Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/326 E. 2022/812 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/326 Esas – 2022/812
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/326 Esas
KARAR NO : 2022/812

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/08/2018
KARAR TARİHİ : 09/11/2022
KARARYAZ.TRH : 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ile “… 04.06.2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile seyir halinde iken yol çalışmasını fark etmemesi neticesinde önce yol levhasına çarptığını, daha sonra bölünmüş yolda karşı yönden gelen … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ve … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçlara çarptığını, … plaka sayılı araçta bulunan davacının desteği (kızı) …’ın vefat ettiğini, Kaza Tespit Tutanağına göre … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın asli ve tam kusurlu olduğunu, müteveffanın yolcu konumunda olduğunu kusursuz olduğunu, soruşturmanın … Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, müteveffanın babası …’in kaza tarihinde 48 yaşında olduğunu, bakiye ömrünün yaklaşık 27,5 yıl olduğunu, müteveffanın annesi … …’in ise kaza tarihinde 40 yaşında olduğunu, bakiye ömrünün yaklaşık 40 yıl olduğunu, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, kaza tarihi itibariyle … plaka sayılı aracın sigorta poliçesinde ölüm ve sakatlık teminatının 360.000 TL olarak belirlendiğini, açıklanan sebeplerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, müteveffanın annesi … … için, 3.000 TL …, babası … için, 3.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans işletilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine” karar verilmesini istediği görülmüştür ” karar verilmesini istediği görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle “… … plaka sayılı araca ilişkin 21/07/2017-2018 tarihleri arasını kapsayan 44338103 sayılı ZMMS poliçesinin davalı şirket tarafından düzenlendiğini, işbu poliçede ölüm ve sakatlık teminatının 330.000 TL olarak belirlendiği, teminat limitinin belirtilmesinin her halükarda ödenmesi gereken tutar olmadığını, sigortalı araç sürücüsü ve destek şahsın kusurunun bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini, müterafik kusurun ve hatır taşımasının bulunup bulunmadığının incelenmesi gerektiğini, kusur durumunun belirsiz olduğunu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine dosyanın tevdi edilerek kusur durumunun netlik kazanması gerektiğini, hesaplama gerektirecek bir durum olması halinde dosyanın aktüer bir bilirkişi eliyle rapor tanziminin istendiğini, Sosyal Güvenlik kurumu tarafından rücuya tabi bir ödemenin yapılıp yapılmadığının tespitinin gerektiğini, sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini, eksik belgelerin taraflarına ibraz edilmemesi neticesinde incelemenin yapılamadığını, açıklanan sebeplerle, öncelikle davanın usulden reddine, aksi halde davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini…, ” talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER:
Taraf delilleri toplanılmış mahkememizin 2018/593 E,2019/792 K sayılı ilamı ile “… 04/06/2018 tarihinde … plakalı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresinde seyir hızını azaltmadan yüksek seyir hızıyla seyrine bağlı, istikametinde bulunan ışıklı yön levhasına çarparak bölünmüş yolda karşı şeride geçtiği, bu yolda normal seyrini sürdüren dava dışı … yönetimindeki ve … yönetimindeki araçalara çaptığı, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan destek … …’ın vefaat ettiği, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu bulunduğu, kazada desteğin kusurunun bulunmadığı, davacı … ‘in destek zararının 57.777,70 TL , … … ‘in destek zararının 81.838,42-TLsi olduğu … Cumhuriyet Başsavcılığının dosyası, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla, desteğin kemerinin takılı olup olmadığının belirlenememesi ve sigortalı araç sürücüsünün eşi olması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmasının da mümkün olmadığı,bilirkişi hesabında desteğin eş ve çocuklarının paylarınında hebapta dikkate alınmış olması nedeniyle grameten hesap yapılmasına yer olmadığı da gözetilerek …Davacının davasının kabulüne, davacı … için 57.777,70-TL, … … için 81.838,42-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 01/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine…” karar verildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının davalı istinafı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 2019/3145 E, 2022/877 K sayılı ilamı ile “…Bu durumda mahkemece yapılması gereken, destek, davacılar ve hak sahibi dava dışı kişilerin TRH 2010 yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye yaşam süresinin belirlenmesi, bilinmeyen / işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilerek progresif rant yönteminin kullanılması ve davacıların destek alacağı süre gözetilerek talep edebileceği destek tazminatının (davalı sigorta şirketi yararına oluşan usulü kazanılmış haklar gözetilerek) hesaplanması için konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. 2-Destekten yoksun kalanların destek paylarını belirlerken desteğin gelirinin bir kısmını kendisine bir kısmını da eş ve çocukları ile anne ve babasına ayıracağı varsayılmalıdır. Bunun dışında destekten yoksun kalanlardan bir kısmının davacı olup diğer kısmının davacı olmadığı durumda talepte bulunmayan destek görenlerin paylarının da hesaplamada göz önünde tutulması gerekmektedir. Destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasında, destek payları doğru belirlenerek, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış/sağlayacak olduğu yardımın miktarı da doğru şekilde hesaplanmalıdır. Destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesinde destekten yoksun kalanlara ayrılacak paylar Yargıtay uygulamaları ile kabul görmüş pay esasına göre; çocuksuz durumda destek, desteğin gelirini eşi ile paylaşacağı varsayımına dayalı olarak, gelirden desteğin %50 ve eşin %50 pay alacağı kabul edilmektedir. Çocukların eş ile birlikte destek payı alacağı durumda ise desteğin gelirden eşi ile birlikte ikişer pay alırken çocuklara birer pay verileceği yine eş, çocuklar ile ana babanın pay alacağı durumlarda desteğe 2 pay, eşe 2 pay çocukların her birine 1 pay, ana ve babaya birer pay ayrılarak böylece gelirin tamamının dağıtılacağı esasına dayalıdır. Çocukların sayısı arttıkça hem desteğe ayrılan pay, hem de eş ve çocuklar ile ana ve babaya ayrılacak paylar düşecektir. Çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak, anne ve babaya verilmeyecektir. Böylece geriye kalan eş ve çocukların payları ile desteğin payı artacaktır. Bu pay esası Türk aile sistemine uygun düşmektedir. Çünkü Türk aile sisteminde desteğin geliri aile bireyleri tarafından birlikte paylaşılmakta, aile bireyleri arttıkça gelirden alınacak pay düşmekte, aile bireyi azaldıkça da gelirden alınacak pay yükselmektedir. Ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payı diğerine aktarılacak, ana ve baba ile çocukların tamamının destekten çıkması durumunda ise yine çocuksuz eş gibi desteğe 2 pay, eşe 2 pay esasına göre %50 desteğe, %50 eşe pay verilerek varsayımsal olarak gelir paylaştırılarak tazminat bu ilkelere göre hesaplanacaktır. Desteğin gelirinin 100 pay olduğunun kabulü ile bu 100 payın destek, davacılar ile dava dışı hak sahiplerine dağıtılması, dağıtılan payların toplamının 100 olması gerekmektedir. Ayrıca 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 96/1. maddesinde “zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat talebi, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulur” düzenlemesine; aynı maddenin 2. fıkrasında ise “başka tazminat taleplerinin bulunduğunu bilmeksizin zarar görenlerin birine veya birkaçına kendilerine düşecek olandan daha fazla ödemede bulunan iyiniyetli sigortacı, yaptığı ödeme çerçevesinde, diğer zarar görenlere karşı da borcundan kurtulmuş sayılır” düzenlemesine yer verilmiştir. KTK’nun 96. maddesi hükmüne göre, garameten ödeme ilkesi; bir rizikonun gerçekleşmesi ile zarar görenlerin birden fazla olması ve tazminat alacaklarının da sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta bedelinden fazla olduğu hallerde, zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat miktarı isteminden, sigorta bedelinin tazminat alacaklıları toplamına olan oranına göre indirim yapılmasını ifade etmektedir. Burada amaç, zarar görenlerin birden fazla olması halinde, sigortacının poliçede gösterilen limitle sorumlu olacağı da dikkate alınarak, zarar görenler arasında eşitliği sağlayıcı biçimde ve poliçe limitini de aşmayacak şekilde eşit paylaştırmanın sağlanmasıdır. Garameten ödeme ilkesine ilişkin ifade edilen hususlar da dikkate alındığında, ölenin birden çok hak sahibinin bulunması ve tüm hak sahipleri için hesaplanan toplam tazminatın davalının düzenlediği poliçedeki teminat limitini aştığı gözetilerek garame hesabı yapılmak suretiyle davacıların hak kazanacağı tazminat miktarının belirlenmesi gerekmektedir. Garame hesabı yapılırken; davacıların desteği …’nin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep hakkı olan davacıların hak kazanacağı tazminatların hesaplanması; ölenin dava dışı eşi ve çocukları için tazminat asıl alacağının hesaplanması(hükme esas alınan 15.05.2019 tarihli aktüer bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihteki verilere göre)daha sonra, davacılar ile ölenin eşi ve çocuklarının hak kazanacağı tazminat asıl alacaklarının toplanıp, toplam bedelin poliçe teminat limitine oranlanması suretiyle bulunacak katsayının, her bir davacı için hesaplanan tazminat miktarına bölünmesi suretiyle sonuca ulaşılması gerekmektedir. Somut olayda dosyada mevcut nüfus aile kayıt tablosuna göre destek … … 01.01.1997 doğumlu olup, kaza tarihinde evli ve 3 çocuklu olduğu anlaşılmıştır. İş bu davayı açanlar desteğin anne ve babasıdır. Hükme esas alınan tazminat bilirkişi raporunda desteğin gelirinden destek, davacı anne ve babası ile sağ eşi ve henüz reşit olmayan 3 çocuğuna pay ayrılmış ise de, davacılar dışında kalan dava dışı hak sahibi eş ve çocuklar yönünden tazminat hesabı yapılmamış, davalı sigorta şirketince düzenlenen ZMSS poliçesinin 04.06.2018 kaza tarihi itibari ile ölüm halinde kişi başına teminat limiti kesin olarak tespit edilmemiş, poliçe limitinin davacılar ile dava dışı hak sahipleri yönünden yeterli olup olmadığı belirlenmemiş, limitin toplam tazminatı karşılamaması halinde garame hesabı yapılması gerektiği hususu da göz önünde tutulmamıştır. Bu hali ile aktüer bilirkişi raporu hükme elverişli değildir. Bu durumda mahkemece; öncelikle davalı sigorta şirketince 21.07.2017 tarihinde düzenlenen ZMSS poliçesinin, ölüm halinde kişi başına teminat limitinin 04.06.2018 kaza tarihi itibari ile ne olduğu hususunun kesin şekilde belirlenmesi (bu hususta davacılar ile davalı arasında miktar yönünden çelişkili beyanlarda bulunulduğundan, aracın cinsi, modeli belirtilerek Türkiye sigorta birliği ve gözetim merkezinden de sorulabilir), daha sonra desteğin vukuatlı tam aile nüfus kayıt tablosu getirilerek, davacılar ile dava dışı hak sahiplerinin hayatta olup olmadığının, dava dışı eşin yeniden evlenip evlenmediğinin belirlenmesi(vefat edenler için ölüm tarihine kadar, eş yeniden evlenmişse evlendiği tarihe kadar destek tazminatı hesaplanması gerektiğinden), desteğin sağlığında ev hanımı olduğu anlaşılmakla (somut olayda destek zararının hesaplanmasına esas alınan ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olduğu, ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ev hanımı olan ve ücretli bir çalışması söz konusu olmayan desteğin ölümü nedeniyle destek tazminatı hesabında dikkate alınamayacağı, Zira, asgari geçim indirimi (AGİ), ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemeyeceği gözetilerek, ücretli ve fiili çalışma karşılığı ödenen AGİ’li asgari ücret yerine) AGİ’siz asgari ücret kadar geliri olduğunun kabulü ile davacılar ve dava dışı hak sahipleri eş ve çocuklar yönünden yukarıda açıklandığı üzere destek payı ayrılarak destek tazminatları hesaplanması, toplam destek tazminatlarının belirlenen poliçe limitini geçtiğinin anlaşılması halinde KTK’nın 96. Maddesi gereğince az yukarıda anlatıldığı şekilde garame hesabı yapılarak davacıların talep edebileceği destek tazminatlarının tespit edilmesi, tazminat hesabında 15.05.2019 tarihli aktüer bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihteki verilerin esas alınması (bilinen dönem o rapordaki tarihte sonlandırılarak), TRH-2010 Yaşam Tablosu ile “muhtemel yaşam süresi” belirlendikten sonra “progresif Rant Yöntemi” uygulanarak “1/kn” formülüne göre %10 artırım, %10 indirim yapılmak suretiyle tazminat hesaplanması hususunda aktüer bilirkişiden denetime ve hükme elverişli, gerekçeli bir ek rapor alınarak sonucuna göre (davalı sigorta şirketi lehine oluşan usulü kazanılmış haklar da gözetilerek) karar verilmesi gerekirken, davalı vekilinin itirazlarına rağmen, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. ” denilerek iade edildiği görülmüştür.
… Hesabı internet sayfasından ZMMS sorumluluk limitleri çıkartılmış, kaza tarihi olan 04/06/2018 tarihinde poliçe sorumluluk limitinin (01/01/2018-31/12/2018 tarihleri arası) 360.000,00 TL olduğu görülmüştür.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 2019/3145 E, 2022/877 K sayılı ilamı uyarınca Aktüer bilirkişiden ek rapor alınmış raporda ” Davacı … lehine 66.372,69 TL ve davacı … … lehine 122.713,29 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı” belirtildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafça davalı sigorta şirketine ZMMS sigortalı … plakalı aracın bölünmüş yolda karıştığı kaza neticesi bölünmüş yolun karşı tarafına geçerek … ve … plakalı araçlara çarptığı ,… plakalı araçta yolcu olan desteğin desteğin ölümü ile gerçekleşen kazada müşterek ve müteselsil sorumluluk esaslarına göre destekten yoksun kalma tazminatı, davalı tarafça davanın reddi talep edilmiş olup;
04/06/2018 tarihinde … plakalı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresinde seyir hızını azaltmadan yüksek seyir hızıyla seyrine bağlı, istikametinde bulunan ışıklı yön levhasına çarparak bölünmüş yolda karşı şeride geçtiği, bu yolda normal seyrini sürdüren dava dışı … yönetimindeki ve … yönetimindeki araçalara çaptığı, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan destek … …’ın vefaat ettiği, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu bulunduğu, kazada desteğin kusurunun bulunmadığı, Ankara BAM ilamı uyarınca kazanılmış haklarda dikkate alındığında davacı … ‘in destek zararının 57.777,70 TL , … … ‘in 81.838,42-TLsi destek zararı talep edebilecekleri … Cumhuriyet Başsavcılığının dosyası, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu , Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 2019/3145 E, 2022/877 K sayılı ilamı ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmakla, desteğin kemerinin takılı olup olmadığının belirlenememesi ve sigortalı araç sürücüsünün eşi olması nedeniyle müterafik kusur indirimi ve hatır taşıma indirimi yapılmasının da mümkün olmadığı, aracın özel araç niteliğide dikkate alındığında talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğuda da gözetilerek aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacıların davasının kabulüne,
Davacı … için 57.777,70-TL, … … için 81.838,42-TL destek tazminatının temerrüt tarihi olan 01/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Peşin ve ıslahla alınan 492,90TL harcın mahsubu ile bakiye 9.044,90 -TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 2.462,45 TL yargılama giderinin (harç,bilirkişi, tebligat ve müzekkere gideri) davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davalı tarafça yapılan giderin üzerinde bırakılmasına, hükmün kesinleşmesi halinde bakiye avansın yatırana iadesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı … için hesap edilen 9.244,32 TL, davacı … … için hesap edilen13.094,14 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Dair Taraf vekillerini yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2022