Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/687 E. 2021/635 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2019/687 Esas
KARAR NO : 2021/635

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2019
KARAR TARİHİ : 17/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/10//2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Banka Şubesi ile … Grup Mobilya Teks. İnş. Taah. Tur. Oto. San. Tic. Ltd. Şti. Arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmelerini davalı kefil … nun da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduğunu, anılan Kredi Sözleşmelerine dayanılarak kullandırılmış olan davaya konu kredilerin geri ödenmemesi üzerine hesapların kat edilmesi ve çekilen ihtarnameye rağmen yine ödenmemesi sebebiyle dava dışı asıl borçlu ve davalı kefil hakkında Ankara … İcra Müdürlüğü 2019/14539 Esas sayılı dosyasından genel haciz yoluyla takibe geçildiğini, ancak borçlu/davalı … … ‘ nun, itirazı sonucu kendisi yönünden takibin durdurulmasına karar verildiğini ileri sürerek davalı kefilin, Ankara …. İcra Müdürlüğü 2019/14539 E. sayılı dosya alacağı 291.849,77 TL için icra dosyasına yaptığı haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yapılan takip ve akabinde açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ayrıca ödeme emrindeki miktarı kabul anlamına gelmemekle birlikte davalının bugüne kadar yaptığı ödemelerin icra talebinde gösterilen borç miktarından mahsup edilmediğini, uygulanan faiz oranının fahiş olduğunu, muaccel borç olmayan kısmın da icra takibine konu edildiğini bildirip davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacakların tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir (İİK. 67).
Ankara … Müdürlüğünün 2019/14539 takip sayılı icra dosyası, Genel Kredi Sözleşmesi örnekleri, hesap ekstreleri, ihtarnameler, bilirkişi raporu ile diğer belgeler dosyada mevcuttur. Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, cevabın dosya arasına alındığı görüldü.

Ankara … Müdürlüğünün 2019/14539 takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı kefil ve asıl borçlu dava dışı şirket aleyhine 04/11/2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 279.023,91-TL asıl alacak, 12.215,10-TL işlenmiş faiz, 610,76-TL BSMV olmak üzere toplam 291.849,77-TL istendiği, takibin dayanağının ihtarname, hesap özeti ve kredi sözleşmesi olduğu, ödeme emrinin davalıya 07/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 08/11/2019 tarihinde borca, faize, yetkiye ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Genel Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde; Davacı Banka ile dava dışı asıl borçlu şirket olan … Grup Mobilya Ticaret Limited Şirketi arasında 27/03/2019 tarihinde 700,000,00-TL tutarında genel kredi sözleşmesi akdedildiği, sözleşme gereğince davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzasının mevcut olduğu, kefalet sözleşmesinin kefalet tarihi, kefalet tutarı ve kefaletin müteselsil olduğu hususları kefilin el yazısı yazılarak akdedildiği ve kefalet tarihinde davalının şirket müdürü olduğu anlaşılmıştır
Davacı banka tarafından davalıya gönderilen ihtarnamenin incelenmesinde, davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile T.C. Altındağ 3. Noterliği marifetiyle gönderilen 07/10/2019 tarih ve 14363 yevmiye nolu ihtarname ile nakit kredi, taksitli kredi, gayri nakdi kredi ve çek taahhüt bedelinden kaynaklanan toplam 540,842,19-TL borcun ödenmesi ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin davalının 09/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, verilen ödeme süresi dikkate alınarak davalının 17/10/2019 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmıştır. 25/01/2021 tarihinde bilirkişi … ‘ tan aldırılan Rapora göre; “Davalı kefilin; davacı Banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında akdedilen; Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesini müteselsil kefil sıfatı ile 700.000,00 TL kefalet limiti kapsamında imzalamış olduğunu, kefalet tutarının, kefaletin türünün müteselsil kefalet olduğunun, kefalet tarihinin el yazısı ile yazılmış olduğunu, dosya kapsamında medeni durumu hakkında bilgi ve belge bulunmayan davalı kefilin kefaletine ilişkin eş rızası alınmamış olduğu ve asıl borçlu şirketin ortağı ve/veya yöneticisi olduğuna ilişkin de bilgi ve belgeye rastlanılmadığının tespit edilmiş olduğunu, kefalet ile ilgili hususun Mahkemenin takdirinde olduğunu, Davacı bankanın dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile noter vasıtası ile keşide ettiği ihtarname ile asıl borçluya kullandırdığı davaya konu krediyi 03/10/2019 tarihi itibariyle kat ederek kredinin tamamını muaccel hale getirdiğini, ihtarnamenin dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile 09/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, ödeme için tanınmış olan 7 günlük sürenin bitimini izleyen 17/10/2019 tarihinde temerrüdün oluştuğunun sonucuna varıldığını, davaya konu taksitli ticari krediden kaynaklanan borçlara uygulanacak temerrüt faiz oranı %28,08 olarak tespit edilmiş olduğunu, %48 oranı üzerinden temerrüt faizi talep eden davacı bankanın, istemini; GKS hükmü çerçevesinde destekleyecek belge sunmadığından (Temerrüt tarihi itibarı ile BCH Kredilerine fiilen uygulanan cari faiz oranı somut şekilde ortaya konulmadığından), nihai takdir sayın Mahkemede olmak üzere istemin uygun olmadığının sonucuna varıldığını, takibin devamına karar verilmesi durumunda dava dışı asıl borçlu ile aynı tarihte temerrüde düşmüş olan davalı kefilin, hesaplanan asıl alacak tutarının kefalet limitleri içerisinde kalmış olması ve kendi temerrüdünden de sorumlu olması dolayısıyla 285.148,28 TL borcun, 279.023,91 TL asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren %28,08 temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak temerrüt faizi ve BSMV ile birlikte ödenmesinden sorumlu olduğunu” rapor ve beyan etmiştir.
Davacının itirazı üzerine 16/03/2021 tarihinde bilirkişi … ‘ tan aldırılan Ek rapora göre; “Uygulanmasını istemiş olduğu temerrüt faiz oranının tespitine baz olan akdi faiz oranının, temerrüt tarihi itibariyle fiilen uygulandığına ilişkin somut belge ortaya koymamış olan davacı banka vekilinin itirazları yönünden görüş ve değerlendirmelerimizde değişikliğe gidilmesinin gerekmediğini, Mahkemenin takibin devamına karar vermesi durumunda 283.140,53 TL toplam borcun 279.023,91 TL asıl alacağa takip tarihinden ödeneceği tarihe kadar %28,08 oranı üzerinden hesaplanacak temerrüt faizi ve işbu faizin %5 BSMV’si ile birlikte ödenmesinden sorumlu olduğunu” rapor ve beyan etmiştir.
Davacı bilirkişi raporlarına itiraz ederek yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını istemiştir.
17/05/2021 tarihinde yeni bilirkişi … ‘ den aldırılan Rapora göre, “Davacı bankanın talebiyle bağlı olduğunu, davalı takip borçlusu …’ dan 04/11/2019 takip tarihi itibariyle 288.861,85 TL alacaklı olduğunun hesaplandığını, davacı bankanın, 279.023,91 TL asıl alacağa, takip tarihinden tamamen tahsiline kadar yıllık %48,00 gecikme (temerrüt) faizi ve faizin %5′ i oranında gider vergisi talep hakkının bulunduğunu” rapor ve beyan etmiştir.

Aldırılan son bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Somut olayda; davacı banka genel kredi sözleşmesi uyarınca dava dışı asıl borçlu şirkete ticari krediler kullandırmış ve asıl borçlu şirkete çek hesabı tahsis edilmiştir. Krediden ve karşılıksız çek sorumluluk bedelinden kaynaklı borcun ödenmemesi nedeni ile davacı banka davalı kefil hakkında icra takibi yapmakta haklıdır. Zira davalının akdedilen sözleşmeye müteselsil kefil olduğu, kefalet sözleşmesinde kefalet limiti, tarihi ve kefaletin müteselsil olduğu hususlarının kefilin el yazısı ile yazıldığı, davalının kefilliğinin TBK hükümleri gereğince geçerli bulunduğu, kefalet sözleşmesi sonrası şirket hisselerinin başkasına devirinin davalıyı sorumluluktan kurtarmayacağı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık davalının borcunun miktarı, temerrüt tarihi, uygulanması gerekli faiz ve miktarı konusunda toplanmıştır.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, genel kredi sözleşmesi, bilirkişi raporları ve tüm bilgi-belgeler incelendiğinde; davacı tarafından yukarıda detayları belirtilen genel kredi sözleşmesine dayalı olarak dava dışı asıl borçlu şirkete 27/03/2019 tarihinde 700,000,00-TL tutarında borçlu cari hesap kredisi, dava dışı asıl borçluya kullandırılan krediden kaynaklı borçların ödenmemesi üzerine davacının kredi hesaplarını kat ederek dava dışı asıl borçlu ve davalıya ihtarname keşide ettiği, ihtara rağmen davacıya ödememe yapılmaması üzerine takibe girişildiği, somut hadisede davalı kefilin kat tarihindeki borç miktarından ve kendi kefaletinden kaynaklı faiz borcundan sorumlu olduğu, kefil hakkında yukarıda belirtilen temerrüt tarihlerine göre borcun hesabının gerektiği, davacı bankanın dosyaya sunduğu borçlu cari hesap kredilerine uygulanan faiz oranları ile davacı bankanın icra talebinde akdi faiz oranının iki katı üzerinden temerrüt faizi oranından talepte bulunması dikkate alındığında takip tarihi itibarıyla uygulanması gerekli temerrüt faizi oranının yüzde 48 (yüzde 24×2) olduğu, mahkememizce alınan ilk bilirkişi raporu sonrası davacı vekilince yapılan itirazlar üzerine yukarıda belirtilen kat tarihi, temerrüt tarihi, akdi faiz ve temerrüt faiz oranları dikkate alınarak hazırlanan, yargısal denetime elverişli hükme esas alınan ikinci bilirkişi raporuna göre davacının davalı kefilden takip tarihi itibarıyla borçlu cari hesap kredisinden (279.023,91-TL asıl alacak, 9.369,47-TL işlemiş faiz ve 468,47-TL BMSV) olmak üzere toplam 288.861,85-TL olduğundan davalının bu miktar kadar icra takibine yapmış olduğu itirazının iptalinin gerektiği, davalı takibe haksız olarak itiraz ettiğinden ve alacak tutarı likit olarak değerlendirildiğinden kabul edilen alacağın takdiren yüzde 20’si üzerinden icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edileceği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABÜLÜNE,
Ankara …. İcra Dairesi 2019/14539 E. Sayılı dosyada davalının yaptığı itirazın;
279.023,91TL asıl alacak,
9.369,47TL işlemiş faiz,
468,47TL BSMV olmak üzere toplam 288.861,85TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
57.772,37TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 19.732,15 TL harçtan, dava açılışında alınan 3.983,54 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 15.748,61 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 3.983,54 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı, 1.650,00 TL bilirkişi ücreti, 94,00 TL posta gideri, olmak üzere toplam 5.771,94 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 28.670,33 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/09/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır