Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/556 E. 2022/940 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/556 Esas
KARAR NO : 2022/940

DAVA : İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/08/2022
KARAR TARİHİ : 07/12/2022
KARARYAZ.TRH : 08/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… müvekkili şirketin davalı şirketten olan alacağı nedeniyle taraflarınca Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin borca itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, taraflarınca Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numaralı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, ilk derece mahkemesinin davanın reddine karar verdiğini, ve müvekkili şirket aleyhine karşı vekalet ücretine hükmedildiğini, hükmedilen vekalet ücretiyle ilgili müvekkili şirketin cebri icraya maruz kalmaması için davalı vekilinin yetki verdiği ve dosyanın duruşmalarına katılan Av. …. ün taraflarına bildirdiği kendi banka hesabına, açıklamalı şekilde karşı vekalet ücreti gönderildiğini, ilk derece mahkemesinin müvekkili şirket aleyhine olan kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin …Esas numaralı dosyasıyla istinaf talepleri doğrultusunda kaldırıldığını, ilk derece mahkemesinin kararı kaldırıldığından ödemenin iadesi için Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlandığını, davalı tarafın vekili vasıtasıyla icra müdürlüğüne sunduğu 29.07.2022 tarihli itiraz dilekçesinde, bahse konu borcun neden kaynaklandığının belli olmadığını, sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde hukuki mesnetten yoksun takip başlatıldığını, borcun tamamına itiraz ettiklerini bildirdiğini, davalı vekilinin yetki verdiği avukatın hesabına aldığı vekalet ücreti ödemesini gerçeğe aykırı şekilde, bilerek ve isteyerek inkar ettiğini, takip talebinde borcun neden kaynaklandığını açıklayarak istinaf mahkemesinin bozma kararı ve taraflarınca davalı tarafa yapılan ödemenin dekontu dayanak belge olarak icra takip dosyasına eklenmesine rağmen borcun neden kaynaklandığının belli olmadığının ileri sürülmesinin dürüstlük kurallarıyla bağdaşmadığını.., haklı davanın kabulüyle Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı dosyasına yapılan itirazın iptalini, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline…, ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “… icrası tamamlanmış fakat üst mahkeme tarafından bozulmuş bir karardan doğan alacakların geri istenebilmesi prosedürü kanun tarafından açıkça belirlendiğini, ” 2004 sayılı İcra İflas Kanunu 40/2. maddesine göre; “Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ya da Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade olunur.” bu gibi durumlarda nasıl bir yol izleneceği konusunda da doktrinde ve yargı kararlarında görüş birliği mevcut olduğunu, “Takibe dayanak oluşturan ilamın, hukuka aykırı olduğu kanun yolu mahkemesi tarafından tespit edilir; derece mahkemesi kararını bu yönde değiştirir ve karar da kesinleşirse icra dairesi tarafından icra takibi eski hâline iade edilir.” “İcranın iadesinin gerçekleşebilmesi için, takibin dayanağını oluşturan ilamın hukuka aykırı olduğuna yönelik bir şüphe yeterli değildir. İcranın iadesi kurumunun öncelikli şartı, bu ilamın nihai bir şekilde ortadan kalkmış olmasıdır.” yerel mahkeme hükmüne dayanarak icra edilmiş bir paranın iadesi için yalnızca bu hükmün ortadan kalkmış olmasının yeterli olmayıp ilk karara yerine geçecek hükmün kesinleşmiş olması gerektiği hususunda duraksama olmadığını, hususta kanun ve doktrin ile Yargıtay uygulamasının da paralellik gösterdiğini…, davacının haksız taleplerinin reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davacı üzerinde bırakılmasını karar verilmesini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının tetkikinde takip alacaklısının davacımız, takip borçlusunun davalımız, takip konusunun Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı ilamı uyarınca ödenen 13.550,00 TL vekalet ücreti ile 297,00 TL faiz olmak üzere 13.847,00 TL olduğu, takip alacaklısının itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı tarafça davalı tarafa gönderilen vekalet ücretinin havalesine ilişkin Vakıfbank tarafından düzenlenilen 26/07/2021 tarihli 13.550,00 TL havale dekont suretinin ibraz edildiği görülmüştür.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. sayılı dosya sureti getirtilmiş, davacısının dosyamızın davacısı, davalısının davalımız, dava konusunun fatura alacağı olduğu 28/06/2021 tarihli ilam ile “… Toplanan delillere, alınan gerekçeli bilirkişi raporları ve tarafların beyan ve itirazlarının mahiyetine göre; davacının davalı şirketten 221.133,00 TL alacak bakiyesi olduğuna dair bilirkişi raporu dosyaya sunulmuşsa da, davacının alacağa dayanak sunmuş olduğu fatura, yine davacı tarafça sunulan davacı ile dava dışı … arasında imzalanan 06/05/2019 tarihli sözleşme uyarınca düzenlenmiş olup, sözleşme tarafı olan dava dışı …’nun davalı şirket yetkilisi olmakla birlikte, sözleşmeyi şirket yetkilisi sıfatıyla imzalamadığı, dolayısıyla davalı şirketin 06/05/2019 tarihli sözleşmenin tarafı olmadığı ve bu sözleşme uyarınca düzenlenen faturadan kaynaklı borçtan sorumlu olmadığı mahkememizce kabul ve tespit edilmiştir. Davalının sözleşme tarafı olmadığı dikkate alınmakla, bilirkişi raporunun aksine…. davacının davasının reddine,…. Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinen hesap ve takdir edilen 13.557,64 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” karar verildiği görülmüştür.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı dosyasının davacının istinafı üzerine Ankara BAM 31.Hukuk Dairesinin …. K sayılı ilamı ile dosyanın “…Mahkemece alınan ticari defterlerin ibrazına ilişin ön inceleme duruşmasının 2 nolu ara kararı usul ve yasaya uygun olmayıp yukarıda anlatıldığı üzere defter ve belgelerin ibraz usulünü düzenleyen HMK 219, 220, 222/1. maddedeki usule uygun ara karar oluşturulmamıştır. Bu nedenlerle mahkemenin uyuşmazlık konusu dönem belirtmek suretiyle, hangi yıla ait ticari defterlerin hangi konu ve dönemle ilgili inceleneceği ve bilirkişinin inceleme görev alan ve sınırlarını HMK hükümlerine göre belirlemek suretiyle davalıya ticari defterlerin ibrazı için usulüne uygun kesin süre verilmesi davalının mahkemece usulüne uygun olarak kurulan ara karara rağmen defterlerini ibraz etmemesi halinde ise HMK’nın 220. maddesi gereğince davalı defterleri ibraz etmeme nedeni hakkında defterleri elinde olmadığı özenle aradığı halde bulamadığı ve nerede olduğunu bilmediğine ilişkin yemin teklif edilmesi, davalı tarafça verilen kesin sürede ibraz etmeme hakkında delilleri ile birlikte kabul edilebilir bir mazeret gösterilmemesi ve teklif edilen yeminin kabul ve icra edilmemesi halinde ise davacı defterlerini de dikkate alarak ibraz etmeme sonucuna göre usulüne uygun olarak tutulan açılış ve kapanış tasdikleri yapılan davacı ticari defterlerindeki kayıtları ve diğer delilleri taktir ve değerlendirerek sonucuna göre bir karar verilmesi gereklidir. Mahkemece bu açıklamalar doğrultusunda işlem tesis edilmemesi hatalı olmuştur. Ticari defter delili ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümlenemeyeceğinin anlaşılması halinde; mahkemece yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra, makine mühendisi bir bilirkişi refakate alınarak, söz konusu yerde keşif yapılmalı, davacının teslim ettiğini iddia ettiği çelik malzemeler yerinde incelenmeli, bu malzemelerin metrajı tespit edilmeli, davacının talep edebileceği iş bedeli, sözleşmede belirtilen fiyat dikkate alınarak belirlenmeli, davalı tarafın yaptığı ödemeler düşülmeli ve davacının talep edebileceği bakiye alacağı olup olmadığı, var ise miktarı belirlenmelidir. Eksik inceleme ve suretiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. …Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, 2021/490 nolu kararının HMK’nın 353/1-a-4-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,” karar verildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça kesinleşmeyen ilam uyarınca icra takibine konu edilmeden ödenen vekalet ücretinin, ilamın İstinaf Mahkemesince kaldırılmasını takiben tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, davalı tarafça davanın reddi talep edilmiş olup;
Taraflar arasında fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkin Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, 2021/490 nolu dosyası bulunduğu, davanın reddine karar verildiği, davalı taraf lehine 13.557,64 TL nispi vekalet ücreti takdir edildiği, dosyanın kesinleşmesi ve icra takibine konu edilmesi beklenilmeden davacı tarafça 13.550,00 TL vekalet ücretinin 26/07/2021 tarihinde havale edilerek ödendiği, davacı istinafı üzerine Ankara BAM 31.Hukuk Dairesinin … K sayılı ilamı ile Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. sayılı ilamının kaldırıldığı, havale edilen bedele esas teşkil eden ilamın ortadan kalktığı, ödenen bedelin davalı yönünden sebepsiz zenginleşme oluşturduğu ve iadesinin gerektiği, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, 2021/490 nolu, Ankara BAM 31.Hukuk Dairesinin … K sayılı ilamları, icra dosyası, taraf beyanları ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla davalının icra takibinden önce temerrüde düşürülmemesi takibe konu faiz talebi yönünden, takibe konu vekalet ücretinin icra takibine konu edildikten sonra ödenmesi söz konusu olmaması nedeniyle icranın iadesi hükümlerinin uygulanma ihtimali bulunmadığı da gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının davasının kısmen kabulüne,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazının kısmen iptaline, takibin 13.550,00-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte takibin devamına, bakiye talebin reddine,
Asıl alacak tutarı 13.550,00-TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 925,60 TL harçtan, dava açılışında alınan 167,24 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 758,36 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 28,31 TL’sinin davacıdan; 1.291,69 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 80,70 TL başvurma harcı, 58,50 TL tebligat ücreti, toplamı 139,20 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 136,21 TL’si ile dava açılışında alınan 167,24 TL peşin harç toplamından oluşan 303,45 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 297,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
07/12/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.