Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/361 E. 2022/707 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/361 Esas
KARAR NO : 2022/707

DAVA : Alacak (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 11/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının hububat/kuru bakliyat ticareti yaptığını, taraflar arasında çekirdek-nohut alım satımı konusunda yazılı sözleşme olmadan şifai olarak anlaştıklarını, teslim edilecek nohut bedelinin peşin olarak ödendiğini ancak malların çekilen ihtarnameye rağmen teslim edilmediğinden bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyda 179.933,81TL’nin temerrüt tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili duruşmada alınan beyanında müvekkilinin tacir olmadığını, davalıdan kendi tarlalarına ekmek için tohumluk nohut satın aldığını ve bedelini ödediğini ancak aldığı tohumluk nohutların müvekkiline teslim edilmediğini bildirerek ödenen bedelin iadesini talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkilinin tacir olduğunu kendisi gibi babası …’in de ticaretle uğraştığını davacı tarafın alınan çekirdekler karşılığında gönderdiği bedellerin …’in banka hesabına yollandığını babasının bu parayı hububat alınan çiftçilerin ödemesini yapmak için kullandığını müvekkilinin dosyada taraf olmadığını müvekkilinin sadece banka hesabının kullanıldığından bahisle davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili duruşmada alınan beyanında müvekkilinin tacir olmadığını ancak tohumluk nohut ve çekirdek alım – satım işlerinde aracılık yaptığını ve oğlu … ‘e yardım ettiğini, beraber çalıştıklarını, … ‘in davacı adına başka çiftçilerin yetiştirdiği tohumları satın aldığını ve davacı adına satın alınan bu tohumları Mersin İlindeki fabrikaya gönderdiğini; müvekkilini yapılan ticaret ile ilişkisinin olmadığını, davacı tarafından … ile yapılan anlaşma sonucunda bedellerin müvekkili … hesabına gönderildiğini, müvekkilinin davada taraf sıfatının bulunmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, alacak davası istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesinde “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” düzenlemesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda , davacının ve davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır..
Tüm bu acıklanan nedenler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde tarafların tacir olmadığı ,uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmadığı alacak- verecek ilişkisinden kaynaklandığı davanın mahkememizin görev alanına dahil olmadığı , taraflar arasındaki ihtilafa ilişkin davanın görülme yeri genel mahkemeler olduğu anlaşıldığından 6102 sayılı Kanunun 4.maddesi ile HMK 114/1-c ve 115/2. maddeleri gereğince mahkememizin görevli olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli oluğuna aynı yasanın 114/1-c maddesi gereğince görev dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınacağından ve dava şartı gerçekleşmediğinden görev yönünden davanın usülden reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine ,
2-Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
3-HMK 20/1 md. uyarınca süre içerisinde kanun yolunda başvurulmayarak kesinleşmiş ise kesinleştiği tarihten ; kanunun yoluna başvurulup red edilirse bu kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği
Kararın kesinleşmesinin ardından belirtilen süre ve şekilde başvuru gerçekleştiğinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
4-Harç ve yargılama giderlerinin HMK 331/2 md. gereğince görevli mahkeme tarafından dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/10/2022

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza