Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/816 E. 2021/336 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2018/816 Esas
KARAR NO : 2021/336

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasına karşı açılan karşı davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Karşı davacı/davalı karşı dava dilekçesinde özetle, … Adi Ortaklığı tarafından düzenlenen, 30.07.2018 tarihli taahhütname ile taahhüt edenler … Adi Ortaklığı ve … Adi Ortaklığına kefil olan …; … Adi Ortaklığı tarafından yapılan ….Parselde bulunan … … sitesindeki;
1.1.C Blok 1. Kat 4 nolu 111 mt2 veya üzeri net kullanım alanlı 2+1 daire,
1.2.CBlok 6. Kat 27 nolu 101 mt2 veya üzeri net kullanım alanlı 2+1 daire,
1.3.C Blok 8. Kat 33 nolu 138 mt2 veya üzeri net kullanım alanlı 3+1 daire,
1.4.B Blok 12. Kat 52 nolu 157 mt2 veya üzeri net kullanım alanlı 3+1 daire olmak üzere 4 adet ve en az 507 m2 net kullanım alanlı daireleri ve B 52 nolu örnek daire içindeki tüm eşyaları; 20.09.2018 tarihine kadar ödenecek olan toplam 2.685.000 TL bedel karşılığında; iskan alınmış şekilde ve tam hisse olarak en geç 01.10.2018 tarihine kadar karşı davacı … veya … tarafından belirlenecek olan üçüncü kişilere; tapu ’da devretmeyi (devrettirmeyi) ve teslim etmeyi, taahhütname konusu taşınmazları ve B Blok 52 nolu örnek daire eşyalarını en geç 01.10.2018 tarihine kadar, iskan alınmış şekilde ve tam hisse olarak, tapuda devir etmedikleri / ettiremedikleri ya da devredemedikleri / devrettiremedikleri takdirde; ayrıca herhangi bir bildirime ve temerrüde düşürülmeye gerek olmaksızın, … Adi Ortaklığı’na o tarihe kadar ödenen paraları; ödeme tarihlerden itibaren işletilecek reeskont faizleri ile birlikte defaten ve nakden, müştereken ve müteselsilen …’a ödemeyi, taahhütname konusu taşınmazları ve B Blok 52 nolu örnek daire eşyalarını en geç 01.10.2018 tarihine kadar, iskan alınmış şekilde ve tam hisse olarak, tapuda devir etmedikleri/ettiremedikleri ya da devredemedikleri/devrettiremedikleri takdirde; ayrıca herhangi bir bildirime ve temerrüde düşürülmeye gerek olmaksızın; taahhütlerine ek olarak ayrıca her bir daire için 250.000’şer-TL cezai şart ödemeyi, taahhütname konusu taşınmazları ve örnek daire eşyalarını en geç 01.10.2018 tarihine kadar, iskanı alınmış şekilde ve tam hisse olarak, teslim etmediklerini (edemediklerini) ve tapuda devir etmedikleri/ettiremedikleri ya da devredemedikleri/devrettiremedikleri takdirde; müvekkilin alacaklarının tahsili ile birlikte isterse sebepsiz zenginleşme olmamak üzere taahhüt konusu taşınmazlardan diledikleri için tapu tescil davası da açabileceği, bu durumda da her bir daire için 250.000’er TL cezai şartla birlikte, taşınmazların … adına tapuda tesciline kadar geçecek süre için daire başına aylık 2.500’er TL kira bedeli ödemeyi müştereken ve müteselsilen kabul ve taahhüt ettiklerini, davalı tarafından taahhütnamede belirtilen bedel ödenmiş olunmasına karşın, taahhüt edenlerce 01.10.2018 tarihine kadar “en az 507 mt2 net kullanım alanlı 4 adet daire iskanı alınmış şekilde ve tam olarak ve örnek daire içindeki tüm eşyalar” devir ve teslimi taahhüdü yerine getirilmemiş, sadece 67 mt’2 net kullanım alanlı 2+1 C Blok 27 nolu, 92 mt’ net kullanım alanlı 3+1 C Blok 33 nolu, 106 mt’2 net kullanım alanlı 3+1 B Blok 52 nolu dairelerin 1/2 ‘şer paylık hisseleri iskan alınmaksızın devredildiğini, taahhüt edenlerce 507 m2 net kullanım alanlı 4 adet dairenin devir ve teslimi taahhüt edilmiş olunmasına karşın; davalı tarafından sonradan yapılan araştırma sonrasında; kendisine devir ve teslim edilmesi taahhüt edilen dairelerin de aslında 507 m2 net kullanım alanlı olmadıklarını, usulsüz olarak balkon alanlarının dairelere eklendiği, bu şekilde her bir daire için yasal olmayan 10 ila 15’er m2 alan elde edildiğini, bu hususta … Belediye Başkanlığın’ca tutnak tutulduğunu, yıkım karan çıkartıldığını, devir ve teslimi taahhüt edilen dairelerin de bu yasal olmayan büyümeleri dahil fiziki olarak; C Blok 27 nolu 2+1 dairenin 67 m2, C Blok 33 nolu 3+1 dairenin 92 m2, B Blok 52 nolu 3+1 dairenin 106 m2, C Blok 4 nolu 2+1 dairenin 76 m2 net kullanım alanlı olduklarının anlaşıldığını, bu durumda taahhüt edilen dairelerin tamamlarının tapuları müvekkil adına tescil devredilmiş olsalar bile yasal olarak 290 m2 kadar fiziki olarak ise 341 m2 kadar net kullanım alanlı, iskansız dairelerin devredilmiş olacağı, yasal olarak 217 m2 fiziki olarak da 166 m2 net kullanım alanlarının ise devredilmeyeceği, taahhüt edenlerce daha taahhütname imzalandığı tarihte dahi davalı/karşı davacının kandırılmaya çalışıldığı anlaşıldığını, bu nedenlerle; karşı dava açarak; sebepsiz zenginleşme ve tahsilde tekerrür olmaksızın; taahhütname ile müvekkile devir ve teslimi taahhüt edilen dairelerin, müvekkile devredilmemiş olan C Blok 27, C Blok 33, B Blok 52 nolu dairelerin … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. üzerindeki 1/2 ‘şer paylık hisselerinin ve C Blok 4 nolu dairenin hem … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. hem de … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. üzerindeki hisselerinin öncelikle 3. Şahıslara devir ve temliklerinin önlenmesi için tapu kayıtlarına ihtiyat-i tedbir konulmasını, sonuçta ise tapularının iptali ile davalı adına tescillerini, bunun mümkün olmaması halinde ödenen bedellerin reeskont faizleri ile birlikte iadesini, taahhüt edilen 507 m2 net kullanım alanı ile davalı adına tapuların tesciline karar verilse dahi teslim edilemeyecek olan yasal olarak 217 m2, fiziki olarak ise 166 m2 net kullanım alanlarından kaynaklanan zararlarının tazmini, 01.10.2018 tarihine kadar iskanları alınmış şekilde müvekkile devredilmemiş olmaları nedeni ile her bir daire için 250.000’er TL cezai şart ile davalı adına tapuda tescilleri sağlanana kadar geçecek süre için her bir daire için 2.500’er TL kira bedellerinin tahsilini talep edildiğini bildirmiş, davanın … Adi Ortaklığına ve … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti.’ne ihbarına, karşı davanın kabulü ile; sebepsiz zenginleşme ve tahsilde tekerrür olmamak üzere; 30.07.2018 tarihli taahhütname ile davalıya devir ve teslimi taahhüt edilen dairelerin, davalıya devredilmemiş olan…Parselde bulunan … … sitesindeki … Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. adına kayıtlı görünen C Blok 27, C Blok 33, B Blok 52 nolu dairelerin … 1/2 ‘şer paylık hisselerinin ve 1/2 payı … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. 1/2 payı … Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. adına kayıtlı görünen C Blok 4 nolu dairenin tam hisselerinin öncelikle 3. Şahıslara devir ve temliklerinin önlenmesi için tapu kayıtlarına ihtiyat-i tedbir konulmasına, sonuçta ise tapuların iptali ile davalı adına tescillerine, tapuların iptali ile davalı adına tescillerinin mümkün olmaması halinde ise ödenen bedellerin reeskont faizleri ile birlikte iadesine, 30.07.2018 tarihli taahhütnamede devir ve teslimi taahhüt edilen 507 m2 net kullanım alanı ile davalı adına tapuların tamamlarının tescillerine karar verilse dahi teslim edilemeyecek olan yasal olarak 217 m2, fiziki olarak ise 166 m2 net kullanım alanı farklarından kaynaklanan dava içinde ıslah edilmek üzere şimdilik 1.000 TL zararların, … Adi Ortaklığının ortaklan olan … Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ve … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. ile … Adi Ortaklığına kefil olan …’den 01.10.2018 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı/karşı davacıya ödenmesine, 01.10.2018 tarihine kadar iskanları alınmış şekilde davalıya devredilmemiş olmaları nedeni ile her bir daire için dava içinde ıslah edilmek üzere şimdilik 1.000’er TL olmak üzere 4.000 TL cezai şart ile davalı/karşı davacı adına tapuda tescilleri sağlanan kadar geçecek süre için dava içinde ıslah edilmek üzere şimdilik her bir daire için 2.500’er TL’den 10.000 TL aylık kira bedellerinin, … Adi Ortaklığının ortakları olan … Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ve … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti. ile … Adi Ortaklığına kefil olan …’den 01.10.2018 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı/karşı davacıya ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP:
Davacı/karşı davalı … Yapı… Ltd. Şti vekili ile diğer davalılar … e … Yapı İnş. Tic. Ltd. Şti’ne karşı dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen karşı davaya cevap dilekçesi sunmadıkları, bu hali ile iddiaları HMK 128. Maddesi uyarınca inkar etmiş sayıldıkları anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Dava, taşınmaz satımından kaynaklanan tapu iptali tescil, cezai şart ve alacak talebine ilişkindir.
