Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/162 E. 2021/463 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/162 Esas – 2021/463
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/162
KARAR NO : 2021/463

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM :….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI : ….
VEKİLLERİ : Av…..

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/03/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Mahall Ankara projesinin camlarının tedariki için davalı ile iki ayrı sözleşme imzaladığını, bunlardan 03/06/2015 tarihli B bloğun cephe camlarının tedarik sözleşmesinin işinin kesin kabulü yapılarak bitirildiğini, 05/04/2017 tarihi Kanopi cam tedariki sözleşmesinden dolayı davalı şirketten 51.979,57TL alacaklı olduğunu belirterek cari hesap alacağının avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Sözleşmede tahkim şartı bulunduğunu, davanın usulden reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davacı firma ile imzalanan birden fazla sözleşme bulunduğunu, davacının yüklenici olduğu işe ilişkin yapılan imalatın ayıplı olduğunu, bu ayıptan dolayı müvekkilinin zarar da olduğunu, davacıya borcu olmadığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, nakit teminat iadesi istemine ilişkindir.
Dava şartları bakımından inceleme: 03.06.2015 tarihli B Blok Cephe Camlarının imalatı ve Tedariki İşleri Yapılması konulu yüklenici sözleşmesinin “Anlaşmazlıkların Halli” başlıklı 22. Maddesinede taahkim şartı var ise de dava konusu olan 05.04.2017 tarihli Kanopi Cam Tedariki Sözleşmesinin 11. Maddesine göre taraflar iş bu sözleşmeden kaynaklanacak anlaşmazlıkları öncelikle kendi aralarında çözmeye çalışacaklar tarafların aralarında 15 gün içinde çözülemeyen anlaşmazlıkların çözüm yeri Ankara Mahkemeleri olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin bu hükmünde tahkim şartı bulunmamaktadır. Davadan önce taraflar birbirine ihtarname göndermiş uyuşmazlık çözülememiş dava açılmıştır. Dava şartları tamam olduğundan davanın esası incelenmiştir.
Uyuşmazlık konularından birisi, dava konusu sözleşmenin teminatı talep eden davacının bu talebine karşılık davalının dava konusu olmayan geçici kabulü yapılmış ,teminatı iade edilmiş ancak garantisi dolmamış aynı işe ilişkin başka bir tedarik sözleşmesinden dolayı takas savunmasının incelenip incelenmeyeceği hususudur. Bu inceleme yapılacaksa davacının takasa konu edilen sözleşmedeki camların kırılma sebebinin ne olduğu, davacının teslim ettiği camların gizli ayıplı olup olmadığı noktasındadır.
Dava konusu olan 05.04.2017 tarihli kanopi camlara ilişkin tedarik sözleşmesi kapsamında yapılan imalatla ilgili davalı tarafın ayıp iddiası bulunmamaktadır. Davalının iddiası teminatı iade edilen C1,C2,C3, E ve F Blokların Balkon Korkuları ile Mydan Korkuluklarının cam Tedariki Sözleşmesine ilişkin olup, bu imalatın ayıplı olduğunu, davacıdan bu sebeple alacağı bulunduğunu savunmuştur.
Dış cephe camlarda kırılmalar meydana gelmesi üzerine cam tedarikçi firmalarla toplantı yapılmış, bir danışmanlık firmasına inceleme yaptırılmıştır.
AXIS Facede Danışmanlık firması tarafından hazırlanan rapor; camların kırılma sebeplerinin 4 başlık altında toplanmış kesin kanaat bildirilmemiştir.
1. Cam imalatından kaynaklı olan kınlma
2. Montaj işçiliğinden kaynaklı olan kınlma
3. Cam yüzeyinde oluşan ısıl etkilerden kaynaklı kınlma
4. Darbeden kaynaklı kınlma
Kınlma nedenlerinin artınlabileceği, bununla birlikte sahada yapılan incelemelerin ağırlıklı olarak bu nedenlere işaret ettiği, sırayla incelendiğinde;
1. Cam imalatından kaynaklı olan kınlmalann iki kısma ayırabileceği, Sahada, bazı cam birimlerinin iç camlarında yani katmanlı-lamine camlarda rodaj uygulaması yapıldığı bazı camların kırılma riskinin görece yüksek olduğu, katmanlı camlarda rodaj uygulaması prensip olarak yapılması gerektiği, ikinci nedenin ise pul atması durumu olduğu, Sahada yapılan incelemelerde pul atması olan cam birimlerinin görüldüğü, Rodaj işlemi yapılmamış olan cam birimlerinde kırılma durumu yaşanmamış olsa bile ileride sorun yaşanması riskinin yüksek olduğu,..
Sözleşmeler ve ilgili Maddeleri:
❖ 24/11/2016 tarihli “Cl, C2, C3, E ve F Blok Meydan ve Korkulukların Cam Tedariki“ konutu sözleşmenin ve 05.04.2017 tarihli ”Kanopi Cam Tedariki” konulu sözleşmenin: 4.8 nolu maddesinde ve “ürünlerin sözleşmedeki standartlara uygun olmaması halinde. SATICI standartlara uygun olmayan ürünlerin tamamını iade almaya ve verine standartlara uygun olan ürünleri teslim etmekle yükümlüdür. SATICI tarafından standartlara uygun olmayan ürünlerin teslim edilmesi ve/veva iade alınmaması/değistirilmemesi halinde sözleşmenin fesih hakkı saklı kalmak kaydıyla ALICININ uğradığı/uğrayacağı her türlü zarar SATICI tarafından karşılanacak, alacaklarından ve teminatlarından kesilecektir” ibaresinin yer almaktadır.
❖ 24/11/2016 tarihli “Cl. C2. C3. E ve_F Blok Meydan ve Korkuluklann Cam Tedariki 44 ve 05.04.2017 tarihli ”Kanopi Cam Tedariki” konulu sözleşmelerin 5..maddesinde “„SATICI sevk edeceği ürünlerin anlaşılan spesifikasvonlara göre olduğunu garanti eder SATICI ayrıca sevk edilen ürünlerin sözleşmeye, sözleşme teknik şartlarında belirtilen standartlara, yürürlükteki mevzuata ve uluslararası kabul görmüş standartlara uygunluğunu da garanti eder. Sözleşme konusu ürünlerin Garanti süresi 5 yıldır.” ibaresinin yer almaktadır. Davalının Kanopi cam tedarik sözleşmesine ilişkin teminatı tutma sebebi olan Dış cephe camlarına ilişkin tedarik sözleşmesindeki 5 yıllık Garanti süresi dolmamıştır.
Sözleşmede cam marka ve özellikleri için Şişecam şartnamesinde belirtilen kombinasyonlara uygunluk istenmiş, davacı da camları Şişecam firmasından tedarik etmiştir.
—-
Davalının Takas Def’i savunmasının hukuki niteliği;
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 139. maddesi: İki kişi, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her biri alacağını borcuyla takas edebilir. Alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takas ileri sürülebilir.
Takas talebi karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi def’i olarak da ileri sürülebilir. Davalının, dava dayanağı olayı ve borcun varlığını inkâr etmeden, borçlu bulunduğu edimi, özel bir sebebe dayanarak yerine getirmekten kaçınmasına imkân veren hakka defi denir . Kural olarak def’i olarak ileri sürüldüğü durumlarda diğer savunmaların tâbi olduğu yasa ve usûl hükümlerine tâbidir. Alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takas ileri sürülebilir. Takas, hukuki niteliği itibariyle bozucu yenilik doğuran bir hak olup, sözleşme niteliğinde bulunmadığından, takas iradesinin muhatabına ulaşmasıyla birlikte sonuç doğurmaya başlayacağı kabul edilir. Takas savunmasında bulunan taraf, hem kendi, hem de karşı tarafın alacağını ortadan kaldırmayı istediğinden, her iki alacak üzerinden de etkin olur. Bu niteliği ile takas, inşai bir haktır.
Tedarik sözleşmesi bir satım sözleşmesi olup, Satıcının ayıptan sorumluluğuna ilişkin hükümler, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve 231 ‘inci maddeleri arasında düzenlenmiştir. Satış konusu mal, mislî veya mislî olmayan nitelikte olabilir. Bunun gibi ferdî özellikleriyle belirlenmiş (bireyselleştirilmiş) mallar ve çeşidiyle belirlenen mallar da satış sözleşmesinin konusunu oluşturabilir. Sözleşmelerce camların nitelikleri, teknik bilgiler açıkça belirtilmiştir. Sözleşmeye göre tedarikçi bütün ürünlerin aynı üreticiden alınan ve ham cam metaryalden üretilmiş ürünler olmasını garanti edecektir.
6098 Sayılı TBK Madde 219- Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.
Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.
Madde 223- Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
Mahkememizce davalının takas savunmasının incelenmesine karar verilmiştir. Davacının alacak miktarı nakit teminat kesintisi olduğu için rakam olarak ihtilafsız olup davalının takas konusu ihtilaflı olduğundan mahallinde keşif icrasına karar verilerek bilirkişilerden rapor ve ek raporlar alınmıştır.
Bilirkişi Raporu: İnşaat Mühendisi , Metalürji ve Malzeme Mühendisi bilirkişiden alınan 16/12/2020 tarihli raporda özetle,
• B ve D Blok Cephe Camlan İmalatı ve Tedariki” ile ilgili olarak 15/09/2016 tarihli imzalı Geçici Kabul Tutanağı mevcut olup, tutanakta eksik ve kusurlu iş olmadığı yazılı olup taraflarca imzalanmış ve davalı tarafından onaylanmıştır.
• 11/11/2020 Tarihinde mahallinde yapılan keşifte B ve D Bloklarda yaklaşık 10 bağımsız bölüm ve kat holleri birlikte gezilmiş ve E Blok kanapi camlan (üstten) görülmüş, kat hollerinden bir tane çıkış kapısı camında darbeden kaynaklı olduğu değerlendirilen cam kırığı diğer camların muhtelif yerlerden kırılmaya maruz kaldığı tespit edilmiştir.
• Camlarda üretim kaynaklı bir hata olmadığı düşünülmekte olup, camlardan numune alınması ve tetkike gönderilmesi gibi işlemlerin gerekli olmadığı belirtilmiştir.
• 24/11/2016 tarihli C1,2,C3, E1 ve F Blokların Balkon korkuluklarının cam tedariki sözleşmesinden teminat kesintisi alacağının 66.631,47 TL, 05/04/2017 tarihli Kanopi cam Tedariki sözleşmesinden nakit teminat kesintisi alacağı 18.473,00 TL olduğu, davacının talebinin 51.979,57 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporuna itiraz üzerine bilirkişi heyetine SMMM bilirkişi ve cam ustası bilirkişi dahil edilerek bilirkişilerden ek rapor alınmış, tarafların ticari defterleri incelenmiş, cam montajının doğru yapılıp yapılmadığı konusunda inceleme yapılmıştır.
02/04/2021 tarihli Bilirkişi ek raporunda;
03/06/2015 tarihli sözleşme ve zeyilnameler kapsamında 31.12.2016 tarihine kadar tutulan teminatlardan kalan bakiyenin tamamının 19/01/2017 tarihinde iade edildiği, 24/11/2016 tarihli sözleşme ve zeyilnameler ile 05/04/2017 tarihli sözleşme kapsamında davacı şirkete ait 103.958,58 TL teminatın tutulduğu , bu teminatın %50 sinin 51.979,29 TL sinin 13.11.2018 tarihinde iade edilmesi ile dava tarihi itibariyle kalan 51.979,29 TL nin bakiye teminat alacağı olduğu,
B ve D Blok Cephe Camları Tedarik sözleşmesi ile ilgili imzalanan sözleşmenin geçici kabulünün yapıldığı, tutanakta eksik ve kusurlu iş olmadığının yazılarak imzalanmış olduğu, dosyaya sunulan tutanağın kesin kabul tutanağı olmadığı, camın rodajının makine ile yapılmış olduğu, , camlarda meydana gelen çatlamaların montaj hatası olduğu, camın üretiminden kaynaklanmadığı belirtilmiştir.
Davalı vekili ek rapora itirazında teknik şartnameye uygunluk açısından yeterli bir inceleme yapılmadığını , üniversitelerden uzman akademisyenlerden oluşan bir heyetten rapor alınmasını beyan etmiş ise de, inşaat mühendisi, metalurji ve malzeme mühendisi ve cam ustası bilirkişilerden alınan rapor yeterli görülerek tahkikata son verilmiştir.
Netice olarak davacının talep ettiği alacağın Kanopi cam sözleşmesine ilişkin olduğu, davalının aynı projedeki geçici kabulü yapılmış, garantisi dolmamış başka bir sözleşmedeki malzeme tedarikinin ayıplı olduğu iddiası ile teminatı tuttuğu, yapılan incelemede davacının edimini ayıplı ifa etmediği, davalının takas savunmasının yerinde olmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne, dava açılmdan önce TBK nun 117. Maddesinde düzenlenen şekilde temerrüt gerçekleştiğinden temerrüt tarihten itibaren faize hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Davanın KABULÜNE,
51.979,29TL (nakit teminatın ) alacağın 11/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ,
2) Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 3.550,71 TL karar ve ilam harcının 887,69 TL sinin peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye 2.663,02 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) (a) Dava açılışında alınan 887,69 TL peşin harcın yargılama gideri olarak kabulü ile DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
(b) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 3.250,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı, 225,00TL ATGV keşif araç ücreti, 91,70 TL posta gideri, olmak üzere toplam 4.006,00 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 7.557,31 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2021

Katip….

Hakim…..

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”