Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/817 E. 2022/660 K. 07.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2018/817
KARAR NO : 2022/660

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – (T.C. No:…) …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : 1- … – (T.C. No: …) …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 2- … – (T.C. No: …) …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 3- … – (T.C. No: … )
DAVA : İİK ‘nun 89. Maddesi Kapsamında 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 07/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İİK ‘nun 89. Maddesi Kapsamında 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … 24.İcra Müd. 2010/1047 sayılı dosyasında borçlu sıfatı olmadığı halde, davalı tarafından aleyhine İİK.89/1,2,3 maddeleri uyarınca haciz ihbarnameleri gönderildiğini, müvekkiline yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle 15 günlük süre içinde davanın açıldığını, söz konusu takip dosyası incelendiğinde haciz ihbarnamesinin Ali Doğan Bayramoğlu adında şahsa teslim edildiğini oysa bu şahsın davacı yanında çalışmadığını, bu nedenle…5.İcra Hakimliğinin 2018/923 esas sayılı dosyasında usulsüz tebligatı şikayet ettiğini, ihbarnameden haberdar olunduğu tarihten itibaren de borçlu olmadığının konusunda mahkememize menfi tesbit davası açıldığını, müvekkilinin icra takip dosyasındaki borçlulara herhangi bir borcu olmadığının, tüm icra işlemlerinin ve satış işlemlerinin ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasına karar verilmesini, icra dosyası nedeniyle yapılan hacizlerin fekki, tahsil edilen paraların istirdadını ve İİK. 89/5 maddesi uyarıca asıl alacağın %20’den az olmamak üzere davalılar aleyhinde kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 89/3 haciz İhbarnamesinden 07/11/2018 tarihinde haberdar olduğunu beyanetmekte olduğunu, bu beyanın gerçeğe aykırı ve kötüniyetli olduğunu, … 24 .İcra Müdürlüğünün 2014/1047 E sayılı dosyasında davacıya yapılan tüm tebligatları İİK 89/1 haciz ihbarnamesinin 07/02/2014 tarihinde bizzat, İİK 89/2 haciz ihbarnamesinin 04/03/2014 tarihinde dosyada borçlu bulunan davalının kardeşi … imzasına tebliğ edildiği, yine 89/3 haciz ihbarnamesinin 27/03/2014 tarihinde davalının işyeri adresinde bulunan … imzasına tebliğ edildiği, İİK 103 haciz davetiyesinin davacının kardeşi diğer borçlu … imzasına 30/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davacının gayrimenkullerinin satış ilanının 23/03/2015 tarihinde muhtara tebliğ edildiği, 18/06/2014 tarihinde davacıya çıkarılan kıymet takdir raporunun asıl borçlu davalı …’na tebliğ edildiği, ve en önemlisinin 10/12/2014 tarihinde davacıya bizaat kendi imzasına kıymet takdir raporu’nun tebliğ edildiğini , davacının dosyada ki 89/3 haciz ihbarnamesinden 07/11/2018 tarihinde haberdar olduğu beyanı dosya mündeceratında bulunan tebliğe havi belgelere aykırı bir beyan olduğunu, davacının…24. İcra Müdürlüğü kapsamında 89/3 haciz ihbarnamesine 07/11/2018 tarihinde mutali olduğu beyanı doğru olmadığını, bu nedenle, davacının davasını süresi içinde yani 15 gün içinde açtığı kabul edilemeyeceğini, İİK 89/3 maddesindeki süre hak düşürücü süre olup kabul etmemekle birlikte en kötü ihtimalle davacının öğrenme tarihi 10/12/2014 kabul edilse dahi davacının davasının hak düşürücü süre zarfından açmadığından davanın reddine karar verilmesini cevap ve talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK 89/3. maddesi kapsamında menfi tespit istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra “Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.” hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir.
Yine İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesinde “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmü düzenlenmiştir.
Bu hükümde belirtilen menfi tespit davasının açılacağı mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık getirilmemiştir. Ancak İİK’nın 235/1. Maddesinde kayıt kabul ve 154/3. Maddesinde iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolunda açık bir düzenleme yapılmıştır.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, İİK 89 /3. Maddesinde mahkemenin açıkça belirtilmemesi , karşısında bu mahkemenin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekmiştir. ( Yargıtay … Hukuk Dairesinin 12.04.2016 tarih ve 3568 E., 6425 K. ve 17.12.2015 tarih ve 7065 E., 17162 K., sayılı ilamları ile…Bölge Adliye Mahkemesi 23. HD nin 26.02.2020 tarih ve 2020/191 Esas 2020/362 Karar sayılı kararları da bu yöndedir.)
Dosyamızda , taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibi kapsamında çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle davacının yedinde sayılan borçtan dolayı borçlu olup olmadığına ilişkindir.
01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, … 2013, sh:476) ve 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesindeki göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğu nazara alınarak , dosyamızda İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan iş bu davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla , HMK’nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca Mahkememizin görevsizliği ve dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının mahkememizin görevli bulunmaması nedeniyle HMK 114/115 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli…Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi için…Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
2-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
3-6100 sayılı yasanın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde taraflarca dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde, mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine,

Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde…Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/09/2022

Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır