Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/627 E. 2023/201 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2014/627
KARAR NO : 2023/201

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI ….
DAVALI : … (T.C. NO: …)- …
VEKİLİ….

DAVA : Ticari Şirket Ortaklığından Çıkarılma ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/11/2013
KARAR TARİHİ : 04/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2023
Davacı vekili tarafından kaşı dava olarak Mahkememizde açılan Ticari Şirket Ortaklığından Çıkarılma ve Tazminat davasının yapılan açık yargılaması neticesinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Orman Ürünleri Tekstil İnşaat Gıda Hayvancılık Organizasyon Danışmanlık San. Ve Tic. Ltd. Şti.’yi davalı … ve diğer ortak Hayati Kırlı’nın kurduğunu , idari işlerin Hayati Kırlı, şantiye işlerinin … tarafından yapılması yolunda iş bölümü yapıldığını, şirketin kuruluşu akabinde Ziraat Bankası şubelerinin onarım işi ihalesinin kazanıldığını, keşifte işin maliyetinin 120.000 TL ve sürenin 30 gün belirlenmesine karşın maliyetinin 191.216 TL ye ve sürenin 90 güne uzadığını , bu ve diğer benzeri işlerde benzer durumların ortaya çıktığını, şirketin zararının arttığını ve diğer ortak Hayati Kırlı ‘nın para ödemek zorunda kaldığını, ortaklar arasında güven duygusunun zedelendiğini, bu olaylar sonunda davalı tarafa şirketin tasfiyesi, kayyum atanması ya da şirketin devir alınmasının teklif edildiğini, teklifin kabul edilmediğini , Hayati Kırlı’nın kendisine aylık maaş vermesi karşılığında şantiyede çalışmasını teklif ettiğini, ancak anlaşma sağlanamadığını, şirket hesaplarında ödenmiş gibi görünen bazı borçların ödenmemiş olduğunu, şirket hesabından aldığı ve ödeme karşılığında belge almadığı işlemler olduğunu, davalının işveren nezdinde şirketi küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunduğunu , alınan işlerin maliyetinin yüksek çıkması, sürelerinin uzaması nedeniyle şirketin itibar kaybına uğradığını belirtilerek; davalı …’in bu işlemleri nedeniyle ortaklıktan çıkarılması ve fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak şimdilik şirkete verilen maddi zararların karşılanması için 1.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalından tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; karşı davacı iddialarının gerçeğe aykırı olduğunu, şirketin Hayati Kırlı yönetim ve temsilinde iken zarara uğradığını , tahsil ettiği paraları kendisine mal eylediğini ve borçları ödemediğini , şirketi zor durumda bıraktığını belirterek, haksız davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER , DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, limited şirket ortağının haklı nedenlerle ortaklıktan çıkartılması ve şirkete verdiği zararların tazmini istemine ilişkindir.
İş bu dava, karşı dava olarak açılmış ve bilahare, asıl davanın takipsiz kalması nedeniyle dosyamızdan tefrikiyle , Mahkememizin 2020/636 esas sayısına kayıt edilmiş , 31.12.2020 tarihli ve 2020/762 sayılı kararımız ile de davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Yine karşı dava olarak açılan, iş bu davada, davacı olarak şirket yanında yer alan Hayati Kırlı yönünden de, açılan dava , dosyamızdan tefrik edilerek, Mahkememizin 2021/390 esas sayılı numarasına kaydı yapılmış ve davacı Hayati Kırlı’nın , karşı davalı …’in ortaklıktan çıkartılması ve şirketi uğrattığı zararın tesbit edilerek tazminine ilişkin davasının, karşı davacının taraf sıfatı bulunmadığından reddine ilişkin 30.06.2021 tarih ve 2021/473 sayılı karar verilmiştir.
… Ticaret Sicili kayıtlarına göre, davacı … Orman Ürünleri Tekstil İnşaat Gıda Hayvancılık Organizasyon Danışmanlık San. Ve Tic. Ltd.Şti. nin , 350031 sicil numarası ile 02/01/2013 tarihinde tescil edildiği ve fail durumda olduğu, ortaklarının Hayati Kırlı ve davalı …, şirket temsilcisinin Hayati Kırlı olduğu görülmüştür.
Dosyamızda, davacı şirketin, temsilci olmayan ortak aleyhinde, ortaklıktan haklı sebeplerle çıkartılması ve de şirkete verdiği zararların tazmini talep edilmektedir.
Davacı şirketi temsile yetkili kişinin Hayati Kırlı olup, davalının temsilci olmadığı , TTK’nun 553. maddesinde yöneticinin sorumluluğunun düzenlendiği , yönetici olmayan şirket ortağının şirkete verdiği zararın tazmini yönünde yapılmış özel bir düzenlemenin TTK da yer almadığı , bu durumda ortağın şirkete verdiği zararların tazmininin Borçlar Kanunun’nun genel hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket vekili, alınan işlerin maliyetinin yüksek çıkması, sürelerinin uzaması nedeniyle şirketin itibar kaybına uğradığı, davalı …’in bu işlemleri nedeniyle ortaklıktan çıkarılması ve şirketin maddi zararının karşılanmasını talep edilmiştir.
Yine limited şirket ortaklığından çıkarılmayı düzenleyen TTK’nun 640/3. Maddesinde , haklı nedenlere dayanılarak ortağın, şirketin istemi üzerine, mahkeme kararıyla şirket ortaklığından çıkarılabileceği belirtilmiştir.
Davacının iddiasına dayanak yaptığı bir kısım davalı eylemleriyle ilgili … 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/353E ve 2014/1048K sayılı dosyasında yargılama yapıldığından celp edilerek incelenmesinde ; davacı şirketin şikayeti üzerine, davalı …’in, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi olmadığı halde, keşide ettiği senedi, şirket lehine düzenleyerek ve yetkilisi gibi şirket kaşesi üzerine imza atarak ciro ettiği 17/07/2013 keşide ve 20/08/2013 ödeme tarihli 15.000,00 TL bedelli senedi şirket adına kullanarak şirketi borçlandırdığı, ayrıca 12. İcra Müdürlüğünün 2013/15789 sayılı dosyasına verdiği, 14/11/2013 tarihli dilekçesinde şirket yetkilisi gibi şirketin kaşesini basıp imzaladığı ve bu şekilde görevi kötüye kullanma suçunu işlediğinden bahisle, resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarında ayrı ayrı cezalandırılması davaları açıldığı, Mahkemece , davalı ortağın , şirketin yetkilisi Hayati Kırlı tarafından şirket işleri ile ilgili olarak yetkili kılındığı, yetkinin 05/09/2013 tarihli azilname ile kaldırıldığı, bu tarihten önce 17/07/2013 tarihli ve 15.000,00 TL meblağlı senet keşide ederek, yetki dahilinde şirket kaşesini basarak ciro için imzaladığından, sanığın berattine karar verildiği , davalı … in , bu ceza dosyasında ; şirketin ortağı olduğunu, İlke … Metal Şti. sahibi ile yapılan işlerle ilgili şirketin 15.000 TL borcu kaldığı, kendi adına 17.07.2013 keşide tarihli 15.000 TL.lik senedi tanzim ederek yanlışlıkla İlke … Metal yerine , kendi şirketi olan …’yi yazdığını, bu nedenle de senedi İlke … Metal Şti.ye ciro ettiğini, şirketin kaşesini bastığını, altını imzaladığını, imzanın da ,yazının da kendisine ait olduğunu, parayı kendisinin ödediğini, beyan ettiği görülmüştür.
Şikayet konusu edilen senedin takibe konu edildiği, … 18.İcra Müdürlüğü 2013/13398 Sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklısının Güngör Alüminyum Hırdavat Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti ., borçlularının, … ve … Orman Ürünleri Tekstil İnşaat Gıda Hayvancılık Organizasyon Danışmanlık Sanayi Ve Ticaret Ltd.Şti ile Tevriz Taşova (İlke … Metal Sanayi) olduğu , 17.07.2013 tanzim ve 20.08.2013 vade tarihli 15.000 TL.lik senede dayalı olarak; 5.000 TL asıl alacak ve 449,56 TL faiz vs.olmak üzere toplam 5.449,56 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı , takip konusu alacağın haricen tahsil edildiği yönünde, … tarafından yazılı olarak beyanda bulunarak , dosyanın işlemden kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce, tarafların dayandığı deliller toplanmış, dosyaya ibraz edilen belgeler incelenmiş, dosya kapsamı ile davacı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde, inceleme yapılarak hazırlanan 04/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda; … Orman Ürünleri Tekstil İnşaat Gıda Hayvancılık Organızasyon Danışmanlık Sanayı Ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 2013 yılında iki ortaklı, eşit paylı ve 50.000 TL sermaye ile kurulduğu, ortakların sermaye taahhütlerinin % 25’lik kısmını bankaya yatırmak suretiyle yerine getirdikleri, 31.12.2013 tarihi itibariyle Ödenmemiş Sermaye tutarının 37.500TL. olduğu, her iki ortağın da henüz ödemedikleri sermaye tutarlarının eşit olduğu, Şirketin 2013 yılında yapmış olduğu işler dolayısıyla elde ettiği gelirler toplamının 605.764,05 TL olduğu, aynı döneme ilişkin direkt ilk madde ve malzeme giderlerinin 496.937,03 TL, direkt işçilik giderleri tutarının 71.230,73 TL, toplam maliyetin 568.167,76 TL., brüt satış kârının ise 37.596,59 TL olduğu, 2013 yılında ortaya çıkan faaliyet giderlerinin; genel yönetim giderleri 28.014,27 TL, pazarlama , satış ve dağıtım giderleri 7.818,90 TL olmak üzere toplam 35.833,17 TL olduğu, yapılan incelemede, bu giderler içinde dikkat çekici bir tutara rastlanmadığı, şirketin kasa hesabının dönem içinde ters bakiye verdiği, hesabının işleyişi muhasebe prensiplerine aykırı olarak gerçekleştiği, verilen sipariş avansları hesabının amacı dışında kullanılmış olabileceği, şirket’in varlıklarının borçlarını karşılama oranının 1’in üzerinde olduğu ve şirketin borca batık olmadığı, şirket’in nakit varlığı ile satıcılara olan borçlarının %79.2’sini ödeyebilecek durumda olduğu, şirketin likidite oranlarının yeterli olmakla birlikte borç ödeme gücünün artırılması borç-öz kaynak dengesinin öz kaynak lehine değiştirlebilmesi için öncelikle yerine getirilmemiş sermaye taahhüdünün ortaklar tarafından yerine getirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Rapora karşı taraf vekillerinin beyan ve itirazları üzerine aynı heyetten alınan 22/07/2020 tarihli ek raporda; şirketin 31/12/2013 tarihi itibari ile ödenmemiş sermaye tutarının 37.500,00 TL olduğu, her iki ortağın ödemedikleri sermeye tutarının eşit olduğu, şirketin 2013 yılında kar ettiğini, 2013 yılında ortaya çıkan faaliyet giderlerinin genel yönetim giderleri, vs olmak üzere 35.833,17 TL olduğu, yapılan incelemede bu giderler için dikkat çekici bir tutara rastlanmadığı, verilen sipariş avanslarının amacı dışında kullanılmış olabileceğini, şirketin borca batık olmadığını, sermaye tahatünün ortaklar tarafından yerine getirilmesi gerektiğini, davalı ortak …’in işlemleri nedeni ile maddi zararının oluştuğuna ilişkin somut bir belgeye rastlanmadığı, belirtilmiştir.
Mahkememizce, şirkete davalının zarar verdiği ve ortaklıktan çıkartılması yönünde haklı neden oluşturup oluşturmayacağı iddiaları yönünde, Asliye Ceza Mahkemesi dosyasında verilen bu kararın kesinleşmesi beklenmiştir.
İş bu kararın temyizi üzerine , Yargıtay … Ceza Dairesinin 2018/2463 esas 2020/3450 karar sayılı ilamı ile; şirket yetkilisi Hayati Kırlı’nın, şirket ortağı …’ e vekalet verip , vekil olarak yetkilendirilip yetkilendirilmediği, başkaca kıymetli evrakların keşide edilip edilmediği, yapılan icra takiplerine itiraz edilip edilmediği, ödeme yapılıp yapılmadığı hususlarının tartışılarak karar verilmesi için kararın bozulması üzerine , … 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/202 esas numarasına kayıtı ile yapılan yargılama sırasında, dosyanın yeni kurulan … 59. Asliye Ceza Mahkemesine devri ile 2021/243 Esasına kaydedildi ve buraca yapılan yargılama neticesinde; şirket yetkilisi Hayati Kırlı’nın, sanık ortak …’e verdiği vekaletnamenin, senet imzalama yetkisini de kapsadığı, senedin bu yetki döneminde imzalandığı daha sonra yetkinin 11/09/2013 ‘te kaldırıldığı, imzanın yetkili olduğu dönemde atıldığından sanığın beraatine karar verilmiş , kararın temyizi üzerine bu kez Yargıtay … Ceza Dairesi 20/12/2022 tarih ve 2022/8537 esas ve 20582 sayılı kararı ile bu karar kaldırılarak , davanın düşürülmesine karar vermiş ve 20/12/2022 tarihinde kesinleşmiştir.
Davada uyuşmazlık, davacı şirketin, ortağı olan davalının, TTK 640/3 maddesi uyarınca haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması talebinin yerinde olup olmadığı, haklı sebeplerin oluşup oluşmadığı ve ortağın TBK kapsamında haksız fiili ile şirkete zarar verip veremediği noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı , dava , cevap , şirketin ortalık ve temsil durumu , ceza mahkemesi karar dosyası ve kararı , icra takip dosyası ile davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde incelemede yapılarak hazırlanan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; davalının ortaklıktan çıkartılması yönünde haklı sebep olarak ileri sürdüğü , şirketin, davalı ortak tarafından itibarının zedelendiği vede zarara uğratıldığı iddiasıyla ilgili olarak , dosya kapsamı , sunulan tüm bilgi ve belgeler itibariyle, bu iddiaları destekleyecek, ispata yarar yeterli delili bulunmadığı gibi bir kısım iddialarla ilgili olarakda ceza mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde davalının beraatine karar verildiği , yine icra dosyasında şirketin borçlu olmadığı senedin şirket adına kaşe ve imza edildiği, bu nedenle şirketin icra takibine maruz kaldığı iddiasına karşın ,bu senedin takibe konu edildiği icra dosyada, davalın beyan ile icra takip dosyası alacaklı vekilinin, alacağın harici tahsili beyanı vede şirket kayıt ve belgelerinde bu takip için yapılan bir ödem kaydına rastlanmadığı hususları nazara alındığından şirkete verilen bir zararın olmadığı da anlaşılmakla, ispat edilmeyen ve şartları oluşmayan davaların reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL.harçtan başlangıçta peşin alınan 27,70-TL.harcın mahsubu ile bakiye 152,20-‬ TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla geçerli AÜT gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri olan 1.330,35-TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda oy birliği ile verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2023

Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır