Emsal Mahkeme Kararı Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/675 E. 2022/204 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/675 Esas – 2022/204
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/675
KARAR NO : 2022/204

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 25/06/2019
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 25.08.2010 tarihinde Bağlantı Anlaşması, 21.05.2018 ve 05.10.2018 tarihlerinde Sistem Kullanım Anlaşmaları ile 30/10/2018 tarihli protokol imzalandığını, Müvekkili Şirket tarafından 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve bu Kanuna istinaden yayınlanan mevzuat kapsamında davalı … Seramik Sanayi inşaat Madencilik İthalat İhracat A.Ş.’ye verilen iletim hizmetleri karşılığında ödenmeyen Mayıs 2015 döneminden kalan 2.773,42.-TL, Haziran – Eylül 2015 dönemleri arası 250.412,36.-TL, Ağustos -Aralık 2016 dönemleri arası 335.890,13.-TL, Ocak – Aralık 2017 dönemleri arası 848.982,18.-TL, Ocak – Kasım 2018 dönemleri arası 1.732.993,37.-TL vadesi geçmiş sistem kullanım ve sistem işletim fatura borcu, Ağustos-Eylül 2017 dönemi ile Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül 2018 dönemi 59.482,36.-TL sistem kullanım ceza bedeli olmak üzere toplam 3.230.533,82.-TL müvekkilinin alacaklı olduğunu belirterek 3.230.533,82.-TL vadesi geçmiş iletim sistemi sistem kullanım, sistem işletim ve sistem kullanım ceza bedeli fatura alacaklarının son ödeme tarihlerinden tahsil tarihine kadar işleyecek 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesinde öngörülen gecikme zammı ve gecikme zammı KDV’sinin ve protokol gereğince ödenmesi gerektiği halde ödenmeyen 53.743,20TL alacaklarının protokolün fesih tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olması sebebiyle mahkememizin yetkisine itiraz ettiklerini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, bağlantı anlaşması sözleşmesinin 21. maddesinde, uyuşmazlığın “Kurum” tarafından çözüme kavuşturulacağı ve kurum kararlarının bağlayıcı olduğu hususu açıkça belirtildiğinden, kurul nezdinde girişimde bulunmadan doğrudan dava yoluna gidilmesinin anlaşmaya aykırı olduğunu, davacı tarafından tahsili talep edilen tutarın gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirkete ait teminatlardan ödeme yerine geçmek üzere kesintiler yapıldığını, davacı kurumun iddia ettiği alacağının olup olmadığı, fatura münderecatı hizmetin gerçekten verilip verilmediği, hizmet verildi ise tahsil edilemeyen bedelin bilirkişi incelemesi ile ortaya koyulacağını savunmuş, davanın reddine karar vermesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, taraflar arasındaki sistem kullanım anlaşmaları uyarınca alacak istemine ilişkindir.

27/05/2021 tarihli duruşmaya katılan davacı vekili, dava konusu borcun yargılama aşamasında protokol sonucu ödendiğini, dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle yargılama gideri ve tam vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini beyan etmiş, 28/02/2020 tarihli protokol ibraz etmiştir.
27/05/2021 tarihli duruşmaya katılan davalı vekili dava konusu borcun ödendiğini, davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir.
Mahkememizce 27/05/2021 tarihinde konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın açılmasına davalı taraf sebebiyet verdiğinden yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 14/10/2021tarih, 2021/1698 esas, 2021/1470 karar sayılı kararı ile: yargılama aşamasında 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda, 7257 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle sistem kullanım ihlâlleri ile ilgili davalı tarafça uygulanan ceza ve yaptırımlarla ilgili uyuşmazlık kısımları İdari Yargı’nın görevi kapsamına alındığından, HMK’nın 114/1-b maddesindeki yargı yolunun caiz olması dava şartı ortadan kalktığından aynı Kanunun 115/2 maddesi uyarınca dava asıl alacak ve diğer yaptırımlar bakımından tefriki ile uygun kararın verilmesi gerekirken, bunların bütün halinde adli yargı yerinde görülmesi doğru olmadığı belirtilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına ve dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamına, sunulan delillere, iddia, savunma ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 14/10/2021 tarih, 2021/1698 esas, 2021/1470 karar sayılı kararına göre, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda, 7257 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle sistem kullanım ihlâlleri ile ilgili davalı tarafça uygulanan ceza ve yaptırımlarla ilgili uyuşmazlık kısımları İdari Yargı’nın görevi kapsamına alındığından, davacı tarafça sistem kullanım ceza bedeli olarak talep edilen 59.482,36 TL alacak yönünden idari yargının görevli olduğu, yargı yolunun caiz olmadığı anlaşıldığından HMK.119/1-b maddesi uyarınca davanın usulden reddine, 28/02/2020 tarihli protokol uyarınca davacı tarafın dava dilekçesinde talep etmiş olduğu diğer alacak talepleri yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıda yazılı karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sistem Kullanım ceza bedeli olarak talep edilen 59.482,36 TL alacak yönünden idari yargının görevli olduğu, yargı yolunun caiz olmadığı anlaşıldığından HMK.119/1-b maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Diğer alacak talepleri yönünden dava konusuz kaldığından Karar Verilmesine Yer Olmadığına,
3-Alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 56.087,25TL harçtan mahsubu ile kalan 56.006,55 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davanın açılmasına davalı taraf sebep olduğundan davanın konusuz kalan kısmı için yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı tarafın sorumlu olduğu, davacı tarafından 44,40 TL başvuru harcı, 80,70TL karar harcı, 106,20 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 209,90 TL yargılama gideri yapıldığı, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra davanın konusuz kalması nedeniyle konusuz kallan kısım için AAÜT’nin 6.maddesi uyarınca davacı lehine 120.872,95TL vekalet ücreti belirlenmiş olup, tarafların kabulünde olan 28/02/2020 tarihli protokol uyarınca davalı tarafın, davacı tarafa yargılama gideri ve vekalet ücreti olarak toplam 178.932,22 TL ödemeyi kabul ettiği anlaşıldığından yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5- Yargılama aşamasında, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda, 7257 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle sistem kullanım ihlâlleri ile ilgili davalı tarafça uygulanan ceza ve yaptırımlarla ilgili uyuşmazlık kısımları İdari Yargı’nın görevi kapsamına alındığından, ceza bedeli olarak talep edilen 59.482,36 TL alacak talebinin yargı yolunun caiz olmamadığında usulden reddedilmesi nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Dava öncesi zorunlu arabuluculuk gideri olarak yapılan 1.320,00 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
7-HMK 333. maddesi uyarınca artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İşbu mahkeme kararına karşı HMK 341 ve 345. maddesi uyarınca taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yoluna başvuru yapma hakkı bulunduğuna dair tarafların yüzüne karşı oy birliği ile karar verildi.17/03/2022