Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/270 E. 2022/22 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2019/270 Esas
KARAR NO : 2022/22 Karar

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – …
2- … – …
3- … – …
4- … – …
5- … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … …..

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/05/2019
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirkette %10 payla azlık hissedar ortaklar olduklarını, genel kurulda çoğunluk tarafından oy hakkının kötüye kullanılmak suretiyle azınlık pay sahiplerinin müktesep haklarını yok edici şekilde kararlar alındığını, davalı şirketin ortaklarından olan ve çoğunluk pay sahiplerine ait … Eksper A.Ş’ye emsalinin altında kiralar, arsa alımları yapmak suretiyle müvekkillerini zarara uğrattıklarını, dolayısıyla şirket kaynaklarının haksız kullanıldığını, şirket araçlarının çoğunluk hissedarı olan Turhan ailesine ve … Ekspres şirketine tahsis edildiğini, müvekkillerinin bilgi alma taleplerinin karşılanmadığını, bilgi alma haklarının ticari sır gerekçesiyle ihlal edildiğini bu nedenle gündemin 3,4, maddelerinin iptali gerektiğini, 5. maddesindeki yönetim kurulunun ibrasına ilişkin alınan kararın TTK m. 436 hükmüne aykırı olmasından dolayı iptal edilmesi gerektiğini, gündemin 6. maddesinde elde edilen kârın tamamının yedek akçeye aktarılmasının iptali gerektiği, gündemin 8. maddesi ile kabul edilen fahiş yönetim kurulu üyeleri ücretlerine ilişkin kararın iptali gerektiği, gündemin 9. maddesi kapsamında alınan kararın da iptal edilmesi gerektiğini belirterek genel kurulda alınan kararların iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların davalı şirkette azınlık olduğunu, davacılardan …’in hisse oranı %3 olmasına karşın çoğunluk (% 97) tarafından şirket yöneticilik görevine devam etmesi konusunda uzun süre müsaade edildiğini, ancak … yönetimi altında iken şirketin kötü yönetildiğinin denetçi raporlarıyla sabit olduğunu, %10 hisseye sahip olan davacıların şirketin çalışmasını engelleyici tavırlar içinde olduklarını, davacıların TTK 531.madde hükmüne dayanarak fesih davası açtıklarını, diğer tüm davaları da fesih davasına delil oluşturmak için açtıklarını, davacıların müvekkil şirket yönetimine husumet beslediklerini, kendilerinin de görev yaptığı dönemde yönetim kurulu üyelikleri için benzer ücretler aldıklarını, buna rağmen alınan ücretleri bahane ederek dava açtıklarını, davacıların oy hakkının kötüye kullanıldığına ilişkin iddilarının da yersiz olduğunu, şirketin davacıların yönetiminde olduğu 53 yılın zararlarının bu süreçte kapatıldığını, davalı şirket ile … Eksper A.Ş arasındaki kira sözleşmelerinin bizzat davacı … tarafından imzalandığı, genel kurul gündeminde yer alan tüm maddelerin hukuka uygun bir şekilde oylandığı ve kabul edildiğini, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, anonim şirket genel kurulunda alınan kararların iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların dayandığı deliller toplanmış, davalı şirket defterleri, genel kurul tutanağı ve ekleri celbedilmiş dosya bilirkişiye tevdi olunarak rapor tanzim ettirilmiştir.
Toplanan delillerden, Davalı Şirket sermayesinin % 18’i asaleten, %
82’si vekaleten olmak üzere tamamı 25.02.2019 tarihli genel kurulda temsil edilmiştir.
Genel kurul kararlarının 3.maddesinde 2018 yılı yönetim kurulu faaliyet raporu müzakere
edilerek oy çokluğuyla kabul edilmiştir. Genel kurul kararlarının 4.maddesinde ise 2018 yılı
Şirketin finansal tabloları görüşülmüş ve oy çokluğuyla kabul edilmiştir.
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkil ortaklardan bilgilerin gizlendiğini, hiç bir somut bilgi
verilmeden yönetici ortakların oylarıyla ile yapılan bilanço ve finansal tabloların tasdikine
ilişkin kararm dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve iptalinin gerektiği belirtilmiş, Şirket
kaynaklarının haksız kullanıldığı belirtilerek, Turhan ailesinin sahip oldukları …
Ekspres AŞ yararına kullanıldığı, bu şirketle kira sözleşmesinin 31.12.2006’da bitmesine
rağmen kasten yenilenmediğini, Şirket araçlarının Turhan ailesine ve … Ekspres AŞ’ye
tahsis edildiği, bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda, … A.Ş kaynaklarının …
Ekspres AŞ ve Turhan ailesi lehine kullandırıldığına ilişkin iddiaların bilanço ve gelir-gider
tablosunun gerçeği yansıtmadığına dair en büyük delil olduğu, … A.Ş’nin genel yönetim
giderleri ve satılan hizmet maliyetinin yükseldiği, dolaylı olarak Şirketin kârlılığın azaldığı,
azınlık ortakların müktesep hakkı olan kâra katılma haklarının engellediği belirtilmiştir.

Düzenlenen bilirkişi raporu ışığında,, Davalı şirketin 2018 takvim yılına ait 31.12.2018 tarihli Bilanço
ve 01.01.2018-31.12.2018 Dönemi Ayrıntılı Gelir Tablosunun 25.02.2019 tarihli genel kurula verilen 2018
yılına ait finansal tabloları karşılaştırıldığında, bilançodaki bilgiler bire bir uyuştuğu, Davalı Şirketin Ticari defter kayıtlarında, 2018 Yılında Net dağıtılabilir karın, 3.370.352,21-TL olduğu ve kar dağıtım kararının alınmadığı, Gelir Tablosunda davalının Ticari defter kayıtlarında 31.12.2018 tarihli 11417
yevmiye numarasında 2018 yılının Dönem net karı 3.370.352,21-TL, Dön.Karı Ver.Ve
Diğ.Yük.Karş. 1.046.500,00-TL olarak kayıt yapıldığı ancak 25.02.2019 tarihli genel kurula
verilen ve Kurumlar Vergisi Beyannamesinde beyan edilen 2018 yılına ait Gelir tablosunda
ise Dönem net karı veya Zararı 1.046.500,00-TL, Dön.Karı Ver.Ve
Diğ.Yük.Karş. 3.370.352,21-TL olarak rakamların yer değiştirdiği, ancak gelir
tablosunun diğer kalemleri uyuştuğundan bu iki kalemin sehven yazıldığı, aldatmaya yönelik bir kasıt bulunmadığı, zira diğer tüm kayıtlar doğru olmakla kolaylıkla tespit edilebilir bir hata olduğu kanaatine varılmıştır.

Genel kurul toplantısının 3 ve 4. Maddelerinin görüşülmesinde kanuna, esas sözleşmeye, iyiniyet kurallarına aykırı bir uygulama bulunmadığı anlaşıldığından bu maddelerin iptali talebinin reddi gerekmiştir.

Genel kurul kararlarının 5. maddesinin, TTK’nin 436.maddesine aykırı olduğu
gerekçesiyle iptali talep edilmektedir. TTK md. 436/2 hükmüne göre, ‘Şirket yönetim kurulu
üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişiler, yönetim kurulu üyelerinin ibra
edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz.’ Ancak, şirket yönetiminde olmayıp hakim pay sahibi niteliğine sahip olan pay sahiplerinin
ibra oylamasında oy kullanamayacakları yönünde bir hükme kanunda yer verilmediğinden,
toplantı tutanağından yönetim kurulunun ibra oylamasına katılmadığı, ayrıca TTK m. 436/1
hükmünün ibra ile ilgili olmayıp, müzakerelere katılma yasağı ile ilgili olduğu görüldüğünden
ibra oylamasına ilişkin gündemin 5.maddesinin iptali şartlarının oluşmadığı sonucuna
varılmıştır.

Genel kurul kararlarının 6.maddesinde kâr dağıtımı konusu ele alınmış ve 2018 yılında elde
edilen kârın tamamının yedek akçeye ayrılması ve kâr dağıtımı yapılmaması yolundaki teklif
oy çokluğu ile kabul edilmiştir.
TTK md. 519/1 ve 523 hükümleri dikkate alındığında birinci temettünün dağıtılması
gerektiği, ayrıca kârın tamamının yedek akçelere ayrılmasının tüm ortakların menfaatine
olması gerektiği anlaşılmaktadır. Davacılar tarafindan şirketin feshi davasının açıldığı, ilk
derece mahkemesi kararıyla çıkma kararı verildiği, ancak bu kararın henüz kesinleşmediği
anlaşılmakta olup, çıkma kararına göre davacılara çıkma payı olarak 42.797.664 TL ödeme
yapılması gerektiği belirlenmiştir, İlk derece mahkemesinin kararının kesinleşmesi halinde çıkma paylarının ödenmesinin zorunlu olacağı düşünüldüğünde, çıkma payı alacak ortakların da aynı zamanda şirketin öz sermayesinin güçlendirmesi konusunda menfaati
olduğu sonucuna varılarak, kâr payı dağıtımı yapılmamasına ilişkin genel kurul gündem maddesinin iptal şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.

Gündemin 9. maddesinin şirketin feshi davası ile ilgili alınacak tedbirlere ilişkin olarak
yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Yönetim
kuruluna yasa ile tanınan yetkiler ve yönetim kurulunun görevleri düşünüldüğünde, bu hususta
genel kurulun kararı olmasa dahi, tedbirli bir yönetici gibi hareket
etmek suretiyle yönetim kurulunun şirketi korumak için tedbirler almasının onun özen borcunun bir gereği
olduğu dikkate alındığında, gündemin 9. maddesinin iptali
şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.

Genel kurul kararlarının 8. maddesinde yönetim kurulu üyelerine ücret takdir edilmesi
yönünde karar verilmiş ve her üye için aylık net 27.500 TL olarak önerilen ücret teklifi oy
çokluğu ile kabul edilmiştir.
Yönetim kurulu üyelerinin mali haklarının belirlenmesi genel kurulun vazgeçilmez
yetkilerindedir. Ancak belirlenen ücret ve huzur hakkının makul olup olmadığı, şirket
menfaatlerine aykırı ve dürüstlük kuralım ihlal Edecek şekilde yüksek_ belirlenip belirlenmediği hususu şirket defterleri ve kayıtlan üzerinde yapılacak inceleme sonucunda
şirketin mali yapısı dikkate alınarak belirlenebilir.
2005 yılında yönetim kurulu üyelerine takdir edilen ve ödemeleri gerçekleştirilen
ücret tutarı olan aylık net 15.000 TL baz alınmak ve TÜFE ile ÜFE oranlan kullanılmak
suretiyle günümüzdeki aylık net ücret karşılığı olarak 53.871 TL-56.227 TL aralığına
ulaşılmaktadır. Teklif edilen aylık net 27.500 TL’nin ise bu sınırlar altında olduğu
görülmektedir.

Dava dosyasına giren kayıtlardan, A.Ş.’nin ticaret sicil kaydı, aynı taraflar arasında değişik yıllara ilişkin genel kurul
kararlarının iptali talebiyle açılan davalarda verilen kararlara ilişkin emsal mahkeme karar
suretleri bulunduğu görülmüştür. Davalı şirketin 2009 faaliyet dönemine ilişkin 27/06/2010 tarihli genel kurulunda her
yönetim kurulu üyesi için aylık 19.500,00 TL ücret ödenmesi hakkındaki kararın İzmir 6.
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/746 Esas 2013/144 Karar kararıyla iptal edildiği, verilen
iptal kararı kesinleştiği, benzer şekilde 15/01/2008 tarihli genel kurulda alınan 15.000,00
TL ücret, 21/09/2007 tarihli genel kurulda alınan 15.000,00 TL ücret, 09/06/2006 tarihli
genel kurulda alınan 15.000,00 TL ücret, 16/05/2005 tarihli genel kurulda alınan 15.000,00 –
12.000,00 TL ücret kesinleşen mahkeme kararlarıyla iptal edildiği anlaşılmıştır.

Davalı şirketin 14/03/2014 tarihli genel kurul toplantısında gelir gide
r tablosunun tasdikine, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmesine, yönetim ve denetim kurulu
üyelerine ödenecek ücret miktarına (23.500,00 TL) ilişkin alınan kararların iptaline ilişkin iş
bu dosyada davacı olan ortaklar tarafından davalı şirket aleyhine genel kurul kararının iptal
talebiyle Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1195 Esas sayılı davası açıldığı, Anılan mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek
davalı şirketin 14/03/2014 tarihli genel kurul toplantısında yönetim ve denetim kurulu
üyelerine ücret belirlenmesine ilişkin alınan kararın iptaline, diğer maddelere ilişkin ipta
l talebinin reddine dair 2015/794 Karar sayılı karar verildiği, Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 2016/4873 Esas
2017/6710 Karar sayılı ilamıyla kararın onandığı, onama kararına karşı davalı vekilinin kara
düzeltme yoluna başvurduğu, anılan Dairece karar düzeltme talebinin reddine kara
r verilmesiyle ilk derece mahkemesi kararının kesinleştiği görülmüştür.

Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
nin 01/11/2017 tarihli 2014/796 Esas 2017/812 Karar
tarihli dosyasında 2011 yılı genel kurul toplantısının 10. maddesi ile davalı şirket yönetim
kurulu üyelerine 01/06/2011 tarihinden itibaren aylık net 22.500,00 TL, denetçiye ise aylık
4.500,00 TL ücret ödenmesi yönünde alınan kararın iptaline ilişkin davada mahkemenin red kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi
21.hukuk Dairesi
2018/1361
E.- 2020/500
K. Sayılı ilamı ile esastan kaldırılarak 10. Maddenin iptaline karar verilmiştir.
Yine Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/257 Esas – 2021/623
sayılı dosyasında 20/10/2021 tarihli kararı ile, 24/03/2020 tarihinde yapılan genel kurulunda gündemin 6. Maddesi ile alınan 27.500,00 TL ücret
ödenmesine ilişkin kararı, ” bilirkişi raporuna göre 2009 yılı
şirket net karının 2.101.884,94 TL olduğu, iki yönetim kurulu üyesi için yıllık ödenecek ücretin net
648.000,00 TL olduğu, net karın 3’te birinin sadece yönetim kurulu ücretlerine tahsis edilmiş olacağı, bu
durumun da iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil edeceği” kanaati ile TTK 445 maddesi gereğince iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.

Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ” 2005 yılında yönetim kurulu üyelerine takdir edilen ve ödemeleri, gerçekleştirilen ücret
tutan olan 15.000 TL baz alınmak suretiyle ülkemizde uygulanan net asgari ücret
tutarlarından hareket edilmesi durumunda, 2005 yılında yönetim kurulu üyelerine ödenen
ücret tutan olan 15.000 TL, 2005 yılındaki 43 net asgari ücrete karşılık gelmekte iken 2019
yılında teklif edilen ve kabul gören yönetim kurulu üyelerinin her biri için aylık net 27.500
TL ise 2019 yılındaki 14 net asgari ücrete karşılık gelmekte “olduğu baz alınarak ücretin fahiş olmadığı benimsenmişse de, yukarıda açıklanan kesinleşmiş mahkeme kararları ile önceki yıllarda belirlenen ücretlerin defaten iptal edildiği dikkate alındığında, ortaklara kar payı dahi dağıtılmazken azlık pay sahiplerinin meşru
menfaatlerini zedeleyecek şekilde objektif iyi niyet kurallarına aykırı olarak fahiş miktarda ücret belirlendiği bu nedenle
genel kurul toplantısında alınan kararların 8. maddesi ile yönetim kurulu üyelerine aylık 27.500,00 TL ücret ödenmesine yönelik
alınan kararın iptaline karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacıların davasının KISMEN KABULÜ İLE,

25/02/2019 tarihli genel kurul kararlarından 8. Madde ile alınan yönetim kurulu ücretine ilişkin kararın iptaline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,

2-Alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,

3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 44,40-TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin harç, 6,40-TL vekalet harcı toplamı 95,20-TL ile,
Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 199,90-TL posta masrafı, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti toplamı 3.199,90-TL’nin davanın kabul red oranı dikkate alınarak 533,32‬-TL’nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,

4-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,

5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı oy birliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır