Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/14 E. 2023/519 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/14 Esas – 2023/519
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/14 Esas
KARAR NO : 2023/519

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/01/2023
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
KARARYAZ.TRH: 13/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… müvekkili sigorta şirketi nezdinde … poliçe sayılı işyerim sigorta poliçesi ile sigortalısı olan … Tic.Ltd.Şti.nin, ….cadde üzerindeki dış kapı numarası … olan ve işyeri olarak faaliyet gösterilen taşınmazda, 14.06.2022 tarihinde davalı idarenin sorumluluğundaki rogarın yetersizliği sonrası, anılan işyerine suların dolduğunu ve bir takım maddi hasar ve hasar zararına sebebiyet verdiğini/verildiğini, — davalı — idarenin sigortalısının hasar zararını ödemediğini, taraflarınca yerinde yaptırılan ekspertiz incelemesi sonrası sigortalı işyerinde oluşan hasar zararı için dava dışı sigortalı şirketine, 07.07.2022 tarihinde, 12.627,24TL tutarında hasar bedelinin ödendiğini ve müvekkili sigorta şirketinin TTK nın 1472. Maddesi gereği sigortalısının haklarına halef olduğunu, davalı idare aleyhine …. E sayılı dosyası ile, toplamda 12.627,24TL tutarındaki asil alacak ve 386,86TL tutarında işleyen faiz için ilamsız takip başlattıklarını, ancak davalı idarenin bu takibe süresi içinde itiraz ederek iş bu davaya konu olan takibin durmasını sağladığından bahisle, açılan iş bu dava ile davalı İdarenin … E. sayılı takip dosyasına yaptığı haksız itirazın iptalini ve bu takibin 12.627,24 TL asıl alacak üzerinden devamına yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idareye yükletilmesine…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde özetle “… dava konusu taşınmaza ait mimari proje yanında iskan ruhsatının iş bu dava dosyasına kazandırılması gerektiğini, anılan yerin depo-kömürlük olup olmadığının araştırılması gerektiğini, arızanın sokaktan geçen idarelerine ait ana su kanalından/şebekesinden kaynaklanmadığını, iş bu davaya konu olan su basması olayının ana kanaldan, bu taşınmaza su taşıyan ve Şube Yolu olarak adlandırılan su hattında oluştuğunu bu konuda … Tarifeler Yönetmenliğinin — 4/ff ile 20/7. fıkrasına ve 48. maddesine vurgu yaparak idarelerine atfı kabil bir kusurun bulunmadığından bahisle iş bu davanın reddi ile, yargılama giderleri yanında vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini…” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
…. E. Dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davacımız, takip borçlusunun davalımız,takip konusunun 12.627,24 TL asıl alacak 386,86 TL faiz olmak üzere 13.014,10 TL nin tahsili olduğu, takip borçlusunun itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı sigorta tarafından …. numaralı İş yerim Sigorta poliçesi ve hasar dosya suretinin gönderildiği ,ekinde ekspertiz raporunun ve sigortalı iş yerine ait resimlerin bulunduğu ,sigortalıya 12/09/2022 tarihinde 12.627,24 TL ödeme dekontunun ibraz edildiği görülmüştür.
… yazılan müzekkereye verilen cevapta taşınmaza ait sıhhı tesisat projesinin bulunmadığının bildirildiği ,mimari projesinin gönderildiği görülmüştür.
Davaya konu taşınmaz ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda “…Anılan adresteki Öğrenci Yurt binası olarak kullanılan taşınmazda 07.06.2022 tarihinde saat 20.00 sıralarında meydana geldiği belirtilen pis su basma olayının iş bu davaya dayanak yapılan 07.06.2022 tarihli ekspertiz hasar raporunda detaylı olarak izah edildiği üzere, “Sigortalı işletmenin bulunduğu alanda bölgede meydana gelen şiddetli yağışlar esnasını … ait pis rögarlarının yetersiz kalması sonrası işletme giderlerinden geri tepen yağmur sularının/pis suların sigortalı işletme içerisine sirayet etmesinden kaynaklı olduğu saptandığı…Bu bağlamda heyetimizce bir değerlendirme yapıldığında 07.06.2022 tarihinde anılan Öğrenci Yurdunun bilhassa 1.bodrum katlarına meydana gelen su basması olayının bu taşınmazın … ye ait ana hattına bağlanan rögarlarında çek-valf (suyu geri tepmeyi nleyen mekanizmanın-aparatın ) olmayışından kaynaklandığı, Bu olaydaki kusurun anılan taşınmazın inşaatını yapan yüklenicinin, daha sonrasında Mal sahibinin ve/veya apartman yönetiminde olduğu, Dolayısı ile anılan taşınmazda 07.06.2022 tarihinde meydana gelen istenmeyen bu pis su basma olayında … ye atfedilecek bir kusur ve kabahatin olmadığı kanaatine varılmıştır.Bu nedenle de davalı idarenin iş bu davaya konu olan …’e ait …. E sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İtirazın yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.” denildiği görülmüştür.
…. sayılı ilamında “…Davacı vekilince, davalının sorumluluğunda olan rögarın tıkandığı iddiası ile sigortalı iş yerinde oluşan ve sigortalıya ödenen hasarın tahsili talep edilmiş, mahkemece keşif sonucu aldırılan bilirkişi raporunda; davacıya sigortalı iş yerinin deposundaki pis su rögar çıkışında geri tepme klapesinin görülemediği, konut ve iş yeri sahiplerinin davalı idarenin inşa ettiği şebekeye güvenerek abone olduğu, kanalizasyon sisteminin sağlıklı çalışacağı ve dava konusu olayda olduğu gibi olumsuzlukların doğmayacağına dair güvenden kaynaklandığı,… davalı vekilinin davacının sigortalısının Deşarj Yönetmeliği maddelerine göre parsel çıkış bacasında atık suyun geri gelmesini önleyecek tedbirleri alması gerektiği, bu yönüyle davalının bir sorumluluğunun olmadığı savunmasının raporda yeterince değerlendirilmediği, davacının sigortalısının en azından müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı, geri tepmeyi engelleyici tedbirler alıp almayacağı hususları üzerinde hiç durulmadığı, sigortalıya ait iş yerinin bulunduğu binanın projesinin onayından yapı kullanma izin belgesinin verilmesine kadarki aşamalarında davalı idarenin denetim görevini gerektiği gibi yerine getirmemiş olması kusurunun yoğunluğunun tespitinde önem arz etmekte ise de, salt idarenin denetim görevini ihmal etmiş olmasının, binanın sahibi, yüklenicisi veya yöneticisinin geri tepmeyi önleyecek tedbirleri alma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı açıktır. Öte yandan, zararın davalı …’nin sorumluluğunda bulunan rögar hattında gerçekleşen tıkanıklık sebebiyle meydana geldiği sabit olup, kanal bağlantı ruhsatının bulunmaması veya binanın geri tepmeyi engelleyici sisteminin bulunmaması tesis sahibi olan …’nin BK 58. maddesi hükmüne göre illiyet bağını ortadan kaldırmaz. Ancak; bilirkişi raporunda belirlenen maddi olgular göz önüne alındığında zararın artmasına etken olup 818 Sayılı BK 43 ve 44. maddeleri gereği davacının (sigortalının) müterafik kusuru dikkate alınarak tazminattan belirlenecek oranda indirim yapılması mümkün olabilir.Buna göre, mahkemece yapılacak iş; hasarın meydana geldiği yerin kanal bağlantısına ait evraklar, Deşarj Yönetmeliği hükümleri ve geri tepmenin oluş şekli değerlendirilmek suretiyle zararın meydana gelmesinde davacının sigortalısı veya bina yönetimi gibi başkasının müterafik kusurunun olup olmadığı yönlerinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre karar vermek olup, hükmün bu nedenle bozulmasına” karar verildiği …. sayılı ilamında “… Davacı vekili, müvekkili sigorta şirketine sigortalı bulunan dava dışı bankanın bodrum katının, davalı kurumun kusuru sonucu, kanalizasyon giderinin tıkanması nedeniyle kanalizasyon suyu ile dolduğunu, meydana gelen taşkın sebebiyle sigortalı işyerinin zarar gördüğünü, müvekkili sigorta şirketi tarafından hasar bedelinin karşılandığını ileri sürerek işbu davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda değinilen gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içinde mevcut bilgi ve bulgular itibari ile dava dışı sigortalıya ait işyerinde kanalizasyon sularının dolması nedeniyle hasar oluştuğu sabit olup, mahkemece sigortalı tarafından parsel çıkış bacasına çekvalf konulmayarak gerekli önlemlerin alınmadığı, bu suretle sigortalının, meydana gelen hasarda kusurlu ve sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de söz konusu hasarın oluşumunda davalının kusur ve sorumluluğu incelenip tartışılmış değildir. Bu durumda öncelikle dava konusu hasarın oluşma nedeni ve davalı kurumun, kanalizasyon hatlarının bakım ve onarımı konusunda gereken özen ve dikkati gösterip göstermediği, dosya içindeki ekspertiz raporu da göz önüne alınıp değerlendirildikten sonra, dava dışı sigortalının gerekli önlemleri almamasının ancak müterafik kusur yönünden etkili olabileceği ve varsa davalının sorumluluğu açısından illiyet bağını kesen bir faktör olmadığı dikkate alınmaksızın davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. …” denildiği, …. sayılı ilamınında”..İlk derece mahkemesi’nce “…Mahkememizce tüm taraf delilleri toplandıktan sonra 21.08.2015 tarihinde dava dışı … End. ve Tic. A.Ş.’nin işyerinde meydana gelen su baskını sonucu hasarın değerlendirilmesi, ayrıca dava dışı şirketin ticari defter kayıtlarının değerlendirilmesi, buna göre hasar miktarının hesaplanması amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişiler …. tarafından sunulan 27.10.2017 tarihli raporda özetle; dava konusu edilen hasarın meydana geliş şekli incelendiğinde 26.06.2015 başlangıç, 26.06.2016 bitiş tarihli İşyeri Paket Sigorta Poliçesi’nin yürürlükte olduğu dönemde meydana geldiğini, dava dışı …. End. ve Tic. A.Ş.’ye ait fabrikada 21.08.2015 tarihinde 18.00 sıralarında başlayan şiddetli sağanak yağış sonucu yağmur sularının, fosseptik ve pissu giderinin tepmesi sonucu su baskını oluştuğunu, oluşan hasardan bina sahibinin %50, davalı … …’nün %50 oranında sorumlu olduğunu, sigortalı işyerinde emtia, demirbaş ve binada oluşan hasarlara ait tespitin 21.09.2016 tarihli Ekspertiz Raporunda yer aldığını, buna göre davacı sigorta şirketi tarafından tazmin edilmesi gereken tutarın 722.141,05-TL olduğunu, hasarın oluşumunda …’nin %50 oranında sorumlu olduğu değerlendirildiğinde 361.070,53-TL’nin talep edilebileceği beyan edilmiştir. Sunulan rapora taraf vekillerince itiraz edilmiştir. Her ne kadar sunulan bilirkişi raporunda eylem sebebi ile bina sahibinin %50, …’nin de %50 oranında kusurlu olduğu yönünde değerlendirme yapılmış ise de, 21.08.2015 tarihinde 18.00 sıralarında başlayan şiddetli yağış sonrası dava dışı … Endüstri ve Ticaret A.Ş.’ye ait fabrikada su baskını sonucu hasar oluştuğu, hasarın oluştuğu fabrika binasında geri tepmeyi önleyici sistemin kurulmadığı tüm dosya kapsamı ile sabittir. Yerleşik ve kararlılık kazanmış emsal … uygulamalarında, şiddetli yağış sonrası su baskını sebebi ile su baskınının oluştuğu binada geri tepmeyi önleyici sistemin bulunmaması halinde Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesi gereğince, bina malikinin müterafik kusurlu kabul edilip, kusur oranında %20-25 olduğu kabul edilmektedir. Bu sebeple mahkememizce sunulan bilirkişi raporundaki dava dışı bina maliki … Endüstri ve Ticaret A.Ş.’nin %50 oranında kusurlu olduğu yönündeki değerlendirmeye itibar edilmemiştir. Dosya kapsamı ve Yargıtay uygulamaları dikkate alınarak, dava dışı bina maliki ……A.Ş.’nin olay sebebi ile %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmesi sonucu, 21.08.2015 tarihinde saat 18.00 sıralarında başlayan şiddetli yağış sonrası dava dışı sigortalı ……A.Ş.’ye ait fabrika binasında su baskını sonucu hasar oluştuğu, hasar oluşan binada geri tepmeyi önleyici sistemin kurulmadığı, bu sebeple davalı tarafın %75 oranında, dava dışı ……A.Ş.’nin %25 oranında kusurlu olduğu, su baskını sonucu dava dışı sigortalıya toplam 722.141,05-TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemeden davalı tarafın kusuru oranında sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Yukarıdan beri açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, işin ticari iş olduğu dikkate alınarak ödeme tarihlerinden itibaren davalı tarafın sorumlu olduğu miktarlara avans faiz oranı uygulanmasına…” karar verilmiştir….İstinaf yasa yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Mahkemece alınan bilirkişi raporunda taraflara %50 kusur verildiğini oysa mahkemenin %75 oranında kusur izafe ettiğini, somut olayda müvekkilinin olayda hiçbir kusuru bulunmadığını, …’nin 10/m maddesine göre müvekkili idarenin sorumluluğunun olmadığını, olayda bina sahibi, yönetici ve yüklenicinin sorumlu olduğunu, kusur oranını kabul etmemekle birlikte eğer gerçek bir zarar var ise bu zararın Yargıtay içtihatları doğrultusunda tespit edilmesi gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür….uyuşmazlık, davadışı sigortalının işyerinde meydana gelen sel baskını sonucunda oluşan zarar nedeni ile davacı sigorta şirketi ile davalı idarenin sorumluluklarına ilişkin kusur oranları ve davacı sigorta şirketinin davadışı sigortalısına poliçe nedeni ile ödediği bedelden dolayı davalı idareden talep edebileceği bir alacağının olup olmadığı ve miktarı hususlarında toplanmaktadır. Dava, dava dışı sigortalı … Endüstri ve Ticaret A.