Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/216 E. 2021/72 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/216 Esas – 2021/72
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2020/216 Esas
KARAR NO : 2021/72 Karar

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/06/2020
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, 3996 Sayılı Bazı Yatırım Ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun hükümlerine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu’nun işletme hakkı sahibi; davalının ise, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanan kişi olduğunu, davalı adına kayıtlı bulunan … plaka sayılı araçlar ile muhtelif saat ve tarihlerde ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişleri yapıldığını, bedeli ödenmeyen geçiş ücretleri, bu ücretlere ait gecikme cezaları, bu ücretlerin icra takip tarihine kadar işlemiş faizleri ile işlemiş faizin KDV’si toplamı 31.059,80 TL olup; geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden ödenmeyen geçiş ücretleri ve yasal ceza bedellerinin ödenmesinin sağlanması amacıyla icra takibine girişildiği, davalının ise, takibe konu edilen borcun bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz ettiği, geçiş ücretleri üzerine yürütülen gecikme cezası faiz niteliğinde bulunmadığından faize faiz yürütülemeyeceğine ilişkin kuralın somut olayda uygulama yerinin bulunmadığını, davanın kabulü ile Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün 2017/21681 sayılı dosyasında davalı/borçlunun icra takibine vaki itirazının iptaline, icra takibinin 6.724,60 TL geçiş ücreti, 24.335,50 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 31.059,80 TL asıl alacak yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalının icra takibini sürüncemede bırakmak kastıyla haksız ve kötü niyetle takibe itiraz etmiş olmasından ötürü % 20’den az olmamak üzere İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermediği görüldü.
Ankara .. . İcra Dairesine, Çatalca İlçe Emniyet Müdürlüğüne ve İstanbul Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı görüldü.
Dava, otoyol ve köprülerden geçiş ücretini ödemeden geçiş sebebiyle, geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinde vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK md. 67)
Ankara 13. İcra Dairesi’nin 2017/21681 Esas sayılı dosyasında alacaklı şirket tarafından borçlu aleyhine 18/11/2017 günü toplam 72.296,60-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Ödeme emri tebliğ edilen borçlunun vekili, müvekkilin adresi Çatalca/İstanbul olduğundan İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, herhangi bir borçlarının bulunmadığını belirterek icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiğinden icra takibi durmuştur. İtirazın hükümden düşürülmesi için yasal süresi içerisinde bu dava açılmıştır.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesi “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. (Mülga ikinci ve üçüncü cümle: 16/5/2018-7144/18 md.)” hükmünü içermektedir.
İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK’nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile usul Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır.
İİK’nın 50. maddesi; “(Değişik: 3/7/1940-3890/1 md.) Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.
Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.
İki icra mahkemesi arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur.” düzenlemesini içermektedir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, mahkememizce öncelikle yapılacak olan husus, itirazın iptaline konu Ankara … . İcra Müdürlüğünün 2017/21681 takip sayılı dosyasında davalı icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek İstanbul İcra Dairesi’nin yetkili olduğunu ileri sürdüğünden öncelikle tetkik merciinin (icra hukuk mahkemesinin) yerine geçerek icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek bu konunun kesin olarak kara bağlanası olacaktırç
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89/1-1 bendi gereğince; para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Takip ve dava konusu olan geçiş ücretinden kaynaklanan tutar ile birlikte para cezasının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödenecek para borçlarından biri olarak kabul etmek mümkün değildir. Zira, 6001 sayılı Kanun’un 30/5.maddesinde, sadece geçiş ücreti değil aynı zamanda geçiş ücretinin dört katı tutarında para cezası öngörülmüştür. Para cezasından kaynaklanan bir borcun Türk Borçlar Kanunu’nun 89.maddesinde düzenlenen borçlardan olmadığı gözetilmeden karar verilmesi doğru değildir.
İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. O halde mahkemece, icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği gözetilerek eldeki dava da öncelikle bu itiraz incelenerek doğru bir şekilde karar verilmelidir. (Bkz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2004 tarih, 2004/19-410 esas, 2004/471 karar sayılı ilamı) İlâmsız icrada genel yetkili icra dairesi borçlunun ikametgahındaki icra dairesidir. Diğer yandan ihlalli geçişin yapıldığı para cezasına konu eylemin gerçekleştirildiği yerdeki icra dairesi de özel olarak yetkilidir.
Somut olayda, davalı borçlunun ikametgahının İstanbul olduğu ve ihlalli geçişten kaynaklanan para cezasına konu eylemin gerçekleştirildiği yerin de Ankara yargı çevresinin dışında olduğu, bu nedenlerle yetkili icra dairesinin davalının ikametgahının bulunduğu İstanbul ya da ihlalli geçişten kaynaklanan para cezasına konu eylemin gerçekleştiği yer olduğu, davalının Ankara icra dairesinin yetkili olmadığına, yetkili icra dairesinin kendi seçimine göre de İstanbul icra dairesi olduğuna dair icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazın usul ve yasaya uygun olduğu (bkz benzer konuda Ankara BAM … HD.’ nin 2019/2329 esas ve 2021/180 karar sayılı 03/02/2021 tarihli ilamı) anlaşıldığından ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının yetkili İcra Dairesinde takip yapılmadığından usulden REDDİNE
2-Alınması gerekli 59,30-TL.harçtan başlangıçta peşin alınan 168,95-TL.harçtan mahsubu ile bakiye 109,65-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı 1.320,00-TL ticari arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır