Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/976 E. 2021/733 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2016/976 Esas
KARAR NO : 2021/733 Karar

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI (MÜFLİS)….
İFLAS İDARESİ VEKİLİ : Av. … –
….
DAVA : Kayıt Kabul (İİK md. 195)
DAVA TARİHİ : 20/12/2016
KARAR TARİHİ : 14/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul(İİK md. 195) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındakı ticari ilişkinin geçmiş yıllara dayandığı, çalışmaların açık hesap olarak sürdürüldüğü, davalının aldığı malzeme bedellerini parça parça ödediği, 2015 yılında davalıya 18 adet fatura kesilerek malzeme verildiği, 2016 yılında da malzeme vermeye devam edildiği, ancak bir kısım ödemeler yapılmış olmasına rağmen tamamının ödenmediği, cari hesap bakiyesi için icra takıbi başlatıldığı, davalının kötü niyetli olarak yaptığı itiraz ile takıbiın durduğu, davalının 2015 yılından bu yana 85.699,27 TL borcu bulunduğu, işyerini kapatıp malzemeleri sattığı, mal kaçırmaya çalıştığı ve borca itiraz ettiği, bu sebeple, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların tümüyle gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, taraflar arasında bulunan ticari ilişkinin faturalardan kaynaklanmadığı, icra takibine konu faturalardan dolayı müvekkili şirketin davacıya borcu olmadığı, fatura konusu malzemenin hiçbir şekilde teslim edilmediği, davacı tarafın kendi yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmemesine rağmen haksız kazanç elde etmek istediği, davacı tarafın gönderdiği faturalara itiraz edilmediği, aralarında cari hesap sözleşmesi bulunduğu dolayısıyla TTK 21/2 hükmü gereği fatura içeriğinin kabul edildiği iddia edildiği, bu iddianın yerinde olmadığı, cari hesap ilişkisinin bulunmasının faturaların gerçeği yansıttığı ve içeriğinin teslim edildiği anlamına gelmeyeceği, davacının ileri sürdüğü gibi taraflar arasında imzalanmış hesap mutabakatı bulunmadığı, bu sebeple, davanın reddine, haksız ve kötü niyetle yapılan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahküm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Sincan Vergi Dairesine, Ankara … Dairesine, Ankara …Dairesine, Ankara … Ticaret Mahkemesine müzekkere yazıldığı görüldü.
Bilirkişi … ‘dan 08/01/2018 tarihli bilirkişi raporu ile bilirkişi …’den 25/05/2021 tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan itirazın iptali davası iken, yargılama sırasında davalı şirketin iflas etmesi üzerine faturadan kaynaklı alacağın davalı müflisin sıra cetveline kayıt ve kabul davasına dönüşmüştür. ( İİK m.235)
Ankara …Müdürlüğünün 2016/22041 Esas sayılı dosyası, Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2017/456 esas sayılı dosyası, Ankara (…. İcra Dairesi) İflas Müdürlüğünün 2018/3 iflas sayılı dosyası, müzekkere cevapları, bilirkişi raporları ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara …Müdürlüğünün 2016/22041 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde: Davacı tarafından davalı müflis aleyhine 24/11/2016 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 85.331,06-TL fatura, 368,21-TL işlenmiş faiz olmak üzere toplam 85.699,27-TL istendiği, takibin dayanağının fatura olduğu, ödeme emrinin davalıya 25/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 29/11/2016 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken Ankara … Ticaret Mahkemesinin 28/02/2018 tarih, 2017/456 E, sayılı kararının incelenmesinde, müflis şirketin iflasının açıldığı, kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken davacı vekilince iflas masasına yapılan başvuru neticesi Ankara İflas Müdürlüğünün 2018/3 iflas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklının alacağının iflas masasına kaydı için 02/09/2021 tarihinde başvuruda bulunduğu, başvuru hakkında mahkememize iflas müdürlüğü tarafından sunulan cevabi yazıda alacak kaydında bulunan alacaklıların ek ilan ücreti yatırmadığından başvuru hakkında ek sıra cetvelinin düzenlenemediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Bir alacağın masaya kayıt ve kabulü için yapılan başvuru sonucunda esasa ilişkin verilen kısmen kabul veya red kararlarına yönelik açılan kayıt kabul davalarında müflisin merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir (… HD. 11.11.2014, 2014/9204 E, 2014/7140 K,). Bu davada; müflis şirketin merkezi Ankara’da olduğundan, İİK m. 235 uyarınca, mahkememiz bu davada görevli olduğundan yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyada mevcut belgelerin incelenmesinde; Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2017/456 esas sayılı dosyasında davalı hakkında verilen kararın kesinleşmesi sonrası mahkememizce İİK md. 194 gereği ikinci alacaklılar toplantısının 10 gün sonrasına kadar yargılamanın durdurulmasına karar verildiği, mahkememize iflas müdürlüğünce sunulan ikinci alacaklılar toplantı tutanağı üzerine yargılamaya kaldığı yerden devam olunduğu anlaşılmıştır.
Kayıt kabul davası hukuki niteliği itibari ile bir alacak davasıdır (HMK 105). Kayıt kabul davası İİK m. 235 hükmünde düzenlenmiştir. Yapılan düzenleme uyarınca sıra cetveline itiraz edenler cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. İİK m.223/3 fıkrası uyarınca iflas masasına alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar tebligata elverişli adres gösterip gerekli tebligat giderini avans olarak vermeleri halinde kendilerine tebligat yapılması zorunludur. Tebligat masrafı veren alacaklılar tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 15 gün içerisinde Ticaret Mahkemesi’ne kayıt kabul talepli davayı açmak zorundadırlar. Bu süre hak düşürücü niteliktedir. Bu halde sıra cetvelinin ilan edildiği gazetelerdeki ilan tarihi nazara alınmaz (23 HD 05/11/2014, 2014/8275 E, 2014/7083 K; 23/11/2015, 2014/10710 E, 2015/7502 K.).
İflasın açılması ile müflisin borçları muaccel hale gelir. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faizler ile takip masrafları ana paraya ilave edilir. İİK m. 196’da yapılan düzenlemeye göre; iflasın açılması ile birlikte, iflas masasına girecek alacaklar hakkında faiz işlemeye devam eder. Ancak, iflastan sonra tahakkuk edecek faiz ödemeleri, İİK m. 195’e göre hesaplanan ana paralar ödendikten sonra bakiyesi üzerinden ödeme yapılır. (Baki KURU, İcra İflas Hukuku El Kitabı, s. 1040 vd; Mahmut BİLGEN, İcra İflas Hukukunda Sıra Cetveli, s. 426 vd). Yargıtay yerleşik uygulaması da bu yöndedir (… HD 20/11/2008, 2008/8643 E, 2008/11285 K,). İİK m. 197/1 hükmü uyarınca; şarta bağlı alacakların masaya kaydı talep edilebilir.
Kayıt kabul davalarında; kayıt kabul talebinde bulunan alacaklı temel borç ilişkisini ve alacağın miktarını ispat etmek zorundadır. İİK m. 230’da yapılan açık düzenleme uyarınca iflas idaresi alacak ve istihkak iddialarının kaydı için tayin edilen süre bittikten sonra iddiaları ayrıntılı şekilde incelemek zorundadır. Mümkün olan hallerde iddialar dinlenirken müflisin hazır bulundurulması ve diyeceklerinin sorulması gerekir. Bu beyanlar alındıktan sonra iflas idaresi alacak başvurusu konusunda kabul veya red kararı verir( … HD 08/09/2015, 2015/1477 E, 2015/5688 K; … HD 14/05/2004, 2004/2206 E, 2004/5413 K. ; 19 HD 12/12/1996, 7983/ 11152 ).
Dosya üzerinde mali müşavir bilirkişi marifeti ile bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
08/01/2018 tarihli rapora göre, davacının davalıya icra takibine dayanarak yaptığı faturalardaki malları satıp teslim ettiğini, davalının davacıya ödemesi gereken tutarın 87.365,97-TL olduğunu, ancak icra takibinin 85.331,06-TL üzerinden yapıldığını, alacağın likit olduğu hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu rapor etmiştir.
