Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/170 E. 2021/169 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/170 Esas
KARAR NO : 2021/169 Karar

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/03/2020
KARAR TARİHİ : 05/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının davacı kooperatifin üyesi olduğunu, davalının tüm genel kurullara davet edildiğini, ayrıca davalının 2013 yılından 31/05/2015 tarihine kadar kooperatifin üyelik aidatlarını ödediğini, ancak daha sonra 2015-2016-2017 ve 2018 yılına ait üyelik aidatlarını ödememesinden dolayı hakkında Ankara … Dairesinin 2019/3641 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürüp Ankara … Dairesi 2019/3641 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile durdurulan takibin devamına ve alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVAP: Usulüne uygun bir şekilde tebligat yapılmasına rağmen davalı iki haftalık yasal sürede herhangi bir cevap dilekçesi vermemiştir.
Davalı vekili 01/02/2021 tarihinde Mahkememize verdiği dilekçesinde özetle; Davalının davadan geç haberdar olması sebebiyle henüz beyan ve itirazlarını sunduğunu, davaya süresinde cevap vermemenin yaptırımı, ilk itirazların ileri sürülememesi olduğunu, HMK 114/1-d maddesinde düzenlenen ‘taraf ve dava ehliyeti’ ehliyeti, HMK 115/1 maddesi uyarınca davanın tüm aşamalarında her zaman ileri sürülebileceğini, davalının davacı kooperatifin ortağı bulunmaması nedeniyle davanın husumetten reddi gerektiğini, davaya dayanak alacağın, davacı kooperatifin genel kurulunda kararlaştırılan aidat olduğunu, sadece ve sadece kooperatif ortaklarından talep edebilece bir alacak olduğunu, davalının davacı kooperatifin ortağı olmadığını, herhangi bir şekilde ortaklık başvurusunda da bulunmadığını, yalnızca davalının eşi … ile kooperatif arasında dolaylı bir ticari ilişki bulunduğunu, davalının eşi ile kooperatif müteahhidi… ile yaptığı sözleşme uyarınca davacı kooperatifteki kapı vs. imalatları yaptığını, …’ nin yaptığı işin bedeli olarak ise kooperatif müteahhidi, kooperatiften kendisine düşen dairelerden 2 adet dairenin tapu devrini davalıya ve eşine verdirmek suretiyle davalının eşinin imalat bedeli alacağını ödediğini, sonra müteahhidin davalının eşine faturayı kooperatife kesmesini söylediğini, davalının eşi …’ nin davalıya ait “Alioğulları Mobilya’ da birlikte çalıştıklarını, müvekkilinin davacı kooperatifin ortağı olmadığı gibi herhangi bir şekilde ortaklık başvurusunda da bulunmadığını, …’nin imalatını tamamladıktan sonra kooperatifteki 4. Blok zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün tapusunu … adına, 5. Blok zemin kat 1 nolu dairenin tapusunun davalı adına tescilinin sağlandığını beyan edip davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça kooperatif üyeliğinden kaynaklı aidat borcuna dayanan takibe davalının itirazı üzerine davacının açmış bulunduğu 2004 sayılı İİK’nda düzenlenen itirazın iptali davasına ilişkindir.
Ankara … Dairesinin 2019/3641 takip sayılı icra dosyası, müzekkere cevapları, bilirkişi raporu, kooperatif kayıtları ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara … Müdürlüğünün 2019/3641 takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı kooperatif tarafından davalı aleyhine 18/03/2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 19.200,00TL Genel kurul kararları gereğince kooperatif üyelik aidat borcu, 6.262,54TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.462,54TL istendiği, ödeme emrinin davalıya 20/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 21/03/2019 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
08/01/2021 tarihinde bilirkişi Kamil YILMAZ’ dan alınan bilirkişi raporuna göre; “Davanın itirazın iptali davası olduğu, davalının davacı kooperatifin üyesi olduğu, aidat borcu bulunduğu, davalının icra takibine itirazında haklı olmadığı, icra başvuru tarihi itibariyle davalının, genel kurul kararlarına istinaden 19.200,00 TL aidat, 4.125,75 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 23.325,75 TL borcu olduğunun hesaplandığını” beyan ve rapor ettiği görülmüştür.

Bilirkişi raporu dosya kapsamı, davacı kayıtları ve delil durumuna uygun olup hükme esas alınmıştır.
Somut olayda; davacı kooperatif üyeliği nedeniyle ödenmeyen aidat alacakları için davalı aleyhine icra takibine başlandığı, davalının borca ve yetkiye itirazı üzerine takibin durduğu, davalının kooperatif üyeliğinin sona erdiği, noter marifetiyle bildirimi yapılarak üyelikten istifa ettiği yahut çıkarıldığına yönelik kooperatif kayıtlarında ve dosyada somut bilgi-belge bulunmadığı, dolayısıyla davalının halen üyeliğinin devam ettiğinin kabulünün gerektiği, bilindiği üzere davacının aidat borcunu yerine getirmeyen üyelerine karşı icra takibi başlatabileceği gibi ortaklıktan da çıkarma hakkı olduğu, somut hadisede ise icra takibi yolunun seçildiği, davacının icra takibinde 2015-2016-2017 ve 2018 yılına ait ve dava tarihine kadarki aidatları ile bunların gecikme bedellerini talep konusu ettiği, bilirkişi marifetiyle kooperatif genel kurulu toplantılarında belirlenen aylık aidatlar ve aylık gecikme faiz oranları, yargıtay içtihatları, uygulanması gerekli faiz oranı dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde davacının davalıdan 19.200,00-TL aidat asıl alacağı ve 4.125,75-TL gecikme faizi olmak üzere toplam 23.325,75-TL alacağının bulunduğu sabittir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, davacı kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın kooperatif üyeliğinden kaynaklanan ve bilirkişi raporu ile hesaplanan aidat alacakları için icra takibi yapmakta haklı olduğu anlaşıldığından taleple bağlılık ilkesi ile davanın dava dilekçesinde belirtilen ve talep konusu edilen miktar dikkate alınarak kısmen kabulüne, bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarı üzerinden itirazın iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacak likit olduğundan hesaplanan %20 icra inkar tazminatı ve davanın kabul edilen miktarı oranında yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Ankara … dairesinin 2019/3641 Esas sayılı dosyasında, davalının yaptığı itirazın, KISMEN İPTALİ ile takibin 23.325,75TL üzerinden devamına,
4.665,15TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2) Dava açılışında alınan 307,53 TL peşin harcın alınması gereken 1.593,38 TL harçtan düşülmesi ile bakiye 1.285,85 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) (a) Dava açılışında alınan 307,53 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 94,25 TL posta gideri, olmak üzere toplam 848,65 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/03/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır