Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/6 E. 2022/823 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/6 Esas – 2022/823
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/6
KARAR NO : 2022/823

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 22/11/2013
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 22/07/2005 tarihinde Ordu-Giresun Doğalgaz Bağlantı Hattı Projesi (FAZ-1) yapım işi sözleşmesi imzalandığını, işin projesine uygun olarak tamamlandığını, 09/05/2017 tarihinde geçici kabulünün yapıldığını, geçici kabul öncesinde “hidrostatik test prosedürü”ne uygun olarak her türlü test ve kurutma işlemlerinin yapılıp tutanaklarının davalı tarafa teslim edildiğini, davalı tarafın geçici kabulden sonra doğalgaz hattını işletmeye aldığını, sözleşmenin 21. Maddesine göre bakım süresinin 24 ay olduğunu, bakım süresinin 09/05/2009 tarihide sona erdiğini, kesin hak ediş raporlarının 26/02/2018 tarihinde idareye sunulduğunu, 09/05/2009 tarihinde yapılması gereken kesin kabulün halen idare tarafından yapılmadığını, davalı tarafça 25/04/2012 tarihli yazıyla; sözleşme kapsamında kalan Kuzderesi Hat Vanası ile Çambaşı Pig İstasyonu arasında 30/10/2011 ve 07/11/2011 tarihlerinde boru hatlarına bağlı tıkanıklık meydana geldiği, takınmanın giderildiği, bu çalışmalar neticesinde atmosfere bırakılan gaz bedeli dahil 71.625,99-TL’lik masraf yapıldığı, bu tutarın 15 gün içinde ödenmesinin bildirildiğini, müvekkili şirket tarafından 21/06/2012 tarihinde 72.725,99-TL’nin nakit olarak ihtirazı kayıtla davalı tarafa ödendiğini, davalı tarafın 03/01/2013 tarihli yazı ile Kuzderesi Hat Vanası ile Çambaşı hat vanası arasında tıkanmanın giderilmesi nedeniyle yapılan 44.261,99-TL masrafın 15 gün içinde ödenmesini talep ettiğini, davalı tarafın 08/01/2013 tarihli yazısı ile Kuzderesi Hat Vanası ile Çambaşı hat vanası arasında buzlanma ve tıkanmanın giderilmesi için yapılan 36.805,31-TL masraf tutarının 15 gün içinde ödenmesini, 15/01/2013 tarihli yazı ile Kuzderesi Hat Vanası ile Çambaşı hat vanası arasındaki buzlanma nedeniyle tıkanmanın giderilmesi için yapılan 77.480,37-TL masrafın 15 gün içinde ödenmesini talep ettiğini, verilen teminat mektuplarından toplamda 169.846,46-USD’nin davalı tarafından nakde dönüştürüldüğünü, müvekkili şirket tarafından 24/07/2013 tarihinde nakde dönüştürme işleminin açıklanması için idareye dilekçe verildiğini, teminat mektuplarında yapılan kesintinin 2009-2010-2011 yıllarındaki nam ve hesaba yapılan çalışmalardan dolayı yapıldığının bildirildiğini, …’IN 05/09/2013 tarihli yazısı ile; kesintiye esas teşkil eden masraf icmallerinde %18 KDV tutarının sehven hesaplanmadığını belirterek 28.538,58-TL tutarın 15 gün içinde ödenmesinin bildirildiğini, müvekkili tarafından 04/10/2013 tarihli bu tutarın ihtirazı kayıtla ödendiğini, davalı tarafın hattın buzlandığı ve buzlanmaya neden olan durumun ise hatların müvekkili tarafından kurutulmadığından, gerekli testlerin yapılmadığından meydana geldiğini ileri sürdüğünü, söz konusu testlerin yapıldığını, kurutma işlerinin yapıldığını, idare tarafından yapılan işlerin kabul edildiğini, kesin kabulün yapılmasına bir engelin bulunmadığını, müvekkilinden talep edilen ve tahsil edilen tutarın haksız olarak talep edilip tahsil edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 21/06/2012 tarihinde ödenen 72.725,99-TL, 04/10/2013 tarihinde ödenen 28.538,58-TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, teminat mektuplarının nakde tahvili sureti ile tahsil edilen 398.529,46-TL’nin nakde tahvil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan 22/07/2005 tarihli eser sözleşmesi uyarınca yapım işleri geçici kabul tutanağının düzenlendiğini, 26/07/2007 tarihli durum tespit tutanağındaki eksikliklerin verilen süre içerisinde davacı tarafça tamamlanmadığını, ilave eksiklikler ve kusurların ortaya çıktığını, davacı tarafın eksiklikler konusunda yazılı ve sözlü olarak uyarıldığını, eksikliklerin verilen sürede tamamlanmaması halinde namı hesabına tamamlatılacağının ihtar edildiğini, davacı taraf eksikleri tamamlanmadığından davacının nam ve hesabına Mega… A.Ş ile eksiklerin tamamlanması için sözleşme yapıldığını, halihazırda eksiklikleri tamamlama işi devam ettiğinden kesin kabulün henüz yapılamadığını, müvekkili kuruluşun YİGŞ’nin 42. Maddesine göre işlem yaptığını, 09/05/2007 tarihli geçici kabul tutanağında verilen sürede eksiklikler giderilmezse geçici kabulün yenileneceğine dair kaşe basıldığını, YİGŞ’nin 26. Maddesi uyarınca taahhüt konusu yapım işinin her türlü sorumluluğunun kesin kabul işlemenin idarece onaylanacağı tarihe kadar yükleniciye ait olduğunu, 29/06/2009 tarihinden bu tarafa davacı tarafından inşa edilen hatta meydana gelen buzlanmalara bağlı tıkanıklıkların davacıya ihbar edildiğini, tıkanıklığın giderilmesinin ihtar edildiğini, davacının tıkanıklığı gidermediğini, giderler davacıdan karşılanmak üzere müvekkili tarafından tıkanıklığın giderildiğini, gaz bedelleri ve diğer masraflar için düzenlenen 30/09/2013 tarihli 355.442,06-TL bedelli faturaya davacı tarafın itiraz ettiğini, davacı tarafça 71.625,99-TL ödendiğini kalan tutarın ödenmemesi üzerine 169.846,46-USD karşılığı 326.903,47-TL’nin teminat mektuplarının nakde dönüştürülmesi sureti ile tahsil edildiğini, buzlanmaya bağlı yapılan tüm masraflardan ve gaz bedellerden davacı tarafın sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından yapılan işlemlerin sözleşme ve eklerine, yasal mevzuata uygun olduğunu savunmuş, davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan istirdat istemine ilişkindir.
Taraf vekilleri delilleri bildirmişler, sözleşme ve ekleri dosyaya sunulmuştur.
Davacı şirket ile davalı arasında 22/07/2005 tarihinde Ordu-Giresun Doğalgaz Bağlantı Hattı Projesi (FAZ-1) yapım işi sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır.
Sözleşmeye göre davalı … iş sahibi, davacı taraf ise yüklenicidir.
09/05/2007 itibar tarihli yapım işleri geçici kabul tutanağında; 26/07/2007 tarihli durum tespit tutanağı ile tespit edilen eksikliklerin tamamlanması için yüklenici tarafa 60 günlük süre verildiği, ayrıca verilen sürede eksiklikler giderilmezse geçici kabulün yenileneceğine dair kaşenin geçici kabul tutanağına vurulduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi kurulundan alınan 24/10/2018 tarihli raporda özetle; buzlanma olduğu tarih itibariyle aradan 1,5 seneye yakın bir süre geçtiği, iyi kurutmama nedeniyle suyun belli bölgelerde toplanıp buzlanmaya neden olmasının ihtimal dahilinde olduğu, yüklenici firmanın ihbar yapıldığı tarih itibariyle bu ihtimali ortadan kaldıran bir girişiminin bulunmadığı, eksik uygulamadan kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde olan bu işlemin getireceği sonuçtan yüklenicinin sorumlu olacağı, dosyadaki verilere göre yüklenicinin kendi sorumluluk alanına ilişkin duyarsız kaldığı, şartnameye göre teslim etmediği imalatta oluşabilecek problemlerin giderilmesine ilişkin tedbir almaması nedeniyle sorumlu olduğu, yüklenicinin üstlendiği görevi tam olarak yerine getirmemesi nedeniyle idarenin yüklenici nam ve hesabına gerekli tedbirleri alarak uygulamaya koymasının mümkün olduğunu ancak idarenin yüklenicinin nam ve hesabına yapılan işlemleri isabetli teknik yöntemleri kullanmak sureti ile yapmayarak bir kaç deneme yapmak sureti ile son olarak doğru yöntemi uygulaması neticesinde mükerrer harcamalara neden olduğu, zararın artmasına neden olduğundan idarenin müterafik kusurlu olduğu, bir kaç kez vent edilen gaz ile ilgili bir seferlik bedel ödenmesinin gerektiği, ilk tıkanmanın gözlendiği hat içindeki gazın havaya atılması (vent edilmesi) sonrası hattın tekrar kullanıma alındığı işlemden toplam 113.164 Sm3 gaz atıldığı davalı tarafından raporlandığı buna göre, gaz tutarının KDV dahil 57.820,01-TL, malzeme gideri, işçilik, konaklama, iaşe giderleri, iş makinası vs. giderleri olmak üzere toplam 64.221,84-TL tutardan davacı tarafın sorumlu olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce 07/03/2019 tarihinde boru hattının işletilmesi sırasında muhtelif tarihlerde hat içerisindeki suyun donmasından dolayı hatta tıkanmalar meydana geldiği, boru hattındaki tıkanmaların yüklenici firma tarafından giderilmemesi nedeniyle davalı tarafça yüklenici firma namı hesabına tıkanmaların giderilmesi işlerinin yaptırıldığı, bilirkişi raporuna göre boru hattındaki buzlanmanın boru hattı işletmeye alınmadan önce gerekli olan kurutma işleminin yapılmamasından kaynaklandığı, gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacı şirketin boru hatlarınındaki buzlanma nedeniyle oluşan dava konusu tıkanmaların giderilmesi ile ilgili davalı tarafça yapılan tüm masraflardan ve vent edilen doğalgaz bedellerinden sorumlu olduğu, davacı tarafın bu nedenle ödediği tutarların ve teminat mektubunun nakde dönüştürülmesi yoluyla davalı tarafından tahsil edilen tutarların iadesini talep edemeyeceği, davacı tarafın istirdat taleplerinin yerinde olmadığı kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin … Tarihli Kararı ile mahkememizin kararı kaldırılmış, dosyanın Dairelerinin kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için Mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin Kararında özetle; “Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesi’nin 04/12/2019 Tarih ve … Karar Sayılı kararlarında belirtildiği üzere; davalı iş sahibinin eksik ve kusurlu olarak yapılmış olması nedeniyle yükleniciden bedelini alarak onun nam ve hesabına yaptırdığı pig atma işleminden sonra aynı yerde yeniden yapılacak pig atma işleminden doğan zarardan davacı yüklenicinin sorumlu tutulması mümkün değildir. Bununla birlikte özellikle yüklenici nam ve hesabına yapılan pig atma işleminin yapıldığı yerlerde bu işlemlerden sonra yeni bir pig atma işleminin gerekip gerekmediğinin, davalı iş sahibince aynı yerler ile ilgili mükerrer talepte bulunup bulunmadığının da tespit edilmesi gerekir.
Bu kapsamda mahkemece alınan bilirkişi raporu incelendiğinde buzlanma olduğu belirtilen bölgeler Suşehri-Kuzderesi hat vanası arası, Kuzderesi hat vanası-Çambaşı pig istasyonu arası olarak gösterilmiş, 07/11/2011 tarihli işlem yönünden ise dosyada bilgi bulunmadığı belirtilmiş, davalı iş sahibinin yapılan işlemleri isabetli teknik yöntemleri kullanmak suretiyle yapmayarak birkaç deneme yapmak suretiyle son olarak doğru yöntemi uygulaması nedeniyle mükerrer harcamalara neden olduğu belirtilerek, Suşehri-Kuzderesi hat vanası arası için 29-30/06/2009-04/07/2009 tarihleri arasında yapılan pig atma işlemi yönünden hesaplama yapılmıştır. Bununla birlikte pig atma işleminin, hattın aynı yerinde yapılıp yapılmadığı, bu işlemden sonra yeni bir pig atma işleminin gerekip gerekmediği ve özellikle yapılan tüm buzlanmayı giderme işlemlerinin pig atma işlemi olduğu dikkate alındığında, buzlanma sorununun giderilmesi için uygulanması gereken en uygun yöntem ile iş sahibince uygulanan ve sorunun devamına neden olduğu belirtilen yöntemlere yönelik denetime elverişli açıklama bulunmadığından, raporun Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesi’nin yukarıda belirtilen bozma ilamlarındaki açıklamaları da kapsamadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda Mahkemece yukarıdaki açıklamalar kapsamında ek rapor alınmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.” denilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin Kararı uyarınca bilirkişi kurulundan alınan 13.09.2022 tarihli ek raporda özetle, davaya konu Ordu-Giresun Doğal Gaz Boru Hattında 2009 – 2012 yılları arasında 8 farklı tarihte buzlanma olduğu raporlandığı ve bu buzlanmaların tümünün boru hattından atılan (VENT) gaz ile giderildiği, sekiz adet buzlanma olayından ikisinin Suşehri – Kuzdere vana istasyonu arasında, beşinin Kuzdere vana istasyonu – Çambaşı Pig istasyonu arasında oluşmuşken biri hakkında bilgi mevcut olmadığı, sekiz buzlanma sonrası davacı tarafından Suşehri ile Çambaşı Pig İstasyonu arasında PİG atılarak boru hattındaki kirlenme ve suyun giderilmesi yoluna gidildiği, dolayısıyla Pig atma işleminin, buzlanmanın gözlendiği tüm noktaları içerdiği, bu bilgiler çerçevesinde; boru hattı boyunca sekiz kez buzlanmanın her seferinde aynı bölgelerde yaşanmış olması ve sekizinci buzlanma sonrası yapılan pig atma operasyonunun tüm bu bölgeleri kapsayacak şekilde yapılmış olması nedeniyle, boru hattında yeni bir pig atma operasyonuna gerek olmadığı, 24.10.2018 tarihli raporlarındaki çoğunluk görüşüne tüm heyet üyelerinin katıldığı ve ilk pig atma işleminin sorunun çözümü için yeterli olacağı , mükerrer yapılan işleme gerek olmadığı ve sonradan yapılan işlemlerin masrafından davacının sorumlu olmayacağı, ilk işlem bedeli olan 64.221,84 TL dan davacının sorumlu olması gerektiği bildirilmiştir.
Dosya kapsamına uygun düşen bilirkişi kurulu ek raporu Mahkememizce kabul edilmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; Ordu-Giresun Doğal Gaz Boru Hattında 2009 – 2012 yılları arasında 8 farklı tarihte buzlanma olduğu raporlandığı ve bu buzlanmaların tümünün boru hattından atılan (VENT) gaz ile giderildiği, sekiz adet buzlanma olayından ikisinin Suşehri – Kuzdere vana istasyonu arasında, beşinin Kuzdere vana istasyonu – Çambaşı Pig istasyonu arasında oluşmuşken biri hakkında bilgi mevcut olmadığı, sekiz buzlanma sonrası davacı tarafından Suşehri ile Çambaşı Pig İstasyonu arasında PİG atılarak boru hattındaki kirlenme ve suyun giderilmesi yoluna gidildiği, Pig atma işleminin, buzlanmanın gözlendiği tüm noktaları içerdiği, boru hattı boyunca sekiz kez buzlanmanın her seferinde aynı bölgelerde yaşanmış olması ve sekizinci buzlanma sonrası yapılan pig atma operasyonunun tüm bu bölgeleri kapsayacak şekilde yapılmış olması nedeniyle, boru hattında yeni bir pig atma operasyonuna gerek olmadığı, ilk pig atma işleminin sorunun çözümü için yeterli olacağı , mükerrer yapılan işleme gerek olmadığı ve sonradan yapılan işlemlerin masrafından davacının sorumlu olmayacağı, ilk işlem bedeli olan 64.221,84 TL dan davacının sorumlu olduğu,
Davacı tarafça davalı tarafa 21.06.2012 tarihli dekontla ödenen 71.625,99 TL pig atma bedelinden davalı tarafın sorumlu olduğu belirlenen 64.221,84 TL nin mahsubu sonucu davacının 7.404,15 TL fazla ödeme yaptığı, 64.221,84 TL pig atma bedelinin KDV tutarının11.559,93TL olduğu, davacı tarafından 04.10.2013 tarihinde ödenen 28.538,58TL KDV tutarından 11.559,93TL KDV’nin mahsubu sonucu davacının 16.978,65 TL KDV tutarını fazladan ödediği, davalı tarafça pig atma işlemi nedeniyle, davacı tarafın sunmuş olduğu teminat mektubundan 39.708,75 USD’nin 22/07/2013 tarihinde nakde çevrildiği Türk Lirası karşılığının 76.300,36 TL olduğu, teminat mektubunundan 130.137,71 USD’nin ise 23/07/2013 tarihinde nakde çevrildiği, Türk Lirası karşılığının 249.617,14 TL olduğu, böylece davalı tarafça davacı taraftan pig atma işlemleri nedeniyle haksız olarak fazladan toplam 350.300,30 TL tahsil edildiği, davacı tarafın fazla tahsil edilen tutarı ödeme tarihlerinden ve teminat mektubunu tazmin edildiği tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmekte haklı olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıda yazılı kararın verilmesi gerekmiştir.
GEREKÇE : Dava, istirdat istemine ilişkindir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davanın Kısmen Kabulüne,
350.300,30 TL’nin 7.404,15 TL sinin 21/06/2012 tarihinden, 249.617,14 TL sinin 23/07/2013 tarihinden, 76.300,36 TL sinin 22/07/2013 tarihinden, kalan 16.978,65 TL sinin 04/10/2013 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 23.929,01 TL harçtan peşin alınan 8.535,25 TL’nin mahsubu ile kalan 15.393,76 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
3-Davacı tarafından yatırılan 8.535,25 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 5.450,00 TL bilirkişi ücreti, 674,73 TL tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam 6.149,03 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 4.309,80 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-AAÜT uyarınca belirlenen 52.042,04 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-AAÜT uyarınca belirlenen 23.424,06 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 214,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre belirlenen 64,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.10/11/2022