Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/243 E. 2023/470 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/243 Esas – 2023/470
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/243 Esas
KARAR NO : 2023/470 Karar

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05.04.2023
KARAR TARİHİ : 04.07.2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10.07.2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Şirketi … ve perakende sektöründe rekabete dayalı bir ortamın oluşturulması ve gerekli reformların yapılmasını teminen dağıtım bölgeleri baz alınarak kamu mülkiyetindeki elektrik işletmelerinin yeniden yapılandırılması suretiyle elektrik enerjisi dağıtım hizmetlerinin özelleştirilmesine karar verilmiş ve …, 02.04.2004 tarih ve 2004/22 sayılı … Kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alındığını, dağıtım bölgeleri yeniden belirlenerek, …’de 21 dağıtım bölgesi oluşturulmuş ve …’ın hissedarı olduğu …, merkez olmak üzere … il sınırlarında faaliyet göstermek üzere, 01.03.2005 tarihinde ilan edilerek kurulmuş ve … ile … arasında 24.07.2006 tarihinde …akdedilmiştir. 01.09.2010 tarihinde ise Hisse Alım Sözleşmesi imzalanmak ve …’in hisseleri satılmak suretiyle özelleştirildiğini ve davalı şirket bünyesinde çalışan dava dışı … isimli kişinin işçilik alacaklarına ilişkin olarak … Karar sayılı dosyasında işçilik alacaklarına ilişkin … kurumuna yapılan 35.282,46-TL ödemenin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’tan rücuen tazminine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı vekilinin davasına dayanak teşkil ettiği belirtilen icra emri ve … İlamı dilekçe ekinde tarafımıza tebliğ edilmediğini ayrıca hak düşürücü süre, hukuki yarar, derdestlik, kesin hüküm, yargı yolu, görev ve husumet yönündeki itiraz ve ödemezlik def’ilerini sunduğunu, davacının kısmi dava açmada hukuki yararının bulunmadığını davanın değerinin hesaplanarak miktarın belirlenmesi gerektiğini bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini, davacının … da … lisansına sahip olan … ayrı bir tüzelkişiliğe sahip bir anonim şirket olduğunu, bunun üzerine, dağıtım bölgesi sınırları içerisinde dağıtım hizmetlerini görmek üzere dağıtım şirketi kurularak bu şirkete 49 yıl süre ile dağıtım lisansı ve işletme hakkı verilmesinin, dağıtım tesisleri dışında kalan duran varlıkların (araç, bina, taşıt, demirbaş v.b.) da bu şirkete devir edilmesinin ve söz konusu şirketin hisselerinin satışı suretiyle özelleştirilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili ile … Şirketleri arasında 24.07.2006 tarihinde imzalanan ve halen yürürlükte olan …’nin bulunduğunu, anılan sözleşmede devir işlemi (Hisse Satış Sözleşmesinin imzalanması), devir tarihinden önce kamuya ait olan şirket hisselerinin devir tarihinden itibaren özel sektöre geçmesini sağlamaktadır. Diğer bir ifadeyle, 3096 sayılı Kanun çerçevesinde gerçekleştirilen … için geçerli olan devir tarihi itibarıyla endeks okuma, stok sayımı gibi uygulamalar idaremizce gerçekleştirilen … geçerli olmayıp; Şirketin tüzel kişiliği, hakları, borçları ve yükümlülüklerinde herhangi bir değişiklik olmaksızın sadece hisselerinin el değiştirmesi söz konusudur…” ifadelerine yer verildiğini, davacı yanın dayanak dosya olan … kararı kapsamında ödediği tutarın tamamından müvekkil kurumun sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, anılan davanın müvekkili Kurum yönünden husumet yokluğu sebebi ile reddine karar verildiğini anılan davada dava dilekçesinde yazılanın aksine davacı taraf davalı olarak yer aldığını, hükmün kendisi aleyhine kurulduğunu, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, haksız ve yersiz olarak açılan işbu davanın öncelikle usulden reddine; usulden reddedilmemesi halinde davanın esas yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava; işletme devir hakkı sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak talebine ilişkindir.
Alacak taraflar arasında imzalanan …’ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup davanın da bu süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir.
… sayılı dosyası ile … tarafından … ile … aleyhine tazminat davası açılmış , mahkemece … aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine, … … aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş ve bunun üzerine bu karar doğrultusunda … tarafından işçi …’a 2002- 2003 yılları için karada belirlenen ve eksik ödenen ücretin ödenmiş ve ödenen bedel davacıdan talep edilmiş olup davacı tarafından 20.01.2022 tarihinde …. 35.282,46TL ödeme yapılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı devir sözleşmesinin 7.1 maddesinde ; sözleşmenin imza tarihinden önce başlamış idari ve hukuki ihtilafların takip edilmesi , çözüme kavuşturulması ve bundan kaynaklanan her türlü sorumluluğun … ‘a ait olduğu , 7.4 ve 7.6 maddelerinde dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetler nedeniyle 3. kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının … olduğu hükme bağlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödeme …’nin imzalandığı tarihten önceki döneme isabet eden olaya dayanmaktadır.
Rücuen alacağa dayanak davadaki uyuşmazlık kamulaştırma kararı olmadan taşınmaza el atılmasından kaynaklanmakta olup, dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olduğundan, …’nin 7.2 maddesi uyarınca davacının davalıya ihbar yükümlülüğü bulunmaktadır. Davacı yan ise rücuya dayanak davada sözleşmede yer alan ihbar yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Bu durumda davacının kendi ihmaline dayanarak hak iddia edemeyeceğinden rücu edebileceği alacak karar tarihindeki borç miktarıyla sınırlıdır. Bir başka anlatımla sözleşmenin 7.2 maddesi kapsamına giren ve taşınmaz mülkiyetini ilgilendiren uyuşmazlıklarda davalıya ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının rücuya dayanak ilamda yer alan alacak, karar tarihine kadar işlemiş faiz, yargılama giderlerini ve vekalet ücretini talep edebilecektir (Emsal … sayılı ilamı).
Buna göre karar tarihindeki borç miktarına ilişkin yapılacak hesaplama teknik hesaplamayı gerektirmediğinden ve ödemeye dayanak olan kararda davalının taraf olduğundan davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın kabulü ile 35.282,46TL ‘nin ödeme tarihi olan 20.01.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.410,14-TL harçtan, dava açılışında alınan 602,54-TL peşin harcın düşülmesi ile bakiye 1.807,60-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 602,54-TL peşin harç, 179,90-TL başvurma harcı, 30,00-TL tebligat ücreti, 10,00-TL dosya kapak ücreti olmak üzere toplam 822,44-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2023

Katip …
¸ e-imzalıdır

Hakim …
¸ e-imzalıdır