Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/465 E. 2023/768 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/465 Esas – 2023/768
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/465 Esas
KARAR NO : 2023/768

HAKİM :….
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. …
….
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/07/2023
KARAR TARİHİ : 15/11/2023
KAR.YAZ.TAR. : 15/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İDDİA:
Davacı vekilinin dilekçesi ile ; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu ve ticari ilişki nedeniyle fatura konusu ödenmesi gereken bedelin ödenmediğini bunun üzerine … sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını takibe itiraz üzerine takibin durduğundan bahisle borçlunun borca yeter miktarda menkul, gayrimenkul ve hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; öncelikle yetki itirazlarının bulunduğunu davanın yetkisizlik kararı verilerek Tüketici Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, davaya konu faturada ofis içi ağ sistem kurulumu, network kurulumu , bağlantı kurulumu hizmeti verdiğini davalının tacir olmadığını tüketici olduğunu, davacı tarafından davaya konu faturaya ilişkin eseri ve hizmeti vermediğinden kendisine fatura bedelinin ödenmediğini , taraflar arasında satış sözleşmesi doğrultusunda ürünlerin teslim edilmediğini ve buna ilişkin teslim teslim belgesinin de ibraz edilmediğinden bahisle öncelikle ihtiyati haciz talebinin reddine, ispata elverişli delil sunulmadığından davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.

DELİLLER :
…. E sayılı dosya suretinin getirtildiği,davacı tarafça fatura suretinin ibraz edildiği görülmüştür.
Davacının BS formlarının getirtildiği, davalı için yazılan müzekkereye verilen cevapta davalının avukatlık mesleği nedeniyle vergi mükellefi olduğunun BA formu verme zorunluluğunun bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya uyuşmazlık konusu iş tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen incelenir.
5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK 2. Maddesi gereğince, genel görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Asliye Ticaret Mahkemeleri ise özel mahkeme niteliğindedir.
TTK. nun 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmış ve sayılmış olup bu maddeye göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmemiz yargı işleri tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Ayrıca TTK.nun da düzenlenen hususlar ile Medeni Kanun ve Borçlar Kanunuda düzenlenen bazı dava türlerinin ticari dava olduğu belirtilmiştir. TTK. nun 5. maddesinde ise ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmiş ve Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi niteliğinde olduğu belirtilmiştir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Kanun’un 3. maddesinde “ı) Sağlayıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, i)Satıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, k)Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, l)Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,” ifade eder hükmü ile, 73. maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” hükmü bulunmaktadır.
Somut olayda; davalının Avukat olduğu, bürosuna ofis içi ağ sistem kurulumu, network kurulumu , bağlantı kurulumu hizmeti verildiği, bedelinin ödenmediği iddiası ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talep edilmiş ise de ; davalının avukatlık mesleğini ifa edip emek yoğun çalıştığı, sermayeye dayalı çalışması bulunmadığı için tacir sıfatının bulunmadığı , satıldığı ve hizmet verildiği belirtilen ürünlerin avukatlık ofisi ve avukatlık mesleğin ifası için temin edildiği gözetildiğinde davalının 6502 sayılı yasanın 3 maddesi kapsamında tüketici sıfatının da bulunmadığı, davanında mutlak ticari dava niteliğinde olmadığı, bu kapsamda görevli mahkemenin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu , görev ile ilgili hususların kamu düzenine ilişkin olması ve mahkemece re’sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yoktuğu nedeniyle HMK. 114/c ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı üzere;
1- Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2- Hükmün kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli …. Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafça yatırılan gider avasından kullanılmayan bakiye kısmın HMK’nun 333 . Maddesi uyarınca hüküm kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
4-HMK’nun 20. Maddesi gereğince; Görevsizlik ve Yetkisizlik kararı hakkında, taraflardan biri tarafından süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ve işbu karar kesinleşir ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi durumunda dosyanın yetkili ve görevli mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde …. Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.