Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/262 E. 2022/108 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/969
KARAR NO : 2022/66

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
DAVALI : 1- … – … …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 04/03/2014
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/03/2022

Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/258 Esas sayılı dosyası ile açılan Mahkememizin 2014/83 Esas sayılı dosyası ile birleşen ve birleştiği asıl davanın feragat ile neticelenmesi sebebi ile 2014/ 83 Esas sayılı dosyasından tefrik edilen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili kooperatifin 04/12/2005 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında kooperatif yönetiminin değiştirildiğini, kooperatifin eski yöneticilerinin büyük çaplı usulsüzlük ve yolsuzluk yaptıklarının tespit edildiğini, Ankara … Ağır Ceza Mahkemesinde açılan ceza davasında kooperatif eski Başkanı …’ın 12 adet sahte bono düzenlemekten dolayı cezalandırıldığını, davalıların Ankara … Müdürlüğü’nün 2007/3795 sayılı icra dosyasında iki adet bonoyu takibe koyduklarını, bonoların kooperatif eski Başkanı ile … tarafından sahte olarak düzenlendiğini , kooperatif ile senet lehdarı … arasında hiçbir hukuki ilişki olmadığını, , takibe konu iki adet senetten dolayı müvekkili kooperatifin borçlu olmadığının tespitine, davalıların % 40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili dilekçesinde; Diğer davalı …’tan alacaklı olan müvekkilinin alacağına karşılık dava konusu senetleri alarak takibe koyduğunu ancak bu güne kadar tahsil edemediğini, müvekkilinin iyi niyetli 3. Kişi olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini, Ankara … Ağır Ceza Mahkemesi 2006/321 Esas sayılı dosyada yapılan yargılama sonucunda …’ın ve senetlerde imzası olan yönetim kurulu üyesi …’ın beraatine karar verildiğini, bu kararın Yargıtay … Ceza Dairesi tarafından onaylandığını, Ankara … Ağır Ceza Mahkemesi kararında sahte olduğu belirtilen 12 adet senet arasında müvekkiline ciro edilmiş olan senetlerin olmadığını, müvekkiline verilen senetlerin üzerine atılı imzaların gerçek olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, davanın reddine, takip tarihi itibariyle % 40 kötüniyet tazminatının davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde , Şikâyete konu senetler ve olaylar nedeniyle Ankara …Ağır Ceza Mahkemesi 2006/321 E sayılı dosyadan yargılandığını ve beraat ettiğini, beraat kararı Yargıtayca onaylanarak kesinleştiğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, İİK un 72. Maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Ankara …İcra Müdürlüğünün 2007/3795 Esas sayılı takip doyasında… tarafından Kooperatif aleyhine yapılan kambiyo senetlerine mahsus takipte 100.000,00 TL Miktarlı Tanzim Tarihli,07/10/2005 Vade Tarihli Senet, 100.000,00 TL Miktarlı Tanzim Tarihli,07/10/2005 Vade Tarihli Senetten dolayı alacak talep edilmiştir.
Uyuşmazlık, Kooperatif Başkanının davalı …’a iş yeri satıp satmadığı, parasını peşin alıp almadığı, tanzim tarihi 06.07.2005 olan senetlerin tarihinin hangi sebeple 06.07.2003 olarak düzeltildiği, davalı tarafın da Kooperatif Başkanı ile iş birliği içinde olup olmadığı, davalıların senede dayalı olarak gerçek bir alacağının olup olmadığı noktasındadır.
Davalı vekili davanın zamanaşımına uğradığını, menfi tespit davasının takip tarihinden itibaren 1 yıl her halükarda 5 yıl içerisinde açılmış olması gerektiğini, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini talep etmiş ise de, İİK nun 72. Maddesine göre menfi tespit davası için belirlenen 1 yıllık zamanaşımı süresinin borcun ödenmesinden sonra başlayacağı, takibe konu borcun ödenmediği nazara alındığından davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek uyuşmazlığın esastan incelenmesine karar verilmiştir.
Deliller:
1- … tarafından Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/215 E sayılı dosyası ile açılan üyeliğin tespiti davasının reddine karar verilmiştir.
Karar gerekçesinde özetle ; Davacının ortaklığa alınışına ilişkin ortaklığa giriş taahhütnamesi altında bulunan ve yönetim kurulu imzasını taşıyan karar altındaki üç yönetici imzasından birisinin sahte olduğu, yine bu kararda atıfta bulunulan karar defteri numarasının hiç bulunmadığı, karar defterinde davacıya satılan işyerinden bahsedildiği üyeliğe kabulü ihtiva etmediği gibi, yine bu karar altındaki üç imzadan birisinin sahte olduğu, tahsil edilen paranın davalı kooperatif kasasına hiç girmediği, davacının çağrıldığı genel kurula katılmadığı, davacının kooperatif hesaplarına yapılmış ödemesinin olmadığı, davacı ile ilgili alınan kararın işyeri satışına ilişkin olduğu ortaklığa kabulünü ihtiva etmediğinin anlaşıldığı davacının kooperatife aidat ödediğini ve parasal edimini yerine getirdiğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
2- Davacı …’ın lehtar olduğu (kayınbiraderi) …’a ciro ettiği bir kısım senetler hakkında Ankara 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/382 E sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davası davalı …’ın alacağından vazgeçmesi üzerine davacı kooperatif lehine karar verilmiştir.
3- Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/ 321 Eses sayılı dosyasında Kooperatif eski Başkanı …’ın 12 adet sahte bono düzenlemekten TCK 204/1. Maddesinden mahkumiyetine, sanık … Yılmaz’ın zimmet ve sahtecilik suçlarından beraatine karar verilmiş, karar gerekçesinin 21/22. Sayfasında 12 adet senedin takip ve mahkeme dosyalarına iadesine karar verilmiş olup bu davanın konusu olan senetler yer almamıştır.
Ankara … Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/ 455 Esas sayılı dosyasında Ankara … Müdürlüğü’nün 2007/ 3795 Esas sayılı dosyasında takip konusu 1000.000 ‘er TL bedelli iş bu davanın konusu senetler için kamu davası açılmış dosya aynı mahkemenin 2013/ 37 Esas (eski esas 2011/303) ile birleştirilmiştir. 2013/37 Esas sayılı dosyada …, …, …, … yargılanmış 21/02/2013 tarihinde verilen karar ile, … için delil yetersizliğinden beraatine, … yönünden daha önce aynı olayla ilgili karar verildiğinden CMK 223/7. Maddesi gereğince davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin 2013/37 Esas ve 2013/50 Karar sayılı ilamının 13. Sayfasında Ankara … Md 2007/41 ve 2007/3795 sayılı dosyalarındaki 80.000 ve 100’er bin TL bedelli bonoların dosyalarına iadesi değil, ceza dosyasında delil olarak saklanmasına karar verilmiştir. Karar savcılık ve … vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 5. Ceza Dairesi 22.06,2020 tarih ve 2020/11565 sayılı Kararı ile Sanık … ve Fazıl aleyhine yapılan temyizin süre aşımından reddine, sanık … bakımından ise usulden bozulmasına karar vermiş, Mahkeme bozmaya uyarak 10.12.2020 tarihli 2020/302 Esas ve 2020/460 Karar sayılı karar ile, sanık … hakkında delil yetersizliğinden beraat, 07.10.2005 tarihli 200.000 TL bedelli senetlerin sahte olduğuna ilişkin tereddüt bulunmadığından dosyada delil olarak saklanmasına karar vermiştir.
4- Ankara … Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/98 Esas sayılı dosyasında ,Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 30.4.2007 tarih ve 2007/15775 esas sayılı iddianamesi ile suç tarihlerinde sanık …’ın S.S. Nargülü Konut Yapı Kooperatifinin Başkanı, …’ın ise ikinci başkan olarak görev yaptıkları, sanık …’ın kooperatif ile hiçbir iş ilişkisi bulunmayan sanık … ile irade birliği içerisinde hareket edip ikinci başkan… ve Kooperatif üyesi …’ün imzalarını taklit edip sahte düzenlediği özel evrak niteliğindeki 2005 yılı karar defterinin 32. sayfasında kooperatifin ikinci parselindeki 18 nolu iş yerinin sanık …’a satışını yapıp bedelini tahsil etmiş gibi karar alıp deftere işlediği daha sonra tüm sanıkların irade birliği içinde hareketle sanık Hasan ile Fazıl’ın diğer sanık …’a kooperatifi borçlandırıcı nitelikte 4 adet senet düzenleyip verdikleri, sanık …’ın da sanık İrfan’a bu senetleri ciro ettiği, onunda icra takibine koyduğu, senetlerdeki imzaların … ve…’a ait olduğu anlaşıldığından hileli davranışları ile karar defterini ve senetleri gerçeğe aykırı olarak düzenleyip kooperatif ile hiçbir ilişkisi bulunmayan sanık …’ın kooperatif alacaklısı durumuna getiren ve bu şekilde gerçeğe aykırı kooperatifi borçlandırıcı nitelikte senette düzenleyerek kooperatif parasını zimmete geçiren kooperatif başkanı sanık …’ın eylemine diğer sanıklarında iştirak ettiğinden bahisle sanıklardan … ve …’ın 5237 Sayılı TCK.nun 37. maddesi delaleti ile 207/1, 247/1-2, 247/1, 53/1, diğer sanıklar… ve …’ın ise 5237 Sayılı TCK.nun 37. maddesi delaleti ile 247/1, 53/1, maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talebi ile kamu davası açılmıştır. Dosya Ankara 8.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2006/321 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmiştir.
Yine bu dosya üzerinde birleştirilen 2010/237 gerekçeli kararının 12. sayfasında bonoların kooperatif gider kayıtlarına hiç işlenmediği açıkça belirtilmiştir. Aynı davanın gerekçeli kararında …’ın savunmasında senetlerin düzenlenme tarihi olan 2005 yılında kooperatif muhasebecisinin askere gitmesi nedeni ile kooperatife ait kayıt ve harcamaların usulüne uygun tutulmadığını beyan etmiştir.
Ankara 8.Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/37 Esas Sayılı dosyası ; Sanık … savunmasında, …’ın kendisinin eniştesi olduğunu, …’ın 2005 yılında iş durumunun iyi olmadığını, dükkan alacağını söyleyip kendisinden 200 bin TL borç istediğini, ona 200 bin TL para verdiğini ancak taahhüt ettiği tarihte parasını iade edemediğini, 2007 yılında kendisine herbirisi 100 bin TL olan iki adet senet verdiğini, kendisinin de bu senetleri icra yoluyla tahsil için avukatına verdiğini, …ni bilmediğini, o tarihlerde kız kardeşi ile evli olan …’ın kooperatifle ilgisi olup olmadığını da bilmediğini ayrıca senetlerdeki yazılı meblağı icra yoluyla dahi tahsil edemediklerini, hatta o yüzden de …’ın kız kardeşinden ayrıldığını savunduğu,
Sanık …’ta savunmasında, 2005 yılında …’la tanıştığını, o tarihte kendisinin kıraathane malzemesi sattığını, Hasan Ebaş’ın kooperatif başkanı olup yapmış olduğu …nde bir adet satılık işyeri olduğunu ve buranın ilerde çok kar sağlayacağını …’ın söylemesi üzerine işyeri ile ilgili dükkanın bulunduğu çevrede birkaç emlakçı ile irtibat kurduğunu, kendisine o yörede dükkanların metrekaresinin 2000 dolar civarında olduğunun söylendiğini, bunun üzerine …’la anlaştığını, 237 metre kare olan bu dükkanın kendisine 280 bin TL’ye satabileceğini söyleyen …’la bu fiyata anlaştıklarını, …’a parayı nakit olarak ve banka havalesi ile ödeyeceğini söylediğini, bunun üzerine …’ın kooperatif hesaplarında küçük hacizler olduğunu bu nedenle o tarihlerde kooperatif üyelerinin aidatları kendisine elden teslim ettiklerini, banka havale ile gönderilecek paranın kendisine ulaşamayacağını söylemesi ve kooperatif üyelerinin ödemeleri elde yaptıklarını görmesi üzerine …’a inanıp bir defasında 100 bin TL’ birkaç gün sonrada 180 bin TL parayı elden …’a teslim ettiğini, daha sonra …’a noter kanalı ile kendisine satış yapmasını istediğini, …’ın kooperatifin inşaat aşamasında olması nedeniyle noter satışının geçersiz olacağını ancak kooperatif yönetimi adına parayı teslim aldığına ve sözünü ettiği dükkanı da sattığına dair yazılı bilgi verebileceğini söylemesi üzerine teklifini kabul ettiğini, gerçekten de kendisine imzalı gayrimenkul satış sözleşmesi verdiğini ve 280 bin TL tahsilat makbuzunu da aldığını, bu arada …’tan satmayı taahhüt ettiği dükkanı teslim etmesini söylediğini, ancak …’ın kendisini oyaladığını ve para yardımında bulunursa dükkanı kendisine erken teslim edeceğini söyleyen Hasan’a inanıp ayrıca 3 ayrı tarihte toplam 51 bin TL parayı …’a verdiğini, bunların karşılığında …’ın kendisine 3 ayrı bono verdiğini, ancak bir türlü taahhüt edilen dükkanı alamayınca ve … tarafından oyalandığını farkedince yapmış olduğu araştırmada kooperatifinde batma aşamasında olduğunu öğrenince …’tan vermiş olduğu paraları geri istediğini, …’în da o aşamada dükkan satışını hemen iptal edebileceğini, ancak nakit ödeme yapamayacağını isterse kendisine senet verebileceğini söylemesi üzerine çaresizlikten bu teklifi kabul ettiğini, 280 bin TL meblağlı toplam 3 adet bono aldığını ayrıca daha sonra vermiş olduğu 51 bin TL karşılığında 3 ayrı senet aldığını, bu arada …’ın kaçtığını duyduğunu, kooperatifin olağanüstü toplantısı sonucu yeni geçen yöneticilere durumu izah edip ya dükkanını vermelerini ya da ödemiş olduğu parayı iade etmelerini istediğini, onların da kooperatifte dolandırıcılık olduğunu bundan ötürü dava açacaklarını söyleyip “sana biz hiçbirşey ödemeyiz, senin muhatabın …’tır onunla ilgili gerekli yerlere başvurabilirsin” demeleri üzerine daha önce almış olduğu senetleri ciro yoluyla borcuna karşılık verdiğini, suçsuz olduğunu savunduğu görülmüştür.
Mahkeme kararında , sanıklar …, … ve … hakkında birleşen mahkememizin 2012/455 sayılı dosyasına konu eylemden ötürü daha önceden açılmış ve verilmiş karar bulunduğundan mükerrer dava nedeniyle reddine karar verilmiş, …’nun atılı suçları işlediği hususunda cezalandırılmasına yeterli delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi yoluna gidilmiştir.
5-Ankara … Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/237 Kararının 14 sayfasında “b- 06.07.2005 – tarihli kooperatif karar defterinde sahtecilik suçu yönünden değerlendirme” bölümünde; “… Konut Yapı Kooperatifinin karar defterinin 32’nci sahifesinde bulunan 06.07.2005 toplantı tarihli karar tutanağı içeriğine göre kooperatifin B Blok 18’no.lu asma katlı işyerinin 280 bin TL bedelle sanıklardan …’a anahtar teslimi satılmasına oy birliği ile karar verildiğinin belirtildiği, kooperatif kayıtlarında mevcut karar defteri içeriğine göre vaki kararın kooperatif başkanı Haşan Erbaş ikinci başkan… ve muhasip üye … tarafından imzalandıkları, sanıklardan …’ın ibraz ettiği ve sureti dosyada mevcut yazı içeriği, yani metin itibarıyla kooperatif karar deflerindeki belgenin aynı olup, sanık …’a verilen belgede muhasip İmzasının sonradan atılmış olmasının mümkün olduğu, ancak ikinci başkan sıfatını haiz…’ın sanık …’a verilen belgede isminin altında şekli görünüme göre birbirinin aynı olan iki ayrı imzalı olduğu kooperatifi karar deflerindeki duruma ise “kooperatif ikinci başkanı sıfatını haiz… imzasının olağan şekilde tek imza olup, her iki belgedeki ikinci başkan imzalarının şekli görünüme göre tamamen birbirinden farklı olduğu, dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre sanık … adı altındaki imzanın sanık …’a ait olduğu, diğer iki yetkili imzalarının sanıklar… ve … e ait olmadığı, bu imzaların takliden ve sahte olarak atıldıkları, ayrıca sanık …’ın anlatımları ile dosya kapsamına göre karara konu işlemin sanık … tarafından yapıldığının anlaşıldığı, vaki karar defterinin özel belge niteliğinde olduğu, sanık …’ın üzerine atılı özel belgede sahtecilik suçunun yasal unsurları itibariyle oluştuğu anlaşılmakla hükümde belirtilen şekilde sanığın cezalandırılması yoluna gidilmiştir.” ifadeleri yer almaktadır. Bu karardan anlaşıldığı üzere kooperatif karar defterinde gayrimenkul satışına ilişkin alınan karar üzerinde sahtecilik yapıldığı anlaşılmaktadır.
6- Kooperatif ile … 280.000 TL karşılığında 1 adet dükkân satın almak üzere satış sözleşmesi bulunmaktadır. … ceza dosyasındaki ( 2012-455 Esas) savunmasında …’a bir defasında 100.000 TL, birkaç gün sonrada 180.000 TL elden ödeme yaptığını, tahsilat makbuzu düzenlendiğini, 100-100-80 bin TL bedelli 3 adet senet aldığını , ayrıca üç ayrı tarihte toplam 51.000 TL borç para verdiğini, karşılığında 11-15-25 bin TL bedelli senetler aldığını savunmuştur. Bu senetlerden 51.000 TL tutarındaki 3 senet … ‘ın akrabası İhsan Kayapınar (kayınbirader) tarafından icra takibine konulmuş ise de … Ankara 8, Ağ.Ceza Mah. 2006/ 321 Esasta sanık olarak yargılandığı sırada takipten feragat etmiş, ceza davasında beraat etmiştir. 80.000 TL bedelli senette Veli Yavuz tarafından takibe konulmuştur.
Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/382 Esas 2011/373 Karar sayılı dosyasında kooperatif tarafından Ahmet… aleyhine açılan menfi tespit davasında Ankara … İcra Md nün 2006/4575 Esas sayılı dosyasında takibe konu edilen lehtarı … olan 25.000 TL bedelli senetten dolayı takip alacaklısı …’ın Ankara … Ağ. Ceza Mahkemesinin 2006/321 Esas sayılı ceza dosyasındaki savunmasında …ın kayınbiraderi olması dışında hiçbir ticari ilişkisi olmadığı, alacaklı da olmadığının beyan ettiği, alacağını Ahmet…’a temlik ettiği, temlik edilen gerçek bir alacak olmadığından temlik alanın Ahmet…’ında kooperatiften alacağı olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
7- Mahkememizce SMMM bilirkişi …’den alınan raporda davacı kooperatif ile davalılar arasında üyelik ve ticari ilişki bulunmadığı mütala edilmiştir.
Davalı … Vekilinin 21.09.2018 tarihinde mahkememize verdiği bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ; Başkan … ile Üye…’ın imzalarının …’ın huzurunda atıldığı ve gerçek imzalar olduğunu, bu hususta yapılan bilirkişi incelemesinde bu imzaların gerçekliğinin tespit edildiğini, Kooperatifin yetki belgesine (temsil ve ilzam) göre imza yetkisi için 2 kişinin imzası yeterli olduğunu, senede atılı 3.imzanın bir anlamı olmadığını, “Cumhuriyet Savcılığı Bilirkişi Raporuyla” sabit olduğu üzere müvekkiline verilmiş olan senetlerde atılı imzalar sahte değil gerçek olduğunu, Kooperatif yönetiminin düzenlediği ve gerçekten sahte olan senetlerin (imzaların sahteliği tespit edilmiştir) Kooperatif tarafından, müvekkili ve … dışındaki başka kişilere verilmiş senetler olup, … isimli kişilere verilen bu senetlere karşı kooperatif tarafından davalar açıldığı ve senetlerin iptal edildiğini, dava konusu senetlerin gerçek ve imzaları sahih senetler olduğunu beyan etmiştir.
Koopeatif Karar defterinin 32. Sayfasında bulunan 06/07/2005 toplantı tarihli karar tutanağı içeriğine göre kooperatifin B blok 18 nolu asma kat iş yerinin 280.000 TL bedelle …’a satıldığı yazılmış ise de bu karar sahte bir karardır.
Dosyadaki delillere göre, Davacının kooperatif üyesi olmadığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabittir. Davalı senetleri yakın akrabalarına ciro etmiştir. Takibe konu senetlerdeki kooperatif Başkanı imzası sahih ise de …’ün imzası sahtedir. Kooperatif senetlerinin iki imza ile düzenlenmesi gerekmektedir. İmza eksikliği nedeni ile geçersiz senet 2. Başkan …’a imza attırılarak geçerli hale getirilmeye çalışılmıştır. … dükkan bedeli için elde ödeme yaptığını iddia etmiş ise de kooperatif kayıtlarında ödemeye rastlanmamış … ödeme bu iddiasını ispatlayamamıştır. Üyelik tespiti dosyasının gerekçeli kararında kooperatife aidat ödediği parasal edimini yerine getirdiğinin kanıtlanamadığı belirtilmiştir. … da eniştesine borç para verdiğini yazılı delil ile ispatlayamamıştır. 2006’321 Esas sayılı ceza dosyasındaki 12 adet senet içinde bu senetler yok ise de, sonradan bu senetler için de ceza davası açılmış aynı eylem karar olduğundan dava usulden reddedilmiştir.
-Ankara … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2006/21 Sayılı dosyasında yargılanan sanık … ‘ın ”yazılı savunmamdır” başlıklı dilekçesinde 80.000 TL tutarlı senedin kendisi ile ilgisi olmadığını, kayın biraderi … ile borç alacak ilişkisi olmadığını, senetlerde ciro ve imzası olmadığını, iradesi dışında senetlerin takibe konulduğunu beyan etmiş olup mahkememiz dosyasında da …’ın davalının eniştesidir. Ramazana borç para verdiğini borcunu alamadığı için senetleri takibe koyduğunu beyan etmiş ancak ödeme emrinde lehtar …’ı borçlu olarak göstermemiştir.
Netice olarak, davalı …’ Kılıç’ın kooperatif üyesi olmadığı, kooperatif kasasına 200.000 TL ödemenin yer almadığı sabittir. Davalı savunmasında senedin üzerindeki üç imzadan ikisinin sahih olduğunu, bononun illetten mücerret olduğunu, şekli unsrları tamam olan bonodan dolayı alacaklı olduğunu savunmuştur. Bu durumda Davalı … tarafından dava dışı …’a ödeme yapılmış ve bu ödeme …’ın zimmetinde ise dava konusu bonolardan dolayı davalıların alacaklı olup olmadığı, davalı … tarafından kooperatif başkanına ödeme yapılmamış olsa dahi bononun düzenlendiği tarihte kooperatifi temsile yetkili başkan ve muhasip üyenin imzasının sahih olması ile kooperatifin bonodan dolayı borç altına girip girmeyeceği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde senetlerin tanzim tarihinin 06/07/2003 olduğunu, enet Tanzim tarihi itibariyle kooperatifi borç altına sokmaya yeterli iki kooperatif yetkilisinin imzasının senet üzerinde olmadığını, senedin tarihinin değiştirilerek 04.12.2015 tarihinden sonra kooperatif eski yönetimi üyesi… tarafından imza eklenmek suretiyle senetlere geçerlilik kazandırılmak istendiği belirtilmiştir.
Davacı kooperatifin temsili ve borç altına girebilmesi için, başkanın yanında yetki verilen diğer bir üyenin imzası olmak üzere çift imzanın varlığı gerekir. Davacı kooperatif adına atılan çift imzadan birisinin sahte olduğu anlaşıldığına, sahtecilik def’i senedin hükümsüzlüğüne yönelik mutlak def’ilerden olmakla herkese karşı ileri sürülebileceğine göre, bu imzanın kooperatifi bağlamayacağı da belirgindir. Diğer yandan davalı … , kooperatife borç para vermiş ve bu para kooperatif işlerinde fiilen harcanmış ise, nedensiz zenginleşme hükümlerine göre paranın iadesini isteme hakkını ilke olarak haizdir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2011/11530 2012/3672 e-k sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere; Kooperatif ana sözleşmesine göre bonoların düzenlendiği tarihte temsile yetkili olan kooperatif yetkililerinin çift imzası olması gerekmektedir. Takibe konu senetlerin tanzim tarihi 06/07//2003 iken üzeri çizilerek 2005 yılı olarak yeni bir tarih yazılmıştır. Bu değişiklik 2005 yılında görev yapan başkan ve … tarafından paraf edilmiştir. 06/07/2003 tarihindeki Kooperatif adına senet düzenleme yetkisi Başkan … ve üyelerden Ahmet bayram Üner, M.Murat Şengül’dür. Senedin tanzim tarihi olan 06/07/2003 tarhii itibariyle düzenlenen senetlerde kaşe üzerindeki imzalardan Başkan … dışındaki M.Murat Şengül imzası taklit sahte imzadır. … 2005 yılında kooperatif kaşesinin dışına iki imza atmış aval veren durumunda olmuştur.
Senetlerin bu hali ile unsurlarının da eksik olduğu kabul edilmiştir. Netice olarak lehtar …’ın kooperatif üyesi olmadığı, kooperatife nakit ödeme yaptığını ispatlayamadığı, …’ın kooperatif Başkanı ile 2005 yılında tanıştığını beyan ettiği, oysa senetlerin 2003 yılında düzenlendiği, davalı beyanınındaki tutarsızlık yanında senetlerin geçerli olmadığı da kabul edilerek menfi tespit davasının kabulüne karar verilmiştir. İİK nun 72. Maddesi gereğince talep edilen kötüniyet tazminatı bakımından ise bu talep yalnızca takip alacaklısına karşı yöneltilecek talep olup davalı … ceza dosyasına beraat ettiğinden davalının kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememiz 2014/83 Esas sayılı dosyasında davacı tarafından ödenen peşin harcın davacının feragat dilekçesi nedeniyle maktu harç alınarak fazlası davacıya iade edildiğinden iş bu davanın kabulü nedeniyle alınması gereken 3.662,00 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜNE;
Davacının Ankara … Müdürlüğünün 2007/3795 esas sayılı dosyasına konu 2 adet senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine,
Davacının kötü niyet tazminatı talebinin Reddine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 13.662,00 TL harcın DAVALILARDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 18,40 TL başvurma harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 164,50 TL posta gideri, olmak üzere toplam 682,90 TL yargılama giderinin DAVALILARDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 22.450,00 TL vekalet ücretinin DAVALILARDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/02/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”