Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/341 E. 2021/78 K. 12.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2014/341 Esas
KARAR NO : 2021/78

Av. … –
2- … –
3- … –
4- … –
7- … –
8- … –
9- … –
10- … –
11- … –

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/04/2009
KARAR TARİHİ : 12/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:

Davacı vekili 17/04/2009 havale tarihli dilekçesinde özetle; müvekkil davacının 114 ortaklı konut yapı kooperatifi olduğunu, davalılardan …. … ve …’in kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri ve … ile …’ın eski denetim kurulu üyeleri olduğunu, 09/03/2002 tarihli genel kurulda yönetim ve denetim kurullarının ibra edilmediğini, hesap tetkik komisyonu kurulmasına karar verildiğini, kooperatif kayıtlarında yaptırılan inceleme sonucunda rapor düzenlendiğini, raporda yönetim ve denetim kurulu üyelerinin suiistimal ve kusurlu davranışları nedeni ile kooperatifi zarara uğrattıklarının tespit edildiğini, sorumluluk davası açılmasına karar verildiğini, Davalıların yüklenici firma ile birlikte hareket ederek müvekkil kooperatifin zarara uğramasına neden olduklarını, zarardan davalıların sorumlu olduğunu beyanla, davanın kabulü ile fazlaya dair haklarının saklı kalması kavdıyla. şimdilik 101.000,- TL kooperatil zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen zarar tarihinden itibaren tahsil ve tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu alacak taleplerinin zaman aşımına uğramış olduğunu, müvekkil davalının kooperatifte 1993 – 2003 yılları arasında başkanlık yaptığını, kooperatif inşaatını yapan firmanın fahiş hak ediş miktarları tespit etmesi üzerine ödemelerinin durdurulduğunu, … Hukuk Mahkemesinin … D. İş dosyası ile tespit yaptırıldığını, inşaatın tamamlandığını, müvekkil davalının tüm genel Içujudarda ibra edildiğini, Müvekkil davalının taşeron firma ile herhangi bir işbirliği ve menfaat ilişkisi olmadığını, taşeron firmaya fazla ödeme yapıldığı iddiasının asılsız olduğunu, kooperatifin zarara uğratıldığına dair iddiaların asılsız olduğunu, …. Bakanlığına bu konuda yapılan şikayetin sonuçsuz kaldığını ve herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığını beyanla, Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …. ve Arkadaşları vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil davalılar aleyhine ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …. E. sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın müracaata bırakıldığını ve süresinde yenilenmediği için açılmamış sayılmasına karar verildiğini, müvekkil davalıların 09/03/2002 tarihine kadar kooperatifin yönetim ve denetim kurulu üyeleri olduğunu, yaptıkları iş ve işlemlerden dolayı ibra edildiklerini, imalat işlerin tamamlandığını, geçici ve kesin kabullerin yapıldığım, ilişiksiz belgesi ve geçici iskan raporunun alındığını, 15/09/2002 tarihli olağanüstü genel kurulda ibranın ertelenmesine ve 02/03/2003 tarihli genel kurulda ibra edilmeme kararı alındığını, Kooperatifin bütün akçeli işlerinin kooperatif başkanı … tarafından yürütüldüğünü, ibrası yapılmış geçmiş dönemlerle ilgili ödemelerin hesap tetkik komisyonu kurularak ele alınmasının yasaya aykırı olduğunu, yönetim ve denetim kurulu sorumluluğunun beş yıllık zamanaşımına tabii olduğunu, … Hukuk Mahkemesinin … D. İş dosyası ile kooperatif defter ve kayıtlarının incelenerek delil tespiti yaptırıldığını, taşerona fazla ödeme yapıldığı iddialarının asılsız olduğunu, müvekkil … ve …’in ….Noterliğinin 10/05/2002 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarname ile ek para toplanmasının eski yönetimin sorumluluğunda olmadığının bildirildiğini, inşaatın genel kurul kararı ile emanet komisyonunca yürütüldüğünü, imalat işinin komisyon tarafından ihale ile anahtar teslimi olarak taşere edildiğini, müvekkil davalıların kooperatifi zarara uğratmasının söz konusu olmadığım, Emanet Komisyon Defteri ile ilgili şüphelerden dolayı yönetim kurulu üyesi …. ve … tarafından 04/03/2002 tarihli tutanağın tanzim edildiğini ve …’ya imzalatıldığını, durumun 09/03/2002 tarihli faaliyet raporuna geçirildiğini, Müvekkil davalılar ile taşeron firma yetkilileri arasında çıkar birliği olduğu iddiasının asılsız olduğunu, Toplu Konut Fonundan kredi istenmesi hakkında genei kuruldan yetki ve ortaklardan noter taahhütnamesi alındığını, Yeni yönetim tarafından kurulan hesap tetkik komisyonunun hazırladığı raporu gerçeğe aykırı olduğunu beyanla, Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili ve davalılar vekili UYAP üzerinden gönderdiği feragat dilekçesinde davadan feragat ettiğini bildirmiş, yapılan incelemede vekaletnamede feragate yetkinin bulunduğu, davalı vekilinin beyan dilekçesi ile vekalet ücreti yargılama gideri talep etmediğini bildirdiği anlaşılmıştır.
HMK’nın 307 ve devamı maddeleri davadan feragati düzenlemiştir. Buna göre, feragat davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup, dilekçe ile ya da yargılama sırasında sözlü olarak yapılabilir. Feragatin hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat ve kabul kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilen feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Feragat beyanında bulunan taraf dava da aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerine mahkum olur.
Dava dosyasında davacılar vekilinin davadan feragat ettiği, karşı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediği anlaşıldığından davacının davasının feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2- Taraf vekillerinin beyanına göre tarafların leh yada aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-492 sayılı Harçlar Kanunun 22.maddesi gereği alınması gereken 59,30TL karar harcının peşin alınan 1.353,60TL’nin mahsubu ile ile bakiye 1.294,30TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-HMK’nın 333/1 Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
İlişkin tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/02/2021

Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır