Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/856 E. 2022/1024 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/856 Esas – 2022/1024
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/856 Esas
KARAR NO : 2022/1024

DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/12/2022
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
KARARYAZ.TRH: 28/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Müvekkillerin murisi …’in (..) 01.12.2019 tarihinde trafik kazasında vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak müvekkilleri kaldığını, müvekkillerinin murisi babası …’in … Katılım Bankası Anonim Şirketinden 56.000-TL ana para 8 yıl ödeme vadeli aylık 722,00-TL ödemek üzere konut kredisi kullandığını, kullanılan konut kredisinin tamamının üzerinden hayat sigortası yaptırıldığını, bunun karşılığında sigorta ücreti kesildiğini, hayat sigortalarında asıl teminat, ölüm halinde kişinin varislerine ölüme bağlı hayat sigortası teminat tutarının ödenmesi gerektiğini, murisin 01.12.2019 tarihinde tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, murislerinin öldüğü tarihte çekmiş olduğu kredinin müvekkillerinin bildiği kadarıyla 5 aylık kredi borcu kaldığını, bakiye kredi borcunun ödenmesi ve hayat sigortası kredisinin tamamı üzerinden yapıldığını, toplam kredi miktarının kendilerine ödenmesi için müvekkillerinin başvuru yaptıklarında davalı sigorta şirketinin talebi kabul etmediğini, yalnızca 19.000-TL’yi ödemek üzere ibraname gönderdiğini, müvekkillerinin ibrayı imzalamadıklarını, kalan borcun müvekkilleri tarafından 09.08.2022 tarihinde ödendiğini, davalı bankanın dava konusu kredi borcuna ilişkin belgeleri müvekillerine vermediğini, dava konusu bedel (ferileriyle birlikte) taraflarınca tespit edilemediğinden ilgili belgelerin dosyaya eklenmesini ardından ödenmesi gereken tutarıh bilirkişi maarifetiyle hesaplanmasını…, haklı davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000-TL’nin (mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesinden sonra ıslah etmek üzere) davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, ödenecek tazminata murisin vefat tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür. ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Tensip aşamasında karar verildiğinden davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLER:
Davacı tarafça veraset ilam sureti ve arabuluculuk tutanak suretinin ibraz edildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve Tüketici Kanunu’nun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir.
Aynı Kanun’un 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir.
6502 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanununun 3. Maddesinin 1-k ve 1. Bentleri uyarınca dava dışı bankadan kredi kullanımı sırasında yaptırılan Hayat Sigortasının ( sigorta işinin) bir tüketici işlemi olduğu, aynı yasanın 73. Maddesi uyarınca da tüketici işlemleri ile de tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu icra dosyası ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmış olmakla mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
Hükmün kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın Ankara Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama gideri ve harç konusunun yetkili ve görevli Mahkemede dikkate alınmasına,
Davacı tarafça yatırılan gider avasından kullanılmayan bakiye kısmın HMK’nun 333 . Maddesi uyarınca hüküm kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
HMK’nun 20. Maddesi gereğince; Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesine, aksi takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair Tarafların yokluğunda, tensiben dosya üzerinde ,kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere tensiben verilen karar verildi. 27/12/2022