Dava kayıt kabul davasına dönüştükten sonra mahkememizce aldırılan 25/05/2021 tarihli rapora göre; yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; davaya konu Ankara …Müdürlüğünün 2016/22041 esas sayılı dosyasından iflas masasına kaydı gereken alacak miktarı ile ilgili yapılan dosya hesabı üzerine İİK 195. md gereğince iflasın açıldığı gün olan 28.02.2018 itibarıyla 108.253,25 TL olduğunu rapor etmiştir.
Somut olayda; taraflar arasında ticari mal alım-satımına dayalı ilişki bulunduğu, davacı tarafından düzenlenen ve dosyaya sunulan faturalardan görüldüğü üzere fatura muhteviyatı malzemenin faturaya kaydı yapılan irsaliyeler ile sevk edildiği, ticari defter kayıtlarına yansıtılan tum faturaların her iki firma kayıtlarında bire bir yer aldığı, Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilen Form BA (davalı firmanın aldığı faturalar) ve Form BS (Davacı firmanın düzenlediği Satış Faturaları) formlarında beyan edilmesi gereken (KDV hariç aylık 5.000,00 TL üzeri alım-satım faturaları) faturaların sayısal ve tutar olarak birbirleriyle uyuştuğu (yalnız davacının son iki fatura beyanının davalı tarafından beyan edilmediği), ayrıca düzenlenen faturalara herhangi bir itirazda bulunulmadığı görülmüş olup, davacının davalıya icra takibine dayanarak yaptığı faturalardaki malları satıp teslim ettiği kanaatine varıldığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2015 yılında başladığı ve 2016 yılında devam ettiği, bu süre içinde Metaform tarafından davalı müflis Aykon firmasına toplam 139.431,47 TL tutarında 54 adet fatura düzenlendiği, karşılığında 52.065,50 TL tutarında tahsilat yapıldığı, bakiye 87.365,97 TL’nin davacı firma alacağı olduğu, icra takibinin 85.331,06 TL üzerinden yürütüldüğü, oysa, taraf defterleri üzerinde yapılan inceleme sonrasında davacının alacak tutarının 87.365,97 TL olduğu, farklılığın icra takibine konu edilen miktardan sonra kayıtlara intikal eden 2.035,50 TL tutarındaki bir kayıttan ve kuruş hatalarından ileri geldiği, her iki firma arasındaki kayıtlarda kuruş hatalarından kaynaklı farklılık haricinde herhangi bir tutarsızlık bulunmadığı, bu suretle davacının takipte istenen miktar kadar davalıdan alacaklı olduğu, bilirkişi marifetiyle takip tarihinden davalının iflas tarihine kadar işlemiş avans faizi ile dosyada yapılan masrafın tespit edildiği, her ne kadar takip miktarı üzerinden bilirkişi tarafından vekalet ücreti hesaplansa da İİK md. 195 uyarınca vekalet ücretinin takip masrafları arasında sayılmadığı, bu nedenle iflas masasına kaydının yapılamayacağı anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde toplanan tüm deliller, iflas kararı, masaya yapılan başvuru, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; yargısal denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit olunan ve davacının dava konusu ettiği 85.699,27-TL toplam alacak ve bu alacağın 10.572,87-TL işlemiş avans faizi ile 40,20-TL masraf olmak üzere toplam 96.312,34-TL alacağının davalı müflis şirketin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verileceği anlaşıldığından iflas masasına kayıt ve kabulü istemli davaların maktu harç ve vekalet ücretine tabi olduğu dikkate alınarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜ ile;
1-Davacının dava konusu ettiği 85.699,27-TL asıl alacak ve bu alacağın 10.572,87-TL işlemiş avans faizi ile 40,20-TL masraf olmak üzere toplam 96.312,34-TL alacağının davalı müflis şirketin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
2-Alınması gereken maktu 59,30-TL harçtan peşin alınan 1.035,03-TL harcın mahsubu ile bakiye 975,73-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince maktu 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 29,20-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç, 4,30-TL vekalet harcı, 121,10-TL posta masrafları, 1.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.313,9‬0-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/10/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır