Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/927 E. 2021/166 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2018/927 Esas
KARAR NO : 2021/166 Karar

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2018
KARAR TARİHİ : 05/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının davacıdan çeşitli ürünler satın aldığını ve karşılığında doğan borcun çeşitli tarihli faturalar ile faturalandığını, toplamda 16.368,83 TL’ lık malzeme satın alan davalının 6.819,07 TL’ lik borcunu ödediğini, davalının bakiye 9.549,76 TL’ lik borcu ödemekten kaçınması üzerine alacağın tahsili için Ankara …Müdürlüğü’ nün 2018/11339 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürüp davalının Ankara …Dairesi 2018/11339 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 9.549,76 TL’ lik ana para bölümünün iptali ile takibin devamına, %20’ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun şekilde tebligat yapılmasına rağmen Mahkememize herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça fatura alacağına dayanan takibe davalının itirazı üzerine davacının açmış bulunduğu 2004 sayılı İİK’nda düzenlenen itirazın iptali davasına ilişkindir.
Ankara …Dairesine, Ankara … Dairesine ve Çankaya Vergi Dairesine yazılar yazıldığı, Ankara …Dairesinin 2018/11339 takip sayılı dosyasının davanın taraflarıyla ilgisinin bulunmadığı görülmüştür.
Ankara … Müdürlüğünün 2018/11339 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 05/10/2018 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 9.549,76TL asıl alacak, 836,71TL işlenmiş faiz olmak üzere toplam 10.386,47TL istendiği, ödeme emrinin davalıya 11/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 17/10/2018 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, takibin dayanağının 15.02.2018 tanzim ve 15.02.2018 vade tarihli cari hesap bakiye alacağı olduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.

HMK.nun 222/1, 220/3 maddeleri gereğince taraflara dava konusu ticari defter ve kayıtlarını sunması süre verilmiş ve bilirkişi tarafından sunulan tarafların ticari defter kayıtları incelenmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
18/03/2019 tarihinde bilirkişi … tarafından alınan Bilirkişi Raporuna göre; “Davacının, fatura alacaklarının tahsili talebiyle başlattığı ilamsız icra takibinde, davalının itirazına yönelik olarak itirazın iptali ile tazminat talep ettiği, davalı tarafın ise dosya kapsamına herhangi bir beyanının bulunmadığı, yapılan takibe itirazında herhangi bir borcunun bulunmadığı yününde itirazının bulunduğu, dosya kapsamında bulunan belge ve bilgiler üzerinde yukarıda yapılan detaylı tespitler de belirtildiği üzere, taraflar arasında, mal alım satımına yönelik herhangi bir sözleşme ve karşı yanı temerrüde düşüren herhangi bir ihtar bulunmadığı, davacının usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarında, takip konusu yapılan cari hesaptan kaynaklı davalıdan takip ve dava tarihi itibariyle 9.549.76.-TL alacaklı bulunduğu, davalı tarafın ise dosya kapsamına verilen 2 haftalık süreye rağmen ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı için bilirkişice davalı kayıtları üzerinden herhangi bir inceleme yapılamadığı, davacı yanın dosya kapsamına sunduğu faturaların üzerinde herhangi bir vade yer almadığı, fatura içeriklerinin muhtelif adetlerde nevresim, yastık ve battaniye açıklamalarını içerdiği, fatura içeriklerinin teslimine yönelik sevk irsaliyelerinin dosya kapsamında yer almadığını” beyan ve rapor etmiştir.
25/12/2020 tarihinde aynı bilirkişiden alınan Ek Bilirkişi Raporuna göre; “Kök rapor ekinde yer alan davacı kayıtlarındaki davalıya ait muavin dökümlerinde, davalının davacıdan hiçbir ayda KDV hariç 5.000,00.-TL’yı aşan alımları bulunmadığı, bu nedenle davalının Ba formlarında davacıdan mal ve hizmet alımı yaptığına dair beyanının olmamasının VUK Genel tebliği gereği olduğunu, davacı tarafından dosya kapsamına sunulan 10.07.2020 tarihli dilekçe ekinde, davalı aleyhine takip konusu yapılan cari hesapta yer alan ve davacı tarafından davalıya keşide edilen fatura suretleri ile sevk irsaliyeleri bulunduğu, sunulan faturaların takip konusu yapılan cari hesapta davalıya keşide edilen faturalar olduğu, faturaların bir kısmının irsaliyeli fatura, bir kısmının ise fatura ve ayrıca sevk irsaliyesi şeklinde düzenlendiği, irsaliyeli fatura şeklinde düzenlenen faturaların teslim alan kısımlarında, …, … isim ve imzalarının yer aldığı, davalıya ait kaşenin bulunmadığı, irsaliyeli fatura şeklinde olmayan yani bir fatura ve içeriği malların sevkine yönelik düzenlenmiş sevk irsaliyelerinde de yine, … ve … isim ve imzalarının yer aldığı, yine davalıya ait kaşenin yer almadığı, irsaliyeli fatura ve sevk irsaliyelerinde yer alan… ve …’nun, davalı adına hareket edip etmediğine dair dosya kapsamında herhangi bir bilgi bulunmamasına rağmen, takip konusu cari hesapta, davalıdan tahsilatı kredi kartı ile yapılmış olan 29.04.2017 tarihli 341574 sıra no.lu 812,70.-TL’ lik fatura ile 06.07.2017 tarihli 51732 sıra no.lu 1.188,00.-TL’ lik fatura ve sevk irsaliyelerinde… isim ve imzasının yer aldığını, 05.06.2017 tarihli 342931 sıra no.lu 449,55.-TL’ lik fatura, 03.07.2017 tarihli 51584 sıra no.lu 950,40,-TL’ lik fatura ve 10.07.2017 tarihli 51896 sıra no.lu 720,90,-TL’ lik fatura ve sevk irsaliyelerinde de … isim ve imzasının yer aldığını” rapor ve beyan etmiştir.

Bilirkişi raporu dosya kapsamı, ticari defter kayıtları ve delil durumuna uygun olup hükme esas alınmıştır.
Somut olayda; taraflar arasında kurulu ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafın lehine delil teşkil eden usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları bilirkişi marifetiyle incelendiğinde davacı-alacaklı şirketin davalıdan takip tarihi itibarıyla 9.549,76-TL alacaklı gözüktüğü, davalının ilgili vergi dairesi aracılığıyla istenilen forma ba-bs’leri incelendiğinde davalının davaya konu faturalara ilişkin bildirimde bulunmadığı, ancak sevk irsaliyelerinde davalının başka fatura ve sevk irsaliyelerinde imzası bulunan çalışanının imzasının bulunduğu, davalının aynı kişi tarafından imzalanan bir kısım dava dışı faturayı ödemek suretiyle davacıda güven yarattığı, bu nedenle dava konusu fatura kapsamındaki malların/hizmetin teslim edildiğinin kabul edileceği, yukarıda belirtilen esaslara uygun olarak hazırlanan, davalı tarafından yapılan kısmi tahsilatlara yer verilen ve yargısal denetime elverişli bilirkişi raporuna mahkememizce itibar edildiği, davacının icra takibinde asıl alacak üzerinden belirtilen fatura miktarları gözetilerek eldeki davayı açtığı ve dava konusu edilen miktar nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğu sabittir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, ticari defter kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın takip konusu edilen ve bilirkişi raporu ile belirlenen fatura alacağı için icra takibi yapmakta haklı olduğu, yukarıda belirtilen olgular ve taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra takibinin devamına, asıl alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
Kısa kararda her ne kadar Ankara …Dairesinin 2018/11339 esas sayılı dosya üzerinden karar verilmiş ise de anılan dosyanın eldeki davanın taraflarıyla ilgisi bulunmadığı, yapılan hatanın maddi bir hata olduğu anlaşılmış, bu nedenle gerekçeli kararda sehven yapılan bu hata düzeltilerek doğru icra dosyası üzerinden hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Ankara … dairesinin 2018/11339 Esas sayılı dosyasında, davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile, 9.549,76TL asıl alacak üzerinden takibin devamına,
1.909,95TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 652,34-TL harçtan peşin alınan 163,09-TL harcın mahsubu ile bakiye 489,25-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 35,90-TL başvuru harcı, 163,09-TL peşin harç, 226,60-TL posta masrafları, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.225,59‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/03/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır