Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/722 E. 2022/624 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/722 Esas – 2022/624
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/722 Esas
KARAR NO : 2022/624

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACININ TALEBİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin davalı ile bayilik sözleşmesi imzaladığını bu sözleşmenin eki olarak müvekkili şirket tarafından 30.000TL miktarında teminat senedi verildiğini ve müteselsil kefil sözleşmesi düzenlendiğini , senet ile müteselsil kefil sözleşmesinin ayracı müvekkili … tarafından hem şahsi olarak hemde şirket adına imzalandığını, sözleşme ile ayni tarihte düzenlenen senedin davalı tarafından kötü niyetli olarak ödeme tarihi 27.02.2020 ve nakden ibareleri eklenerek Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında kambiyo senedine özgü icra takibine konu edildiğini , senedin teminat senedi olduğunu ve müvekkillerinin davalı şirketi bu şekilde borcunun bulunmadığını bildirerek takibe konu senetten dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve İİK ‘nun 72/3 maddesi gereğince dosyasına yapılacak ödemenin mahkemece uygun görülecek teminat oranında dava kesinleşinceye kadar tedbiren davalı şirketine ödenmesinin önlenmesi konusunda takibin konulmasını , yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının müvekkili şirketin bayisi olmadığını, Müvekkili şirketten uygun mal alabilmek, prim ve indirimlerden yararlanabilmek için bayi olmak istediğini ancak davacı şirketin bayi olabilecek potansiyeli de bulunmadığını, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü konuların taraflar arasındaki ticari alım – satıma ve alışverişe yönelik olduğunu, senedin tanzim tarihi ile sözleşme tarihinin ayni olmasının senedin teminat senedi olduğunu kanıtlamadığını, senedin teminat senedi olduğunu iddia eden davacının iddiasının senetle veya ayni kuvvette yazılı belge ile ispatlamak zorunda olduğunu, senedin illetten mücerret olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini ve % 20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini,

yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava,Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe konulan 30.000,00TL bedelli bononun teminat senedi olduğu iddiasıyla açılan menfi tespit davası niteliğindedir.
Taraflar arasındaki ihtilaf takibe konu bononun teminat senedi olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası incelenmiş alacaklısının … Güvenlik …… A. Ş , borçlusunun … Geçiş Sitemleri …Ltd. Şti ile Mustafa Emre Sağlıcak olduğu , 31.01.2020 tanzim 27.02.2020 vade tarihli 30.000,00TL bedelli bonoya dayanılarak 18.11.2021 tarihinde Kambio senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında 30.01.2020 tarihinde “… Münhasır Bayılık Sözleşmesi ” imzalandığı, sözleşmenin Teminat başlığını taşıyan 3.3.4 nolu kısmında sözleşme gereği verilecek teminatların düzenlendiği ve bayinin bu sözleşme gereğince … ‘ye Banka teminat mektubu ile gayrimenkul ipoteği vereceğinin yazıldığı, sözleşmede bu sözleşmeye istinaden teminat senedi alındığına dair bir hüküm bulunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporlarını özetle ; takip konusu 31.01.2021 tanzim 27.02.2020 vade tarihli bononun davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalının 2021 yılı alacak senetleri hesabında 01.10.2021 tarihinde 4736 yevmiye ile kayıt edildiği, davacı ile davalının 01.01.2020 tarihinde başlayan ticari ilişkilerinin bulunduğu , davacının ticari defter kayıtlarına göre davalıya 23.374,96 TL borçlu , davalının ticari defter ve kayıtlarına göre de davalının davacıdan 23.315,13TL alacaklı olduğu, 59,83TL farkın masraflardan kaynaklandığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından 31.01.2020 tanzim 27.02.2020 vade tarihli 30.000,00TL bedelli bononun taraflar arasında imzalanan sözleşmeye ilişkin olarak teminat senedi olarak verildiği iddia edilmiş ise de sözleşmede ve bono üzerinde bu yönde her hangi bir düzenleme bulunmadığı , senette malen kaydının yer aldığı ve bononun teminat senedi olduğu ve bu nedenle de bedelsiz olduğunu yazılı delil ile kanıtlamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 80,70TL harcın peşin yatırılan 652,68TL den mahsubu ile bakiye 571,98TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine ,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4-Dava açılmadan önce yapılan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına
5-Davalı davada kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan, red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesi gereğince taktir edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda HMK’nun 341 ve devamı maddeleri gereğince kararın tebliğinden itibaren Mahkememize Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmek üzere verilecek dilekçe ile iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2022