Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/676 E. 2021/56 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2019/676 Esas
KARAR NO : 2021/56 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili, davalı … Tük. Mal. Paz. ve Tic. Ltd. Şti.’den toplu alışveriş yaptığı, bu alışveriş kapsamında 1 adet … Fırın (SF390X) satın aldığı, fırının satış bedeli KDV dahil olarak 2.830-TL olarak belirtildiği, müvekkili yapmış olduğu toplu alışverişin ödemelerine 28.12.2014 tarihinde başladığını, yapılan her ödeme sonrasında müvekkiline, davalı şirketçe kalan borcu gösterir “Teklif Formu” verildiği, söz konusu formlar müvekkilinin yaptığı ödemelere ve satın aldığı tüm ürünlere ilişkin olduğunu, müvekkili davalı yana olan tüm ödemelerini yerine getirdiği ve edimlerini ifa ettiğini, satın almış olduğu … Fırın (SF390X), müvekkiline 21.08.2019 tarihinde teslim edilmek üzere getirildiği ancak yetkili servis elemanı ve müvekkilince, teslim sırasında söz konusu fırının kutusunun açılmış olduğu, kutuda yazan seri numarası ile fırının seri numarasının aynı olmadığı, kutunun içerisinden kullanma kılavuzunun ve montaj aparatlarının çıkmadığı, fırının teşhir ürünü olarak kullanıldığı ve en önemlisi çalışmadığı tespit edildiği, bu tespit üzerine fırın müvekkiline teslim edilmeden servis bünyesine geri götürüldüğü, bu durum aynı tarihte hazırlanan Servis Hizmet Formu’nun açıklama kısmında “Fırın teşhir ürünüdür. Fırın çalışmıyor.” yazılarak tutanağa geçirildiği, müvekkili, söz konusu ayıplı mal neticesinde zarara uğradığını ve fırının bedelini 2014 senesinde ödediği halde halen fırını olmadığı gibi kendisine herhangi bir para iadesi de yapılmadığı, satın aldığı fırının boyutlarına göre özel olarak yaptırdığı mutfak dolapları da müvekkilin uğradığı maddi zararlardan biri olduğunu, davalı şirketle yapılan görüşmeler sonucunda herhangi bir anlaşmaya varılamadığını ve davalı şirketçe söz konusu ayıplı mala ilişkin taleplerinin kabul edilmediğini, açıklanan nedenlerle, haklı davamızın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik ayıplı mal bedeli olan 2.830-TL alacağın ödeme tarihi olan 28.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt ile davalıdan edilenden alınarak tarafımıza ödenmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde satın aldığı ürünlerin parasını ödediğini ve dava konusu ürünün bedeli olan 2.830-TL’nin ödeme tarihi olan 28.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek faizini talep ettiğini, davacı yanın beyan ve talepleri doğruluk niteliği taşımayıp, hukuka aykırı olduğunu, müvekkil şirket davacının aldığı ürünlerin faturasını düzenlediği, davacıya ilettiği ve davacıya yana satın almış olduğu ürünleri teslim ederek, edimlerini eksiksiz şekilde ifa ettiği, ancak davacı yanın, fatura ve sevk irsaliyesinde gösterilen ürünlerin bedelini davalı müvekkil şirkete ödemediği, davacı yan ödeme yapıldığına dair hiçbir belge ve bilgi sunamadığını, bunlara ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutmak zorunluluğu mevcut olduğu, bu sebepten davacı yanın işbu davayı açmada hukuki yarar olmadığı, 21.08.2019 tarihli sevk irsaliyesi, 26.08.2019 Tarihli fatura ve davacıya satılan ve teslim edilen ürünlerden kaynaklı alacak, dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının haksız ve hukuki mesnetten yoksun davasının reddi, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafın açılan ayıp mal bedelinin tahsili isteminden ibarettir.
Dava sırasında davacı vekilinin vekillikten çekilme dilekçesi verdiği, dilekçesinin asile tebliğ edildiği, bunun üzerine takipsiz bırakılan duruşma gününe kadar davayı davacı asilin takip ettiği ancak mahkememiz dosyasının davacı asil tarafından takip edilmediğinden 05/11/2020 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmış olup, davacı yanca süresinde yenilenmediğinden 6100 sayılı HMK nun 150. ve 320. maddeleri gereği davanın açılmamış sayılmasına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Dava HMK’nun 150. maddesi gereği 3 aylık süre içerisinde yenilenmediğinden davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harcın başlangıçta peşin alınan 48,33-TL harçtan mahsubu ile bakiye 10,97-TL.harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisi vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla geçerli AAÜT gereğince 2.830,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK.nun 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İlişkin, dosya üzerinden tarafların yokluğunda davanın değeri itibariyle istinaf kanun yolu kapalı ve kesin olmak üzere karar verildi. 08/02/2021
Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır