan KDV dahil 27.963,05 TL’den sorumlu olduğu, toplamda KDV dahil 41.418,59 TL Davalının sorumlu olduğu, yangın algılama sistemi içinde 2 yıl garanti verildiği, davalının garanti süresi içerisinde arızayı giderdiği, daha sonra yerine getirmediği hizmet nedeniyle dava dışı … Güvenlik A.Ş.’ nin vermiş olduğu hizmet sebebiyle düzenlediği KDV dahil 580,00 TL tutarlı faturadan davalının sorumlu olduğu, Netsis programının teklif kapsamının 1 yıl geçerli olduğu, bu programın her yıl yenilenmesi gerektiği, davacının dava dışı yazılım firmasından aldığı 45.250,00 TL’ lik faturadan davalının sorumlu olmadığı,
Ofis ve bilgisayar güvenliğinin sağlanması ile ilgili programların 1 yıllık süreli programlar olduğu, her yıl ücret karşılığında yenilenmesi gerektiği, davacı tarafından ücret karşılığında program yenilenmesi, davalının herhangi bir kusuru ve sorumluluğu olmadığı, netice olarak 64 adet kamera güvenlik sistemi için KDV dahil 41.418,59 TL, yangın algılama sistemi için KDV dahil 580,00 TL olmak üzere toplamda 41.998,59 TL’ den sorumlu olduğu, siber saldırı sebebiyle sistemin çalışmaması sebebiyle davacının 3 çalışanının maaşlarına karşılık talep ettiği 40.000,00 maddi zarardan programların lisans sürelerinin bitmesi ve yenilenmemesinden davalının sorumlu olmadığı” mütalaa edilmiştir.
İtiraz üzerine alınan bilirkişi ek raporunda tarafların rapora itirazları değerlendirilmiş ve neticede kök rapordaki sonuç ve kanaat değişmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda davacının kameralar yönünden tamir seçeneğini tercih ettiği 64 adet kameranın çalışır hale getirilmesi için harcanan bedel ile yangın alarmı sistemine yapılan masrafları davalıdan talep edebileceği, Netsis programının teklif kapsamının 1 yıl geçerli olduğu, bu programın her yıl yenilenmesi gerektiği, davacının dava dışı yazılım firmasından aldığı 45.250,00 TL’ lik faturadan davalının sorumlu olmadığı, 3 çalışanının maaşlarına karşılık talep ettiği 40.000,00 maddi zarardan programların lisans sürelerinin bitmesi ve yenilenmemesinden davalının sorumlu olmadığına karar verilmiştir. Neticede HMK nın 266. Maddesi uyarınca alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak , yangın alarm sistemi için dava dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak 200,00 TL ye hükmedilmiştir. 64 adet kamera güvenlik sistemi için 41.418,59 TL ye hükmedilmiş diğer talepleri reddedilmiştir.
Manevi tazminat bakımından ise, Manevi zarar, bir kişinin kişilik değerlerinde iradesi dışında meydana gelen eksilmeyi ifade eder. Hayat, vücut bütünlüğü, sağlık, özgürlük, isim, resim, şeref, haysiyet, ticari itibar gibi değerler, kişilik değerlerini oluşturur. Ancak, sözleşmeye aykırılık hali, anılan yasa hükümleri gereğince kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadıkça ve ayrıca Borçlar Kanunu’nun 58 maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmiş olmadıkça manevi tazminatı gerektirmez.Dava konusu maddi olayda ayıplı hizmet ifası, davacının hayat, vücut bütünlüğü, sağlık, özgürlük, isim, resim, şeref, haysiyet gibi değerlerinde bir ihlale yol açmamıştır. Bu itibarla TBK nun 58. Maddesindeki manevi tazminat şartları oluşmadığından bu yöndeki talebin reddine karar verilmiştir.
Davalı yüklenici iş bedelinden kalan bakiye alacağı için davacı hakkında Ankara …İcra Dairesinin 2019/14166 E. sayılı icra takibi başlatmış, itiraz üzerinde Ankara … Ticaret Mahkemesinde 2019/719 E. sayılı itirazın iptali davası açılmıştır. Davalının alacağı itirazın iptali davasında karara bağlanacağından mahkememizce herhangi takas mahsup işlemi yapılmamıştır.
Dava değeri içine tespit masrafı olarak talep edilen 3.027,90 TL’ de dahil edilmiş ise de, tespit masrafları yargılama gideri olduğundan müddeabihten çıkarılmış dava değeri (183.447,90-3.027,90) 180.420,00 TL olarak kabul edilmiş, kabul red oranları bu miktar üzerinden hesaplanmıştır.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
A) Yangın alarm sistemindeki arızanın giderilmesi için ödenen 200,00 TL’ nin dava tarihi olan 02/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
B) Lisanslı netsis yazılımın eğitim ve uyarlaması için talep edilen 45.250,00 TL talebin reddine,
C) Ayıplı ve eksik ifa sebebiyle talep edilen 75.000,00 TL’ nin kısmen kabulü ile 41.418,59 TL’ nin dava tarihi olan 02/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
D) Davacının 3 çalışanının maaşlarından dolayı uğradığı zarar için talep edilen 40.000,00 TL tazminat talebinin reddine,
E) Davacının talep ettiği 20.000,00 TL manevi tazminatın yasal koşullar oluşmadığından reddine,
F) Davacının, dava dilekçesinde talep ettiği Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2019/430 Değişik İş sayılı dosyasındaki delil tespiti masraflarının yargılama giderine dahil edilerek kabul-ret oranına göre paylaştırılmasına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.842,97 TL harçtan, dava açılışında alınan 3.132,84 TL peşin harcın düşülmesi ile fazla yatırıldığı anlaşılan 289,87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde YATIRANA İADESİNE,
3- Vekalet ücretleri:
a) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen 41.618,59 TL üzerinden AAÜT gereğince hesap edilen 6.210,42-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
b)-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat miktarı 98.802,01 TL üzerinden AAÜT gereğince hesap edilen 13,336,19 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine ,
c)- Manevi tazminat yönünden Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT nin 10 (3) maddesi gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 2.473,90 TL (Ankara … Ticaret sayılı tespit dosyasında yapılan 123,90 TL harç + 2.350,00 TL toplam reddiyat) yargılama ücreti, 3.800,00 TL bilirkişi ücreti, 126,70 TL posta gideri, toplamı 6.455,00 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.488,52 TL’si ile iade sonrası kalan 2.842,97 TL harç toplamından oluşan 4.331,49 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
İlişkin, Davacı/Vekili Av. …, Davalı/Vekili Av. …’ in yüzüne karşı, verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır