Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/423 E. 2021/968 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2019/423 Esas
KARAR NO : 2021/968

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2019
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 30/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile davalı arasında, müvekkilinin kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında yapımını üstlenmiş olduğu … parsel üzerinde bulunan imalatın “çatı izolasyon” işinin yapımı hususunda 85.000 TL bedel karşılığı şifahen anlaşma yapıldığını, ilgili eser sözleşmesi kapsamında yapacağı iş karşılığı davalıya ilk etapta 14/12/2016 tarihinde 5.000 TL nakit, sonrasında …. Şubesine ait 7298284131 nolu çek hesabından 09/11/2016 keşide tarihli 15.000 TL bedelli (Çek No 0046033), 30/12/2016 keşide tarihli 15.000 TL bedelli (Çek No 0046034), 30/06/2017 keşide tarihli 25.000 TL bedelli (Çek No 0046057) ve 8284131 nolu çek hesabından 30/07/2017 keşide tarihli 25.000 TL bedelli (Çek No 0047988) dört adet çek verildiğini, Davalının imalatı tamamlaması sonrası, yağan yağmur ve kar sularının izolasyon yapılan çatıdan doğrudan bina içerisine akıntı yapmasından kaynaklı olarak inşaatın yapım sürecine ilişkin iş akışının müvekkilince durdurulmak zorunda kalınması sonrası davalının durumdan haberdar edildiğini, ancak müvekkilince defalarca aranmasına ve imalattaki mevcut problemin acilen giderilmesi gerektiği yönündeki ısrarlarına rağmen davalı tarafından iş yoğunluğu, mevsim şartları vs. gibi gerekçeler bahane gösterilerek yapılması aciliyet arz eden izolasyon ve onarım İşleminin ötelendiğini, bu süreçte inşaatın rutin ve kademeli imalat akış planı ve takviminin de tamamen sekteye uğradığını, Söz konusu süreç devam ederken davalıya verilen çeklerin tamamının müvekkili tarafından ödendiğini, Davalının (müvekkilince ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesine rağmen) üstlenmiş olduğu eser sözleşmesine dayalı yükümlülüklerini yerine getirmekten imtina etmesi sonrası müvekkilince son olarak kendisi hakkında yasal yollara başvurulacağına ilişkin şifahi ihtarları sonrası 2017 yılının 11. ayında davalı tarafından imalatın durumunu kontrol için inşaat mahalline gelindiğini, ancak bu defa da müvekkilinden yeniden “malzeme bedeli” adı altında 37.000 TL ek ücret talep edildiğini, Davalının eser sözleşmesi kaynaklı imalat yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve müvekkilinin menfi ve müspet anlamda zarara uğramasına sebebiyet vermesi yanında, devam eden mağduriyeti sebebiyle 05/01/2018 tarihinde davalıya Ankara … . Noterliğinin 05/01/2018 tarih ve 00211 yevmiye nolu ihtarıyla anlaşmadan doğan yükümlülüklerini yerine getirilmesi aksi takdirde işin başka bir firmaya yaptırılacağının ihtar edilerek süre verildiğini, ancak davalının söz konusu ihtar ve verilen süreye rağmen yükümlülüklerini yerine getirmekten imtina etmesi sebebiyle 06/02/2018 tarihinde eser sözleşmesine konu çatının ve bina içerisine giren yağmur ve kar sularının yarattığı zarara ilişkin olarak, konusunda uzman İnşaat mühendisi bilirkişi aracılığıyla durum ve zarar tespiti yaptırıldığını, ardından da çatı izolasyon işi için 45.000 TL bedel karşılığı başka bir şirketle sözleşme imzalanarak imalat yeniden yaptırılmak zorunda kalındığını, Davalının üstlenmiş olduğu ve bedeli ödenen “çatı izolasyon” işini yerine getirmemesi sebebiyle ödenen bedelin iadesi ve çatıdan sızan yağmur ve kar sularının sebebiyet verdiği zararın giderilmesi için 04/02/2019 tarihinde yapılan arabuluculuk başvurusun ekte sunulduğunu, son tutanak içeriği ile sabit olduğu üzere uzlaşmazlıkla sonuçlandığından iş bu davanın açılması zarureti hasıl olduğundan bahisle İzah edilen sebepler, dilekçeleri ekinde sunulan deliller ve yargılama aşamasında ortaya çıkacak durumlar ve sunulacak olası ek deliller çerçevesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili tarafından davalıya (üstlenmiş olduğu edimini yerine getirmemiş olması sebebiyle) çatı izolasyon işi karşılığı ödenen 122.000 TL bedelin ve söz konusu İşin yapılmamasından kaynaklı olarak ana imalatta meydana gelen hasar bedeli karşılığı 20.000 TL olmak üzere toplam 142.000 TL’nin davalının temerrüde düşürüldüğü 01/02/2018 (Ankara …. . Noterliğinin 05/01/2018 tarih ve 00211 yevmiye nolu ihtar aracılığıyla) tarihinden itibaren ticari temerrüt (avans) faiziyle birlikte davalıdan tahsiliyle müvekkiline ödenmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılması talep edilmektedir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, Davacı yanın söz konusu iddialarının kabulü mümkün olmadığını, Üncelikle davacının dilekçesinde belirttiği yağmur ve kar sularının bina içerisine ilk akıntı yaptığı zaman müvekkiline haberdar edildiği fakat müvekkilin onarım işlemini ötelediği ve bu sebeple inşaatın takviminin sekteye uğradığına ilişkin iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Müvekkilinin haberdar edildiği anda onarım işlemi için gerekli süreci başlattığını ve kendi imalatından kaynaklanmayan bir sorun olmasına rağmen söz konusu sorunu giderme yoluna gittiğini, Nitekim çatı izolasyonunun İlk imalatında müvekkilden kaynaklanan bir kusur bulunsa idi davalı yanın da dilekçesinde kabul ettiği üzere müvekkilinin onarım için gereken kısmı için istediği 37.000,00 TL ücreti davacı yanın müvekkiline ödemesinin hayatın akışına aykırı olacağını ve davacı yanın söz konusu onarımı kusurlu olarak gördüğü müvekkilinin hiçbir ücret talep etmeksizin yapmasını talep edeceğini, Dolayısıyla söz konusu çatı imalatı sırasında müvekkilin herhangi bir kusurunun bulunmadığını ve bu sebeple de müvekkilinin gerekli tamiratı, malzeme için gereken ücreti davacı yandan tahsil ederek yaptığını, Müvekkili ile karşı tarafın yapmış olduğu anlaşmaya göre; inşaatın yalıtım yapılacak alanına minimum C30 hazır beton atılması gerektiğinin söylendiğini, Buna ek olarak farklı bir beton türü atıldığında sorun yaşanılacağının özellikle belirtilmesine rağmen, karşı taraftan izolasyon yapılacak yere elle karma düşük dozlu şap atıldığını, (elle karma düşük dozlu şap atıldığına ilişkin çatıda çekilmiş fotoğrafların dosyaya ekleneceğini) Bu durum üzerine yeniden müvekkili tarafından teslim edilen zemin üzerine izolasyon yapılması halinde sorunlar olabileceğinin karşı tarafa açıkça belirtildiğini, Bütün bunlara rağmen karşı taraftan zemine uygulanan düşük dozlu şap uygulamasının üzerine yalıtım yapılması talimatı verilmesi üzerine müvekkili tarafından söz konusu izolasyon uygulamasının yapıldığını, meydana gelen gecikmeden ve karşı tarafın kusurlu malzeme kullanmasından doğan sonuçlardan dolayı müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, Müvekkiline Ankara 16. Noterliği’nin 05.01.2018 tarih ve 00211 yevmiye numaralıihtarnamesine Ankara …. . Noterliği’nin 30.01.2018 tarih ve 3479 yevmiye numarası ile cevap verildiğini, (Söz konusu ihtarnameye cevaplarının ek olarak dosyaya sunulacağını) Söz konusu cevapta da bu hususlara değinildiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Vakıfbank Mamak Şubesi ile Ankara … Noterliğine müzekkere yazılmıştır.
Bilirkişi …. ‘dan kök ve ek bilirkişi raporu, Abdurrahman Demir ve Prf. Dr. Hasan İşgüzar’dan heyet raporu aldırılmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı davacının davalıdan alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereği tarafların edimlerini usulunce yerine getirip getirmedikleri, çatı izolasyonu işi nedeni ile davacının zarara uğrayıp uğramadığı, davalı tarafından yapılan iş sebebi ile ortada bir ayıp yahut kusurlu iş bulunup bulunmadığı, meydana gelen zarardan davacının sorumlu olup olmadığı, davacının alacağı var ise varlığı ve miktarının tespiti noktalarında toplanmıştır.
Mahkememizce bilirkişiler marifetiyle dosya üzerinden aldırılan raporlara göre özetle;
Bilirkişiler …. 17/12/2020 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Davacı … ile davalı …’ın, 3… Parseldeki dava konusu binanın Çatı teras İzolasyonu işi için ilk aşamada 85.000 TL, ikinci aşamada 37.000 TL bedelle şifahen anlaştıkları ve bu bedellerin ödendiği konusunda bir çelişkinin bulunmadığının dosya muhtevasından anlaşıldığı, Dava Konusu imalatların bulunduğu…. parseldeki taşınmaza gidilerek gerekli inceleme ve tespitlerin yerinde yapıldığı, bu taşınmaza ait Mimari Projenin de incelendiği, Yerinde yapılan incelemede Çatı Teras katındaki davalı … tarafından yapılan izolasyonun söküldüğü yerine dava dışı yapı-d mimarlık tarafından Arduazlı Membranın yapıldığının anlaşıldığı, Davacının talebi üzerine yaptırıldığı anlaşılan dosyada bulunan 04.05.2018 tarihli, Bilirkişi Raporu başlıklı belgede, Davalı tarafından yapılan yalıtımın, arduazlı membran olmadığı, sürme yalıtım şeklinde ve de uygun olmayan iklim şartlarında yapılmış olduğu, yapılan imalatın tüm teras yüzeyi boyunca yer-yer çatladığını, imalatların kabarmış, kavlamış, dağılmış, parçalanmış, sonuç olarak evsafını yitirmiş olduğunun belirtildiği, Dosyada bulunan fotoğraflarda da yapılan imalatların belirtilen şekilde (Gizli ayıplı) olduğunun belirlendiği yine dosyada bulunan 3 Adet CD içerisindeki fotoğraf ve videolarda da bina içindeki hasarlara ait kayıtların olduğunun görüldüğü, Davalı tarafından yapıldığı anlaşılan Çatı teras İzolasyonundaki kusurlar nedeni ile terasın alt katında bulunan meskenlerin duvar ve tavanlarında kısmi olarak su izlerinin olduğu, duvar kağıtlarında deformelerin olduğu yine kat sahanlığı Koridor duvarlarında, tavanlarında su izlerinin de mevcut durumda olduğunun görüldüğü, Davalı … tarafından yapılan Çatı Teras izolasyonunun kusurlu yapılmasından doğan hasarlara ait foto / videolarda dosyada bulunduğundan bina içindeki hasar toplamının 20.000 TL olduğunun kanaatine varıldığı, Bu durumda davalının Gizli ayıplı olarak, kusurlu yaptığı imalatlardan dolayı oluşan toplam hasarın 85.000 * 37.000 * 20.000 – 142.000 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler Mehmet Kaleli ve Prof. Dr. Hasan İşgüzar’ın 22/03/2021 tarihli bilirkişi EK raporunda özetle; kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi A…. ‘ın 31/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda, Davalının su yalıtımı işini istenen /olması gereken şekilde yapmamış, edimini yerine getirmemiş olduğu, yalıtımın istenen şekilde yapılmamış olmasında davacının kusurunun bulunmadığı, davacının davalıdan talep edebileceği bedelin 142.000 TL olabileceği, temerrüt tarihi ve işleyecek faizin takdirinin mahkemede olduğu bildirilmiştir.
Deliller değerlendirilmiştir.
Yukarıda belirtilen bilgiler ışığında dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında Ankara Mamak’da bulunan 366459 nolu ve 21 parsel üzerinde bulunan çatı izolasyon işine ilişkin anlaşma yapıldığı, bu nedenle davacı tarafından davalıya birden fazla ödemede bulunulduğu, yapılan ödemeler sonrası davacı tarafından davalının imalat yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve davacının zarara uğradığından bahisle noter marifetiyle çekilen ihtarnamede davalının anlaşmadan doğan yükümlülüklerinin yerine getirilmesi aksi takdirde işin başka bir firmaya yaptırılacağı konusunda davalıya ihtaratta bulunulduğu, verilen sürede de eksiklikler davalı tarafından yerine getirilmediğinden davacının dava dışı başkaca bir firmaya 45.000,00TL ödemede bulunularak imalatı yeniden yapmak zorunda kaldığı ileri sürülerek bu ödemeyle birlikte davacıya yapılan tüm ödemelerin ve eksik/ayıplı imalat sebebiyle davacının ödemek durumunda kaldığı bina içindeki hasar bedelinin tahsili talebiyle eldeki davanın açıldığı, mahkememizce işin niteliği gereği teknik incelemeyi gerektirdiğinden bilirkişilerden davacının varsa bu nedenle oluşan zararı hakkında birden fazla rapor aldırılmasına yoluna gidildiği, davacının varsa oluşan zararı hesaplanırken özellikle imalattan kaynaklı eksikliklerin dava dışı bir şirkete tamamlatılması yönü itibarıyla davalı şirketin eksik yahut ayıplı olsa da çatı izolasyon imalatı nedeniyle davacının zenginleşip zenginleşmediği, dava dışı şirketin hatalı izolasyon imalatının sökülüp sökülmediği, bu işlem ve yerine yapılacak yapılacak imalat işi yerine getirilirken davalı şirketin imalatından faydalanılıp faydalanılmadığı, bu tespitlerden hareketle davalının eksik ya da ayıplı şekilde işi yerine getirmesi halinde davalıya ödenen tüm ücretten tenzil edilmesi gerekli imalat bedellerinin bulunup bulunmadığı yönünden de inceleme yapılmasının elzem olduğu, alınan bilirkişi raporlarına bu yönler itibarıyla yeterli araştırma yapılmaması ve hüküm kurulmasına elverişli olmaması nedeniyle itibar edilmeyerek mahkememizin 30/09/2021 tarihli 9. celsesinin 1 numaralı ara kararında bilirkişi eşliğinde yerinde keşif incelemesi yapılarak bilirkişi raporu aldırılması için ara karar kurulduğu, HMK’nın 288/2 maddesi uyarınca resen keşif kararı mahkemece verilebilmesi ve uyuşmazlığın çözümü için bu delile başvurulmasının mahkememizce zaruri görülmesi hususları birlikte düşünüldüğünde davacı vekilinin bu ara karardan dönülmesi talebinin değerlendirildiği mahkememizin 05/10/2021 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilerek duruşmada belirlenen keşif gün ve saatine kadar istenilen harç ve yargılama giderlerinin süresinde yatırılmaması halinde keşif ve bilirkişi delilinden davacı tarafın vazgeçmiş sayılacağına ilişkin ara karar kurulduğu, kararın davacıya tebliğ edildiği, davacı tarafın verilen süre içinde gerekli harç ve yargılama giderini dosyada alınan bilirkişi raporlarının lehine olduğu olduğu düşüncesiyle dosyaya yatırmadığından keşfin yapılamadığına dair tutanak tutulduğu, böylece davacının dava dilekçesinde dayandığı bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağı anlaşıldığından yukarıda belirtilen nedenlerle ispatlamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gerekli 59,30-TL.harçtan peşin alınan 2.425,01 TL harcın düşümü ile bakiye 2.365,71 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 17.440,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.. 23/12/2021

Katip …
E-imza.

Hakim …
E-imza.