Ş.’ye ait işyerinde meydana gelen hasar sebebi ile davacı sigorta şirketince sigortalısına yapılan ödemenin davalı idareden rücuen tahsili istemine ilişkindir.HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle istinaf edenin sıfatına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.” denildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça davacı şirkete sigortalı olan işyerine davalı işletim ve sorumluluğundaki rögarın yetersizliği/tıkanıklığı sonrası pis su basması nedeniyle sigortalıya ödenen bedelin tahsili için başlatılan icra takibine yönelik davalı itirazın iptali, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş olup:
Davacı sigorta şirketine İş yerim Sigorta poliçesi ile sigortalı iş yerini davalı idarenin işletim ve sorumluluğundaki rögarın yetersizliği/tıkanıklığı sonrası 07.06.2022 tarihinde pis su bastığı, iş yerinde 12.627,24 TL lık hasar oluştuğu, mahkememizce seçilen bilirkişi tarafından “meydana gelen su basması olayının bu taşınmazın … ye ait ana hattına bağlanan rögarlarında çek-valf (suyu geri tepmeyi önleyen mekanizmanın/aparatın ) olmayışından kaynaklandığı, Bu olaydaki kusurun anılan taşınmazın inşaatını yapan yüklenicinin, daha sonrasında mal sahibinin ve/veya apartman yönetiminde olduğu, dolayısı ile anılan taşınmazda 07.06.2022 tarihinde meydana gelen istenmeyen bu pis su basma olayında … ye atfedilecek bir kusur ve kabahatin olmadığı” belirtilmiş ise de sigortalı taşınmaz malikinin pis su geri basmasını engelleyen çek-valf taktırmaması sureti ile gerekli önlemleri almamasının BK. nun 52 maddesi uyarınca ancak müterafik kusur oluşturacağı, davalı …’nin sorumluluğunda bulunan rögar hattında gerçekleşen tıkanıklık/yetersizlik sebebiyle meydana gelen zararda binanın geri tepmeyi engelleyici sisteminin bulunmamasının tesis sahibi olan …’nin BK 58. maddesi hükmüne göre sorumluluğuna ilişkin illiyet bağını ortadan kaldırmayacağı, oluşan hasardan %25 müterafik kusur indirimi yapılması sureti ile bakiye 9.470,43 TL lık tutardan davalı idarenin sorumlu olduğu ,icra dosyası, bilirkişi raporu , … sayılı ilamı,… sayılı ilamı, …. sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmakla, ödeme tarihi ile takip tarihi arasında işleyecek faizinde 206,40 TL olacağı gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerkmiştir.
DEĞERLENDİRME:
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalının … esas sayılı dosyasındaki itirazının kısmen iptaline, takibin 9.470,43-TL asıl alacak, 206.40-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.476,83-TL üzerinden asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, bakiye talebin reddine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 647,36 TL harçtan, dava açılışında alınan 179,90 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 467,46 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 358,78 TL’sinin DAVACIDAN; 961,22 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 179,90 TL başvurma harcı, 98,25 TL tebligat ücreti, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 2.078,15 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.513,30 TL’si ile dava açılışında alınan 179,90 TL peşin harç toplamından oluşan 1.693,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.537,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı reddedilen miktar itibari ile HMK341 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/07/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.