Davacı, … Adi Ortaklığından bu ortaklık tarafından yapılan …parselde bulunan … … Sitesinden C Blok 1 Kat 4 nolu, 6. Kat 27 nolu, 8 kat 33 nolu ve B Blok 12. Kat 52. Nolu taşınmazları ve B blok 52 nolu örnek daire içindeki tüm eşyaları satın aldığını ve bunun karşılığında 2.685.000,00 TL ödediğini bildirmekte ancak davalılar tarafından C blokta 27, 33 nolu ve B Blokta 52 nolu dairenin 1/2’şer payının iskan olmaksızın kendisine devredildiğini, devrilen taşınmazların net kullanım alanlarının 550 m2 olmadığını bildirmiş, 30/07/2018 tarih taahhütname gereğince dava konusu edilen ve satın alınan taşınmazların tam hisseli olarak adına tesciline, söz konusu taşınmazların tapu da tescili yapılsa dahi yasal olarak 217 m2 fiziken 166 m2 net kullanım alanı farkı oluşacağından aradaki zararın tazminine ve süresinde teslim edilmeyen taşınmazlar yönünden cezai şart ve kira bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istediği anlaşılmaktadır.
Asıl davada davacı … Yapı … Ltd. Şti’nin … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyada borçlu olmadığının tespiti amacıyla … ve Savaş İşten adına dava açtığı, davacı vekilinin vekillikten çekildiği ancak asile tebligat yapılamadığı bu süreçte duruşmaların Avukatlık Yasası ve HMK 82/1 hükümlerine aykırı olarak vekil tarafından takip edilmediği bu nedenle 25/11/2020 tarihinde dosyanın işlemden kaldırıldığı, sonrasında çıkartılan tebligatın da tebliğ edilememesi nedeni ile dava dosyasından ayrılarak yeni bir esasa karşı yapıldı ve bu dosyada davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Karşı davacının davasının TBK 237 ve devamı hükümleri uyarınca satım aktinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Davacının ticaret sicil kaydı bulunup bulunmadığı araştırılmış, tacir olmadığı, ticaret sicil ve vergi kaydı bulunmadığı anlaşılmış, vekilinin beyanı ile de tevsik edilmiştir.
HMK’nın 1. maddesi görevi düzenlemiştir. Buna göre; “Mahkemelerin görevi, ancak kanun ile düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.”
TTK’nın 4. Maddesi ticari davaları düzenlemiştir. Buna göre; “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek: 6335 S.K.-26.06.2012/m.1) “ve çekişmesiz yargı işleri” ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek: 6335 S.K.-26.06.2012/m.1) “ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi” sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.”
Ticari davalara TTK’nın 5/1. Maddesinde asliye ticaret mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir. 5/3. Maddede asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı bildirilmiştir.
HMK’nın 114. maddesi c bendinde “mahkemenin görevli olması dava şartlarından sayılmıştır”.
HMK’ınn 115. maddesi dava şartlarının incelenmesini düzenlemiştir. Buna göre, “(1)Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir… (3) Dava şartı noksanlığı mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmiş ise dava başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü dava usulden red edilemez.”
HMK’nın düzenlemeleri ışığında, mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olduğu, yargılamanın her aşamasında mahkemenin re’sen dikkate alması gerektiği anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta karşı davacının tacir olmadığı, davanın niteliği gereği mutlak ticari dava olmadığı, davalının tacir de olmadığı dikkate alındığında davaya bakma görevinin mahkememizin görev alanına girmediği, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşı davacının davasına bakmakta mahkememizin görevli olmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine,
2-HMK’nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kararın kesinleşmesi halinde, kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurması halinde dava dosyasının görevli ve yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-6100 sayılı yasanın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde taraflarca dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde, mahkememizce resen davanın açılmamış sayılmasına karar VERİLECEĞİNE,
İlişkin, karşı davacı vekilinin yüzünde davalıların yokluğunda oybirliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2021

Başkan …
E-imzalı.
Üye …
E-imzalı.
Üye …
E-imzalı.
Katip …
E-imzalı.