Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/344 E. 2022/409 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/344 Esas
KARAR NO : 2022/409

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
KARARYAZ.TRH: 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… Müvekkili …’ın 01.01.2004 tarihinde, S.S…. Sitesi Konut Yapı Koop’ne üyelik başvurusunda bulunduğunu, ve aynı tarihte üyeliğe kabul edilerek kendisine ekli ortaklık senedi verildiğini, müvekkilinin 26.07.2006 tarihinde, o tarihte kooperatif üyesi olan … ile yaptığı telefon görüşmesi sonrasında üyelikten ayrılma iradesini beyan ettiğini, S.S. Eryaman … Sitesi Konut Yapı Kooperatifinin 09.02.2008 tarihli Olağan Genel Kurul toplantısında yönetimin ibrası dahil bir çok konuda karar alındığı gibi, dosyanın şüphelisi …’in, ayrılan üyelerin geri ödemelerinin 2008 yılı içerisinde ödenmesi yolundaki önerisi üzerine Genel Kurul tarafından bu ödemelerin 2008 yılı içerisinde ödenmesi karar altına alındığını, ödemenin 2008 yılında yapılacağı karar altına alınmasına rağmen, sene sonuna kadar ödeme yapılmadığını, şifahi görüşmelerde de ödemeye dair bir umut görülmeyince taraflarına … E sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını, mahkemece yapılan yargılama sonucunda Sincan mahkemelerinin yetkili olduğuna karar verilince, davaya …E sayılı dosyası ile devam edildiğini, davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, mahkeme kararı hakkında Ankara 14. İcra Md. …. sayılı dosyası ile takip yapıldığını, kesinleşen takip üzerine yaptıkları tüm yazışma ve görüşmelerde de ödeme yönünde hiçbir işlem yapılmadığını, kooperatif başkanı ve tasfiye kurulu üyesi olan şüpheli …’in tasfiye işlemlerine devam edildiğini…, Çevre ve Şehircilik İl Md’den gönderilen ve 03.11.2016 tarihli önceki ihtarımızdaki ile aynı olan adrese yeniden tebligat çıkarttırmalarına rağmen adreste tanınmadığı gerekçesi ile ihtarname tebliğ edilemediğini, … yevmiye numaralı ihtarı araştırma sonucu bulunan adrese bu kez 07.03.2017 tarihinde muhatabın taşındığı gerekçesi ile yine iade edildiğini, müvekkiline ait paranın ödenmesi yolunda bir niyet bulunmadığını, yıllardır müvekkiline ödenmeyen yaranın ödenmesini sağlamak maksadıyla ve üyeleri birebir rahatsız etmemek için kooperatifle muhatap olmaya çalıştıklarını, muhatap bulunamaması sebebiyle bizzat kooperatif üyeleri aleyhine iş bu davayı açtıklarını, davanın kabulü ile müvekkilinin üyelik devir bedeli olarak mahkemece takdir edilen 28.007,12 TL’nın müvekkilinin üyelik devir tarihi olan 24.07.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve sair yargılama giderleri, …. sayılı takip dosyası üzerinden yapılan masrafların tamamının, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.., ” karar verilmesini verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Tensiben karar verildiğinden Davalılara tebligat yapılmadığı cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ve ekleri ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuğa gidilmeden dava açıldığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere 7155 sayılı yasanın 20 maddesi ile yapılan değişiklikle eklenen 5/A maddesi gereği ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı haline getirilmesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yasasının 7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile ile değişik “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile eklenilen 18/A-2,son (…Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…) hükmü gereği dava tarihi itibariyle dava dilekçesi ve ekleri içeriği ile davacının 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren para alacağına ve tazminata yönelik ticari davalarda arabuluculuğa başvuru şartını yerine getirmediği anlaşıldığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere 7155 sayılı yasanın 20 maddesi ile yapılan değişiklikle eklenen 5/A ,6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yasasının 7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile ile değişik “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile eklenilen 18/A-2,son cümlesi , HMK’nun 114/1-h, 2 maddesi delaletiyle HMK’nun 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Türk Ticaret Kanunun 5/A, HMK 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Alınması gereken 80,70TL red harcından peşin alınan 44,40-TL nin düşümü ile bakiye 36,30-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4- Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda HMK ‘nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkamemize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi. 23/05/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.