Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/612 E. 2022/375 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/612 Esas
KARAR NO : 2022/375

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – ……
VEKİLİ : Av. … -..
DAVALILAR :1- ….
2- … – … …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı … ile müvekkili şirket arasında 09.06.2016 tarihinde bir belirsiz süreli iş akdi imzalandığını davalının 01.07.2016 tarihinde müvekkili şirkette çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 3.1 maddesinde de belirtildiği üzere davalının müvekkil şirketin Genel Müdürü olarak istihdam edildiğini , müvekkili şirkette çalışmaya devam ederken işten ayrılmak istediğini beyan ettiğini, bunun üzerine 14/03/2019 tarihinde ikale sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 2. Maddesine göre davalının işçilik alacaklarının ödendiğini, davalının ikale sözleşmesinin 4. Maddesinde de rekabet yasağı hükümlerine yer verildiğini, davalının davacı şirketten ayrıldıktan hemen sonra kendisinin tek başına hissedarı …adresinde mukim … vasıtası ile müvekkil şirket ile aynı işleri yapmaya başladığını,müvekkili şirketin 2 personelini de müvekkil şirketten ayrılmaya ikna ederek kendi şirketinde işe başlattığını, sözleşmedeki rekabet yasaklarına aykırı davranışları sebebiyle ihtarname de gönderildiğini, ihtarname gereklerinin yerine getirilmediğini belirterek sözleme de belirtilen 300.000 TL (üçyüzbin Türk Lirası) cezai şartın şimdilik 5.000 TL sinin dava tarihinden işletilecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Dava kısmi dava olarak açılmış ise de …. Karar sayılı kararına göre alacak miktarı belirli olduğundan davacıya 300.000 TL üzerinden harç ikmali yaptırılarak davaya devam olunmuştur.
Davacı vekili 03.01.2022 tarihli tam ıslah dilekçesi ile, davalıların ikale sözleşmesinde kararlaştırılan rekabet yasağı hükmüne aykırılığın yaptırımı olarak öngörülmüş 300.000 TL tutarındaki cezai şarttan ve yine ikale sözleşmesinde bu cezai şarttan bağımsız olarak talep edileceği öngörülmüş olan maddi-manevi zararlardan sorumlu olduklarını, bu sebeple daha önce dava dilekçesinde rekabet yasağına aykırılık sebebiyle talep ettikleri 300.000 TL cezai şart alacağına ek olarak müvekkili şirketin davalıların TTK 54 vd. hükümleri uyarınca haksız rekabet teşkil eden davranışları sebebiyle uğradığı şimdilik 5.000 TL maddi zararın fazlaya dair hakları ve dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkili şirkete verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin sonuç kısmında, yalnızca davalı …’e yönelik talep kurulduğu ; cezai şartın yalnızca davalı …’den talep edildiği müvekkili şirkete yönelik açılan işbu davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini istemiş, davalı …’in , 02.01.2012 tarihinde …a bulunan … şirketinde çalışmaya başladığını, …’yi kurmak üzere 01.05.2013 tarihinde, 24 ay süreyle geçici görev ile …’ye geldiğini, 01.05.2015 tarihinde sözleşmesi sona erdiğinde de işten ayrılıp 27.05.2015 tarihinde…’yi kurduğunu, 2016 yılının Haziran ayına gelindiğinde müvekkilim hâlihazırda şirketini yönetirken, davacı taraftan ‘’genel müdür’’ pozisyonu için yeniden iş teklifi yapıldığı ve müvekkilinin de çalışmayı kabul ettiğini, bu süreçte, müvekkilinin şirketi olduğunun davacı tarafça bilinmekte, hatta…. …merkezi ve Türkiye ofisi müvekkilinden hizmet alır vaziyette olduğunu davalı şirketin ikale sözleşmesi imzalandıktan sonra değil daha önce kurulduğunu, davacının bu durumu bilerek tazminat istemesinin iyiniyete dayanmadığını, davacı şirketin ana faaliyetinin hidroelektrik santrallerin ekipman tasarım ve imalatı olduğunu, cirosunun tamamı yeni ekipman üretiminden sağlandığını , davalı şirketin ise üretim yapamamakta olduğunu, yalnızca bakım- onarım ve montaj işi üstlendiğini, davacının müşterilerine teklif sunmadığını iş almadığını, davalı …’in toplantı yapılacağı düşüncesiyle işverenlerle bir araya gelindiğinde toplantı kapsamında, müvekkilinin işten çıkartıldığı, ikale sözleşmesini imzalaması, aksi halde mevcut haklarından da mahrum kalacağı söylendiğini, müvekkilinin bu şartlar altında ikale sözleşmesini imzaladığını, ayrıca yapılan ikale Sözleşmesinin tüm Türkiye sınırlarında yasaklama getirmiş olması, sürenin 2 yıl olması sebebiyle hukuka aykırı olduğunu, davalının sözleşmeye aykırı bir ticari faaliyette bulunmadığını, davacı tarafın iddiasının aksine; müvekkili şirketin tek çalışanı olan Mustafa Erzurum’un davacı tarafça ikna edilerek işten ayrılmasının sağlandığı ve hâlihazırda davacı yanında çalıştığını, davanın reddine karar verilmesini , aksi takdirde de cezai şart bedelinin tenkisini istemiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, haksız rekabetten kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ve davalı … arasında imzalanan 09/06/2016 tarihli belirsiz süreli hizmet akdinin 12.2. Maddesinde de rekabet yasağı düzenlemesi yapılmış ise de davacının dayanağı bu sözleşme değil 14/03/2019 tarihli rekabet yasağı sözleşmesidir.
Sözleşme: Davacı ile davalı arasında imzalanan 14.03.2019 tarihli ikale sözleşmesinin “REKABET YASAĞI” başlıklı 4. Maddesi davalıya işten ayrıldıktan sonra birtakım rekabet etmeme yükümlülükleri getirmiştir. Bu maddeye göre “Her ne sebeple olursa olsun çalışan, bu anlaşmanın imzalanma tarihinden itibaren 2 yıl süreyle …sınırları dahilinde İşverenle rekabet etmeyecektir. Bu rekabet yasağı kapsamında, çalışan veya şirketi, işverene rakip bir işletmede İşveren bünyesinde yapmış olduğu nitelikte bir işi yapamaz ve işverene rakip bir işletmeyle farklı türde bir menfaat ilişkisine giremez. Çalışan ve şirketi, İşverenin Türkiye pazarındaki müşterileriyle olan ilişkisine zarar verecek herhangi bir eylemden kaçınacaktır. Eğer çalışan veya şirketi bu taahhüdüne aykırı hareket ederse, İşverene, İşverenin kendisine yapacağı ilk yazılı bildirimden itibaren 7 (yedi) gün içinde 300.000 TL para cezası ödemeyi kabul eder. İşveren çalışanın ya da şirketinin rekabet yasağına aykırı hareket etmesinden doğan ya da doğacak olan her türlü maddi ve manevi tazminatı, işbu bu karşılıklı fesih sözleşmesinde belirtilen para cezasından bağımsız olarak, talep etme hakkına sahiptir”. Şeklinde hükümler içermektedir.
Haksız rekabet haksız fiil olup davalının eylemi devam ettiğinden davalının zamanaşımı itirazı reddedilmiştir.
Rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesi için, işveren tarafından sözleşmenin haklı nedenle fesih edilmiş olması veya ayrılan işçi tarafından haksız olarak feshedilmemiş olması, davalı işçinin iş akdinin devamı sırasında işyerinin önemli müşteri çevresi veya üretim yönünden ticari sırlarına vakıf olabilecek bir pozisyonda çalışmış ve ayrıldıktan sonra yasaklanan süre içerisinde rakip bir işyerinde çalışmaya başlaması veya kendisinin bu tür bir faaliyeti icra etmesi, önceki işyerinde edindiği bilgileri yeni işyerinde kullanmasının önceki işverene önemli zarar verebilme ihtimalinin varlığı yeterli sayılmalıdır. T.B.K.’nun 445/2 maddesine göre: “Hakim, aşırı nitelikteki rekabet yasağını, bütün durum ve koşulları serbestçe değerlendirmek ve işverenin üstlenmiş olabileceği karşı edimi de hakkaniyete uygun biçimde göz önünde tutmak suretiyle, kapsamı veya süresi bakımından sınırlayabilir” …K.sayılı, 16.06.2016 tarihli kararı).
6098 sayılı TBK’nın 445. maddesi “(1)Rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez ve süresi, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşamaz.(2)Hâkim, aşırı nitelikteki rekabet yasağını, bütün durum ve koşulları serbestçe değerlendirmek ve işverenin üstlenmiş olabileceği karşı edimi de hakkaniyete uygun biçimde göz önünde tutmak suretiyle, kapsamı veya süresi bakımından sınırlayabilir.” hükmünü haizdir.
Davacının işyerinde hizmet veren bir işçi konumunda değil genel müdür olarak kritik bir görevde olduğu, işveren için önemli teknik sırlara vakıf konumda olduğu haksız rekabet yapabileceği , sözleşmenin bu bakımdan geçerli olduğu kabul edilmiştir. Davalının olağan bir toplantıda manevi baskı ile ikale sözleşmesini imzaladığı iddia edilmiş ise de bulunduğu pozisyon itibariyle sözleşmenin sonuçlarını kavrayabilecek vasıfta olduğundan bu savunmaya itibar edilmemiştir. Davalının pozisyonunun davacı şirketin satış strateji ve kanalları, müşteri çevresi gibi bilgilere ulaşabilecek pozisyonda olduğu, bu bilgilerin kullanılmasının eski işverenin önemli bir zararına sebep olacağı da kuşkusuzdur. 6098 sayılı TBK’nın 445/1 maddesin rekabet yasağı süresinin özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşamayacağı belirtilmiş taraflar arasında akdedilen ikale sözleşmesinde de rekabet yasağı süresi TBK’nın 445/1 maddesine uygun olarak 2 yıl olarak belirlenmiştir. TK nun 447. Maddesindeki geçersizlik hali de ispatlanamamıştır. İş sözleşmesi karşılıklı mutabakat ile imzalanmıştır. İkale sözleşmesinin 4. Maddesi, Türkiye sınırları dâhilinde işvereni olan davacı ile rekabet etmesini yasaklamaktadır. Bu hüküm çalışma özgürlüğüne aykırı gibi görünmekte ise de başka bir işte çalışmama değil rekabet etmeme yasağı getirilmiştir. Netice olarak İkale sözleşmesi ve kapsamındaki rekabet yasağına bağlı cezai şart hükmü bu yönüyle de hukuka aykırı bulunmamıştır.
Davacı ve davalı tarafın gösterdiği tanıklar huzurda dinlenmiştir. Bir kısım tanıklar davalının faaliyet konusunun farklı olduğunu beyan etmiş ise de bilirkişi raporunda aynı sektörde aynı faaliyet alanı içinde oldukları belirtilmiş, bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davacı ….’nin Ticaret Sicil kayıtlarının incelenmesi ve Tespitler; 29.06.2016 tarihinde yönetim kurulunun aldığı karar ile davalı … in 03.06.2018 tarihine kadar münferiden müdür olarak seçildiği, 13.06.2018 tarihinde yönetim kurulunun aldığı karar ile davalının 28.05.2021 tarihine kadar münferiden müdür olarak seçildiği, 19.06.2019 tarihinde tescil edilen 02.04.2019 tarihli yönetim kurulu kararı ile davalının görevinin sona erdiği hususları tespit edilmiştir.
Davalı … incelenmesi ve tespitler;” 28.05.2015 tarihinde… tarafından kurulduğu, yönetim kuruluna Elena Agafonova getirildiği, O1.12.2015 tarihinde hisse devri yapılarak Elena Agafonova hisselerinin tamamını davalı …” e devrettiği, …” in 50 yıllığına münferit yetkili müdür olarak seçildiği tespit edilmiştir.
SMM bilirkişiden alınan rapor ve ek raporda;
a) Davalı …’in davacı firmada çalıştığı dönemde, davacı şirketle davalı şirketin ortak müşterisi olmayıp, davalı … davacı şirketten ayrıldıktan sonra, davalı şirketle iş yapan ve ortak müşterisi olan firmalar:…., .. Ve Malzeme Pazarlama.
b) Davalı …’in davacı firmada çalıştığı dönemde, davacı şirketle davalı şirketin ortak müşterisi olup, davalı … davacı şirketten ayrıldıktan önce ve sonra, davalı şirketle iş yapan ve ortak müşterisi olan firma – … .olarak Tespit Edilmiştir.
c) Davalı …, davacı şirkette çalışırken diğer davalı şirketin 20 adet müşterisi olduğu, düzenlediği fatura sayısının 82 olduğu, Davacı şirketle ve o dönemde başka firmalarla ticari ilişkisinin bulunduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporu yeterli görülmediğinden üç kişiden oluşan yeni bir heyetten rapor alınmıştır.
06/04/2022 tarihli Bilirkişi raporunda özetle, davacı ve davalı şirketin aynı alanda faaliyetleri bulunduğu , ortak müşterileri olduğu, davacı şirket tarafından kaybedilen müşterilerinden kaynaklı 191.595,23 TL tutarında gelir kaybının meydana geldiği, davacının son dört yıllık faaliyeti neticesinde oluşan net karlılık oranı %8 olarak tespit edildiğinden buna göre davacı şirketin net kar kaybının 191.595,23 x 0,08-15.327,62 TL tutarında olduğu hesaplanmıştır. Davalı …’İn davalı şirketin tek ortağı olması ve dağıtılmamış kar miktarının da davalıya dağıtılacağı düşünüldüğünde mali durumunun iyi olduğu ,davalı şirketin dönem karının talep edilen cezai şart bedelini rahatlıkla karşılayabileceği, şirketin bu durumdan fazla etkilenmeyeceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede davalı …’in davacı ile yaptığı iş sözleşmesinde dahi davalının başka şirkette çalışmasının yasaklandığı, davalının iş sözleşmesinin ikale (bozma) sözleşmesi ile yasal haklar ödenmek kaydıyla feshedildiği, fesih ile birlikte imzalanan ikale sözleşmesinde hem çalışan hem de çalışanın mevcut şirketi (davalı) için rekabet yasağı getirildiği, sözleşmede davalı şirketin temsilcisi sıfatıyla ayrı bir imzanın yer almadığı, sadece … adına imzalandığı, davalının sözleşme hükümlerini yok sayarak kendi şirketinde aynı sektörde aynı faaliyet konusunda çalışarak rekabet yasağını ihlal ettiği, ortak müşterileri olduğu, davacının davalı …’den ikale sözleşmesindeki cezai şart talep etmekte haklı olduğu, sözleşmede de davalı yada şirket sözleşmeyi ihlal ederse davalının 7 gün içinde 300.000 TL ödeyeceği kararlaştırılmış olup tazminat sorumlusu olarak davalı … gösterilmiştir. Davalı cezai şarttan sorumlu ise de sözleşmedeki 300.000 TL cezai şartın fahiş olduğu kabul edilerek mahkememizce cezai şart tenkis edilerek 100.000 TL ye hükmedilmiş, bu tazminattan rekabet yasağı sözleşmesinin tarafı olan …’in sorumlu olduğuna karar verilmiş, davalı şirket bakımından açılan dava için tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasını gerektirir durum da olmadığından açılan dava ( pasif ) husumet yokluğundan reddedilmiştir.
Davacının tam ıslah dilekçesindeki talebi olan İkale sözleşmesinin 4. Maddesi uyarınca talep ettiği maddi tazminat bakımından ise davalı … davacıyı zarara uğrattığından davalı 5000 TL maddi tazminata hükmedilmiştir. Diğer davalı (şirket) aleyhine açılan dava bakımından ise; Davalı şirketin ikale sözleşmesinin tarafı olmaması , TTK nun 54. Maddesinde sayılan türden haksız rekabet oluşturan eylemi de mevcut olmadığından davacının davalı şirketten talep ettiği 5000 TL maddi tazminat talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 445/2 fıkrasına göre de “Hâkim, aşırı nitelikteki rekabet yasağını, bütün durum ve koşulları serbestçe değerlendirmek ve işverenin üstlenmiş olabileceği karşı edimi de hakkaniyete uygun biçimde göz önünde tutmak suretiyle, kapsamı veya süresi bakımından sınırlayabilir.” Hakime tanınan bu yetkinin gerek müstakil açılan bir uyarlama davasında ve gerekse de ihlal halinde açılacak bir tazminat davasında kullanılabileceği kuşkusuzdur (…E., 2019/7515 K., 26/11/2019 T.). Bu madde hükmüne göre tenkise gidilmiş 100.000 Tl ye hükmedilmiştir. Tazminatın tenkisi hakimin takdir hakkı ile ilgili olduğundan reddedilen 200 000 TL için davalı … lehine vekalet ücreti takdir edilmeyerek, davalı şirket hakkındaki davaların red sebepleri farklı olan dava ve talepler için davalı aleyhine iki ayrı vekalet ücreti takdir edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacının tam ıslah dilekçesindeki talebine göre;
A) İkale sözleşmesindeki rekabet yasağı ile ilgili olarak talep edilen 300.000,00 TL cezai şart bakımından açılan davada, davalı…Aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine,
İkale sözleşmesindeki rekabet yasağı ile ilgili olarak talep edilen 300.000,00 TL cezai şart bakımından açılan davada, davalı … Aleyhine açılan davanın, davada davalının mali ve sosyal durumuna göre cezai şartın tenkisi ile 100.000,00 TL cezai şartın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
B) Davalı… nin davranışlarının TTK 54. Maddesinde düzenlenen haksız rekabet hükümlerine aykırılık teşkil etmesi ve ikale sözleşmesinin 4. Maddesi uyarınca para cezasından bağımsız 5.000,00 TL maddi tazminat talebinin davalı şirket bakımından reddine,
İkale sözleşmesinin 4. Maddesi uyarınca para cezasından bağımsız 5.000,00 TL maddi tazminat talebinin davalı … bakımından kabülüne, 5.000,00 TL’ nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’ den tahsiline,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.172,55 TL harçtan, dava açılışında alınan 5.164,25 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 85,39 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 5.249,64 TL harcın düşülmesi ilebakiye 1.922,91 TL harcın DAVALI …’ DEN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALI …’ DEN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 44,40 TL başvurma harcı, 3.900,00 TL bilirkişi ücreti, 186,25 TL posta gideri, toplamı 4.130,65 TL ile dava açılışında alınan 5.164,25 TL peşin harç ve yargılama sırasında yatırılan 85,39 TL ıslah harcı toplamından oluşan 10.802,32 TL yargılama giderinin DAVALI …’ DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 13.925,00 TL vekalet ücretinin DAVALI …’ DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Davalı …’ nin yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından husumet yokluğundan red kararı verilen 300.000 TL dava değeri ile açılan kısım için yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100 ,00 TL maktu vekalet ücretinin , TTK nun 54. Maddesi ile sözleşmenin 4. Maddesi hükmüne dayalı olarak açılan maddi tazminat davasının reddi nedeniyle de davalı lehine AAÜT gereğince 5000,00 TL vekalet ücreti takdiri ile DAVACIDAN ALINARAK DAVALI …NE VERİLMESİNE,
7) Davalı …’in yargılama sırasında yapmış olduğu 153,50 TL posta giderinin davalı …’in üzerinde bırakılmasına,
8) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
İlişkin, Davacı Vekili Av. … Davalı Vekili Av. … yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde …Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022

Katip …

Hakim …

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”